Catalog

14 ŞUBAT 2015 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA ANKARA 3 ALPER TAŞDELEN Gece yarısı sokakta uyuyorlar Suriyeli mültecilerin, özellikle de çocukların durumu sokağa yansıyor SERTAÇ EŞ ze karşın gelen giden olmadı. Çocuklar 2 metre yanlarından geçen araçların sesinden dahi tedirgin olmuyor, kaldırımın üzerine serdikleri bir battaniyenin üzerine yatmış, üzerlerine de bir battaniye almış, üşümemek için yüzlerine kadar kapatarak uyuyorlardı. Çocukların annebabalarının o saatte nerede oldukları, ne yaptıkları ise bilinmiyor. ANKARA Ülkelerindeki iç savaştan kaçarak “YeniBüyük Türkiye”ye sığınan, Suriyeli mültecilerin yaşadığı sorunlar her geçen gün farklı bir boyutuyla ortaya çıkıyor. Ankara Emek’te, gece yarısı bir otoparkın önündeki kaldırımda iki battaniye arasında uyuyan dört çocuğa tanık olduk. Emek semti aynı zamanda başkentin diğer kentlere otobüs ulaşımını sağlayan terminalin olduğu yer. Bir dönem Suriyeli mültecilerin, Ankara Şehirler Arası Terminali’nde (AŞTİ) yoğun olarak bulunmaları, yerlerde yatmaları ve dilenmeleri tepki çekmiş, buradan çıkartılmışlardı. Suriyelilerin bir kısmının AŞTİ çevresinde yaşadığı biliniyordu. Bölgedeki Suriyeli çocukları, gece saat 22.00 sularında Emek’te bir kaldırımda, iki battaniye arasında uyurken bulduk. Çocuklarını iki battaniye arasında uyurken bırakan anne ve babayı yaklaşık bir saat beklememi Anne babaları nerede? Seçim bölgesini gezdi ANKARA Çankaya Belediye Başkanı Alper Taşdelen, 2011 genel seçimlerinde milletvekili adayı olduğu Ankara İkinci Bölge’deki parti örgütlerini ziyaret etti. Partililerle sohbet eden Taşdelen, “Yapılamayanı yapacağız” dedi. Taşdelen, CHP Keçiören ve Altındağ ilçe örgütlerini ziyaret etti. Genel seçim öncesinde yeniden yapılanmaya giden ilçelerde yöneticilerle görüşen Taşdelen, Keçiören İlçe Başkanı Serdar Kendir ve Altındağ İlçe Başkanı Servet Akman’la görüştü. Taşdelen, 2011 seçimlerinde ikinci bölgeden aday olduğunu anımsatarak, Keçiören ve Altındağlı partililerle omuz omuza çalıştığını söyledi. Parti örgütlerinin yapılamayanı yapması, denenmeyeni denemesi gerektiğini belirten Taşdelen, “Mutlaka her zaman sahada, alanda olacak bir çalışma programı hazırlamamız lazım. Çankaya’nın tarihinde ilk defa ramazan çadırı kurduk ve 160 bin yurttaşımız yararlandı. Bu tür uygulamaları çoğaltarak Keçiören’de, Altındağ’daki yurttaşlarımızda da bir CHP algısı yaratmamız lazım” dedi. Kimse umursamıyor? Kaldırımda uyuyan çocukların yanı başında 56 karton bardak sütlü kahve dolu olarak duruyordu. Yanlarında bir çift terlik ve bir de poşet görülüyor. AŞTİ’ye gelip gidenler uyuyanları, uyuyanlar da onları umursamıyor... Çocuklar, 1 metre yakınlarından geçen otomobillerin gürültüsüne aldırmıyor, sarılıp sarmalanmış bir şekilde uyuyorlar. 14 ŞubAT SEvgiLiLER güNü NEDENiyLE DüzENLENiyoR Mungan öykü gününde ANKARA Ankara Üniversitesi, Uluslararası Ankara Öykü Günleri Derneği ve Çankaya Belediyesi’nce ortaklaşa düzenlenen “14 Şubat Öykü Günü”nün Ankara ayağına yazar Murathan Mungan katılıyor. Etkinlikte Mungan’ın, “Boyacıköy’de Kanlı bir Aşk Cinayeti” öyküsü seslendirilecek. 14 Şubat Dünya Öykü Günü bugün Ankara Üniversitesi Dil ve TarihCoğrafya Fakültesi Farabi Salonu’nda 15.0017.00 saatleri arasında kutlanacak. Türk edebiyatının kilometre taşları olan Vüs’at O. Bener, Füruzan, Haldun Taner ve Tomris Uyar’ın da aralarında bulunduğu edebiyatçıların eserlerini Ankaralılarla buluşturacak. Yazar Murathan Mungan da öykü gününe katılacak. Etkinliğin “2015 Yılı Dünya Öykü Günü Bildirisi”ni Mungan okuyacak. Devlet Tiyatroları sanatçılarından Şahin Ergüney ve Fulya Yeşilkaya’nın Mungan’ın “Boyacıköy’de Kanlı Bir Aşk Cinayeti” öyküsünü seslendireceği etkinlikte, Ankara Üniversitesi Konservatuvar sanatçıları da bir müzik dinletisi gerçekleştirecek. ‘Öykü bizim sevgilimiz’ Ankara Öykü Günleri’nin kurucusu ve 14 Şubat Dünya Öykü Günü’nün fikir babası ya zar Özcan Karabulut, öykü gününün neden tüm dünyada sevgililer günü olarak kutlanan 14 Şubat’a denk geldiğini şöyle anlattı: “Herhangi bir gün de olabilirdi ama neden 14 Şubat olmasın? Sait Faik, ‘Sevmek, bir insanı sevmekle başlar her şey’ diyor. Biz, ‘Paylaştıkça, çoğaldıkça bir anlam kazanır’ diye ekledik ve Sait Faik’in bu sözünden hareketle dünya öykü gününün kutlanacağı gün olarak 14 Şubat’a karar verdik. Ankara’da Kitapkurdu’nda ülkemizin dört bir tarafından gelen öykücülerimizle tartıştık ve bugünü benimsedik. Öyküyle, sevgiyle, Sevgililer Günü’yle birleştirilen bir gün oldu 14 Şubat. Öte yandan hiç de basit bir değerlendirme olmaz diye düşünüyorum, öykü bizim sevgilimiz aynı zamanda.” Hızlı trene ÇED koşulu Hükümet önümüzdeki yıl bitirilmesi için hedef belirlemişti ANKARA Etimesgut’a yapılan Yüksek Hızlı Tren lojistik tesisine, bölge sakinlerinden yükselen tepki yargıda karşılık buldu. Tesisler için ÇED raporu hazırlanmasına gerek olmadığı yönündeki Ankara Valiliği kararı yargıdan döndü. Ankara 18. İdare Mahkemesi, ÇED hazırlanmayan proje için yürütmeyi durdurma kararı verdi. Açılışı yapılan ve yapımı süren Yüksek Hızlı Tren hatlarının kesişme noktası olarak Ankara kabul ediliyor. Bu kapsamda Etimesgut Şeker Fabrikası alanına yapımına başlanan YHT vagonlarının ağır bakım, temizlik, boyama gibi işlemlerinin yapılacağı tesise yargıdan yürütmeyi durdurma kararı çıktı. EryamanDer’in başvurusunun ardından Ankara Valiliği’nin tesisleri ÇED’den muaf tutan kararı kaldırıldı. Bu aşamadan sonra inşaatı sürdüren Ulaştırma Bakanlığı’nın nasıl bir yol izleyeceği ise bilinmiyor. EryamanDer yetkilileri, tesislerin yürütmeyi durdurma kararına uyarak, inşaatı durdurmaları gerektiğine dikkat çekiyor. Tesislerin yapımını, çevre kirliliği oluşturacağı gerekçesiyle zaman zaman gösteri yaparak protesto eden EryamanDer’den yapılan yazılı açıklamada, mahkemenin 15 Ocak 2015 tarihinde yürütmeyi durdurma kararını açıkladığı dile getirildi. Projeye “YHT Gar Kompleksi” adının verilmesine karşın tren ve vagonların ağır bakım, onarım ve tamiratlarının bura da yapılmasının planlandığına vurgu yapılan açıklamada, “Projenin hem yapım hem de işletim aşamalarında çevreyi kirletici etkisi yüksek olmasına rağmen, çevre hukuku mevzuatına aykırı olarak ÇED muafiyeti kararı alınmış, planlaması yapılmış, ihale edilmiş, teşvik, onay ve izinleri alınarak inşaatına başlanmış olup hızla devam etmektedir” bilgisi verildi. Tesisin 300 bin metrekarelik alana kurulduğu, çevresinde yoğun yerleşim bulunduğu belirtilen açıklamada, kompleksin çevrede yaratacağı kimyasal, ses ve görüntü kirliliğiyle Etimesgut kent merkezine büyük zarar vereceği savunuldu. Bu nitelikteki bir tesisin kent merkezi dışına yapılması gerektiği belirtilen açılamada, “Eryaman halkı kurduğu dernek ve açtığı davayla sağlıklı çevrede yaşama hakkına sahip çıktı. ‘Havamızı, suyumuzu, toprağımızı hoyratça kirletemezsin, tüm yasal önlemleri almak zorundasın’ dedi. Mahkeme kararıyla Ankara halkı kazandı, adalete olan inancımız, geleceğe olan umudumuz kazandı” değerlendirmesi yapıldı. İnşaatın derhal durdurulmasını isteyen EryamanDer üyeleri, çevre kirliliği risklerini azaltıcı ÇED raporu alınmadan çalışmaların başlamamasını istiyor. EryamanDer üyeleri, 26 Şubat’ta yürütmeyi durdurma kararının yerine getirilip getirilmediğini tespit etmek amacıyla Ankara Barosu, sivil toplum örgüt temsilcileri ile inşaatın sürdüğü alana gidecek. C M Y B