26 Haziran 2024 Çarşamba Türkçe Subscribe Login

Catalog

Sayfa 17 Nisan 2013 Çarşamba a2 KültüR Sanat Doç. Dr. Lale Özgenel, ‘ODTÜSanat 14’ kapsamında açılan ‘kent’ konulu sergiyi anlattı... ‘Bu sergi bizi anlatıyor’ SELDA GÜNEYSU GÖRÜNÜM A. Celal B NZET [email protected] Akdeniz’in Simgeciliği alanlarla bağlantılarını bilmek zorunlu mudur? Burada hemen akla gelen iki sorunun benzerlerini sıralayarak listeyi uzatmak hiç sorun değil. Çünkü bir sanat yapıtının karşısında, onunla yaşanan düşünsel süreç başka bilgi alanlarıyla daha da çoğalma ve sıkılaşma eğilimi gösterir. Eğer sanatçı, yapıtına seçtiği imgelere böyle bir endişeyle yaklaşmışsa, izleyiciye düşen anlama payı da o oranda artmış demektir. Resimlerini kurgularken, sıraladığımız bu soru/n/ları gündeminde tutan Halil Akdeniz, bu gruba giren sanatçıların arasında geliyor. Geçmişten bugüne uzanan sanat çizgisinde dönemsel imge yoğunlaşmalarıyla tanıdığımız sanatçı bu kez düşüncelerini “Üç Çatallı Asa” üzerine yoğunlaştırdığı resimleriyle Galeri Akdeniz’de. Geçmişteki kimi dönem başlıklarını anımsarsak “Mekânsal Dinamikler”, “Renklerin Göreceli Değerleri Üzerine Bir Araştırma” ve “İzmir Körfez Kirlenmesiyle İlgili Görsel Değerlendirmeler” gibi temalar çıkar karşımıza. Görüldüğü gibi, sanatçının soyutlamalarında kimi sorunların ağırlık kazandığı bir gerçek. Buradaki soyutlama, tuvale eklemlenmiş simge biçimler aracılığıyla, onların çağrıştırdığı anlamlara göndermede bulunmak gibi bir işlev yüklenmiştir. Öncelikle Ege’nin antik uygarlık imlerinden yararlanır Akdeniz. Bunun gerisindeki düşünsel anlayış, söz konusu dönemin bilim ve sanattaki önemini vurgulamaktan başka bir şey değil. O noktadan hareketle, günümüz sorunları arasında kurulacak paralellik bizleri ilginç sonuçlara ulaştıracaktır elbet. esim sanatı söz konusu olduğunda bir yapıtı RYa açıklayabilmenin yöntemi nedir? da, onu anlayabilmek açısından başka ODTÜ Rektörlüğü’nce düzenlenen “ODTÜSanat 14” festivali tüm hızıyla sürüyor. ODTÜ Rektörü Prof. Dr. Ahmet Acar’ın danışmanı Doç. Dr. Lale Özgenel, festival kapsamında, ODTÜ Kemal Kurdaş Salonu’nda açılan “kent” konulu sergi hakkında, “Bu sergi, bizi, kentimizi, kentlerimizi anlatıyor” dedi. Festivalle ilgili olarak Cumhuriyet Ankara’ya açıklamalarda bulunan Doç. Dr. Lale Özgenel, ODTÜ’nün her zaman “sanatın ve sanatçının yanında olduğunu” belirterek, festivalin “Ankara için artık gelenekselleşmiş bir festival” olduğunu kaydetti. Özgenel, festivalin adının bu yıldan itibaren “ODTÜSanat” adı altında düzenlendiğine dikkat çekti. Özgenel festival kapsamında açılan ve özellikle tüm Ankaralıların görmesi gerektiğini vurguladığı “kent” konulu sergi için de görüşlerini şöyle dile getirdi: “13 yılı geride bırakmış bir sanat etkinliği olarak kendini geliştirmeye devam eden ODTÜSanat 14 kapsamında izlenen bir başka yenilik ise serginin bu yıldan itibaren tematik bir çerçeve içinde sunulması. Seçici kurulun belirleyeceği ve günümüz sanat gündemini yakalayan temalara göre oluşan bu sergi bu yıl ‘kent’ üzerine çalışan sanatçıları bir araya getirmeyi hedefledi. Resim, heykel, seramik, baskı ve video ağırlıklı kurgulanan sergiye eşlik eden katalog içinde Yunus Tonkuş, Zeynep Yasa Yaman, Tansel Türkdoğan, Esra Aliçavuşoğlu ve Ayşegül Sönmez’den oluşan seçici kurulu üyelerinin ODTÜSanat 14 ve ‘kent/sanat’ üzerine kaleme aldıkları yazılar da yer alıyor. Bu sergi, bizi, kentimizi, kentlerimizi anlatıyor.” Bir üniversite tarafından 10 yılı aşkın bir süredir düzenli olarak gerçekleştirilen geniş içerikli tek sanat etkinliği ODTÜSanat Festivali’nde bugüne değin önde gelen ve sayıca bine yakın sanatçının eserlerinin sergilendiğine de dikkat çeken Özgenel, “ODTÜSanat Festivali, Ankara’da düzenli olarak gerçekleştirilen az sayıdaki festivalden biri olarak Ankaralı sanatseverlerin beklediği bir etkinlik. Herkesin katılımına açık bu etkinliğin bir başka önemli katkısı sanat sergisinin her yaş grubundan çocuk ve gencin sanatla buluşmasına imkân tanıması. Sadece üniversite değil, ilköğretim ve lise öğrencileri hatta anaokulu öğrencilerini izleyici olarak sergi ortamında görmek festivalin düzenleyicileri olarak en büyük sevincimiz” diye konuştu. Festival kapsamında açılan “kent” konulu sergi, 21 Nisan’a değin görülebilecek. Ankara’dan Fabian geçti SELDA GÜNEYSU Erol Günaydın ölümsüzleşti Y enimahalle Türkkonut Mahallesi’nde yapımı tamamlanan ve ekim ayında yaşamını yitiren Türk Tiyatrosu’nun büyük ismi Erol Günaydın’ın ismi verilen park hizmete açıldı. Açılışa, CHP Ankara Milletvekili Sinan Aygün, Yenimahalle Belediye Başkanı Fethi Yaşar, Başkan Vekili Başar Bal, Başkan Yardımcısı Erhan Aras, Çayyolu Platformu yöneticileri, belediye meclis üyeleri, sivil toplum örgütleri, muhtarlar, birim müdürleri ve çok sayıda yurttaş katıldı. Konuşmasında Erol Günaydın’ın adını Yenimahalle’de bir parkta yaşatacak olmaktan duyduğu mutluluğu dile getiren Yaşar, “Günaydın Ailesi çağdaş ve kültürlü bir ailedir. Türk kültürünün gelişmesine büyük katkıları olmuştur. Çağdaş Türkiye’nin başkentinin bu çağdaş semtine usta tiyatrocumuzun adını vermekten mutluluk duyuyorum” dedi. Sevda Cenap And (SCA) Müzik Vakfı’nca düzenlenen “30. Uluslararası Ankara Müzik Festivali”ne konuk olan dünyaca ünlü şarkıcı Lara Fabian, sempatik tavırları ve şarkılarıyla ATO Congressium’u dolduran binlerce Ankaralıyı kendine hayran bıraktı. Fabian’ın konser verdiği geçen cuma günü akşamında ATO Congerssium’un kapısının önünde uzun kuyruklar oluştu. Bu nedenle konser öncesi salonun kapıları geç açıldı. Konser salonuna bir anda girmeye çalışan Ankaralıların yerlerini alması ise hayli uzun sürdü. Bununla birlikte Fabian’nın daha önce saat 20.30’da sahneye çıkacağı duyurulmuşken, bu süre yaklaşık bir saat uzadı. Saat 21.10’da sahneye çıkan Fabian, önce Ankaralılardan büyük tepki aldı. Ankaralılar Fabian’ın gecikmesini alkışlarıyla protesto etti. Ancak bu tepki Fabian’nın göz dolduran pembe kıyafetiyle sahneye çıkmasının hemen ardından son buldu. Ankaralılar bir anda hep bir ağızdan Fabian’a eşlik etmeye başladı. Konserde Fabian’ın en çok beğenilen şarkılarından biri ise “Je t’aime/Seni Seviyorum” oldu. Fabian konserde Ankaralılara İngilizce seslenirken, her şarkısı öncesi şarkıya dair yaptığı açıklamalar da Ankaralılarda büyük ilgi gördü. Fabian zaman zaman Ankaralıları “bulutların üzerinde, gökyüzünde” gezmeye davet ederken, kimi zaman da dans etmeye çağırdı. ‘Patlamış mısırlı’ konser... Fabian bir ara konserde salonu dolduran Ankarılardan bir şarkısına eşlik etmesini bekledi. Salonu ikiye ayıran Fabian’a bir yarı eşlik ederken, diğer yarının şarkının sözlerini bilmemesi nedeniyle eşlik edememesi salonda gülüşmelere neden oldu. Fabian da konserde bu durumu “ti”ye aldı. Fabian konserde genel olarak “slow/yavaş” şarkılar seslendirdi. Bu arada salonun arka taraflarındaki bazı izleyiciler konseri terk etti. Bu durum salondaki diğer izleyicileden tepki çekti. Konserde en dikkat çeken durumlardan biri de bazı izleyicilerin konseri sanki sinema filmi izliyormuş gibi “patlamış mısır yiyerek seyretmesiydi.” Fabian konser sırasında Ankara’yı çok sevdiğini, özellikle de konser salonunu çok beğendiğini ifade ederek, dinleyicilerine öpücük gönderdi. Ayrıca sanatçı konser sırasında sık sık Türkçe “Teşekkür ederim” dedi. Sanatçının yeni sergisinde ağırlıklı olarak karşımıza çıkan “Üç Çatallı Asa” da aynı endişelerle ele alınan simgelerden biri. Homeros’un Odyssea destanı sayfalarında buluruz onu. Deniz Tanrısı elinde tuttuğu “Üç Çatallı Asa”yla kasıp kavurur ortalığı o yoğun serüvenin ortalarında. Antik Çağ’ın bu ünlü destanının Ege kültürünün temel taşlarından biri olduğunu açıklamaya gerek yok sanırım. İşte bu tek tek ele alınmış gibi görünen simgelerin, kendilerine yüklenen anlamlarla birlikte daha üst bir kavram bütünlüğünü imlediği açık. Birbirinden ayrı planlanmış tuvallerin yan yana getirilmesiyle daha derinlikli, daha soyut çağrışımların kapısını araladığını söyleyelim. Böylelikle, tuvaller üzerindeki plastik öğelerin ustalığı yanında işin içine bir de düşünsel boyutun eklendiği dikkatlerden kaçmayacaktır. Bu da, sanatçının felsefeyi resmine katma anlayışının sonucu olmalı. Zaten Halil Akdeniz’in sanat yoluna bakıldığında, söz konusu endişelerin gündeminde hep var olduğunun açık bir kanıtıdır resimleri. Bu arada, yeni yerinde ilk sergisini açan galerinin Çankaya Yıldız bölgesine geçtiğini belirtelim. Çağdaş görünümlü yapısıyla daha aydınlık bir galeriye dönüştüğünün altını çizmek gerekiyor. ''BAŞKENT SUALTI GÜNLERİ'' FERDA BÜYÜKBAYKAL SUALTI SOHBETLERİ VE FOTOĞRAF GÖSTERİSİ DÜZENLEYEN: BADİM 18 NİSAN 2013 PERŞEMBE SAAT 20.00 AHMET RASİM SK. NO:14 ÇANKAYA T: 442 30 50 KORSAN KİTAP KÖTÜ BASILIR. OKUMA ALIŞKANLIĞINI YOK EDER. BESAM 17 Nisan 2013 Çarşamba : Cumhuriyet Vakfı adına Orhan ERİNÇ Genel Yayın Yönetmeni : İbrahim YILDIZ Ankara Temsilcisi : Utku ÇAKIRÖZER Sorumlu Müdür : Aykut KÜÇÜKKAYA Sahibi Editör Sayfa Editörü Reklam Müdürü Satış Koordinasyon : Barkın ŞIK : Okan AKYÜREK : Kerim TAŞKAN : Osman ÖZER Yazışma Adresi : Cumhuriyet Gazetesi Ankara Yayımlayan : Yeni Gün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ Bürosu, Ahmet Rasim Sok. No:14 Basıldığı Yer : DPC Doğan Medya Tesisleri 06550 Çankaya Dağıtım : YAYSAT Telefon : 0312 442 30 50 Yerel ve süreli yayın Eposta : [email protected] C MY B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear