Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
SAYFA 11 MART 2011 CUMA 2 N e do rele ğr re u UZAYDAKİ TARSUS VE ŞAİR ARATOS Dünyada ya da Türkiye’de kaç kentin ya da tarihsel kişiliğin ismi uzayda yaşıyor acaba? Bunu bilmek ancak uzay bilimleri alanında çalışma yapan kuruluşlardan alınacak veriler ile mümkün olabilir. Ama şunu hemen söyleyelim ki, uzayda bir Tarsus bir de Tarsuslu filozof var. Hiç kuşkusuz, “Bu isimler nasıl verilmiş?” diye sorulacaktır. En azından şimdilik bu isimlerin neden ve nasıl verildiklerine dair kesin bilgilerden yoksunuz. Ancak genel olarak, özellikle Amerikan Uzay Araştırmaları Merkezi NASA’nın yaptığı çalışmalar sonucu, başta ay olmak üzere çeşitli gezegen ve yıldızlara ya da bunların yüzeyindeki şekilleri tanımlarken bir adlandırmaya gittiği bilinir. Bu durumda genelde bir yıldızı ya da gezegeni ilk bulan kişinin adı, bazen tarihsel bir karakterin adı, bazen benzediği bir şeyin adı, kimi de bir kentin adı verilmektedir. Bu adlandırmalar yeni keşfedilen bir gezegen, yıldız ve başka hareket halindeki bir cisme yapıldığı gibi bir gezegenin yüzeyindeki vadi, plato, krater gibi şekillere de yapılmaktadır. Bu anlamda ilk ayak basılan ay ile hala çözmeye çalıştıkları Mars gezegeninin Tarsus ile yakından ilişkileri de bulunmaktadır. Mars’taki Tarsus… Eski çağlardan bu yana Anadolu coğrafyasının en eski kentlerinden biri olan ve adı değişmeden günümüze kadar gelebilmiş olan Tarsus, Hristiyanlık dünyası için önemli kentler arasındadır. Bu özelliklerinden dolayı olsa gerek, bugün Mars’ta bir Tarsus Krateri vardır. Dünyanın bilinen en eski kentleri arasında yer alan ve gerek tarihsel özellikleri, gerekse önemi nedeniyle Tarsus’un adı Mars gezegeninde bir kratere verilmiştir. Tarsuslu Filozof Aratos Ay’da… Bilim dünyasında ve özellikle de evrenle, yıldızlar ve gezegenlerle ilgilenenler, bu alanda çalışma yapan bilim tarihçilerine uzay, astronomi denildiğinde ilk akla gelen isimlerden biri Aratos’tur. Antik Çağ’ın gezginlerinden Strabon’a göre Tarsus bir bilim ve felsefe kentidir. Tarsus’ta bulunan felsefe okulları o dönemin üniversiteleri veya akademileri olarak kabul edilir. Bilim ve felsefe bu okullarda boy atmış, gelişip yayılmıştır. A n t i k Çağ felsefesi içerisinde Tarsuslu filozofların sayısı hiç de az değildir ve önemli bir bölümü stoacı görüştedir. Zeus’un bütün dünyaya egemen, düzenleyici ve yaratıcı bir ilke olarak gösterildiği bu girişten sonra hemen gökyüzüyle ilgili konular gelir… Aratos’un altılı ölçüyle yazılmış olan didaktik şiiri ‘Phainomia’, kısa sürede tutulur ve üzerine birçok yorum yapılır. Phainomia, biçim olarak İskenderiye okuluna bağlıdır, ama Aratos’un Stoacı yanı da şiire güçlü bir ciddiyet katar. Şiir Romalılar arasında büyük ilgi görmüştür. Cicero, Caesar Germanicus ve Avienus’un çevirilerinde yer alan, “Tarsuslu şair ve bilgin Aratos (İ.Ö. 315240), matematik ve astronomi öğrenimi yapmak için Atina’ya gitti, bu arada Stoacı filozof Zenon’dan felsefe okudu. Şair Kallimakhos’la yakın dostluk kuran Aratos, Makedonya hükümdarı Antigonas Gonatas’ın ve Suriye kralı Antiokhos Soter’in yanında da bulunmuştur. Şairin ilk iki yapıtı olan uzun destanlar günümüze ulaşmamıştır. Buna karşılık, Antigonos’un isteği üzerine kaleme aldığı Phainomena (Gök Olayları) adlı öğretici uzun şiiri eksiksiz olarak elde bulunmaktadır. Şair, bu yapıtı, Stoa felsefesinin ilkelerini göz önünde tutarak yazmıştır. Özgün açıklamalarının yanı sıra parlak üslubuyla da ilgi çeken bu yapıtı, çeşitli dillere çevrilmiş ve uzun süre etkisini yitirmemiştir” denmesi bundan olsa gerek. Uzaydaki Tarsuslu ise işte gökbilimci filozof Aratos’tur. Ayın yüzeyindeki bir kratere onun adı verilmiştir. Ay’daki Aratos Krateri, 26 Temmuz 1971 yılında fırlatılan ve Falcon adlı Ay modülü ile yüzeye iniş yapan Apollo 15 uzay aracının indiği yerin yaklaşık 80100 km. güneydoğusunda yer almaktadır. Ölçeklendirmeye göre Aratos Krateri’nin çapı yaklaşık 10 km’dir. Evrenin o karanlık ve sonsuz boşluğuna çıplak gözle baktığımızda ay üzerinde Tarsus’u, Mars’ta ise Aratos’u göremeyiz belki ama yeryüzüne inildiğinde 2011’in Tarsus’ta Aratos Yılı olduğu bilgisini verebiliriz. Gecemizi aydınlatan ayın yüzeyindeki Aratos Krateri’nden dünyamıza yansıyan bir ışık vardır kuşkusuz. Belki arada bir Mars’taki Tarsus Krateri’de göz kırpıyordur kim bilir. (UĞUR P ŞMANLIK) İSK ile Çatalçeşme ve Dalakderesi gezisi İçel Sanat Kulübü’nün bu haftaki günübirlik gezisinde Çatalçeşme ve Dalakderesi var. İSK’nın ‘Arkeoloji, Çevre, Kültür ve Doğa Yürüyüşü’ programı kapsamındaki gezisine katılacaklar Çatalçeşme ve Dalakderesi ile çevresindeki tarihi değerleri görme olanağı bulurken, doğanın tüm renklerini görebilecekler, görüntü alabilecekler. Gezi sorumlularının Pazar sabahı başlayacak geziye katılacaklara önerisi, yine iyi bir yürüyüş ayakkabısı giymeleri ve yanlarına yeterli kumanya almaları. (0324 2381088) Festival Yürütme Kurulu üyeleriyle görüşen Başkan Özcan, bu yılki etkinliklerin daha görkemli geçmesi için her türlü katkıyı vereceklerini söyledi. Mersin Uluslararası Müzik Festivali 115 Mayıs’ta yapılacak Özcan, “Kültür ve sanatın yanındayız” ABİDİN YAĞMUR SİİRT’İN KALELERİ Şirvan ilçesinin 40 kilometre kuzeyinde olan İrun Kalesi, geçit vermez, sarp dağların zirvesindedir. Bulunduğu dağın eteğinden geçen nehirle ve bir yeraltı tüneliyle irtibatı vardır. Kiver Kalesi ise, Eruh ilçesinin güneyinde Kiver Dağı yamacındadır. Günümüze ancak bazı kalıntıları ulaşabilmiştir. Siirt sadece kaleleri ile değil, doğal güzellikler açısından da Güneydoğu Anadolu’nun en zengin kentidir. Ancak, mesire yeri olmaya elverişli yerler, kaleler ve çok sayıdaki mağaralar ulaşım güçlüğü ve tesis olmaması yüzünden yeterince ilgi görmemektedir. Halk mesire yeri olarak, daha çok dere kıyılarındaki ağaçlı yeşil alanları kullanılır. ANIT AĞAÇLARIMIZI TANIYALIM... Yerel Ad:Zeytin Latince Adı: Oleae Europaea L. Yaşı: 1350 Boyu : 7+1.5 m. (duvar) Taç Genişliği: 8 m. Taban Çevresi: 5.4 m. Yaşadığı Yer:Adanaİskenderun yolu, Payas Sokullu Mehmet Paşa Külliyesi içi. MERSİN Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Macit Özcan, “Kentte gerçekleşen tüm kültür ve sanat etkinliklerine bugüne dek olduğu gibi, bundan böyle de destek vereceğiz” dedi. Özcan, bu yıl 10’su yapılacak Mersin Uluslararası Müzik Festivali’nin 115 Mayıs tarihleri arasında gerçekleşeceğini söyledi. Festival Yürütme Kurulu Başkanı Faik Burakgazi’nin, üyelerle yaptığı ziyarette, hazırlıklarla ilgili bilgi verirken, “Festivale en büyük desteği Büyükşehir Belediyesi’nin verdiği bir gerçek. Bu yılki festivalimizi biraz daha büyüterek, markalaşmış olarak ve Mersin’e yakışır bir şekilde kamuoyunun huzuruna çıkar mak istiyoruz. Festivale başından beri destek olan tüm kamu kurum ve kuruluşları ile yerel yönetimler ve sponsorlarımıza bir kez daha teşekkür ederim” demesinin ardından kodnuşan Başkan Özcan şunları söyledi: “Mersin’de kültürsanat etkinliklerini hissedilir derecede ön plana çıkarttık. 10 yıldır devam eden festivale en büyük desteği yine biz vereceğiz. Ancak festivalin bundan sonraki süreçte sadece klasik müziğin hakim olduğu değil, diğer müzik dallarının da katılmasıyla geniş bir şekilde yapılmasını düşünmenizi öneririm.” Mersin’de birçok önemli kültür ve sanat etkinliği düzenlenmesine karışın, bu etkinliklerin güzel ve olumlu yanlarının ulusal medyada pek yer bulmamasından yakınan Başkan Özcan şöyle devam etti: “O kadar emek ve para harcanarak yapılan kültür ve sanat etkinliklerinde çıkan münferit bazı olaylar ulusal medyanın daha çok ilgisini çekiyor ve dolayısıyla kentimizin yanlış tanınmasına neden oluyor. Hatta bazı televizyon kanallarının bir haber verirken 56 yıl önceki görüntüleri ekranlara getirdiklerine tanık oldum. İstanbul ve Ankara gibi illerde düzenlenen kültürel etkinliklerinde meydana gelen olumsuzluklar ekranlara fazla yansımazken, ne yazık ki; kentimizde aynı duyarlılık gösterilmiyor. Ancak tüm bu olumsuzluklara karşın Mersin halkının kültür ve sanata olan ilgisinin sevindirici olduğunu söyleyebilirim.” Tarsuslu Filozof ve Maratoncu Khrisippos’un da büstü yapıldı TARSUS (Cumhuriyet)Antik Çağ’da yaşamış Tarsuslu filozof Aratos’tan sonra filozof ve maraton koşucusu olarak bilinen Khrisippos’un da büstü yapıldı. Tarsus’ta daha önce Aratos dergisinin girişimi sonucu Çukurova Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi ResimHeykel Bölümü’nden Suat Karaaslan’ın katkısıyla, öğrencisi Gerçek Çığşar tarafından 2006’da tamamlanan ve adını taşıyan derginin bürosunda sergilenen filozof Aratos’un büstünden sonra, bir başka Tarsuslu düşünür ve aynı zamanda maraton koşucusu olduğu söylenen Khrisippos’un da büstü yapıldı. Yine Aratos dergisinin girişimi ve Ç.Ü. Heykel Bölümü’nün katkılarıyla, Yüksek Lisans Öğrencisi Türkan Barutçuoğlu tarafından 35x65 cm. ebatlarında polyester malzeme kullanılarak yapımına başlanan büst tamamlandı. Antik Çağ’da M.Ö. 2. yüzyılda yaşamış ve Orta Stoa felsefesinin önemli düşünürlerinden ve gençliğinde maratoncu olan Khrisippos’un büstü Aratos dergisi yöneticisi Uğur Pişmanlık’a teslim edildi. Çukurova Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi ResimHeykel Bölümü hocalarından Suat Karaaslan, birkaç yıl arayla KÜLLİYE ZEYTİNİ Yavuz Sultan Selim döneminde, Mercidabık Savaşı (1516) sonrası Osmanlı topraklarına katılan Payas varsıl zeytinliklere sahip şirin bir ilçeydi. Anlatılanlara göre Yavuz'un oğlu Kanunî Sultan Süleyman'ın ünlü kaptanıderyası, Sadrazamı Sokullu Mehmet Paşa, 1574 yılında Baş Mimar Sinan önderliğinde Hassa mimarlar örgütüne burada bir külliye yaptırmak istemiş. Dönemin Payas'ındaki 15 dönümlük zeytin bağındaki zeytin ağaçları kestirilmiş, bugünkü caminin avlusunda yer alan çeşmeyi çevreleyen zeytinlerden yalnızca bir tanesi anı olarak bırakılmış. Tüm türdeşlerini yitirmesine karşın, tek başına da olsa yamasını becermiş bu zeytin ağacının gövdesi günümüzde yaklaşık 1.5 metreye ulaşmış... Ana gövde az yukarda 3 gövdeye ayrılıyor. Tepe çatısı 40 metrekarelik bir alanı kaplayan ağacın ana gövdesi yaşlandığı ve çürümeye başladığı için gençleştirmek amacıyla budanmış. Diğer üç daldan ikisinin yıkılmaması içinse demir direklerle destek verilmiş. Hâlâ yılda 300 kiloya kadar ürün veren ağacın, gövdesinin yıkılmaması için 12 yıl önce, 1.5 metrelik kısmı duvarla örülerek kapatılmış, içi de kırmızı toprakla doldurulmuş. Çevrede yaşayanlar, “Külliye Zeytini” adını verdikleri ağacı, çevresindeki duvarlarla önündeki çam ağacının bölgedeki ünlü 'Yarıkkaya Fırtınası'nın yıkımından koruduğunu söylüyor. Bin yılı aşkın yaşıyla ayakta duran ağacın 1990'da kanser hastalığına tutulduğunu, tedavi gördüğünü söyleyenler de az değil. 1995 yılında büyük kollarından biri kuruduğu için bu kolunu vererek yenmiş kanseri... Bütün bu olumsuzluklara, zor doğa koşullarına karşın Külliye Zeytin'i meyve vermeyi sürdürüyor. Filozof Khrisippos’un büstü Aratos yayınevindeki yerini aldı. öğrencilerinin eserleri olan büstlerin yapılmasına ilişkin, “Binlerce yıl öncesinde bilim ve felsefenin önemli merkezi olan ve çok sayıda düşünür yetiştirmiş olan Tarsus’un simgeleri olabilecek bu filozofların büstlerinin kültür ve sanat adına bir katkı olabileceğini düşünüyoruz” dedi. Moyano ve Yıldırım’dan Şeşen ve Taş unutulmaz gitar konseri sanatseverlerle buluşuyor ADANA (Cumhuriyet Bürosu) Dünyaca ünlü Arjantinli gitarist Ricardo Moyano ve genç gitarist Ali Yıldırım, “Karayipler’den Patagonya’ya” adlı gitar konserinde Adanalı sanatseverlerin gönüllerini fethetti. Büyükşehir Belediyesi Tiyatro Salonu’nda BSK Metropark Hastanesi sponsorluğunda gerçekleşen konsere yoğun ilgi gösteren müzikseverlere unutulmaz bir gece yaşatan Yıldırım ve Moyano önce sırayla sahne alarak Küba, Porto Rico, Bolivya, Kolombiya ve İtalya müziklerinden örnekler sundu. Solo performanslarının ardından Domenico Scarlatti ve Andantino Mauoro Guiliani’nin eserlerini birlikte seslendiren Moyano ve Yıldırım ikilisinden Ricardoo Moyano konser sonunda ünlü Türk Halk Ozanı Aşık Veysel’in, ‘Kara Toprak’ adlı eserini kendine has üslubuyla yorumlarken, salondaki sanatseverler de alkış ve sesleriyle parçaya eşlik etti. ANTAKYA (Cumhuriyet) Kültürel ve Sanatsal çalışmalarını Antakya’da sürdüren Ressam Ali Taş ile ünlü sanatçı Efkan Şeşen Antakya’da sanatseverlerle buluşacak. Şarkılara, türkülere ve şiirlere yaşam veren sesi ve yorumuyla milyonlarca insanın dinlediği ünlü sanatçı Efkan Şeşen, 12 Mart Cumartesi günü (yarın) 14.00’da Ressam Ali Taş Sanat Atölyesi’nde sevenleriyle bir araya gelerek albümlerini imzalayacak. Herkese açık olan bu etkinlikte, kendi alanlarında çok iyi yerlerde olan iki sanatçının dayanışması olarak yapılacak imza gününe tüm sanatseverleri davet eden Ressam Ali Taş, ülkemizin en önemli sanatçılarından biri olan Efkan Şeşen’in kısa bir ezgi şöleni sunacağını da anımsattı. Moyano ve Yıldırım’ın konseri büyük ilgi gördü. C MY B C MY B