Catalog

Başbakan Üzal, arkadaşımız Mert Alı Başarır'a "yasaklar'dan soz ederken, "Bulent Ersoy'un da yasağının kalkması laznn" dedı (Fotoğnt SULEYMAN SARILAR) • "77?7" kalsın, siz gıdin" diyorsunuz... TJ Bazen öyle diyorum. (Gülerek.) Hatırıma şu da gelmişti. Kılık değıştireyim, bir burıın takayım, ya da saç şeklımi değıştireyim, ne bileyım peruk takayım, rahatça gezeyim, ama onun da rıski var. Bir yerde bir kaza yapar, bir şey olursanız (kahkaha atı• Çok ruhaı bır kışılığınız var. "Pat yor) "Nasıl olur?" diye düşündüm. Bu fikir diye" her şeyı açıkça söyleyebılıyorsunuz. de şundan aklıına geldi: Seneler evvelsı KorHukümet, üztorun'u ıstemedı", kut'un kayınvalidesinin kardeşi var, onlardiyorsunuz, hatta "Kıçlarımn ustune da kalıyoruz, ben daha evlı değılim, biraz saf oturdular" dıye bır ıfade kullanıyorsunuz. bir hanımcağız. Ladeste de çok kuvvetli, o Bu da "ANAP usulu glasnost polıfıkası" sıralarda da fazla bir meşgulıyetım yok. Biz mı oluyor? bununla lades tutuştuk, ladeste de ıyı olmama O Glasnost mu? Onlar bizden sonra çık rağmen. bir türlü aldatamıyorum. Her seferinde "Aklımda" diyor. Sonunda şöyle bır tı. (Kahkaha atıyor.) yol buldum. Birisi bir burun getirdi, burunu • Rejerandumun da alışkanlık halıne yerleştırdim, uzerine kalın bağ gözlükler koyeetırıldığı ulkemizde yasaklann daha genış duk, bır postacıdan kasket aldıın, onun cebır çerçevede ele alınması görUşıi var. ketini gıydım, elimde de mektuplar var. KaHatta sız de 141142 ve 163 ıçin, pıyı çaldım, Zahide Hanım açtı. "Postact" "Zamanı var" diyorsunuz. Btilent dedim. Mektuplan verdim, "Lades" diyerekErsoy 'un bıle yasağının olduğunu ten. Kadıncağızın reaksıyonu çok enterasan düşünUrsek "yasaklann da bıraz tuyunu ve haklı tabii. (Başbakan kahkaha atarak ançıkardık" dıyebılır miyiz? latmaya devaın edıyor.) "Ama kardeşim, O (Gülerek) Bülent Ersoy'un da yasağı kardeşim sen o degilsin ki, sen olsaydın aklımda diycccktim," dedı. Böyle aldatahıldım. nın kalkması lazım. Bu kadar söylerim. • Bu sbztinuze çok sevınecek herhalde, Şimdı hatırıma geldı, dedim kı böyle bir kılık değıştırme yapıp, dışarıyı gezelim. Ama gazetecileri atlatıyor.unuz, gazete bunu yapamadım daha. Birgün Orduevi'nde okumadığınızı söylUyorsunuz, zaman oturuyoruz, ön tarafta da gazeteciler sıper alzaman kızıyorsunuz, bazen onlara karşı mışlar, biz başka bır yol bulduk, arka kapısert olabılıyorsunuz, yazı tşlerını dan çıkıp onları atlattık. Polıslere de, "Sayanınızda staja davet edıyorsunuz, köşe dece ikiniz geleceksini/".. "Safta sola haber yazarlanna "sol amıgo" diyorsunuz, vermek yok, tabanca gibi şeyler de yok" deejendım, sız bır gazete çıkarmayı mı dim. Kadıköyü gezdim. Sonunda yakalandık. dusunUyorsunuz? Fakat mıllet tanıyor, bu sefer onlar kalabaD Hayır duşunmüyorum. Bızim "Petek" lık oluyor, netıcede gazeteler duyuyor. Insan ımız var. Onu ben tam gazete olarak saymı bu şekilde birçok şey öğrenebiliyor. Bu hayorum; ama gıtgide okuyucusu artıyor. tler yatın en büyük sıkıntısı budur. Ikincısı dinde, belkı de "Petek"i gazete olarak düşüne ienme imkânımız hemen hemen yok. Mesela dün Bolu'daydık. Abant'ta güzel bır yer bilirız yapılmış. "Seçimden sonra gelip, biraz • Başbakan olmadan öncekı Turgut dinlenelim" diye düşünüyorum. Fakat mümÖzal'la, başbakan olduktan sonrakı kün değil. Yine orduevlerine gideceğim, çünTurgut özal'ı karşılaştırır mısınız? kü orduevlerı en emin yerler. Fakat orada da Başbakan olduktan sonra sız de bır yerde dost ahbap geliyor, çunkü sadece ben değikısıtlılar arasına gırdtnız... lim, bir de hanımın ahbaplan var, vakıftan D Zaten ısyan ettığim taraf da budur. Bazı dolayı... Kitap fazla okuyamıyoruz. Seyretkısıtlamaların ıçerısınde mecburen kalıyoruz. mek istediğim videolar var. Sonra bilgısayarBen aslında herkesten çok rahat konuşan bir la oynamayı sevıyorum. Artık onda da geri kımseyim. En ateşli muhalifimiz de olsa, ra kaldık, çocuklar bizden daha iyi, Efe de Ahhat konuşurum. Kısıtlanmam konusuna ge met de ıyı. lince, yurtdışına gıttığımızde sokağa çıkıp gezmek ısüyorum. Yanı dükkânlar nasıl? • Bu arada gündemdekı "politik lades" Halkın durumu nasıl? Bir sürü alâ ile valâ ıle gitmek, sıze hıç fikir vermiyor. Bundan konusunu açmıyorum. Bır gün, padişah da sıkılıyorum. Ama Türkiye'de bunu daha devrinde olduğu gibı "kılık değiştırıp" rahat yapıyorum. Tabii ikı grup var ki bizim bırlikte dolaşalım ve bunu haber devamlı yanımuda bulunup, halkla teması yapalım... mızı kısıtlıyor. Bir tanesi korumalar, diğeri U (Gülerek) Sen yanımda olunca olmaz »• » »* A' * • I ıum. Kendisi öyle değil. Kendisı çok ısırıcı lafiar konuşuyor. Bizi devamlı tahrik etmeye çalışıyoı. Biz tahrik olmayız, onun için şunu söyledim, "Suleyman Bey'in yerinde olsaydım, eveti aldıktan sonra siyasetten çekilirdim." Doğrusıı da buydu kendisı ıçın. O zaman mıllet nazarında çok daha buyıirdü, itibarlı bir mevkiı olurdu, şimdi siyasetin en zorunu yapmaya çalışıyor, bu yanhştır. Kendısınin tabiriyle "yaalnışşştır" kelimeyi aynen soylüyorum. de gazeteciler. Gazetecilere kızmamın sebebi de o. Bır duydular mı, onlar önde "duvar gibi" duruyorlar, kimseyle konuşamıyoruz. Yanı fotoğrafçılar... ki... Ama yapacağım o işi, kılık değiştirıp yapacağım. • tnşallah haberimiz olur? f] Haberiniz olmaması lazım aslında. Padişahların hıç öyle olmamış: 4. Mural yaparmış o işi, bir de Faüh'in yaptığını söylerler... • Çok kısa olarak, Red Kıt merakınızdan da suz edelim. D Red Kil okuyamıyoruz artık. Dinlenme için bırc bir. Efe, yuksek tahsıle gittı. O okurdu, kovboylar falan var. Tommiks, Teksas. (Can Pulak arayagırerek, "Pekospil" dıyor.) Pekospil değil de Tom Braks, onlara EÎe'yle beraber okurduk. Red Kit'in hususiyeti, ;pey esprısı var. Hatta atın da esprileri var. Yazan çok iyi yazıyor. , • Bu arada. ne tür müzık dinlıyorsunuz? tn Biz her türlü müzikteıı hoşlanıyoruz. Tür ayırmam. Sabahları egzersiz yaparken kulaklıklı stereo set var, onu takarım ve karışık müzik programı dinlerim. Polis Radyosu iyi yapıyor. Türk sanat, Türk halk ve hafif müzık bir arada, arabesk yok orada, TRT yasaklamış, Polis Radyosu'nda izin vermiyor lar. • Sızın bır de araba ınerakımz var. Toyoto, BMW, Jaguar gibı... r. 1 Bakın, kendi gücüyle bir şeye sahip ol^ mak, insana fevkalade rahatlık veriyor. Biz 1950'de mezun olduk, 54'de evlendik, 57'de buzbolabı alabildik. O da Aınerikalıdan, eski bir buzdolabı. Tılrkıye'de 52 ve 53'de "serbest rejim" oldu. Hâlâ onu hatırlatırlar, acaba özal öyle mi yapıyor diye. Sonra kesildi arkası. Buzdolabı bizim ilk sevindiğimiz şeyJir. Sonra 1965'te araba alma peşıne düştüm. O zamanki kaidelere göre yurtdışına gidip gelişlerinizde bır biriktirme hakkınız vardı. "Bedelsiz ithalat" dediğimiz hadise. Fial 1500 model bir arabayı 2500 dolara aldığımı hatırlıyorum. Bir de şu deliliği yaptığımı hatırlarım: Tabii bugünkü trafik o zamanlar yok; cumartesı günü lstanbuPagider, kayınvalideyi, annemizi falan görür, pazar gunü öğleden sonra arabayla dönerdik, yorulmazdık da. Hayatımda çok arzu ettığim şeylerden biri de spor araba kullanmaklır. Ama o da yaşla alakalı. • Cençsinız maşallah... D Genç görünüyoruz da netice itibariyk yaşımız var. Geçenlerde Efe'nın arabasını aldım. Toyolo ile şöyle bir dolaştım. Çok su ratli bir araba. 150160'a geldikten sonra, ilk defa, "Bu suratin uzerine çıkamam" dedim ve ayağımızı gazdan kestik. Insan gençhktc farklı düşün\Jyor. Hiç unutmuyorum; Fial araba var altımda, bu arabalarda belli bir kılometre yaptıktan sonra, motor ısınınca daha da açılıyorlar. tstanbul'a gıdiyoruz, çifı yola geldik, arkama bir Dodge pikap takıl dı, tabii utak araba gördüğu ıçın geçmeye ça lışıyor, o yaklaştıkça, ben tekrar basıyorum gaza, bır nevi de biraz dalga geçiyoruz. Ta bii farkla arabalı vapura geldik. Adam geld "Ne marka, bu araba" diye... 170'e kadaı çıktığımı hatırlıyorum, Efe'nin arabası 200'ı geçıyor. Bizim geçmemız mıimkün değil. • Yanşmadan açılmışken, 6 eylülde oynanan mavıbeyaz Anayasapor'la, mavıturuncu Referandumspor karşılaşması, aşağı yukarı berabere sonuçlandı. Sızce uzatmada durum ne olur? "Demokrasi yuvarlaktır, hiç belli olmaz"mı dıyeceksimz? D Herhangi bir tahminde bulunmak iste miyorum. Diyorum kı, Türk milleti, en doğ rusunda karar verir. Bu karar, memleketi herhalde koalisyonlara götürmeme şeklindt tecelli edecektir. Bir partıyi tek başına ıkti dara getirecektir. Bu duruma en kuvvetli namzet biziz. Dört senelik bir tatbikatımız var, hatamızla scvabımız beraber tartıldığında, bu namzetlılığımizin kuvvetli olduğu görülür. Bizim gibi düşünmeyenler de olabilir. Bu da onların hakkıdır, söylerler. • Sayın Başbakan, wn olarak, bu "Erken Seçım Taarruzu" 30 kasım sabaha karşı "3. Inönü Zaferı" olarak sonuçlamrsa şayet? Böyle bir olasılık var mı sizce? • (Gülüyor). lşte gülümsüyorum... ü I I I I I I II I I t II Özal için Ne dediler? TEKİN ARAL: "Başbakanların eleştırılecek ışler yapmaları bızler ıçın avantaj gibı görunur Okurlarımız da bunun ıçın "Hadi gene iyislnlz, buldunuz adamını;ı" dıye takılırlar Oysa bızım ıstedığımız, kendı adamımızı değil. ulkenın ıhtıyacı olan ıyı yonetıcılerı bulmaktır " ALİ ULVİ: "Özal'ı kendı doğrultusunda Demırel'den çok daha başanlı buluyorum Buna karşın uzun vadede Turkıye'yı çok kotu bır çıkmaza surukleyeceğı kanısındayım Kankaturculere mızahçılara toleranslı bır yönetıcı " ZEKİ ALASYA: "Tanıdığımız, karşısında oynadığımız, sohbet etmek şerefıne erdığımız başbakanlar arasında bıze en yakın davrananlardan bırı Ayırıcı bır zekâsı, şaşırtıcı bır dlkkatı var Olaylara protokol gereğı değil, ıçtenlıkle yaklaşıyor Çok sempatık bır kışılık ' ZEKİ BEYNER: "Özal karıkaturculere (ızığı, sozlerı ve davranışları ıle çok uygun Geçmıştekı başbakanlara gore daha ?ıyade "tuccar kafasına" sahıp Hesap adamı ama hesapları tutarlı değil " METİN AKPINAR: "Sayın Başbakanın ekonomı polıtıkasına ıtırazım yok Ancak uretımı arttırmamış, tukelım ekonomısı gıdıklanan bır toplumda. serbest rekabet sıstemı ıle fıyatlann nasıl ucuzlayacağım, menfaat yaptırımı getırılmemış ozel sektorun gerı kalmış yorelere nasıl ve nıçın yatırım yapacağım merak edıyorum Başbakanımızın bırleştırıcı gucunü" takdır edıyorum, fakat dort tabanı ıstedığı senteze acaba nasıl ulaştıracak 9 " BEDRİ KORAMAN: "Ozal sıstemın ıstemlerı doğrultusunda hazırlanmış, elıne de yapacağı ışlerın lıstesı tutuşturulmuş bırı öncekılerden ustun vasfı, dersını ıyı almış olması ve tavızsız uygulamaları Karıkaturculerın özal'a daha sert saldırmaları Ozal ıçın dışa karşı artı puan oluşturuyor " NEHAR TUBLEK: "Şımdıye kadar tanıdığım en hoşgorulu Başbakan Aynı zamanda karıkaturu en çok seven Başbakan " OĞUZ ARAL: "Bugun, tum dunyanın kabul ettığı bır gerçek var Türkiye'de çok değerlı ve nıtelıklı mızahçılar yetışıyor Turkıye'nın bır gun, aynı değer ve kalıtede başbakanlar yetıştıreceğınden de emınım "