26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

15 EYLÜL 2012 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA Kent ANKARA A3 Demirkafes nihayet geçti Demirkafes olarak anılan bölgenin YDA firmasına ihaleyle verilmesinin ardından gündeme gelen imar değişikliği nihayet karara bağlandı. Belediye Meclisi’ne getirilen ilk kararda plan notlarıyla sağlanan inşaat alanı artışı, son öneriyle çıkarıldı. Hatta, normal olarak inşaat alanı dışında yapılabilecek yüzde 5 oranındaki sosyal donatı alanları da emsal içine alındı. Demirkafes’e ilişkin İmar ve Bayındırlık Komisyonu’nun raporu, önceki gün Belediye Meclisi’ndeki tartışmaların ardından AKP’li üyelerin oylarıyla kabul edildi. Demirkafes’e ilişkin ilk karar, meclisin temmuz ayındaki meclis toplantılarında gündeme gelmişti. Yoğun tartışmaların ardından Anakent Belediye Başkanı Melih Gökçek, kabul edilen kararı onaylamadı ve yeniden görüşülmesi istemiyle komisyona gönderdi. Komisyonun Demirkafes’e ilişkin yeni raporu, ihale şartnamesine aykırılık taşımıyor. Ancak görüşmeler sırasında CHP Grup Başkanvekili Fazıl Güleken, komisyondan geçen iki rapor arasında büyük çelişkiler bulunduğunu, son raporun ihale şartnamesine aykırı olmadığını söyledi. Güleken, Demirkafes bölgesine yapılacak konutların Eskişehir Yolu güzergahının yoğunluğunu daha da artıracağına dikkat çekerek rapora red yönde oy kullanacaklarını söyledi. MHP Grubu adına konuşan İbrahin Uyar ise önceki raporun, “komisyonu, meclisi ve Anakent Belediyesi’ni töhmet altında bırakabileceğini” ve yargı boyutunu gündeme getirebileceğini söyledi. Önceki karardan dönülmesinden memnun olduklarını anlatan Uyar, Eskişehir Yolu’na yüklenmenin artacağı gerekçesiyle rapora red vereceklerini söyledi. Daha sonra Güleken’in biz raporları son anda görüyoruz demesi üzerine, oturumu yöneten Ali İhsan Ölmez, “Komisyon raporlarından herkesin haberi vardır” diye yanıt verdi. Güleken’in “CHP’ye ulaşmıyor” demesi üzerine Ölmez, “Bağımsız üye arkadaşlar bize vermiyor diyorsanız, bunu kabul ederim” diye konuştu. ‘Köleliğe direndim’ Ostim Taşgök Galvaniz’deki işinden sebep gösterilmeden atılan Orhan Karakoç, Ostim’de başlattığı 5 günlük oturma eyleminin sonlandırdı. Oturma eylemine son verirken bir basın açıklaması yapan Orhan Karakoç, çalışma koşullarının kötü olmasından yakındı. “Taşgök Galvaniz’de keyfi olarak işten atıldım. İşe geri dönmek için direnmedim. O işkencehaneye dönmeyi istemek için insanın çok çaresiz olması gerekir. Ostim ve Galvaniz cehenneminde, kölece çalışmaya karşı direndim. Sermayenin bize dayattığı ölüme, yıkıma, çürümeye karşı direndim. İşçi sağlığı ve güvenliğini sorununu, bizzat Ostim işçisinin öz mücadele sorunu haline getirmek için direndim” diyen Karakoç, gaspedilen 8 saatten fazla çalışmama hakları ve çalışma koşullarının düzeltilmesi için bu eylemi gerçekleştirdiğini belirtti. Bu oturma eylemini yaparak işçinin güçlü olduğunu gösterdiğini söyleyen Karakoç, “Aynı sorunları yaşayan 50 bin işçinin içinde, birinin bile direnmesinin, patronları nasıl telaşlandırdığını gördüm. Taşgök Galvaniz’de Ostim İdaresi göstermelik bir denetim yapmak zorunda kaldı” dedi. Çalışan işçilerden destek aldığını dile getiren Orhan Karakoç, “Biz galvaniz işçileri kot kumlama işçileri gibi meslek hastalıklarına yakalanarak solunum cihazlarına bağlı şekilde yavaş yavaş ölmek istemiyoruz” diyerek arkadaşları için de bu mücadeleyi sürdürdüğünün altını çizdi. 15 Eylül’de yapılacak 4+4+4 mitingine de destek vereceklerini açıklayan Karakoç, “Biz işçiler, yalnız kölece çalışmaya değil, sermayeye sorgusuz sualsiz boyun eğecek köleler yetiştirmek için düzenlenmiş 4+4+4 kölelik eğitimine de karşıyız. Tüm Ostim işçilerini, bugün 15 Eylül’de 4+4+4 eğitim kapanına karşı yapılacak kitlesel mitinge katılmaya çağırıyoruz” dedi. Olgunlar hareketlendi İKLİM ÖNGEL Kitap dostları ve öğrencilerin adresi Olgunlar Sokak’ta, eylül ayının gelmesiyle büyük telaş başladı. Eskici Kitapevi’nden Mustafa Ünver, yazın sekteye uğrayan satışların tekrar hız kazandığını belirterek, “Öğrenciler kitaplarını ucuza temin etmek amacıyla buraya mutlaka gelirler” derken, Hacettepe Üniversitesi’nden Armağan Keskin, “Büyük kitapevlerinde kitaplar çok pahalı, resmen okumamız kısıtlanıyor. Ancak Olgunlar’da aradığım kitabı çok daha ucuza bulabiliyorum” diye konuştu. Eskici Kitapevi’nden Mustafa Ünver, yılın en büyük yoğunluğunun üniversitelerin açılmasıyla başladığını belirterek, “Yoğunluk 20 gün sürer. Ama okul mevsimi boyunca, özellikle üniversite öğrencileri sık sık kitap almaya gelir” dedi. Kıya Kitapevi’nden Sadık Cömert, çevre illerden de çok öğrenci geldiğini belirterek, “Ankara içindeki üniversite öğrencileri zaten her gün burada olur. Onun dışında Eskişehir, Bolu ve Kayseri’den de müşterilerimiz gelir. Hem daha ucuza kitap alır hem de kentlerinde bulamadıkları kitapları buradan temin eder” diye konuştu. Olgunlar’a kitap almak için gelen Hacettepe Üniversitesi’nden Armağan Keskin büyük kitapçılarda kitapların çok pahalı olduğunu belirterek, “Bu durum resmen okumamızı kısıtlıyor. Kitaba bu kadar çok para vermem mümkün değil. Aradığım 33 TL’lik kitabı burada 5 TL’ye buldum” dedi. Özellikle Türk yazarların kitaplarını ilk elden almak istediğini söyleyen Keskin, “Onlar da gittikçe fiyat yükseltiyor. Örneğin Elif Şafak’ın çıkan her kitabı bir öncekinden daha pahalı, alınacak gibi değil” dedi. Öğrenci Hilal Hacıömeroğlu ise yeni kitap almayı herkesin istediğini ancak koşulların buna izin vermediğini dile getirerek, “Burada fiyatlar elimizi yakmıyor. Bu nedenle öğrenciler hep burada” diye konuştu. Taşra da Olgunlar’da Lodos Basın Yayın’dan Ünsal Sadık, Olgunlar’da herkesin farklı bir alanı olduğunu belirterek, “Kendi aramızda alanları bölüştük. Bir kitap bende yoksa diğer tezgâhta kesin vardır” dedi. Üniversite öğrencilerinin dışında taşradan da çok ailenin geldiğini söyleyen Sadık, “Dar gelirli aileler çocuklarının yıl içinde okuyacakları hikâye ve romanları buradan temin eder. Dışarıda 350 TL’ye alacakları bir set, Olgunlar’da 50 TL ya da 60 TL’ye bulunur” dedi. Mustafa Ünver En çok aranan İngilizce kitaplar A Kitapevi’nden Mehmet Tataroğlu da en çok aranan kitapların İngilizce ve diğer yabancı kitaplar olduğunu kaydetti. Bunun nedenini “Genelde en pahalı kitaplar yabancı dil kitapları oluyor” diye açıklayan Tataroğlu, “İkinci elde fiyat elbette düşüyor, bizler de öğrencilere yardımcı olmak için elimizden geleni yapıyoruz” diye konuştu. Mehmet Tataroğlu Ünsal Sadık C M Y B C M Y B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear