Catalog

Sayfa 20 Haziran 2013 Perşembe a4 Kent Gündoğdu ve Düdüklü Tencere P azar gecesi geç saatte başkentten ayrıldım. Derin laciverdin ve rüzgârın koynu Gündoğan’dayım. Kısa bir mola sayılabilir aslında. Bu molanın ilk yazısını pazartesi gecesi yazıyorum. Sizler perşembe günü okuyacaksınız. Belki de, o güne gündem başka bir eksene oturabilir. Ülkenin dinamikleri yüksek. Özellikle sosyal bilimcilerin yeniden düşünüp bu süreci analiz etmek için bolca zamanları olacak. Geçtiğimiz hafta da değinmiştim, gençler, kadınlar ve taraftarlar yine ön saftalar. Peki sendikalar nerede? Evet neredeler? Yarım ağız açıklamalarınıza kimse artık itibar etmiyor. Farkında mısınız? Yoksa parkta mısınız diye soracak olsam orada da yoksunuz ki!.. Yazıya oturmuştum ki, verandadaki masaya geçen sene çilingire musallat olan serçeler yine merhaba demek için uğradılar. Meydanların, sokakların kıpırtısı onlara da yansımış sanki. İnanın çok güzeller, çok. Mevkimiz, eski adı ile Farilya şimdiki Gündoğan. Buradan aklıma geldi; hani zaman zaman söyler ve yazarız ya; Gün doğan da diye. Sanki gün doğuyor artık güzel ülkemizde. Belki de gündoğdu gerçekten. Taksim’deki, Kızılay’daki, Gündoğdu “Boğazlar Meselesi” serdarsahinkaya35@gmail.com fabrikalarına, hastanelerine, üniversitelerine, AOÇ’ye saldırılar sürüyordu. Conta hafiften, ara ara sızdırıyordu… Gövde metalinde yorgunluk baş göstermiş, kılcal çatlaklar hissedilir olmuştu. Sonra. Sonra, bireysel yaşam tercihlerine baskılar, ayar vermeler başladı. Conta sızdırıyor… Sonra, ulusal değerleri, sembolleri, bayramları önemsizleştirilmeye başlandı ve hatta örtülü yasaklamalar yaşandı. Conta sızdırıyor… Sonra, iki ayyaş deniliverdi. Conta yırtıldı, kapak titremekte… meydanlarındaki gibi. Anadolu’nun her yerinde çoban ateşleri misali şafak söktü, gündoğdu. Ve, “gündoğdu hep uyandık, siperlere dayandık…” Düdüklü tencere Siz de bilirsiniz çok pratiktir. Pişirme süresini kısaltır belki ama hiç sevmem düdüklü tencere kullanmasını. İçerisindeki malzemelerin resmen kişilikleri ile oynar. Çok uzun sürelerdir, bu toprakların çocukları da sanki bir düdüklü tencere içerisinde basınç altında idiler. Alttaki kısık ateş süreç içerisinde yükseltildi. Doğasına, suyuna, ormanlarına, rafinerilerine, Sonra, AOÇ’ye AkSaray… Ve çapulcular, Topçu Kışlası, AVM… Üçüncü köprü ve üçüncü havalimanı… Önce tencerenin düdüğü attı kendini. Sonra kapak fırladı yerinden. Ve bu toprakların çocukları saçıldı, yurdun dört bir yanına. Toprağa düştü tohum oldu. Serpilip gelişti hemen. Ve Cumhuriyetimize ve kazanımlarına sahip çıktı dört elden. Evet, mesele sadece park meselesi değildi! Memleketteki gidişe inat, direnmek için ağzımızın tadı bozulmasın. SERDARŞAHİNKAYA Çetinkaya, MHP bayrağı açılmasına tepkili: ‘Yaptıranıbiliyoruz’ SERTAÇ EŞ Köprülü kavşak yapılıyor nakent Belediyesi Eskişehir yolu ile Bağlıca yolu keA sişimine köprülü kavşak yapımına yarın başlıyor. Yapılacak kavşak çalışması ile Eskişehir yolundaki sinyalizasyon kaldırılarak kesintisiz ulaşım sağlanacak. Fen İşleri Daire Başkanı Vedat Üçpınar, köprülü kavşak çalışmasına ilişkin “Trafik rahatlayacak ve Bağlıca yolu kesişimindeki sinyalizasyon kaldırılarak kesintisiz ulaşım sağlanıp trafik akışı hızlanacak” dedi. Üçpınar, öngermeli kiriş sistemine göre yapılacak olan köprünün 180 metre uzunluğunda ve 6 açıklıklı olacağını ve çalışmalar sırasında kavşaktan geçişin 2’şer şerit halinde yan taraflarda açılan servis yollarından sağlanacağını söyledi. TOMA’ya rakip geldi: BOMA! nkara’da haftalardır süren Gezi Parkı eylemA lerine polisin sert müdahalelerde kullandığı TOMA ve akrep gibi araçlar başkentlilerin gündelik hayatlarının bir parçası haline gelirken, Batıkent’te yurttaşlar TOMA’dan esinlenerek Yenimahalle Belediyesi Park ve Bahçeler Müdürlüğü’nün sulama aracına esprili bir dille yeni bir isim verdi: Bitkisel Olaylara Müdahale Aracı (BOMA). Başkentte yaklaşık 3 haftadır devam eden Gezi Parkı eylemlerinde polisin neredeyse her gün sert müdahalede bulunması yurttaşların gündelik hayatlarını yeni tanımlar ekledi. Eylemler boyunca polisin toplumsal müdahale aracı (TOMA) aracılığıyla tazyikli su kullanmasından esinlenen başkentliler, Tunalı Hilmi Caddesi’ni esprili bir dille “Tomalı Hilmi Caddesi” diye tanımlamaya başlarken, şimdi de Batıkentliler TOMA’ya yeni bir rakip türettiler. Batıkent’te önceki gün akşam saatlerinde Yenimahalle Belediyesi Park ve Bahçeler Müdürlüğü’nün sulama aracı yol kenarındaki araç ve çimlendirilmiş bölgelerde sulama çalışması yaptığını gören Batıkentliler önce kendi aralarında “Buraya da TOMA gelmiş herhalde” diye espri yaptılar. Sulama aracının metrelerce öteden ağaçlara su sıkması ise “Duran ağaçlara müdahale ediyorlar” diye ayrı bir espri konusu oldu. Batıkentliler sulama aracına yeni bir isim vermeyi de ihmal etmediler: Bitkisel olaylara müdahale aracı, kısaca BOMA. AKP’nin Sincan’da düzenlediği mitingte MHP bayrağı açılmasına tepkiler sürüyor. MHP Ankara İl Başkanı Fatih Çetinkaya, “Yaptıranı biliyoruz, yerel seçimler öncesi kendisine mevzi kazanmak istiyor, birilerinin gözüne girmek istiyor” dedi. AKP’nin “Milli İradeye Saygı” mitinglerinin ilki Sincan’da düzenlenmiş ve MHP bayrağı açılmıştı. Bunun üzerine araştırma yapan MHP, olaya karıştığını belirlediği bir kişinin partiden ihracı için işlem başlatmıştı. Konuyu değerlendiren MHP Ankara İl Başkanı Çetinkaya, “Partimize üye olan bir tek kişi var, hasbelkader üye olmuş. Tamamen atıl biri. Tespitlerin ardından hemen ihraç işlemlerini başlattık” diye konuştu. Olayın kendileri açısından bütün boyutlarıyla açıklığa kavuştuğunu belirten Çetinkaya, şöyle konuştu: “Olayı yaptıranı biliyoruz, para karşılığı satın alınanları biliyoruz. Araç plakaları belli. Yerel seçimler öncesinde mevzi kazanmak istiyor, birilerinin gözüne girmek istiyor. Kendi bakiyelerindeki yetersizliği gören anlayış sahipleri, bunu Türk milliyetçilerinin bayraklarıyla tamamlamaya çalışıyorlar. ‘Türk milliyetçiliğini ayaklar altına aldım’ diyen kişinin Türk milliyetçiliğinin bayrağının yanında oluşuna ses çıkarmayışı ilginçtir.” Çetinkaya, önlem aldıklarını ve bir daha benzer bir olaya izin vermeyeceklerini de dile gteirdi. Anakent Belediyesi’nin sergisinde gazetemizin arşivi de yer aldı nakent Belediyesi, Büyük AnA kara Festivali kapsamında “Geçmişten Günümüze Başrı gezenlere sunuluyor. Sergide ayrıca başkentin geçmiş yıllara ait fotoğrafları da bulunuyor. Sergilenen objeler arasında, 1930’ların lambalı radyoları, manyetolu telefonları, sarma film makineleri, yakın zamana kadar kullanılan teleks makineleri de yer alıyor. Sergide ayrıca, nostaljik bir “Ankara fonu” oluşturuldu. Sergiyi gezenler, bu fon önünde fotoğraf da çektirebiliyor. Festival kapsamında çadırları gezen Ankaralılar, istemeleri durumunda belediye yönetiminin kentte uyguladığı projeler hakkında yapılan ankete de katılıyor. Ankete katılan yurttaşlara çiçek armağan ediliyor. Tarihe Cumhuriyet’ten bakılır B kent Tarihi” konulu bir sergi düzenliyor. Sergide, Cumhuriyet’in arşiv klasörleri de yer aldı. Büyük Ankara Festivali kapsamında AKM’de kurulan çadırlarda belediye birimlerinin tanıtımları yapılıyor. Ayrıca kurulan bir çadırda ise Ankara’nın geçmişine yönelik belgeler sergileniyor. Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Daire Başkanlığı’nca düzenlenen sergide, Ankara’nın kuruluş dönemi ve izleyen yıllarda basılan gazeteler, dergiler de yer alıyor. Cumhuriyet’in arşiv klasörlerinin de bulunduğu sergide, Ankara ile ilgili haberlerin yer aldığı standla Çinçin’de kura heyecanı 10 kadından 7’si çalışmıyor A nadolu Kadın Hareketi lideri Birsen Temir, her 10 kadından yalnızca 3’ünün çalıştığını söyledi. Temir, “Türkiye 2023 yılında dünyanın 10 büyük ekonomisinden biri olmak istiyorsa, çalışan kadın sayısını artırmalı” dedi. Temir, dünyanın en gelişmiş 20 ülkesinde kadınların işgücüne katılım oranının ortalama yüzde 51, Türkiye’de ise yüzde 28.8 olduğunu belirterek, “Türkiye’de bugün 37 milyon kadından yalnızca 7 milyonu iş hayatındadır. İşgücüne katılım erkeklerde her 10 kişiden 7 kişi iken, kadınlarda bu rakam 10 kişiden 3 kişiye düşmektedir. Ekonomik hedeflere ulaşmanın yolu, kadınların işgücüne katılım oranını bu rakamların çok daha üstüne çıkmasından geçmektedir” diye konuştu. aşbakanlık Topluk Konut İdaresi Başkanlığı’nın (TOKİ), halk arasında “Çinçin” olarak bilinen Gültepe’de, yoğun talep üzerine kurayla satışa çıkardığı konutlar yurttaşlar tarafından ilgi gördü. Geçmişte asayiş olaylarıyla sık sık gündeme gelen Altındağ ilçesine bağlı Gültepe Mahallesi’nde, TOKİ ve Altındağ Belediyesi işbirliğiyle uygulanan kentsel dönüşüm Çinçin’in eski imajını değiştirmeyi amaçlıyor. 2006’da başlanan kentsel dönüşüm projesiyle bölge dayanıksız ve çirkin yapılardan temizlendi. Yerlerine depreme dayanıklı konutlar inşa edildi. TOKİ’nin inşa ettiği konutlarına gösterilen yoğun talep, satış yöntemini de etkiledi. TOKİ, yoğun ilgi üzerine konutları kurayla satışa sundu. AltındağGültepe 4. etapta satışa çıkarılan 546 konutun başvuruları 14 Haziran’da sona erdi. Gültepe konutlarından satın alabilmek amacıyla 833 kişi başvuruda bulundu. Konutların hak sahipleri, Altındağ’daki Yunus Emre Kültür Merkezi’nde 22 Haziran’da düzenlenecek kura çekilişiyle belirlenecek. Satışa sunulan konutların 182’si 98 metrekare büyüklüğünde 2 artı 1, 364’ü de 124 metrekare büyüklüğünde 3 artı 1 olarak planlandı. Kura yöntemiyle satışı gerçekleştirilecek konutların peşin fiyatları 98 bin liradan başlıyor. Üç farklı ödeme seçeneği sunulan projede yüzde 10 peşin 96 ay, yüzde 15 peşin 108 ay ve yüzde 25 peşin 120 ay ödeme seçenekleriyle satış gerçekleştirilecek. Öte yandan, TOKİ ve Altındağ Belediyesi işbirliğinde Aktaş ve Gültepe bölgesinde 3 bin 210 konut inşa edildi. Bu konutların 2 bin 342’si Gültepe’de, 868’i Aktaş’ta yapıldı. Zincirleme kaza: 4 işçi ağır yaralı nkara’da temizlik işçilerini taşıyan servis miA nibüsünün de karıştığı zincirleme trafik kazasında, 4’ü ağır 20 kişi yaralandı. Elvan Usta yönetimindeki servis minibüsüyle sürücülerinin adı öğrenilemeyen 3 otomobil Bağlıca yolunda çarpıştı. Servis minibüsü şarampole yuvarlandı. Kazada yaralan 20 kişiden 4’ünün durumunun ağır olduğu ve yaralıların çevredeki hastanelere kaldırıldığı öğrenildi. Servis minibüsünün, temizlik işçisi kadınları taşıdığı bildirildi. C MY B