Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
Sayfa 20 Ağustos 2013 Salı a4 Kent Yaşam 600 yıllık savaşta son perde 0$+087 /,&$/, /,&$/ /, Nokia’nın son çırpınışı 6ı1$1 7$ 7$57$12å/8 $57$12å/8 TEKN OYUN 008 yılında başladık, Assassin’s Creed (Suikastçının İnancı) serisine... Bilgisayara da çıktı PlayStation’a da. Ama galiba o zaman bilgisayar daha cazipti. “Haşhaşi” olarak bilinen tarikatın, belki de en “inançlı” müridi olduk. Aslında işimiz, ilkel bir “kiralık katillikti”. Ama tarihin her döneminde olduğu gibi, Tapınak Şövalyelerine karşı verilen bu “savaş” da, din sosu nedeniyle ilkellikten çok “kutsaldı.” Zaten takvimler 1100’lü yılların sonunu gösteriyordu. “Kutsallığın” sınırlarını zorlamak normaldi. Yıllar geçti, 1 buçuk iki yılda bir oyunun yeni bir bölümü çıktı. Her oyunda, başka bir yüzyılda, ilk “fedaimiz” Altair’in soyundan başka birini yönlendirdik. Da Vinci’nin yaşadığı çağda Ezio olduk, Floransa’daydık, ünlü Medici ailesinin “himayesinde”, “Cennetin Elma”sının peşine düştük; Roma ve Vatikan’ı kendimizce “fethettik”. 3. bölümde ise sürpriz yaptık, taht kavgaları “buhranındaki” İstanbul’a geldik. “Constantinople”daki fedailerin liderini ararken, genç şehzade Süleyman ile tanıştık. Hedefimiz yine “Tapınakçılar”dır. Şehzade Süleyman, kardeşi Şehzade Ahmet’in de Tapınakçıların etkisinde olduğunu 2 Android ve iOS’a göre gerilerde kalan Nokia, son ürünü Lumia ile akıllı telefon pazarında en azından mevcut durumunu korumaya çalışıyor. Nokia, diğer iki işletim sisteminin gücü karşısında, önceki akıllı telefonlarında Symbian işletim sistemini piyasa sürmüştü. Ancak pazar hedefini “tutturamayan” şirket, tasarımı, kullanım kolaylığı, 3G bağlantı hızıyla birlikte Lumia ile piyasaya hızlı bir giriş yaptı gibi. Lumia’da daha önceki akıllı telefonların aksine Microsoft ile anlaşan Nokia, bu sefer bilgisayarlarda kullanılan Windows işletim sistemini telefona uyguladı. “Windows Phone” adıyla piyasaya sürülen Lumia ile birlikte Nokia’nın bu telefon özelinde ilerleme kaydettiği belirtildi. Ancak telefon kullanıcıları, telefonun geçiş hızı, mail ve uygulama bakımından iyi olduğunu vurgulasa da Nokia’nın pazardaki geri kalmışlığını kurtamayacağı görüşünde... Yine de Nokia’yı seviyoruz... düşündüğünden “savaşımıza ortak olur.” Bu bölümü oynarken, Meryem Uzerli’nin evdeki televizyondan “Süleyyymannn” diye haykırması da hoş olmuştu. Her “oyun” gibi o da bitti. İnanç, intikam, suikast... Kanımızdaki fedailikle, yüzyıllar boyunca kıtalar arasında sürdürdüğümüz “savaşımız”, oyunun adı ile paralel olarak bir “inanç” ya da “intikam” üzerine kuruldu. Biraz geç de olsa serinin 3. oyununu aldık ve oynamaya başladık. Serinin başından beri kurulan genel savaş ve kent mekaniği, son oyunda da geliştirilerek kendisini korudu. Zaten “güzel olan da buydu.” Bu kez KuzeyGüney Savaşı’nın ortasındaki Amerika’daydık. Yeni Dünya’da hem ok kullandık, hem balta, hem de tabanca... Boston’da köleleri kurtardık, onlar bizim “müridimiz” oldu. Bazen onlarla birlikte “operasyona” çıktık, bazen de onları, kendi ayaklarının üstünde “suikastlere” gönderdik. Bu kez derdimiz kişisel intikam değil, “özgürlük ve adalet savaşıydı.” Gemisini kurtaran olduk Oyunun 3. bölümünün yeniliği ise, gemiler ve gemi savaşlarıydı. Görevlerinin seyrine göre büyük yelkenlerle yönlendirilen gemimizin kaptanı olduk, boğazlarda “pusuya” yatan düşmanlarımızı avladık. Kullandığımız küçük topların, bazen büyük toplardan daha değerli olduğunu gördük. Kaleleri yıktık, gemileri batırdık. Assassin’s Creed serisi için büyük bir yenilikti “su.” Ama sadece biraz yüzüyor, bol bol kaptan oluyorduk. Yeni bölüm, cennetteyken duyuruldu Tam 3. bölümü “ne zaman bitireceğiz” derken yeni bir oyunun duyurusu yapıldı. Çünkü tam da PlayStation sisteminin kullanıcılara 3 aylık üyelik için 29 TL karşılığında bedava sunduğu biraz eski oyunlarla ilgileniyorduk, Battlefield 3, Need For Speed Most Wanted ve The Line gibi... Yani bir oyuncunun, cennet olarak nitelendirdiği bir ay içerisindeyken, yüzyıllardan kopup gelen merakımız Assassin’s Creed’in yeni bir bölümünün duyurusunu yaptı Ubisoft. ‘Korsanlar’ desek... Yeni oyunun Assassin’s Creed 4: Black Flag adıyla, Kasım ayında çıkacağı duyuruldu. Açıklanmadı, duyuruldu. Çünkü bu tarz oyunların duyurulması ile çıkması arasında bazen fark olabiliyor. Oyuncunun sabrına, oyun dağarcığındaki çeşitlilik eklendiğinde, geçen zaman zarfı kolay geçiyor. Şirketler bu zaman aralığını, oyuna ilişkin videolar yayınlayarak, öyküden ipuçları vererek değerlendiriyor. Buna göre, yeni oyunumuz, “Siyah Bayrak” adından da anlaşılabileceği gibi, “Korsanlığın Altın Çağı” denilen 1700’lü yıllarda geçiyor. Oyunun yüzde 60’ı engin ve yırtıcı sularda geçiyor. İngiltere, İspanya, Portekiz, Hollanda ve Fransa arasında yürüyen “su savaşlarında” biz de bir korsan oluyoruz. Ama genlerimizdeki “inancımızı” yitirmemiş, korsanlar tarafından eğitilmiş bir suikastçı oluyoruz: Edward Kenway. “Bütün korsanlar toplandık” diyip, siyasi çalkantılardan yararlanıp, devletlere “kafa tutuyoruz.” Kökü ilk oyuna yani 1100’lü yıllara dayanan, “tarikat” anlayışımızla, “korsanları” da örgütlüyoruz. Tabi ki 600 yıldır peşimizde olan Tapınak Şövalyeleri de konakladığımız, yerleştiğimiz, köklüleştiğimiz Karayiplere geliyor ve “bitmeyen savaşımız” tekrar başlıyor. Gençler hazırlıklara başladı Gençlerbirliği, Akhisar Belediyespor maçı hazırlıklarına başladı. Başkent ekibi, Spor Toto Süper Lig’in 2. haftasında Ankara’da oynayacağı Akhisar Belediyespor maçının hazırlıklarına Beştepe İlhan Cavcav Tesisleri’nde teknik direktör Metin Diyadin yönetiminde başladı. Yapılan antrenmana ısınma hareketleriyle başlayan kırmızısiyahlı futbolcular, çift kale maçla çalışmayı tamamladı. Başkent temsilcisi, yarın saat 10.30’da yapacağı idmanla Akhisar Belediyespor maçının hazırlıklarını sürdürücek. LED tasarruf sağladı Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın ampul üreten bir firma ile ortaklaşa sokak aydınlatmasında LED ampul kullanılması projesinin pilot uygulama sonuçları ortaya çıktı. Bu kapsamda İnönü Bulvarı’ndaki 46 adet 276 MW enerji tüketen yüksek basınçlı sodyum buharlı yol aydınatma armatürü 159 W enerji tüketen 26 adet GRN 185 ve 169 W enerji tüketen 20 adet GRN 195 tip SpeedStar LED’li yol aydınlatma armatürü ile değiştirildi. Uzaktan kontrol edildi Pilot proje kapsamında armatürlere entegre edilen RF antenler ve sisteme entegre edilebilen Akıllı Şehir Kontrol Sistemi sayesinde uzaktan kumanda edilebilen yol aydınlatma uygulaması, belirlenen gün ve saatlere göre programlanabilme özelliği sayesinde, otomatik açılıp kapatılarak aydınlık miktarı ayarlanabiliyor. Bunun yanı sıra uygulamada yaşanabilecek herhangi bir arızaya karşı sistem her an izlenerek, gelen anlık arıza bildirimleri sayesinde arızalara anında müdahale edilebiliyor. Yüzde 40 tasarruf Konuya ilişkin açıklama yapan ilgili firma yetkilisi, LED ve beyaz ışık sayesinde şehirlere daha güvenli, estetik ve tasarruflu aydınlatma sağlandığını belirterek şu değerlendirmeyi yaptı: “LED’li yol aydınlatmasının sağladığı en önemli avantaj, kontrol sistem entegrasyonu ile birlikte yüzde 40’ın üzerinde enerji tasarrufu sağlanması. Uygulamaya entegre kontrol sistemi ile örneğin, trafiğin yoğun olduğu ve yolların tamamen boş olduğu gece saatlerinde aydınlatmanın istenilen oranda kısılabilmesi sayesinde bu tasarruf oranını daha yukarılara taşımak da mümkün. Konvansiyonel sistemlerle ise bunu sağlamak imkansız. Armatürlerde kullanılan optik sistem teknolojisi sayesinde, eskiye oranla daha homojen ve düzgün ışık dağılımı sağlanıyor ve minimum parlama seviyesi ile sürüş konforu ve güvenliği artırılıyor.” Bu sistemlerin konvansiyonel çözümlere oranla çok daha uzun ömürlü olduğunu, daha az bakım gerektirdiğini belirten yetkili, “Bu da hem bakım maliyetlerini düşürüyor, hem de yolun bir bölümünün veya tamamının bakım sebebiyle kapatılarak gereksiz yere trafiğin artmasının önüne geçiyor” dedi. Ankaragücü’nde kadro şekilleniyor Yeni sezonda Spor Toto 2. Lig’de mücadele edecek Ankaragücü, hazırlık maçında İnegölspor ile 22 berabere kaldı. Maçın ardından Ankaragücü Teknik Direktörü Hayati Soydaş, “Kadro yavaş yavaş şekilleniyor” dedi. Hazırlıkları kapsamında Bolu’da kamp yapan Ankaragücü, Spor Toto 2. Lig ekiplerinden İnegölspor ile Koru Otel Futbol Tesisleri’nde hazırlık maçı yaptı. 22 tamamlanan karşılaşmada Ankaragücü’nün gollerini 39 ve 59. dakikalarda Mehmet Umut Nayir attı. İnegölspor’un golleri ise 7 ve 52. dakikalarda Raif Demir’den geldi. Maçın ardından Ankaragücü Teknik Direktörü Hayati Soydaş açıklamasında, “Kadro yavaş yavaş şekilleniyor. Takım, altyapıdan gelen oyuncuların da kaynaşması ile haftalar içerisinde daha iyi olacak. Futbolcularımın performansından ve mücadelesinden memnunum” dedi. Bolu kampının salı günü sona ereceğini belirten Soydaş, hazırlık maçlarının Ankara’da da devam edeceğini söyledi. C MY B