14 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

2 Temmuz 2013 Salı Sayfa Kent a3 ‘Ekmekte israf önlenecek’ MERT TAŞÇILAR Çankaya Belediye Başkanı Bülent Tanık’ın oğlu Deniz Can Tanık da ODTÜ’den mezun oldu. Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Bölümü mezunu Tanık, “Biz bu bölümü prompterdan okumadık” pankartının arkasında yer aldı. Baretli mezuniyet DTÜ’lü öğrenciler, diplomalarıO nı Gezi direnişinden kalma baretleri ve gaz maskeleri ile aldı. Mezuniyet töreni öncesinde Devrim Stadyumu, Gezi Parkı olayları karşısındaki hükümetin tutumunu eleştiren pankartların geçişine sahne oldu. ODTÜ 2013 yılı mezuniyet töreni, ünlü Devrim Stadyumu’nda yapıldı. Törene, öğrencilerin mezun oldukları bölüme göre hazırladıkları Gezi direnişi pankartları damgasını vurdu. İlk pankarta “ODTÜ Ayakta: Onurlu Bir Yaşam ve Barış İçin!” ifadeleri yazıldı. ODTÜ Rektörü Prof. Dr. Ahmet Acar ve öğretim üyeleri, bu pankartın ve öğrencilerinin önünde yer aldı. Yaklaşık 3 bin öğrencinin, mezun oldukları bölüme uygun olarak hazırladıkları pankartlar, stadyumu dolduran 15 bin kişiye Gezi direnişini yeniden yaşattı. Öğrencilerin ağızlarında gaz maskesi, başlarında baretlerle taşıdıkları pankartlardan bazıları şöyle: ¦ Bilgisayar Mühendisliği: “Polis format at onurlu yaşa”, “Camide toplu format attılar”, “Tayyeap bi kapat aç belki düzelir.” ¦ Biyoloji: “@mutluvali ilaç da kimyasaldır”, “Hatta inanmazsın, su (h20) da kimyasal Sevgili Vali”, “Diren Darwin: Evrim Lobisi.” ¦ ElektrikElektronik Mühendisliği: “Edison’a karşı omuz omuza: Çare Tesla”, “Laboratuvarlarda kızlı erkekli robot yapıyorlar”, “Kaç yıllık elektronikçiyiz, böyle direnç görmedik.” ¦ Felsefe: “Felsefe böyle mantık hatası görmedi: Katiller serbest protestocular tutuklu”, “Aynı TOMA’da iki kere yıkanılmaz”, “Bütün çapulcular birleşin.” ¦ Fizik: “Einstein’in saçının kılıyız.” ¦ Gıda Mühendisliği: “Biz sana biber kullanma demedik, salça olarak yine kullan”, “Ezildikten sonra, hepimiz aynı şarabız.” ¦ Havacılık ve Uzay Mühendisliği: “Helikopteri biber gazı atın diye mi yapıyoz la!”, “Yüzde 50’yi hangarda zor tutuyoruz”, “327 koltuklu uzay gemiciğiniz hazır Başbakan, bi binin bir şey deniycez: Uzay Lobisi.” ¦ Makine Mühendisliği: “TOMA yapan bizden değildir”, “8 ‘bar’lık basıncı deneyle öğrendik.” Kurbanda keneye dikkat! Ankara dönüşümde ikinci evre ve Şehircilik Bakanlığı’nca geçen yıl Ç başlatılan kentsel dönüşüm seferberliği, ülke genelinde ilgi görüyor. Yurttaşların riskli konut ve dükkân başvurusu sayısında Ankara, İstanbul’dan sonra büyükşehirler arasında 2. sırada yer alıyor. Türkiye genelinde 6 buçuk milyon konutun yıkılıp yeniden yapılacağı kentsel dönüşüm kapsamında bakanlığa bugüne kadar 24 bin 38 riskli konut ve dükkân için başvuru yapıldı. 1323 konut ve dükkânın yıkımı gerçekleşirken, en fazla yıkımın yapıldığı yer İstanbul oldu. Bakanlığa gelen riskli bina başvurularında, Anadolu illerinin de kentsel dönüşüm seferberliğine kayıtsız kalmadığı görüldü. En fazla talep, 327 ev ve dükkânla Hatay’da gerçekleşti. Hatay’ı 262 başvuruyla Mardin ve 211 başvuruyla Balıkesir takip etti. Çanakkale, Van, Kocaeli ve Malatya da kentsel dönüşümün ilgi gördüğü iller arasında bulunuyor. Büyükşehirlerde ise en fazla talep İstanbul’dan gelirken, bu ili Ankara, Eskişehir, İzmir, Diyarbakır, Kayseri ve Samsun izledi. Kentsel dönüşüme bazı illerden ise ilgi gösterilmedi. Amasya, Artvin, Bayburt, Gümüşhane, Karabük, Karaman, Kars, Muş, Nevşehir, Siirt, Yozgat ve Zonguldak kentsel dönüşüme ilgi göstermeyen iller arasında yer alıyor. Kentsel dönüşüm kapsamında bugüne kadar riskli alanlarda 37 milyon lira kira yardımı yapılırken, riskli bina kapsamında 287 hak sahibine de yaklaşık 4 milyon 500 lira bin kira yardımı gerçekleştirilecek. Bu kapsamda evini yenilemek isteyen vatandaşların bankadan kullandıkları krediyse 13 milyon lirayı buldu. okuz Eylül Üniversitesi Biyoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Barbaros Çetin, kenelerin, Kurban Bayramı döneminde, kurbanlık hayvanlar ve insanlar aracılığı ile sürekli taşındığını belirterek, “Bu nedenle Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) hastalığına, Türkiye’nin hemen her yerinde yakalanma ihtimali bulunuyor” dedi. Dokuz Eylül Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Çetin, AA’ya yaptığı açıklamada, yeryüzünde ekolojik adaptasyonu en güçlü olan canlıların başında gelen kenelerin iklim değişikliği ile yaşam alanlarının genişlediği bilgisini verdi. Türkiye’de 2000’li yıllarda KKKA hastalığıyla tanıştığını anımsatan Çetin, “Kırım’dan 1940’lı yıllarda dünyaya yayılan KKKA, bugün 35 ülkede görülüyor. Burnumuzun dibindeki Bulgaristan’da, KKKA son 50 yıldır çok yaygın ama biz 2000 öncesini pek bilmiyoruz. Örneğin 196070’li yıllara ait Sivas ve Tokat tarafında kanamalı hastalıktan ölenlerin kayıtlarını biliyoruz” diye konuştu. Çetin, Türkiye’de her yıl 1 milyon kene yapışması vakasına rastlandığını, bunlardan bin kadarının KKKA şüphesiyle tedavi gördüğüne değinerek, kene yapışması tespit edildiğinde, en yakın sağlık kuruluşuna gidilmesi gerektiğine dikkati çekti. Çetin, kenelerin, başta kuşlar olmak üzere, Kurban Bayramı döneminde kurbanlık hayvanlar ve insanlar vasıtasıyla sürekli taşındığını belirterek, “Bu nedenle KKKA hastalığına, Türkiye’nin hemen her bölgesinde yakalanma ihtimali bulunuyor. O yüzden ‘Şu ilde KKKA vardır, şu ilde yoktur’ diyemeyiz” dedi. Kenelerin, yaklaşık 5 yıl öncesine kadar kışın sert şartlarını uykuya yatarak geçirdiğine işaret eden Çetin, “Keneler, ancak belli bir sıcaklıktan sonra ilkbaharın sonlarına doğru ortaya çıkarlardı ama küresel ısınma nedeniyle Türkiye’nin çoğu bölgesinde 4 mevsim kene yapışması vakalarına rastlanabiliyor. Biyolog olarak korkum, küresel ısınma nedeniyle kene kökenli vektörel hastalıkların, dünyanın birçok yerinde olduğu gibi, ülkemizde de 5 yıl içerisinde katlanarak artması” diye konuştu. Ekmekte yeni dönem başlıyor. Tuz oranı yüksek, katkı maddesi karışımıyla üretilen ekmek, dünden iitibaren daha farklı üretilmeye başlandı. Artık fırınlar sadece buğday unu, maya, tuz ve su karışımıyla ekmek imal edebilecek. Yeni düzenlemeyle ekmekteki kepek oranı artırılarak tuz oranı düşürülecek. Poşetlenmemiş ekmeğin market önlerinde ve yurttaşların direkt temas edecekleri şekilde satılmasına izin verilmeyecek. Ekmek Üreticileri Federasyonu Genel Başkanı Murat Kavuncu yeni başlayan uygulamayla ekmek israfının azalacağını, uygulama öncesinde bir ekmekte bulunan 17 katkı maddesinin de kullanımın yasaklandığını ifade etti. Ekmek içerisindeki katkı maddelerinin kullanımının yasaklandığı “Türk Gıda Kodeksi Gıda Katkı Maddeleri Yönetmeliği” yürürlüğe girdi. Uygulamanın ardından Ankara’da kent merkezinde 460 tane olmak üzere toplamda bin 200 ekmek fırının uygulamadan nasıl etkileneceği belirsiz. Cumhuriyet Ankara’ya değerlendirmelerde bulunan Ekmek Üreticileri Federasyonu Genel Başkanı Murat Kavuncu uygulamanın hem üretici hem de tükeci açısından yararlı ve başarılı olacağını belirtti. Kavuncu, Türkiye’de 106 milyon ekmek üretiminden 6 milyon ekmeğin israf edilğine de dikkat çekerek, “Uygulama, Ankara’da ve Türkiye’de ekmek israfını önleyecek” dedi. Daha önce üretilen ekmeklerin yalnızca bir tanesinde 17 farklı katkı maddesi bulunduğuna dikkat çeken Kavuncu, “Yeni düzenmeyle birlikte ekmekte sadece buğday unu, maya, tuz ve su karışımı olacak” ifadelerini kullandı. Kurallara uymayan fırınlara da ağır cezalar öngörüldüğünü anımsatan Kavuncu, incelemeler sonucunda yönetmeliğin dışına çıkanlara 6 bin liradan 12 bin liraya kadar ceza verileceğini ve işletmenin kapatılacağını söyledi. D Çorbaya alışamamış ara Harp Okulu, askeri ve akademik eğiK tim vermek üzere yabancı öğrencilere de kapılarını açıyor. Uyum sağlamakta komutanları ve “devre”lerinin yardım ettiği öğrencilerden bazıları en fazla yemeklere alışmakta güçlük çekiyor. Gambiyalı Ebou Touray, “Yemek konusunda biraz sıkıntı yaşadım. İlk geldiğim gün, beni yemeğe götürdüler. Yemeklerin arasında çorba vardı. Yiyemedim, bana çok farklı geldi. Ancak bir senenin sonunda alıştım” diyor. Başta Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere devlet adamları, Genelkurmay başkanları ve kuvvet komutanları çıkaran Kara Harp Okulu’nda, yabancı öğrenciler de eğitim alıyor. İkili anlaşmalar kapsamında aralarında Gürcistan, Moldova, Gambiya, Makedonya’nın da bulunduğu 20’ye yakın ülkeden 191 yabancı öğrenci Harbiye’de okuyor. Askeri eğitimin yanı sıra endüstri, elektronik, inşaat, makine, bilgisayar, harita mühendislikleri ile işletme, kamu yönetimi, sosyoloji alanlarında eğtim alanlarında da eğitim alabilen misafir asker öğrencilere diğer Harbiyelilerden farklı olarak sınavlarda Türkçe sözlük açma olanağı veriliyor. Harbiye’de geçen yıl eğitim almaya başladığını belirten Gambiyalı Ebou Touray, Türkiye’ye ilk geldiğinde dil bilmemesi nedeniyle zorlandığını bildirdi. Komutanlarının ve arkadaşlarının yakın ilgi gösterdiğini söyleyen Touray, aldığı Türkçe kursunun ardından dil sorunun çözmeye başladığını belirtti. Touray, ilk zamanlarda Türk yemeklerine alışma konusunda yaşadığı zorluğu, “Yemek konusunda biraz sıkıntı yaşadım. İlk geldiğim gün beni havaalanında bir komutanımız karşıladı. Daha sonra okula geldik, beni yemeğe götürdüler. Yemeklerin arasında çorba vardı. Yiyemedim, bana çok farklı geldi. Ancak bir senenin sonunda alıştım. Şu anda en çok pide ve kebabı seviyorum” sözleriyle anlattı. ‘Kore’ye menemen yapıyorum’ Güney Koreli 3. sınıf öğrencisi Jeong Hyun Park ise 2009’da Türkiye’ye geldiğini söyledi. Özellikle yemeklere alışmak konusunda sıkıntı yaşadığını söyleyen Park, Uzak Doğu mutfağının Türkiye’den farklı olduğunu dile getirerek, “İlk geldiğimde yemeklerin yanında çatal verildiğini gördüm. Biz yemekleri çubukla yediğimiz için başlarda biraz zorlandım” diye konuştu. Geçen yılların ardından Türk yemeklerine alıştığını ifade eden Park, “Menemeni çok seviyorum. Çatalsız yiyebiliyoruz onun için de seviyorum. Tatilde Kore’ye gittiğimde de yapıyorum” ifadelerini kullandı. Ortayaşempatiyaşı aşkasının duygularını, içinB de bulunduğu durumu ya da davranış nedenlerini anlamak olan empatinin en fazla orta yaşta kurulduğu belirlendi. ABD’deki Michigan Üniversitesi’nden Sara Konrath ve ekibinin yaptığı araştırmalara göre 1890 yaşındaki 75 binden fazla Amerikalı katıldı. Araştırmacılar, en gençler ve en yaşlıların, en az empati kurabilenler olduğunu gördü. Araştırmalarda, en fazla empatinin 50’li yaşların sonu ile 60’lı yaşların başında kurulduğu sonucuna varıldı. Bilim adamları, kasa benzeyen empatinin, kas gibi ne kadar kullanılırsa, o kadar büyüdüğünü belirtti. Ayrıca kadınların erkeklerden daha fazla empati kurabildiğini vurgulayan bilim adamları, kadınların çocuklar, torunlar, hasta akrabalarla ilgilenmekten, erkeklere göre daha fazla sorumluluk taşıdığını, dolayısıyla yıllarca “alıştırma yaptıklarını” kaydetti. Araştırma, “Psychology Today” dergisinin internet sitesinde yayımlandı. Rekabet için ARGE nkara Genç İşadamları DerA neği (ANGİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Abdullah Değer 2023 yılı için konulan ekonomik hedeflere ulaşmada KOBİ’lere büyük görev düştüğünü belirterek, “KOBİ’lerin bu görevi yerine getirebilmesi için de ARGE ve inovasyona yatırım yapmaları şart” dedi. Değer, KOBİ’lerin katma değeri yüksek ürünler üreterek ülke ekonomisine daha fazla katkı sunacağını, uluslararası piyasalarda rekabet gücünün daha da artacağını kayretti. Değer, “Katma değerli ürünler üretmenin yolu da ARGE ve inovasyondan geçmektedir. Bu fikirlerin ortaya çıkması ve yaşama geçirilmesi de ARGE ve inovasyona yatırım yapılmasıyla mümkündür. Merkezi yönetim bütçesinden yapılan ARGE harcamaları da mutlaka artmalıdır. TÜİK’in kısa süre önce açıklanan verilerine göre merkezi yönetim bütçesinden yapılan ARGE harcamaları 2012’de bir önceki yıla göre artmış ancak GSYH içindeki payı düşmüştür” dedi. Başkenttenanobuluşması ürkiye’de ilk kez OSTİM OSB’de Aktif SaT nayici ve İşadamları Derneği tarafından düzenlenen nano teknoloji konferansı tamamlandı. Nano teknoloji alanında uluslararası kariyeri olan Prof. Dr. Cengiz Özkan ve nano teknolojiye ömrünü adamış Prof. Dr. Jeremy Ramsden gibi isimlerin sanayicilerle bir araya geldiği konferansta, üç gün boyunca katılımcılara nano teknolojinin önemi anlatıldı. Konferansta gerek Ankara’dan gerekse farklı illerden katılan işadamı, sanayici, akademisyen ve öğrenciler nano teknoloji uzmanları ile bire bir görüşme fırsatı buldu.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear