26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

9 NİSAN 2010 CUMA SAYFA 5 “TEKZİP”İN ANLAMI... Çetin Yiğenoğlu Dilimize “tekzip” diye giren Arapça “tekzib”, “sıdk” karşılığı “kizb”den gelir, Türkçe sözlüklerdeki gibi “yalanlama, yalan olduğunu söyleme” anlamındadır. Buna karşın, bilindiği gibi kavramlar zamanla anlam daralmasına uğradığı gibi anlam genişlemesiyle farklı içerikler de kazanabilir; kavramların anlamı sözcüğün prototipinin çok uzağına düşebilir. “Tekzip” de bu türden sözcüklerden biridir. Sözcük Arapça'dan Türkçe'ye geçerken son hecenin son sesi dilimize patlama yapısına uygun biçimde “b”den “p”ye dönüşerek girmiştir. Bu değişim onda zamanla anlam bölünmesine, ikili bir anlam yapısı oluşmasına yol açmıştır. “Tekzip”, kimi çevrelerde “yalanlama” anlamında kullanılırken kimi çevrelerde “yanıt hakkını kullanma” anlamını yüklenmiştir. Bugün bu sütunlarda yayınladığımız tekzip ilk anlama dönük farklı bir amaca hizmet amacıyla alınmış izlenimi vermektedir. Çünkü, yaklaşım ikinci anlam çerçevesinde bir arayışı içermiş olsaydı farklı yolların denenmesi gerekirdi... Bu gazete de bu hakkı bu dört tekzipçiye verirdi. Nitekim, balıkçıların iddialarına karşı ne düşündüklerini öğrenmek amacıyla arkadaşlarımızın görüşme istemi Dursun Avşar tarafından nezaket kuralları yok sayılarak reddedilmiştir. Yayınlara başlandıktan sonra bizzat büromuza gelen Cem Çevik'e her türlü yanıt hakkının kullandırılabileceği, ayrıca balıkçılar ve avukatlarının da katılımıyla, kendileriyle bir açık oturum bile düzenleyebileceğimiz bildirilmiştir. Bu ara İSKEN'in gönderdiği imzasız açıklama ile Sevim Polat tarafından noter aracılığıyla gönderilen açıklama bu sayfalarda yayımlanarak bu konuda objektif olma ölçütüne ne denli uygun davrandığımız örnek bir tutum olmuştur. Buna karşın Polat'la Çevik tutumumuzdan tatmin olmamış, Oya Işık ise söz konusu hakkı doğrudan ya da noter aracılığıyla kullanmak yerine mahkeme eliyle kullanmayı yeğlemişlerdir. Mahkeme aracılığıyla tekzip göndermekle ne yapmak istemişlerdir? Tutumları, sözcüğün Arapça karşılığına tutunarak farklı bir sonuç almayı amaçladıklarını göstermektedir. Mahkeme kararıyla yayınımızı yalanlayarak sözümona kamuoyu önünde aklanacaklarını düşünmüş olmalıdırlar. Bu yaklaşımları sözcüğün ikinci anlamını bilmediklerini ya da eğer bile bile bunu yapmışlarsa kişilik özelliklerini sergilemektedir. Yargının bu konudaki genel yaklaşımı (içtihadi bakışı/geleneksel tutumu) hakaret içermeyen her yanıt metninin yayınlanması yolundadır. Basın dünyası da bunu böyle algılar. Yargının bu yaklaşımı basın yayın organlarının istismarını önlemeye dönüktür. Söz konusu olayda ise yargının bu iyi niyetli yaklaşımı istismar edilmeye çalışılmış izlenimi vermektedir. Çünkü, bu gazete yukarda da belirttiğimiz gibi herkese yanıt hakkını kullandırmak gibi bir geleneği üst düzeyde savunan bir anlayışa sahiptir. Bu anlayışın çok uzağında bir yaklaşım sahibi oldukları artık kesin biçimde anlaşılan bu olayın muhataplarına karşı da soğukkanlılığımızı koruyarak geleneğimizi sürdüreceğimizin bilinmesini isteriz. Kuşkusuz, tutum ve davranışlar kişileri ilgilendirir. Ancak, Sevim Polat, Cem Çevik, Dursun Avşar ile Oya Işık'ın tekzip metninde bile “İSKEN'in avukatı gibi bir üslupla açıklama yapmalarını halkımızın takdirine bırakıyoruz. Unutulmaması gereken bir şey daha varsa o da, mahkeme kararlarının çoğu zaman kişilerin kamuoyunun gözünde aklanmasına yetmeyebileceğidir. Eğer böyle olsaydı hakkında hiçbir mahkumiyet kararı bulunmayan bir Alcapon insanlığın gözünde saygın bir yerde olurdu. Bize, bizim İSKEN yayınlarımızdaki tutumumuza gelince... Bizim, kamu çıkarlarını savunmaktan başka hiçbir derdimiz yok. Bu asla unutulmasın! Bu güzel ülkemizin kirletilmesini önlemek, bu zavallı, çoğu zaman kendini savunmaktan aciz duruma düşen halkımızın çıkarlarını bu sayfalar aracılığıyla savunmaktan başka bir düşüncemiz de olmadığı gözden ırak tutulmasın! Bu, kutsal mesleğimizin bize verdiği sorumluluğun bir gereğidir. Biz, bunu asla unutmayız... Ayrıca, sanılmasın ki biz bu tekziple yılar, geri adım atar, bu işin peşini bırakırız... Halkımızı boğacak karanlıkları aydınlatma çabamızdan asla vazgeçmeyeceğimizden, bu konudaki yayınımızı sürdüreceğimizden kimsenin kuşkusu olmasın! Erkeklerde Mehmet Çağlayan, bayanlarda Abdullayeva 1. oldular Tarsus 6. Uluslararası Yarı Maratonu koşuldu SELAHATTİN ÖZBOZKURT TARSUS Tarsus Belediyesi, TEMSA ve Sağlık Eğitim Vakfı (SEV) ana sponsorluğunda bu yıl 6. sı düzenlenen Uluslararası Tarsus Yarı Maratonu geçtiğimiz Pazar günü koşuldu. 21 km.lik yarı maratonda erkeklerde Mehmet Çağlayan, bayanlarda ise Azerbaycanlı Layesh Tsige Abdullayeva birinci oldular. Tarsus Kültür ve Sanat sokağında startı verilen maraton, Rasim Dokur Bulvarı, Mersin Caddesi, Kleopatra Kapısı, Gözlükule, Saint Paul Kilisesi, Şelale, Eski Tarsus Evleri, Saint Paul Kuyusu, Tarsus Parkı üzerinden start verilen yerde tamamlandı. Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’nden 760 göğüs numaralı Mehmet Çağlayan’ın 1.03.05’lik dereceyle birinci olduğu yarı maratonda, ikinciliği 1.03.14’le Kenyalı Moses Too, üçüncülüğü ise 1.03.57 ile yine Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’nden Murat Ertaş kazandı. Bayanlarda ise 1733 göğüs numarasıyla yarışan Azerbaycanlı Layesh Tsige Abdullayeva 1.03.06 ile birinci oldu. İkinciliği 1.14.02 ile Eskişehir bölgesinden Mehtap Sızmaz, üçüncülüğü ise 1.60.41 ile Azerbaycanlı Guzaşign Hunduma Safarova elde etti. Bin 135 atletin yarıştığı yarı maratonun, Halk Koşusuna ise yaklaşık 2 bin kişi katıldı. Maratonu erkeklerde Mehmet Çağlayan önde bitirdi. Tarsus Emniyet Müdürü Yaşar Aksoy, SEV Başkanı İlter Turan, TEMSA İnsan Kaynakları Müdürü Tekin Koçak ile çok sayıda Tarsuslunun katıldığı maratondan sonra konuşan Tarsus Kaymakamı Mehmet Gödekmerdan, Uluslararası Yarı Maratonun yaklaşık 10 bin yıllık tarihe sahip Tarsus’un kültürel zenginliklerinin tanıtımına büyük katkı sağladığını belirtti, “Bu yarışmaya yurtiçi ve yurtdışından çok sayıda sporcunun katılması kentin tanıtımına katkı sağlıyor. Bu tür etkinliklerle Tarsus adını tüm dünyaya duyuruyoruz” dedi. Belediye Başkanı Burhanettin Kocamaz da, geçen yıl yapamadıkları etkinliği bu yıl TEMSA ve SEV ile birlikte gerçekleştirdiklerini, amaçlarının maraton sayesinde Tarsus’u özellikle yurt dışında daha fazla tanıtmak olduğunu kaydetti. Kocamaz, “İnanç turizmi açısından çok önemli bir kent olan Tarsus, bu maratonla da adını dünyaya duyuruyor” diye konuştu. Maratona katılan atletler Tarsus’un tarihi yerlerinden de geçti. Maratonda kadınlarda Azerbeycanlı Abdullayeva da birinci oldu. “Malatya Okuyor” kampanyasına ilgi MALATYA (Cumhuriyet) Malatyalı Üniversite Öğrenciler Derneği (MÜNÖD) ve Malatya Sahne Sanatları Merkezi’nin (MSSM) başlattığı, “Malatya Okuyor” kampanyası kentte büyük ilgi gördü. Vali Ulvi Saran ile Milli Eğitim Müdürü Mehmet Bulut’in da katıldığı Cumartesi etkinliğine bu kez halktan da büyük katılım oldu. Her Cumartesi Eski Belediye Meydanı’nda gerçekleştirilen okuma etkinliğine Vali Saran ile Milli Eğitim Müdürü Bulut’un katılmasının anlamlı olduğunu belirten MÜNÖD ve MSSM ilgilileri şunları söyledi: “Büyük bir dayanışma sonucu başlatılan, ‘Malatya Okuyor’ kampanyasına ilgi giderek büyüyor. Her cumartesi Eski Belediye Meydanı’nda düzenlenen kitap okuma etkinliğinin 4. haftasını geride bıraktık. Geçtiğimiz haftaki etkinliğe Valimiz Sayın Ulvi Saran ile Milli Eğitim Müdürümüz Sayın Mehmet Bulut ve Yerel Proje Geliştirme Merkezi üyelerinin katılması bizi umutlandırdı. Halka kitap okuma alışkanlığını yeniden kazandırma adına yapılan bu girişimin halktan da ilgi görmesi umut verici. Her geçen gün kitap okuma bilinci ve alışkanlığının arttığını görmek bizim için ise gerçekten sevindirici oldu.” Okula yeniden başlayacak olan Çetindağ ailesi yetkililerle birarada. İncirlik İlköğretim Okulu Müdürü Irmak: “Bir kızımız daha okuluna kavuştu” ADANA (Cumhuriyet Bürosu)İncirlik İlköğretim Okulu Müdürü İrfan Irmak, devamsız kız öğrencilerinden birini daha okuluna kavuşturmanın mutluluğun yaşadıklarını söyledi. 7.sınıf öğrencisi Derya Çetindağ’ın tarladan okula dönmesine yardımcı olan aileye de teşekkür etti. İncirlik Polis Merkezi Emniyet Amiri Kahraman Özkeskin, çalışma arkadaşları, Kemalpaşa Mahalle Muhtarı Nail Karslı, Hürriyet Mahallesi Muhtarı Nuri Paylan, Okul Aile Birliği Başkanı Tülin Çalışkan ile birlikte devamsız öğrenci Derya Çetindağ’ın evine giderek anne ve kız öğrenci ile görüşme yapan Okul Müdürü Irmak, annenin, “Yoksul olduğumuz için Derya’nın tarlada çalışması ev bütçesine katkıda bulunması gerekiyor” gerekçeli ısrarını, Müdür Irmak ve İncirlik Polis Merkezi Amiri Özkeskin’in, “‘kızının tüm okul masraflarını komisyon olarak biz karşılayacağız’ diyerek kırıp, anneyi ikna ettiler. Okumak istediğini belirten Derya’yı aslında kendilerinin de okutmak istediklerini belirten aile büyükleri, durumdan mutlu olduklarını belirttirken, Okul Müdürü Irnmak ve Özkeskin ile muhtarlar ve Okul Aile Birliği Başkanı Çalışkan da, sonuçtan mutlu olduklarını belirttiler. İncirlik İlköğretim Okulu 7. Sınıf öğrencisi olan Derya Çetindağ’ın yaklaşık iki yıldıreğitim ve öğrenime ara verdiği öğrenildi. DÜZELTME VE CEVAP ? baştarafı 1. Sayfada Yapılan çalışmaların sonucunda Sugözü Enerji Santralinin etki sahasındaki ekosistem üzerinde olumsuzluğa yol açabilecek herhangi bir etkisinin olmadığı anlaşılmış ise de takip eden yıllar itibariyle mevsimsel olarak izlenmeye devam edilmesinin faydalı olacağına kanaat getirilmiştir. Bilimsel çalışmalar sonucunda hazırlanan raporlarda İskenderun Körfezi kıyılarında deniz suyu sıcaklığının ekolojik dengeyi bozacak biçimde 3 °C arttığı iddiası haksız ve dayanaktan yoksundur. Yazın ölçülen sıcaklık değerlerinde 3 °C’lik herhangi bir artış yoktur. Bu mevsimde ölçülen ortalama sıcaklık değerleri 20042005 yılları arasında 28,56 °C’den 26,49 °C’ye düşerken, 2006 yılında tekrar 28,51 °C’ye yükselmiş; 2007de tekrar 28,30 °C’ye düşüşün ardından tekrar 28,46 °C’ye bir yükselme göstermiştir. Dolayısıyla 20042008 yılları arası dönem göz önüne alındığında sıcaklık değerlerinde herhangi bir artış görülmemiştir. Proje sahasında ölçülen ortalama deniz suyu sıcaklık değerleri 20042008 yılları arasındaki dönemde mevsimsel olarak düzenli bir dalgalanma göstermiştir. Yine iddia edildiği gibi fitoplanton sonuçları “m³” Ya da “ton” birimleri ile ifade edilmemiştir. Tüm proje sonuç raporlarında fitoplanton sayım sonuçları incelenen tüm yıllar boyunca hücre /litre (hücre 1 ¹) olarak ifade edilmiştir. Dolayısıyla 2008 yılı ilkbahar döneminde P1 istasyonunda fitoplanton hücre sayısı 32 hücre 1 ¹ değil, 32,15 hücre 1 ¹x10³ yani 32150 hücre 1 ¹ olarak bulunmuştur. Bu sonuçlar 2008 yılı raporunda açıkça görülmektedir. Proje sahasındaki çipura, barbun, ıskarmoz, dilbalığı gibi ekonomik öneme sahip balıkların da içinde bulunduğu deniz tabanına bağımlı olarak yaşamlarını sürdüren su ürünlerinin popülasyon yoğunlukları iddia edildiği gibi %98 oranında azalmamıştır. Bu kapsamda değerlendirilen su ürünlerini bir saatte avlanan miktarları 57.0 kg ile 152.4 kg arasında değişerek 2004 yılında 142.3 kg. 2008 yılında ise 137.1 kg olarak avlanmıştır. Kırmızı mercan, barbun ve ıskarmoz balıklarında ölçülen demir, bakır, çinko, kurşun, kadmiyum ve krom gibi ağır metallerin bu balıklar için T.C. Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı Koruma Kontrol Genel Müdürlüğünün belirlediği tolere edilebilir sınırların yarısı düzeyinde oldukları saptanmış olup bu örnekleri artırmak mümkündür. İzleme çalışması ile ilgili yıllık olarak hazırlanan sonuç raporları, iddia edildiği gibi gizli değildir. İlgili izleme çalışmaları, Tarım Köy İşleri Bakanlığı Koruma Kontrol Genel Müdürlüğü’nden alınan izinle yürütülmektedir. Çalışmalar sonucunda hazırlanan raporlar İsken Sugözü Termik Santralı Direktörlüğü’nce, Adana İl Çevre Müdürlüğü’ne sunulmaktadır. Yükseköğretim Kurumları Akademik Personeli mesleki sorumlulukları ile uyumlu olarak, ulusal ve uluslararası düzeyde kabul edilen bilimsel araştırma etiği ve meslek ilkelerine tabi olarak araştırma yapmakta olup, haber konusu proje çalışmaları kapsamında yürütülen araştırma ve bilimsel faaliyetler etik ve mesleki ölçütlerle tam bir uyum içinde yürütülmüş olup, şahsımız ve /veya proje çalışanlarının temel milli yararlara aykırı faaliyette bulunması, çıkar sağlaması, görevi kötüye kullanması ve/veya resmi belgeleri gizlemesi söz konusu olmayıp aksi yönündeki iddialara subjektif ölçütler esas alınmıştır. Prof. Dr. Sevim Polat Prof. Dr. Oya Işık Prof. Dr. Dursun Avşar Doç. Dr. Cem Çevik Özel Adana Dental yeni binasında ADANA (Cumhuriyet Bürosu)Çukurova Bölgesi’nin ilk, Adana’nın da tek özel ağız ve diş sağlığı merkezi olan Özel Adana Dental Ağız ve Diş Sağlığı Merkezi, kuruluşunun 5. yılında yeni binasında hizmete açıldı. Toros Caddesi üzerinde yer alan merkezin açılışında Dental’ın açılışına CHP Adana Milletvekili Hugörkemli bir kokteyl lusi Güvel de katıldı. ti bulunuyor. Konusunda uzman verildi. Açılışta oldukça heyeyaklaşık 30 personelimiz ve amecanlı olduğu gözlenen Diş Heliyathanemizle çağın en son tekkimi Birgül Atay, çok kısa bir sünolojisiyle hizmet üretiyoruz” re sonra Turgut Özal Bulvarı dedi. Konuklarıyla tek tek ilgiüzerinde yeni bir şube açacaklalenen HalitBirgül Atay çifti açırını duyurdu. lışa katılan CHP Adana MilletKurulduktan bu yana çok savekili Hulusi Güvel ve diğer koyıda kişiye hizmet vermenin nuklara merkezi gezdirip bilgi mutluluğunu yaşadığını söyleyen verdi. Atay, “Merkezimizde 16 diş üni C MY B C MY B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear