Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Months
Days
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
eskisehir c 26 21 Mayıs 2011 Cumartesi ‘Bir bilmece’ ve sırttaki numune ceketten dünya markasına... ıl 1940’da baba Abdurrahman Sarar, pazarcılıkla işe başladı. O yıllarda Abdurrahman Sarar bekardı ve pazarlarda kumaş satarak yaşamını sürdürüyordu. Takvimler 1945’li yılları gösterdiğinde, Eskişehir’in Bayat Pazarı’nda küçücük bir dükkânda konfeksiyonculuğa başladı. İmal ettiği ceketleri 56 lira gibi fiyatlardan satıyordu. 1964 yılında ise baba Abdurrahman Sarar, kendi konfeksiyon atölyesini kurmayı başarmıştı. Artık, Sarar ailesinin 14 personelinin çalıştığı bir konfeksiyon atölyesi vardı. 1983 yılına gelindiğinde, atölyede personel sayısı 200’e yükselmişti. Baba Sarar, 1983 yılında yaşamını yitirdiğinde, üç kardeş Cemalettin, Celalettin ve Sebahattin Sarar, birlikte çalışmaya devam ettiler. 1982 yılında Eskişehir Organize Sanayi Bölgesi’nde aldıkları araziye fabrika kurdular.1985 yılında 250 kişi ile faaliyete geçen fabrika 4 yıl sonra 650 kişiye yükseldi. Üç kardeş, 1985 yılında ihracat piyasasına girmeye karar verdiler. Yaptıkları araştırmalar sonucunda ihracat piyasasına Federal Alman BOSS firması ile girmeyi uygun bul Y SARAR ve ETİ dular. Sarar kardeşlerin en küçüğü, fabrikalarının yetkilileri ile Almanya’ya BOSS’la görüşmeye gider. Almanya’da BOSS’un genel müdürü, Sarar ekibinden numune ister. Almanya’ya gidenler yanlarında numune olmadığını belirterek, sırtlarındaki Sarar ceketini numune olarak verirler. BOSS yetkilileri ceketi çok beğenir ve SARAR ceketlerinin, Avrupa piyasasına BOSS markası ile pazarlanması konusunda anlaşır. 1992 yılından sonra dünya ölçeğinde üretim yapmaya başlayan Sarar, bugün Almanya’dan Amerika’ya, Japonya’ya, Çin ve Hindistan’a kadar Eskişehir’de ürettiklerini satan bir marka haline gelir. Türkiye’de bir kuşak, “Bir bilmecem var çocuklar…” sloganının efsaneye dönüştüğü ETİ reklamlarıyla büyüdü. Bugün başta Eskişehir olmak üzere Türkiye’de çocuklar ETİ Bisküvileri’nin logosunu okuyarak, okumaya ve öğrenmeye başlarlar. ETİ ailesinin kurucusu Firuz Kanatlı’nın 1961 yılında projesini kendi çizdiği tesisin Eskişehir’de kurulması ile ETİ Biskü vileri üretime başladı. 20 Ocak 1962 yılında 22 çalışanı ile üretime başlayan Eti Bisküvileri bugün 4 bin personel ile üretimini yine Eskişehir’de sürdürüyor ve ETİ Bisküvileri’ni ihraç ediyor. Geçtiğimiz yıllarda ETİ dünyanın en prestijli ödüllerinden birisi olan, her yıl Japonya’da verilen “Mükemmellik Ödülü”nü almaya hak kazanarak yoluna devam ediyor. ETİ Bisküvileri’nin kurucusu ve sahibi Kanatlı ailesi, Eskişehir’de sürekli vergi şampiyonu oluyor. ETİ Bisküvileri’nin kurucusu Firuz Kanatlı, eşi Gülay Kanatlı ve oğlu Firuzhan Kanatlı, Eskişehir Vergi listesi sıralamasında hep ilk sıraları aile olarak paylaşıyor. Kanatlı ailesinin kızları Aydan Kanatlı ve Gülden Kanatlı Derbil de vergi rekormenliğinde ailenin büyüklerini izliyor. Ballıhisar köyü, antik kent nedeniyle turistlerin ilgi odağı Pennisus’la iç içe yaşam Sivrihisar ilçesinin Ballıhisar köyü, Friglerin önemli kenti olan Pessinus ile iç içe bir yaşam sürdürüyor. Sivrihisar’a 16 kilometre uzaklıktaki Ballıhisar köyünde, uzun yıllar yabancı ve yerli arkeologların yaptığı çalışmalar sonucunda, Friglerin antik kenti Pessinus gün ışığına çıktı. Ballıhisar ile antik kent iç içe yaşama başladı. Friglerin önemli kenti ve Milattan Önce 3500’lerde önemli bir ticaret yolu üzerinde olan Pessinus kenti Roma ve Bizans dönemlerinde de, önemini korudu. Pessinus’ta Tanrıça Kybele’ye ithafen büyük bir tapınak yapıldı. Romalılar döneminde ise Milattan Önce 25 yıllarında Roma İmparatoru Augustus Pessinus’u Galatya eyaletine kattı. Şehir bu çağda çok gelişti ve büyüdü. Yeni mahalleler ilave edildi. Şehir kendi adına para basma ayrıcalığına sahip oldu. Bizans döneminde ise Pessinus kenti gözden düştü. Kent bakımsız kaldı. Eski yapılar söküldü. Milattan Sonra 800 yıllarında şehir bütün özellikleri yitirmiş bir konuma geldi. Bu durum Sivrihisar’ın (Justiniapolis) üstünlüğünü ele geçirmesine neden oldu. 1967 yılında Ballıhisar’da antik kenti ortaya çıkarmak için Belçikalı ile Türk arkeologlar ortak çalışma başlattı. Kent bugün tam olarak günyüzüne çıkmış bulunuyor. Milattan Önce 5000 yıllara dayanak antik şehir ile bugünkü Ballıhisar köyü iç içe yaşamlarını sürdürüyor. Ballıhisar köyünün bu özelliği, turistlerinde büyük ilgisini çekiyor.