Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Days
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
30 Kasım 2014 Pazar 9 Somalı çocuklara anlamlı destek o TUTKU TALINLI M anisa’nın Soma ilçesinde maden faciası yaşanalı altı ayı geçti. Ancak hâlâ ilçe halkı yaralarını sarabilmiş değil ne yazık ki. Bu durumdan en çok etkilenen de tabii ki o her şeyden habersiz çocuklar. Bir grup gazeteci arkadaşımla birlikte bizi nelerin beklediğini bilmeyerek ama biraz olsun halk normal yaşantısına dönmüştür düşüncesiyle Soma’ya hareket ediyoruz. Gittiğimizde gördüğümüz manzara ise insanların hâlâ her gelen araca bir umutla bakıyor olması. “Acaba yardım malzemesi mi geldi?” diye. Biz Türk halkı olarak yardımseverliğimizle bilinen bir milletiz. Ancak zaman zaman bu yardımları ne şekilde yapacağımızı bilmiyoruz ne yazık ki. Soma’da da durum farklı olmamış. Kimi aileye adeta yardım yağarken, diğerine hiçbir yardım yapılmamış. Hal böyle olunca çocuklar arasında da üzüntü verici sonuçlar doğmuş. Öyle ki, bir çocuğun evine dört adet dizüstü bilgisayar gelirken, diğerine hiçbir destek verilmiyor. Bu durum çocuklara “Keşke benimde babam ölseydi de bana da hediyeler gelseydi” dedirtecek kadar vahim bir tablo. Pepsi Co Türkiye’de buradan yola çıkarak yaşanan maden faciasında ailelerini ve yakınlarını kaybeden Somalı çocuklar başta olmak üzere bölge halkı çocuklarının da yaşadıkları travmayı atlatmalarına yardımcı olmak ve devam eden eğitim hayatlarına destek olmak için Soma GAPCheetos Çocuk Gelişim Merkezi kuruyorlar. Aslında bu projeleri 10 yıldır GAP bölgesinde sürüyor. 11 adet çocuk gelişim merkezleri var. u Eğitimdeki fırsat eşitsizliklerini en aza indirmek amacıyla 10 yılı aşkın süredir GAPCheetos Çocuk Gelişim Merkezleri projesini sürdüren PepsiCo Türkiye, GAP Bölgesi dışındaki ilk merkezini Soma’da açtı. Başta Soma’da yaşanan maden faciası ardından ailelerini ve yakınlarını kaybeden Somalı çocuklar olmak üzere, bölge çocuklarının yaşadıkları travmayı atlatmalarına yardımcı olmak ve devam eden eğitim hayatlarına destek olmak amacıyla faaliyetlerine başlayan merkezin tüm ihtiyaçlarının bedeli de PepsiCo Türkiye çalışanlarının bağışları ile karşılandı. PepsiCo Türkiye Genel Müdürü Neil Pryor çocuklarla birlikte. Soma 12.’si ve GAP bölgesi dışındaki ilk proje olmasıyla da dikkat çekiyor. Merkezden 414 yaş arasındaki tüm çocuklar hiçbir ücret ödemeden faydalanabiliyor. Şimdiye kadar toplam 2200 kişi başvurmuş merkeze. Bunların 1150’si madenci ve 700’ü ise kazazede çocukları. Başvuruların beklentilerinin çok üstünde olduğunu belirten PepsiCo Türkiye Genel Müdürü Neil Pryor “PepsiCo Türkiye’nin tüm çalışanları olarak, üzerimize düşeni yapmaya karar verdik ve şirketimizin 10 senedir büyük bir titizlikle yürüttüğü GAPCheetos Çocuk Gelişim Merkezi projemizi, bunca yılın verdiği birikim ve uzmanlıkla Soma’da da uygulayabileceğimiz kararını aldık” diyor. 2200 çocuğa ücretsiz eğitim Merkezin tüm donanım listesinin bedelinin PepsiCo çalışanlarının bağışları ile karşılandığını ve bu bağış organizasyonunun, 5 fabrika ve 2 merkez ofiste bulunan çalışanların düzenlediği kermesler ve etkinlik çalışmaları ile güçlendirildiğini belirten Pryor, merkezin tüm merkezlerde olduğu gibi sürdürülebilir bir merkez olarak işlev göreceğini söylüyor. Merkezde çocuklara Türkçe, matematik, fen, İngilizce ve edebiyat deslerinin yanı sıra bilgisayar, spor, müzik ve tiyatro gibi sosyalleşebilecekleri alanlarda da eğitim veriliyor. Ayrıca Soma’da hizmet verecek merkezde tüm bu eğitimler ve sosyal aktivitelerin yanına ek olarak, çocukların yaşadıkları travmayı en doğru şekilde atlatmalarına yardımcı olacak ve psikolojik gelişimlerini takip edecek bir rehberlik bölümü de hazır bulunduruluyor. ekerbank’ın sürdürülebilir kalkınma stratejilerinin temeli bankanın kuruluşuna dayanıyor. Şekerbank bundan 61 yıl önce Anadolu’da sayıları yüzbinleri bulan kooperatif üyesi pancar çiftçisinin birikimleriyle; tarımın ve şeker sanayiinin finansmanını sağlamak amacıyla 12 Ekim 1953’te Eskişehir’de bir kooperatif bankası olarak kuruldu. Bugün “Anadolu Bankacılığı” olarak tanımlanan misyon doğrultusunda henüz bankacılık hizmetleriyle tanışmamış kesimlere ulaşıp yerel yönetimi desteklemesi ve toplumun tüm kesimlerinin kaynaklara eşit ulaşması içinde çaba gösteriyor. Sadece büyük şehirdeki şirketleri değil, Anadolu’daki şehirlerden gelen projeleri de öncelikleri arasına alarak insan odaklı ve sorumlu bir bankacılık hizmeti sunuyor. Bu özelliğiyle de Türkiye’nin kurumsal yönetim notu alan ilk banka olma özelliği taşıyor. Şekerbank T.A.Ş Kurumsal İletişim ve Marka Yönetimi Grup Başkanı Aybala Şimşek “Yüzde 65’i Anadolu’da olmak üzere 71 il ve 101 merkez dışı ilçeye yayılmış, birçoğu yarım asırdır aynı noktada hizmet veren 312 şubemiz ve yerel davranabilme yetkinliğine İnsan odaklı ve sorumlu bankacılık Ş sahip insan kaynağımız, stratejimizin en önemli dayanağını oluşturuyor” diyor ve ekliyor, “Sosyal, ekolojik, ekonomik ve kültürel boyutlarıyla büyümeyi destekliyor; başka bir deyişle sürdürülebilir kalkınmayı finanse ediyoruz. Bu bankacılık anlayışı, Şekerbank’ın kuruluşunda belirleyici olan kırsal gelişimi de gözeten iktisadi kalkınma hedefinin bugünkü yansımasıdır.” Enerji ihtiyacının yüzde 72’sinin ithal edildiği ülkemizde, hem ülke ekonomisine destek olmak hem de boşa harcanan emeğin korunması için 2009 yılında enerji verimliliğinin finansmanında bir ilk olan EKOkredi’yi geliştiren Şekerbank’ın amacı yalnızca büyük ölçekli enerji yatırımlarını desteklemek değil aynı zamanda tabana yaygın bir farkındalık oluşturarak birçok kişiyi enerji tasarrufu ile tanıştırmak. Şekerbank global düzeyde yürütülen ve iklim değişikliğine yol açan karbon envanteri çıkarma ve bu salımları yönetme amacı taşıyan Karbon Saydamlık Projesi (CDP, Carbon Disclosure Project) 2010 raporuna, Türkiye’den giren 5 bankadan biri oldu. 2011, 2012 ve 2013 yılında kendi karbon emisyon ölçümünü yapan Banka, her yıl ölçümlerini sürdürerek söz konusu projede yer almaya devam ediyor. Enerji verimliliğine yurtdışı özel kaynak Şekerbank’ın sağladığı yurtdışı kaynakların niteliğine bakıldığında, hem temin edilen kuruluşlar hem de kaynağın ulaştığı kitle açısından, Aybala Şimşek ülkemizde enerji verimliliği ve tasarrufu konusunda çok önemli anlaşmalara imza atıldığını belirten Şimşek “Şekerbank’ın yerele ulaşmadaki gücü ve sürdürülebilir kalkınma stratejisi uluslararası finans kuruluşlarının da ilgisini çekiyor. Alman Kalkınma Bankası KfW ve Avusturya Kalkınma Bankası OEB; FMO, AB üye ülkelerinin kalkınma bankalarının fonladığı GGF (Green Growth Fund) ve yine AB ülkelerinin kalkınma bankaları ile çok uluslu kalkınma bankalarının fonladığı GCPF (Global Climate Partnership Fund) Şekerbank’a EKOkredi ürünlerinin fonlamasına yönelik uzun vadeli finansman sağlamaktadır. Şu anda bilançomuzda bulunan dış kaynağın yaklaşık %15’ini enerji verimliliği yatırımlarını desteklemek için temin etmiş bulunuyoruz.” diyor.