27 Kasım 2024 Çarşamba Türkçe Subscribe Login

Catalog

) Y K Ü Tarık Dursun K. Mülakat Hayır, evlı değılım efendım, evlıydım, eşımle anlaşarak boşandık (Bırbırımızı severdık, sevışerek evlenmıştık Aynı akültede okuyorduk ıkımız dc, ben bır sınıt ıler eydım ondan, yaşlarımız aynıydı, o, Unıversıte gı ış smavlarında bır yıl beklemış, başaıamamış ılk ıl, ıkıncı yıl bızım faktllteyı tutturmuş ) Evet, bu şehre yenı geldım Zor tabıı, sonra son a ınsan alışıyor Ama, bır süre efendım Ahşmaya alışıyorum ben de Çocuk ıstemedık başlangıçta (Çocuklan çok seerım ben Sızın çocuğunuz var mı 9 ) Ikımız de ıstenedık (GUneş nıye bu odada dışardakınden daha ok, nıye bu kadar keskın' Gözümü aldı Güneşlı lavalardan nefret ederım GUneş oldu mu, bızı av uya çıkanrlardı hava aldırmaya Yakınlarımızda bır erde bır çocuk bahçesı vardı, dışardakı ılk günUmle gıttım, baktım, ordan bılıyorum, hep seslen ge ırdı bıze kadar Karım, ıkı ya da Uç ay sonra benlen, bızımkını aldırmıştı Bır kaza eserıydı zaten, ıyı orunamamıştık Bır görüşme gUnünde sordu ba 1a, o zamanlar mahkememız sonuçlanmamıştı, ne >lacağımı ben de bılmıyordum 'Aldırmak ıstıyorum' lemıştı 'Sen ıstıyorsan, pekı" demıştım Hıç başııa gelmemıştı, bılmıyordu Ben de bılmıyordum Nasıl yapacaksın'1 dedım Teyzesının kızı lclal'ın anıdığt vaşlı bır dokıor varmış, lclal'ın bırçok ar adaşı ona gıtmışlermış, 'Ona gıdeceğız' dedı Bun an konuşurken yüzüne bakıyordum ben, o bakmı'ordu bana, gözlerı ellerınde, cılasız tırnaklanndaydı, ııı çekıyor dıye düşünmüştüm ) Pekı, bır kahve olsun efendım Şekersız Dokunnuyor da öyle ahştım herhalde (Ikı hafta görün nedı Adımın görüşmecıler lıstesınde okunmasıru ıkı lafta boşuna bekledım Ikı hafta, ıkı görüşme gü\U, sabah erkenden kalktım, soğuk suyla tıraş oldum ".açlarım yenı uzamaya başlamıştı, parmaklanmla }nları taradım Aynada gözlerıme baktım Bır sarıık gelmış oturmuştu Urkütebılır onu dıye düşünJüm, ılık çayla banyo yaptım, aklarındakı sarılığı ^ok etmeye çalıştım Garıp bır şeydı bu, çok garıp .iı r şeydı Hep o alacakaranlığa, koğuşun eskımış loş uğuna bakmaktan akların parlaklığı yerını o sarı ığa bırakmıştı öbUrlerının de gözlerının akları saarmıştı öğleye kadar bekledım Kapıya bıtışık Alııza'nın ranzasında oturup bekledım Herkesı çağırJılar, herkesın zıyaretçısı geldı, herkes gıttı, zıyaret ;ısıyle görüştü, dOndü sonra Ben kaldım Bana do Kunmadılar Yanımdan benı görmezlere getırıp >UrUnmemeye de çalışarak hepsının başları yukarJa, öyle geçtıler, ranzalarına çıktılar, oturdular ÜçUncU haftasına geldı Solmuştu, boyasızdı, saçları keçeleşmıstı 'Aldırdım' dedı, ben sormadan Al dırmış Çok kanama olmuş, dındırememışler 'Doktor korktu, tclal korktu, annem korktu Evde on gün yattım' dedı lclal günaşırı gelmış, yoklamış 'Oğlanmış' dedı Onu severdım, (lzülsün ıstemezdım Hıç kavga etmedık Ağabeyımlere gıtmışler, tclal, enıştesı, annesı, o Ağabeyım hıç sesını çıkarmadan dınlemış öyle dedı 'Dınledı Ne haklısınız dedı bıze ne haksızsınız 'tdal'le enıştesı konuşmuşlar, o konusmamıs, susmuş Ağabeyım dönmüş ona, 'sen öyle ıstıyorsan ' demış Zıyaretıme geldı, bana anlattı 'ıstıyor' dedı 'Sen de Ustüne gıtme, bırak yakasını kızın Anlaşın Çocuk da çıktı aradan artık' dedı Hep o konuştu, ben dınledım Bır ara durdu, yorulmuştu konuşmaktan 'Sen ne dıyorsun'' dıye sor9 du 'Sen, her hafta gelecek mısın bana ' dıye sordum ben de ona 'Buraya mı?' dedı 'Buraya, evet' dedım) Bız aılecek buralı sayılıyoruz efendım Babam memurıyetle ayrılmıs, ben Ankara'da doğmuşum Seyrek gelırdık buraya, hele babamın annesı öldukten sonra hıç gelmedık Seyrek gelırdık, evet' (Genye hıç bır şey kalmamış kı' Istasyonların adlarını bıle de ğıştırmışler, Babamın çocukluğunda Tomaza ımış, sonra Hacıhüseyınler yapmıslar, şımdı de Şemıkler dıyorlar Tren yolunun ıkı yakası mandalına bahçe lerıydı Bakla tarlaları, Papaz köyüne kadar uzarurdı Denıze yakın yerler bataklıktı, kargılıktı hep Papaz köyünde balıkçı sandalları kıyıya çekılı dururdu, kahvede, çardak altında balıkcılar ağ onanrlardı, bü yük dayımla küçuk tsmaıl dayım balıkçıydılar BU yük dayım saralıydı, denızde kaybolmuş Küçuk da yım sabahları balık satardı, sesını duyardım o ge lışlerımızde Papaz'dan kolunda kargı sepetı, sepetın ıçı ırı Çeşme barburları, körfcz kefalları, orta lı dakıler, kocaman gözlü çıpuralarla dolu olurdu fifi Bah(,elerın ıçınden kestırme yapar, Bostanlıköy Un ısusyonu, ordan da Dedcbaşı'na çıkardı) Tabıı, kendımı alıştırmaya çalışıyorum efendım Babamdan kalan, Bostanh'da bır bodrum katı var, ağabeyım geleceğıme yakın kıracıyı tahlıye ettırmıştı, ordayım şımdı Bır hafta uğrastım, badana ettım bü tün odalarını Pencere pervazlarını tek tek boyadım Odalar hâlâ boya kokuyor (Boyu kokusu, ınsanı sar hoş eden bır koku aslında, hıç bılmezdım Unutmuşum da boya kokusunu Bır çok kokuyu unutmu şum Ne nasıl kokar, şımdı yenı yenı hatırlıyorum Salı günü, evvelsı gün, kırlara çıktım yürüye yürü ye Eskı bahçelerın yerlerıne yapılmış beton apartmanların aralarından geçtım Büyük Çığlı'den Tüz la'ya doğru gıttım Yarı yoldan döndüm, Ulucak'a çıktım Tuğla fabrıkası bır tepecığın eteklerıne kurulmuştu, tepeyı oya oya kıpkırmızı yapmışlardı öbür yakasında kımselerın bılmedığı, farkına var madığı bır küçük vadıcık buldum Camcılarda çer ıırlamaya çalıştım bunıarı) Evet epeyı bır zaman geçtı erendım Zamanla, tabıı, olabılır dıyoıum ben de (Olabılıı mı gerçek ten'' Ne olabıür kı' Bu şehre, o bodrum katına, odalara akan musluklara, rezervuarlı tuvalete, şofbene, buzdolabına, yorgana, soğuk, beyaz keten çarsaflara, düğmesını çevırınce kapanan elektrığe, sokak kapı sına, dıledıgımız zaman dışarı çıkmaya, sokaklarda gezmeye, dolmuşa bınmeye, vapur ıskelesıne kadar geze geze gıtmeye, ıstasyon kahvesınde oturup adaçayı ıçmeve, gazete almaya, ayakkabı boyatmaya, güneşlı bır günde evde kalmaya, ıstedığın ıstasyonu bul mak ıçın radyoyu saatlerce karıştırmaya, mınıbüse bınıp Urla'ya katmer yemeye, yağınurda şemsıye elınde lımana uzanıp yabancı vapurların yük almalarını ıstedığı kadar seyretmeye alışabılır mı hemen ınsan'' Zamanla tabıı, evet' Nıçın evde çok oda var' Nıçın odalar koğuş kadar büyük değıl, pekı' Elektrığı nasıl oluyor da ben ıstedığım zaman söndüre larda Solumuyorlar, buhar koyvermıyorlar (, (.u yük çekıyor Eskıden herkes trene bınerdı, şımdı bın mıyorlar, otobüs var, mınıbüs var, daha çabuk gı dıyor, kımse sevmıyor trenı Issız dağbaşı ıstasyonları, kırmızı şapkalı ıstasyon şeflerı, o kısacık durmalarda yolcuların ellennde şışelerle ıstasyon çeş mesıne bır koşu su doldurmalan, sonra dara dar yıne bır koşu trenın vagon basamaklanna atlamalan, pen cerelerden sarkan yolcular, kenannda yazan 'pen cereden sarkmak memnudur' yazıları, tuvaletlerın dekı 'ıstısmalden sonra kolu çekınız' ıhtan, kondor larda gezınen Aksekılı esansçılar, Kuran ı Kerım' ler, resımlı hıkâyeler, yenı çıkan halk şarkılan, üzüm İU kurabıye, buz gıbı ayran satanlar hâlâ var mı aca ba' Onları çok özledım Onları da, tık soluk rampa çıkarken lokomotıfın ıkıde bır rayda kaymasını da, öksüz demır köprülen de, kıreç ocaklarını da, kara topraklı sUrülmüş ya da ekılmış tarlaları da, nada sa bırakılmışlarını da, yangına venlmış hasat son rası ayçıçeğınden aru kalan uçuk kul kalıntılannı da, karga sUrülerını de, hıç bıtmeyecekmış gıbı uza yıp gıden telgraf tellerını de çok özledım ben ) Hıç hastalık geçırmedım, efendım (Bır ara, bır geceyarısıydı, ağzımdan taslar dolusu kan gelmıştı, acele revıre kaldırmışlardı, Ulsermışım Amelıyat et medıler, buz yutturdular, ılaç verdıler Mevsım dö nüşlerınde mıdem, dayanamayacağım kadar çok ağrırdı) Çok az ıçıyorum, efendım Bırkaç kez bırakmayı düşündüm, bıraz da Ama ışte şımdı daha az ı v ıyo rum, eskıden çok ıçerdım ('Saçların kokuyor' der dı, saçlarım, soluğum kokuyormuş Elbıselerım de Yatmadan önce dışlenmı nanelı macunlarla fırçalar dım, koksun dıye köpürmUş macunu tükürmez, yu tardım Uzun süre dışlenmı fırçalamayı bu^ktım Ye nıden başladım Kanıyor dışellerım Dılımle dışle rımı yokluyorum, kayganlıkları ıçımı bır hoş edıyor Alışacağım, bur>a da alışacağım Yalnızlığa alıştığım gıbı alışacağım Ama yalnızlığa alışamadım ) çevelenmış alıcı bekleyen yoz manzaralar gıbıydı tıpkı Ortasından bır dere akıyordu Dere boyunca söğüt ağaçlan sıralanmıştı Uzakta bır de koyun ağılı gördüm Her yer ycm yeşıl otlarla kaplıydı, aralarında papatyalar bıtmış tı, bırkaç da gelıncık vardı Dız UstU çöktüm otlara, papatyalardan topladım, gelıncıklerden yalmzca Uç tane kopardım Bınnı elımde ezdım gelıncıklerden, acı bır koku çıktı, parmaklanm yapış yapış oldu Pa patyaları da ezdım avucumda, kokladım Tanıma dığım bır kokuydu bu YUrüdüm, ağaçların altına geldım, oturdum, sırtımı verdım bırının gövdesıne Incecık yapraklıydılar, dalları eğılmıştı, çakımla kü çük bır dal kestım, kabuğunu çızıp soydum Taze bır kokusu vardı onun da Derenın de kokusu vardı Uzun uzun soludum bu kokuları Hatırlamaya ça lıştım, dere nasıl kokardı eskıden, papatyalar nasıl kokarlardı, gelıncıklenn kokusu neydı, ezılen yabanı otlardan nasıl bır koku gelırdı ınsamn burnuna' Ha Şımdılık evlenmeyı düşUnmUyorum efendım (Ama o evlendı Nıçın evlenmeyecektı' Benı bekle memelıydı, beklemedı, evlendı Fakülteyı bıtırmış, avukatlık stajını yaptığı avukatla evlenmışler, ağabeyım söyledı bır gelışınde. Söylemeyecektı, ben zor ladım, öyle söyledı Onun ıçın o şehırde kalmadım Çok büyük bır şehırdı, bılıyordum, her bırımız bır taraftaydık, yıne de günlerden bır gün vapurda, oto büste, tUnelde, sahıl yolunda, garajlarda, bır çay bahçesınde, parkın bınnde, bır muzede, Mıgros'ta köprüyü geçerken, sahaflarda, Sırkecı'de bırden karşılaşıverır mıydık? Kalabalık arasında göz göze gelır mıydık, önce göz göze, farkına bıle varmadan, ansızın, hıç beklemedığımız bır anda oluvenr mıy dı bu' Başıma gelmedı de bılmıyorum ben Konu şur muyduk' Konuşur muydu benımle' Ne derdık bırbırımıze' 'Nasılsın'1, 'lyıyım, sen nasüsın'1 Nıçın zayıflamış, gözlennın altı torbalaşmış olarak bulacağımı sanıyonım onu hep' 'Zayıflamışsın galıba', 'Evet, bıraz Çok dıkkat edıyorum ama, yıne de. ışte ' Böyle bır dunımda başka ne söylenebılır, neler söyleyebılır ınsan karşısındakıne' Elındekı yüzUk parlar, göreyım dıye o yüzüklü elıyle alnına ınmıs saçlarım tarar, bakışlarını kaçırır Susanz 'Çok oldu mu evlenelı'' dıye soramam, o da 'Sen de evlendın mı benım gıbı'' dıye soramaz bana Gende kendısıyle ılgılı hıçbır şey bırakmamıştı gıderken Bır mendıl, bır kombınezon eskısı, bır kaçık tek çorap Hıç, hıçbır şey' Boşalmış bır ruj tüpüne bıle razıydım, bılıyordu bunu, alır saklardım, ellerının ızını bılıyorum, ben ıstedığım zaman yakabüıyorum? Şofarardım, dudakları değmıştı dıyerek ağzını öperdım, beni ne zaman ıstersem yakabılırım, öyle mı? Sıcak uğurum olsun deyıp cebımde gezdırırdım 'Çok olsuyu ıstedığım zaman açabılır, altına gırebılır, göndu mu'', 'Oldu, evet:, 'Ama şımdı bıttı, değıl mı'', lümUn çcktığınce, ıstersem sabahtan akşama, ıster'Evet, şımdı bıttı', 'Burada kalıp', 'Hayır, gıdeceğım', sem akşamdan sabaha kadar yıkanabılır, keselene"öyle mı, nereye gıtmeyı düşünüyorsun'', 'Bılmıyo bılır mıyım artık'' Kapalı bır yerde tuvaletımı yaparum Bır yerlere ışte", 'Evet, anlıyorum, semn ıçın bubılır mıyım, taretlenebılır mıyım'' Ah, sokağa çık rası artık ', 'Değışıklık olur dıye düşünüyorum', 'Tamak, evet' Elımdc, üstelık şemsıyem de, öyle mı' bıı, değışıklık olur senın ıçın' Elını uzattığında deYağmuru artık sesınden değıl, ayaklarıma, pantolon rısındekı soğukluğu duyarım lkımızın de cllerı sopaçalarıma, ellenme, yüzüme, şemsıyenın Ustüne ya ğuktur 'Bana bır şey söyle' Bana bır şey söylesın ğarken görüp tanıyacağım, öyle mı' Ne kadar, nedıye beklerım Elını çeker, 'lyılıkler' der Kötü bır reye kadar yürüyebılırım' tstasyona kadar gıdebılır 1 dılek, benım ıçın kötü 'Sana da' Ayrılırız O yo mıyım' Tren yolunu ızler, küçük tantanların yakıluna gıder, ben yoluma gıderım ) Evet efendım, nından geçer, ıstasyon kahvesıne çıkanm, bır matalepnamemde de yazdım, o maaşı ıstıyorum Evet, saya otururum, Alaşehır otorayını beklerım, belkı adresımı de yazdım Evet, o ıkı kışıden de sorulabıbır lımonlu adaçayı da ıçenm TJrenlen seyretmek holırım Beklenm efendım, evet, hep o adresteyım, hep şuma gıdıyor Çocukken de hoşuma gıderdı Ama o adresteyım Pekı efendım, teşekkür ederım, çok şımdıkı trenler başka Renklerı bıle başka Lokomo teşekkür ederım" Q tıflerı dızel hepsının Seslen, başka bır tren sesı on Z7
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear