01 Temmuz 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

23 ŞUBAT 2011 ÇARŞAMBA 3 İstanbul Shopping Fest... Zeynep Rana AYBAR Dünya kenti İstanbul, 18 Mart 26 Nisan 2011 tarihleri arasında düzenlenecek İstanbul Shopping Fest projesi ile dünyayı ağırlamaya hazırlanıyor. Çağlar boyunca farklı uygarlık ve kültürlere ev sahipliği yaparak, çeşitli din, dil ve ırktan insanların bir arada yaşadığı kozmopolit ve metropolit İstanbul, “İstanbul Shopping Fest” projesiyle yeniden gündeme geliyor. Bu proje, dünyanın en dinamik şehirlerinden birisi olan İstanbul’un yıllık 2 milyar dolar olan perakende ticaret hacmini yükseltmeyi amaçlıyor. Yapılan hedeflere göre de 2023 yılında 5 kat arttırılarak 10 milyar dolar değerine ulaşması bekleniyor. Yurtiçi ve yurtdışında birçok detayı içeren dev projenin bütçesi, yaklaşık 50 milyon TL’ye ulaşıyor. 40 gün 40 gece hem alışveriş hem eğlence İstanbul Shopping Fest 18 Mart’ta açılış etkinlikleri ile başlıyor. Yüzlerce yerli ve yabancı markanın yanı sıra Kapalıçarşı, Mısır Çarşısı gibi geleneksel alışveriş noktalarının da katılacağı etkinliklerde, yeni sezon ürünlerin de yüzde 50’lere varan indirimler ve kampanyalar yapılıyor. Yüz binlerce ziyaretçinin ağırlanacağı festival de 40 gün süresince İstanbul bir eğlence merkezine haline geliyor. Sokak şenlikleri, konserler, gösteriler, müzik etkinlikleri, partiler, yarışmalar, moda gösterileri ve defileler yapılarak İstanbul; “Hiç uyumayan şehir” unvanının duyurulması amaçlanıyor. Festivale özellikle Rusya, İran, Ukrayna, Azerbaycan, Suudi Arabistan, Yunanistan, Romanya, Suriye ve Iraklı turistlerin gelmesi bekleniyor. Festival kapsamında İstanbul’da indirim sezonunun dışında bir dönemde yüzde 50’lere varan avantajlarla alışveriş yapabilme olanağı sağlanıyor. Turistler bu avantajın yanı sıra vergisiz alışveriş imkânından da faydalanabiliyor. Şehrin dört bir yanına yayılan 90 modern alışveriş merkezinin yanı sıra; Taksim, Nişantaşı, Şişli, Bakırköy, Fatih, Bahariye ve Bağdat Caddesi gibi birçok ünlü markaya ev sahipliği yapan İstanbul’un cazibe noktaları, birbirinden renkli sokak etkinliklerine sahne olmaya hazırlanıyor. Benden söylemesi; fırsatları ve etkinlikleri kaçırmamak için İstanbul Shopping Fest etkinlik takvimini yakın takibe alın. Karadeniz’in kuzeyindeki Kırım Yarımadası üzerindeki Yalta kenti, az para harcamak isteyenler için ideal bir yer. İstanbul’dan 1 saat 15 dakikalık bir uçuş ile gidiliyor. Hem tarihi hem de ucuz YALTA NASIL GİDİLİR Kırım Yarımadası’na uçakla gitmek çok kolay. THY’nin çarşamba, cumartesi ve pazar günleri direkt seferleri var. Havalimanı vergileri hariç fiyatı 199 Avro. Kırım’a tur düzenleyen şirketler ise; Fuji Tur (0216 302 80 70) Viking Turizm (0212 334 26 44) ETS Tur (0216 542 99 75) Luka Tours (0216 360 30 35). Karayolunu tercih edenlerin yaklaşık 1700 kilometrelik yolu göze almaları gerekiyor. Türkiye, Bulgaristan, Romanya, Moldova geçildikten sonra Ukrayna’ya, oradan da Kırım’a ulaşılabiliyor. Şebnem BAL Karadeniz’in kuzeyindeki Kırım Yarımadası üzerindeki Yalta kenti, hem tarihi yerleri ziyaret etmek ve bunları yaparken de az para harcamak isteyenler için ideal bir yer. İstanbul’dan 1 saat 15 dakikalık bir uçuş ile gidiliyor Yalta’ya. Aynen Antalya’ya gider gibi. Kırım Yarımadası’na gitmek üzere İstanbul’dan kalkan uçak, Ukrayna’ya bağlı Kırım Özerk Cumhuriyeti’nin başkenti Simferopol’e iniyor. Küçük bir havaalanı olan Simferopol, kentin kuzeyinde. Buradan kent merkezine troleybüsle gidiliyor. Simferopol’den türkülerimizde de adı çokça geçen Sivastopol (Sevastopol) ve Tatarların yoğun olarak yaşadıkları Bahçesaray’a elektrikli trenle ulaşmak mümkün. 1954 yılına kadar SSCB’ye ait olan Kırım Yarımadası, 1954 yılında dönemin lideri Nikita Kruşçev tarafından Ukrayna’ya verildi. Halk arasındaki yaygın bir görüş ise Kruşçev’in Kırım Yarımadası’nı ‘sarhoş’ olduğu bir zamanda Ukrayna’ya hediye ettiği yolunda. 1990’larda SSCB yıkıldıktan sonra Ukrayna içinde özerk cumhuriyet kimliğini kazanan, kendi parlamentosu bulunan Kırım’ın en önemli tatil beldesi Yalta, büyük ve küçük Yalta olarak ikiye ayrılıyor. 90 bin olan nüfusu yaz aylarında ikiye katlanıyor. Otel fiyatları 30 ile 50 Amerikan doları arasında değişiyor. Ana geçim kaynağı tarım olan Kırım’da bağcılık ön planda. Kilometrelerce uzanan üzüm bağları burayı doğal olarak bir şarap üretim merkezi yapıyor. Dünyaca ünlü Massandra şarapları burada üretiliyor. Şarap fiyatları 3 dolardan başlıyor. Koleksiyon şarapların şişeleri 500 dolara kadar çıkıyor. Ancak 4 şişeden fazlasını ülke dışına çıkartmak yasak. Tatil ve sağlık merkezi Marx, Puşkin ve Horkoho sokaklarını çevreleyen trafiğe kapalı alanda kafeterya, restoran ve turistik mağazalar yer alıyor. Turizm danışma ofisi ise Ukrayna Oteli içinde. Kırım Müzesi, Puşkin ve Hoholya sokaklarının kesiştiği yerde. Müzede Kırım’ın tarihi haritaları, mezar taşları, eski silahlar sergileniyor. Kentin 2 kilometre doğusunda bir tepeye kurulu Neapolis, İÖ 3. yüzyıldan İS 4. yüzyıla kadar İskitlerin hâkimiyetinde kalmış. BAHÇESARAY Simferopol’ün 33 kilometre güneybatısında. Simferopol ile Sivastopol arasında çalışan elektrikli trenler Bahçesaray’a da uğruyorlar. Bu yolculuk yaklaşık 40 dakika sürüyor. Bahçesaray, Tatarların başkenti. Adını Kırım Hanı Mengli Giray’ın yaptırdığı hanlık sarayından alıyor. Ziyarete açık olan sarayın biraz aşağısında Uspenski Manastırı var. Çufut Kalesi ise bir saat yürüme mesafesinde. 6 ila 12. yüzyıllarda inşa edildiği sanılan kalenin içinde han ailesine ait türbeler bulunuyor. Khans Sarayı, Doğu mimari özellikleriyle dünyada başka örneği olmayan bir yapı. Kırım Tatarlarının sanatsal üretiminin ve yaşam tarzının izlenebildiği yerlerden birisi. Sarayın en güzel bölümü, bahçesi ve içindeki çeşmelerle fıskiyeler. Bunlardan en meşhuru Gözyaşı Fıskiyesi adını taşıyor. SİVASTOPOL Kırım Yarımadası’nın güneybatısında. Kentin batısında, İÖ 421’de kurulan Yunan kolonisi Khersonesos, mutlaka görülmesi gereken yerlerin başında geliyor. Sivastopol kuşatmalarının anısını yaşatmak için dikilen anıtlar, Vladimirski Katedrali ve Sanat Müzesi turistlerin ilgi odağı. ünyanın paylaşıldığı yer olarak bilinen Yalta, bu yakıştırmayı 1945’te soğuk savaşın temelini atan, Avrupa’yı ikiye bölen meşhur Yalta Konferansı’na ev sahipliği yaptığı için aldı. Çar II. Nikolay için 1911’de yaptırılan Yalta yakınlarındaki Livadiya sarayında bu tarihi konferansın izleri itina ile korunuyor. Yalta, çevresindeki köy ve kasabaları ile ayrı bir güzelliğe ve doyumsuz manzaralara sahip. Aynı zamanda da Ukrayna’nın en büyük uluslararası tatil ve sağlık merkezi. Burada sağlık amaçlı oteller ve devrim öncesi yapılmış villa tarzında tatil merkezleri, daça denen ve SSCB döneminde politbüro üyelerinin yazlık olarak kullandığı evler var. Kent güzel ve itinalı. Sokak ressamları sahil boyunca eserlerini satıyor. Turistlerin portrelerini, karikatürlerini yapıyorlar. Hatta müşterilerinin bacaklarına, tırnaklarına bile resim yapanlar var. d Kırım Yarımadası’nın güney kıyısında yer alan bu kente yılda 6 bin turist geliyor. Gelenler arasında Türkler birinci Almanlar ise ikinci sırayı alıyor. Doğası ve yoğun gece hayatı nedeniyle Ukrayna’nın Bodrum’u olarak adlandırılıyor. Türk şirketleri yıllık bayi toplantıları ve gezileri için burayı tercih ediyor. Şehirde Aleksandır Nevski Katedrali, Ermeni kilisesi gezilecek yerler arasında. Dünyaca ünlü yazar Anton Çehov, 18991904 yılları arasında burada yaşadı. Çehov’un müze haline getirilen Kirova Sokağı’ndaki evi de görülmeli. Ukrayna ve Rus çocuk edebiyatında adı geçen karakterlerin canlandırıldığı Polyana Skazok Parkı, kent merkezine 5 kilometre mesafede. Burası için Ukrayna’nın Disneyland’ı denebilir. Yalta’dan yine bir sahil kasabası olan Aluşta’ya günü birlik geziler yapılıyor. SİMFEROPOL şehrin merkezindeki Karl C MY B C MY B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear