Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
Dr. MEHPARE BOZYİĞİTB Tokyo kinci Dünya Savaşı'ndan sonra, Pasifik'c ABD'nin bir gölü gözüyle bakı• üyordu. Birkaç yıl öncesine kadar, Pa,sifik'e kıyısı otan ülkelerle genellikle iyi ilişkiler içinde olan ABD, bu bölgcde, yeni bazı sorunlarla karşı karşıya. Diğer taraftan, Sovyetler Birliği ve Çin Halk Cumhuriyeti de, Pasifik'teki etkilerini arttırmaya çalışıyorlar. Sovyet lideri Gorbaçov, 28 Haziran 1986'da, Sovyetler'in en önemli Pasifik limanı Vladivostok'ta yaptığı bir konuşmada, "...Bizim lopraklarımızın büyük bir bölumu Urallar'ın doğuMinda, Asya'da yatmaktadır" dıyerek, Moskova'nın Pasifik'teki temel ekonomik ve politık kuvvetlerden biri olduğunu vurguladı. Sovyetler Birliği, birkaç yıldan beridir yani Gorbaçov • başa geldikten sonra toplam nüfusu 650 bın olan Güney Pasifik devletleriyle iyi ekonomik ve diplomatik ilişkiler kurmaya çabalıyor. Bu çabalardan bazıları, olumlu sonuçlandı. Güney Pasifik ülkesi Kiribati nihayet, uzun görüşmeler sonucunda, Sovyetler'e iki milyon dolara Kiribati'nin karasularında balık avlama hakkını sattı. Bundan böyle, bir yıl boyunca 16 Sovyet balıkçı gemisi, bu sularda avlanabilecekler. Kiribati, 65 bin kişilik nüfusa sahip küçük bir ada devleti. Yoksul bir ülke olan Kiribatinin hemen hemen tek gelir kaynağı, pek rağbet görmeyen hindistancevizi. Kiribati, Sovyeıler'in teklifinı kabullenmeden önce, Amerikaya, kendi karasularında balık avlama haklarını satmak istedi. Amerika, bu teklife herhangi bir cevap vermediği gibi, Amerikan balıkçı gemilerinin Kiribati'nin karasularında bir tek P asifik Okyanusu, dünya yüzölçümünün üçte birini kaplıypr. Birçoğu küçük birer devlet olan Güney Pasifik Adaları, yalnızca hulahula danslarının yapıldığı romantik bir bölge değil.. ziyaret edecek olan Kuranari, neden, Japonya'nın Güney Pasifik Adalan'yla ilgili dış politikasını böyle birdenbire değiştirdiğini, henüz açıklamış değil. Son yirmi yıl içinde birçok Pasifik adaları bağımsızlıklarına kavuştular: Nauru, BatıSamoa, Solomon Adaları ve Yeni Hebridenler gibi... Bu adaların toplam yüzölçumü, Danimarka kadar bile değil. Fakat, her adanın sahip olduğu 200 millik karasularıyla, bu adalar toplam olarak 1,3 milyon mil karelik sulan kontrolleri altında tutuyorlar. "Haritayı bir kez gözden geçirin" diyen Amerika Dışişleri Bakanlığı Pasifik Bürosu'nda çalışan \Villiam Bodde, bu sözlerini yarı alaycı, şöyle bitiriyor: "Geriye hemen hemen bir parça okyanus kalmıyor." Amerika Dışişleri Bakanı'nın Pasifik Asistanı Paul Wolfowitz de, 1985 yılında Amerikan Temsilciler Meclisi'nde yaptığı bir konuşmada, "Pasifik adalanyla ilgili politikada önemli olan, bu adaların demokratik bir yönetime kavuşmak için attıkları önemli adımları desteklemek ve onların duşman kuvvetler tarafından, stratejik amaçlarla kullanılmalannı engellemektir. Bu adalar, bizim Avustralya, Yeni Zelanda ve Guneydoğu Asya'yla olan hava ve deniz baglantılarımızın orlasında yer alıyoriar" dıyerek Pasifik adalarının ABD için olan önemini vurgulamıştı. Paul Wolfowitzin yaptığı konuşmada adı geçen ulkelerden biri olan Yeni Zelanda, çekici doğal guzelliklere sahip bir tarım ülkesi. Burada, 3.2 milyon insan; 60 milyon koyun yaşıyor. Yeni Zelanda, 33 yıl boyunca, ABD'nin İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra, Japonya'nın tekrar silahlanmasını engellemek amacıyla kurduğu, ANZUS'un Uyesiydi. ABD'nin Savunma Bilgi Merkezi'nden bir yetkili, "Amerika ve Sovyetler arasında çıkacak bir savaşın nukleer olmaması şansı çok az. Her iki donanma da, nukleer silahları kullanacak şekilde yttiştirilmiş ve bu silahlarla donatılmış durumdalar... Eger, denizde nukleer bir sürtuşme ortaya çıkarsa, kayıp ve zararlar çok büyük olacaktır. Buyuk bir olasılıkla, bu sürtuşme hemen karaya sıçrayarak dunya çapında surdurulen bir mucadeleye döniişecektir" diyor. lşte bu tüı ihtimaller, ANZUS'un Amerika dışındaki üyelerı Avustralya ve Yeni Zelandada, anti nukleer hareketlerin büyümesine yol açıyor. Atom bombasının Hiroşima'ya atılmasının 40. yıldönümünde 6 Ağustos 1985'te diğer bazı ülkelerle birlikte Yeni Zelanda da, nukleer silahların Güney Pasifik'te üretilmesini, denenmesıni ve depolanmasını yasaklayan, "Guney Pasifik, Nukleer Silahlardan Hur Bölge Antlaşması" nı imzaladı. 1985 yılı başlarına kadar, atom bombalarım taşıyan Amerikan savaş gemileri, Yeni Zelanda limanlarında demir atabiliyorlardı. Bir süre önce, Yeni Zelanda Başbakanı David Lange, Amerikan gemileri Yeni Zelanda limanlarına demir atmadan önce, bu gemilerin atom silahları taşıyıp taşımadıklarını öğrenmek isteyince, huzursuzluk başladı. Ve ABD, Yeni Zelanda'yı ANZUS üyelığinden çıkardı. Resmi Amerikan politikası, hangi koşullar altında olursa olsun, Amerikan gemilerinin atom silahları taşıyıp taşımadıklanyla ilgili bilgilerin Pearl Harbor Ussü: II. Dünya Savaşı'nın ve bugünün önemli ABD denlı üslerinden., Ikisüper, yeryüzünün en büyük denizinde yarışıyor asifik denklemi ABD 'nin Pasifik 'tekl önemli dtniz üslerinden biri de, Alaska yakınlanndaki Adak adasında. kuruş bile ödemedcn avlanmaları, Kiribati'yi. Sovyetler'in teklifini kabul etmeye itti. Kiribati ile imzalanan bu sözleşme, Sovyetler'in diğer Pasifik adalarıyla kurduğu ticari ve diplomatik ilişkilerin başını çekiyor. Sovyetler aynca, Vanuatu ve Fuji Adalan'yla da büyük bir ticaret antlaşması imzalama çalışmalarını sürdürüyorlar. Tüm bu gelişmelere rağmen, Sovyetler Birliği'nin Pasifik'teki gücü ve ilişkiler! sınırlı. Sovyetler'in Asya ve Pasifik'teki komşularıyla yaptığı ticaretin hacmi de oldukça küçük. Sovyetler Birliği, bu ülkelerin dış ticaret mallarının yalnızca yüzde 4'ünü satın alıp, bu ülkelere kendi dış ticaret mallarından ancak yüzde l'ini satıyor. Diğer süper devlet Amerika için ise, durum oldukfa farklı ve Pasifik'in ABD için olan ekonomik önemi gün geçtikçe de artıyor. Amerika Birleşik Devletleri'nin, Asya ülkeleriyle yaptığı ticaret, 1980 yılında 116 milyar dolardı ve önümüzdeki yıllarda daha da artması bekleniyor. ABD'nin, Kanada'dan sonra dünyadaki ikinci büyük ticaret ortağı Japonya'dır. Güney Kore, Tayvan, Singapur gibi, ekonomileri hızla gelişen diğer Dogu Asya ulusları da, Amerika için önemli olan ülkeler arasında yer ahyorlar. Amerika bir taraftan pek iyi olmayan duygularla, Japonya'nın Asya'da ekonomik bir dev haline gelmesini seyrederken, diğer taraftan ABD, Pasifik'teki çıkarlarını koruyabilmek amacıyla, Japonya'yı mihenk taşı olarak kullanmayı planlıyor. Japon Dışişleri Bakanı Kuranari, kısa bir süre önce, Japonya'nın Kiribati, Fuji ve diğer Güney Pasifik Adalan'na yapacağı ekonomik yardımın, 24,1 milyon dolara yükseltildiğini açıkladı. Ocak ayında, Güney Pasifik Adaları'nı 10