27 Kasım 2024 Çarşamba Türkçe Subscribe Login

Catalog

yüklerini "Nerde abi; varsa bile pck az. Bcn kaç defa maliyecilerle, tolislerle kavga ettim. Yolda bizi durduruyorlar ve çalışma carnesini soruyorlar. Bunlarda şoförün uyku durumundan, igortasına, kalkış varış saatinden, yükün durumuna kadar 1 ıer şey yazılıdır ve en sonunda, 'görevli mertıurun imzası diK bir bölüm de bulunur!' "Yoksa imzalamıyorlar mı?" "Ne gezer abi; onun için kavga ettim ediyorum ya! Polis jeliyor ve çalışma karnesini istiyor; baktığı tek şey, katnenin .üresinin geçip geçmediği. Sorunca, 'Digerleri bizim yetkimi/le degil,' diyorlar. Geçen ay tzmil'ten geldim; yanımda paton da vardı ve tam üç gün sırtımdan elbiselerim çıkmadı; trafikçiler de çevirdiler ve kimse bu konuyla ilgılcnmedı. Yani 5ana çok ters geliyor, mılyonlarca liralık kamyon, yine üze'inde milyonlarca liralık mal, hepsi sigortalı ve sigortasız yoia bile çıkamazken, bunlardan sorumlu şoförü arayan soran bile yok. Tabii abi, bu şoför kaza da yapar her şey de yapar. Uzun yol sürucusu bir Kamyoncunun şotor mahaliınden, karlı bir Erzurum çıkışı yon bizi hızla geçip durmamızı işaret ediyor. Art arda duruyoruz. Şoför inip bize doğru koşuyor: "Az önce sizden küçük bir buzağı düştü!" "Nasıl? Nerede?" derken gerı dönüyor kamyonumuz. "Abi;' dıyor şoför, "Kusura bakma, bizim halimiz bu işte! Seni öndeki kamyona bindirelim, ne dersin?" Söyleyecek bir şey yok, "Tamam," deyip yeni kamyona geçiyoruz. Arac, yükünü Kars'ta boşaltmış. Bursa'ya kadar gidiyor. Ne yazık ki bu gece Erzurum'da kalmamız gerek. Tamştıktan sonra yine başhyoruz, 'sorunlardan konuşmaya'.. Söz dönüp dolaşıp kazalara geliyor ve biz "Acaba," dıyoruz Emel Çinkılıç'a, "HJç mi şoforierin hata payları yok?" ru fırlatıp attı! Tabii ben de onu! Bu adam şoför olsa ne olacak? Sonuç olarak kazalan daha ehliyetleri verirken önlemelilcr. Bu bence trafiğın sorunu. Bir dc adam, köyündc tarlasını bağını satıp kamyon ahyor, ehliyet alıyor. lncelesen, traktörden başkasına binmemiştir. Ama alıyor ışte..!' Yollarda zaman zaman şarampole yuvarlanmış kamyonlar görüyoruz, ya takla atmışlar, ya da yükleri devrilmiş yalnızca. Bu kez şoförümılz bana soruyor: "Bunlar neden böyle olmuş, bilıyor musun?" "Fazla tonajdon, yol da buz tutunca arabayı zaptetmek güçleşiyor ve hadi sana, doğru şarampole! Ama ne yapsın; bir yerde, fazla tonaj almazsa kurtarmaz ki, bırak kazanmayı kesinlikle kurtarmaz. Lastik fiyatlarını düşün, yedek parçayı, bonoları düşün, korkunç! Bir tek yol kalıyor şoföre: Fazla yuk almak!" Aslına bakarsanız, pek de haksız sayılmazdı hani Emel Çiııkılıç. Bir günlük beraberlikten sonra, her zaman ve her yerde olduğu gibi, 'en ucuz' ve 'en kolay gözden çıkarılan' nesnenin insan olduğunu bir kez daha anlarruştım. Artık soracak pek bir şey kalmamıştı. Kısa süre sonra Erzurum'un ışıklan göründü. "Istersen," dedi şoför Emel Çinkıhç "şehir içine kadar bırakabUirim!' "Sagolun; ama hiç geregi yok, yakın zaleR." tstemeye istemeye indik. Çünkü Erzurum bizi, yere basar basmaz, kahredıcı soğuğuyla karşılamıştı. Uzaklaşan kamyonun ardından bir an bakakaldım... Aklıma, yuvarlanmış, takla atmış kamyonlar, donmuş mazotu çözmeye uğraşan şoförler ve takozu tarlaya fuiatıp atan muavinler geldi. Alnımın sıcak sıcak terlediğini hissettim. Hiç eser kalmamıştı aıtık Frzurum'un kışından, soğuğundan... Z Mazotlar da bozuldu! Dikkat ediyorum, arada bir motor stop ediyor veya bazen joförler benzin deposunun altında ateş yakıyorlar; "Tehlikeli değil ml? Neden böyle yapıyorlar?" diyc soruyorum: "Tabii, çok tehlikeli; ama bizim en büyük sorunumuz bu, yani buralarda, Doğu'da hava biraz soğudu mu, mazot donuyor. Aslında bu kadar çabuk donmaması lâzım; ama içinde su karışık, yolda biraz bekledik mi, lıemen donma yapıyor. Aynı şekilde nohut büyüklUğündeki su damlacıkları karbüratörün girişini tıkayınca motor stop ediyor. Ben hep bu hatta çalışırım; mazotlar sulu olduğu ve hava da çok soğuk yaptığından, ikide bir kalkıp donmuş suyu temizliyoruz. Durmadan enjektörler bozuluyor. Bu mazota su katma işi en çok yakıt zamlanndan sonra yapılıyor. Ustelik önceleri tankerlerde mühür vardı bu sene o da kalktı, tamam artık..!' Saatlerce süren konuşmamız, yalnızca sorunlar üzerinde sürUp gidiyor. Fakat Doğu'yu özellikle kışın dondurucu bir soğuk ve kar altında dolaştığınızda, başka bir şey görmek olanaksız. Kara saplanıp kalmış araçlar, uçsuz buçaksız ve sanki yaşamı bile dondurmuş bir kar örtüsü. Zaman zaman ilginç bir görüntü çarpıyor gözünüze, küçük küçük kar yığınlarının üstünden duman çıkıyor. tlk anda kavrayamıyorsunuz. "Nedir bu dumanlar?" diye sorduğunuzda, kısa bir yanıt geliyor: "Evler, karla kaplanmış!" Az sonra, bir ba>ka ilginç olayla karşı karşıyayız: Bir kam "Hayır!" Ehllyet Işl kolaylaşınca Hiç olmaz mı? Elbette var, ben direksiyona geçip de sağ sinyali, sol sinyali birbirine karıştıranlar gördüm. Ayrıca, şoförlerin sırtlarında çok ağır bir yük olduğundan, kaza yapma nispetleri de artıyor. Bu ara, duymuşsunuzdur, ehliyet almak çok kolaylaştı; resmı bir hastaneden rapor almak bile gerekmiyor. Bence bu hiç iyi bir şey değil! Çünkü vücudu zayıf biri, gözleri bozuk biri hemen ehliyet alacak. Sonra gelsin kazalar... Bir zamanlar, benim bir muavinim vardı; yenı gelmişti. Karlı bir gunde, rampayı çıkarken kamyon kaymaya başladı. Yanımda oturan muavine, hemen, 'Takoz at' diye bağırdım. Adam noyaptı bilıyor musunuz; takozu tutup tarlalara doğ Karayolu naklıvecm Avrupa bırmcısıyız ürkıye nüf usunun yaklaşık yüzde 8'ı geçımını karayolu naküyecıliğınden temın ediyor. Bu sektorde çalışan şoför sayısı da 200 bını aşıyor. Turkıye, karayolu naklıyecılığınde Avrupa'nın en bu' yük filosuna sahıp. Gerek ulusal gerek uluslararası alanda taşımacılık yapan TIR, kamyon ve tanker sayısı 60 bının üzerınc'e Yağmur, çamur, kar, kışdemeden çalışan bu araçların elde ettığı kazançla, yaklaşık 4 milyon ınsan, hayattnı sürdürmeye çalışıyor. Kamyon ve TIR f iyatları, 50100 milyon lira arasında değişirken, bu araçlarda çalışmakta olan şoförlerın aldıkları aylık, "asgari ücret"ten başlayıp, en çok 200 bın lirayayükselebılıyor. Bir şoför, aracınındıreksıyonuna çıkıp, tekrar aşağıya inene kadar, ortalama, 500 kilometreyle 2 bın kllometre arasında yol katediyor. T Bir uzun yol sürücüsu, Yakup Salkım, donmuş mazotu tupgaz ateşıyle ısıtıyor
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear