Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
10 ANKARANT Murat KIŞLALI mkislali@yahoo.com 19 Ağustos 2011 Cuma 372 Şehir Plancıları Odası Başkanı Uyar, Gökçek’in Eymir planına yanıt verdi: ehir Plancıları Odası (ŞPO) Başkanı Necati Uyar, Anakent Belediye Başkanı Melih Gökçek’in “Eymir’i İmar Kanunu’yla ODTÜ’den alıp Kıyı Kanunu ile çevresini çevirip ele geçirme” planı için “Zaten bunlar yapabileceği şeyler olsaydı söylemezdi” dedi. Gökçek, gazetecilere verdiği iftar yemeğinde, Eymir’e ilişkin “Yüzde 40 DOP paylarında belediyenin de payı var. Bu payı alıp, Eymir Gölü’ne vereceğiz. Gölün etrafındaki yüz metrelik alan Kıyı Kanunu uyarınca zaten Büyükşehir Belediyesi’ne ait. Bu kanun gereği olan yüz metreyi çevirir ve ‘GökçekEymir’i alamayacağınınfarkında’ Ş MURAT KIŞLALI alırız” diye konuştu. ‘Boğazı da İstanbul Belediyesi alsın’ ŞPO Başkanı Uyar, Gökçek’in planına kendini tutamayıp gülerek “Melih Gökçek kendisini kamunun ya da devle Necati Uyar tin yerine koymaya başladı” diye yanıt verdi. Uyar “Kıyı kanununa göre kıyıdaki 100 metre kamuya açıktır. Hiçbir şekilde çevrilip sınırlanamaz. Okuyup açısa kendi de görür. Söylediği şu mantığa gelir; O zaman Boğaz’ın çevresini İstanbul Belediye Başkanı, İzmir körfezini de İzmir Belediyesi çevirsin. Bu mantıkla belediye başkanına bayağı bir mal mülk geçer. Okudum güldüm, buna tepki vermeye bile gerek görmedim” dedi. ‘DOP, ODTÜ’ye uygulanamaz Uyar, Gökçek’in yüzde 40 Düzenleme Ortaklık Payı (DOP) ile ilgili söylediklerini de şöyle yanıtladı: “Bu dediği de İmar Kanunu’nun 18. maddesindeki düzenleme. Herhangi bir çok sahipli alan imara açıldığında o alanını yüzde 40’ı bedelsiz olarak alınıp belediye tarafından yola, otoparka, yeşil alana, eğitim tesislerine, sosyal donatılara ayrılır. Bu çok sayıda mülkiyetin olduğu, yolları, parkları herkesten eşit almak için yasanın verdiği bir uygulamadır. 18. maddenin en son kullanılacağı yer ODTÜ’dür. ODTÜ alanı zaten hem tek bir tüzel kişiliğe aittir, hem de eğitim merkezidir. ‘Bu maddeyi ODTÜ’de uygularım, yüzde 40’ı da Eymir’den alırım’ demek ‘Yasa’nın bu maddesini Yasa’ya aykırı bir şekilde kendi adıma kullanacağım’ demektir. Zaten bunlar yapabileceği şeyler olsaydı söylemezdi. Bunu söylediğine göre bunun yapılamaz olduğunun o da farkında herhalde. Yapmaya kalkışırsa elinde kalır.” Atatürk Orman Çiftliği taşınmazlarını değerinin altında kiralıyor. Bu kiralamalarının önemli bir bölümü Atatürk’ün vasiyet mektubunda belirttiği amaçlara uygun değil. Ayrıca kiracılarla yapılan anlaşmalar, fiili durumla örtüşmüyor. AOÇ Tarihi ve Doğal SİT alanı olmasına karşın, kiracılar kiraladıkları alanları sürekli anlaşmalara aykırı şekilde genişletiyor. Haksız kazanç sağlıyor. Geçmiş yıllarda kiracıların bu tür girişimleri izlenerek önlem alınmadığından bu durum yaygınlaşıyor ve cezasız kalıyor.” Bunları söyleyen ben değilim. Başbakanlığa bağlı Yüksek Denetleme Kurulu. 19 Ocak 2010’da onaylanan “AOÇ 2008 Yılı Raporu”nda bunlar tek tek ifade edilmiş, ayrıntılandırılmış. Yazılmış. Buna karşın AOÇ’nin bağlı olduğu Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Temmuz ayındaki yazımla ilgili bir açıklama yapmış. YDK’nın rakamlarını güncelledikten sonra (YDK’nin AOÇ ile ilgili son raporu 2010 başını kapsıyor, eldeki en güncel rakamlar bunlardı) diyor ki: “Özel kişilere kiralanan 52 adet alanını tamamı ihale yoluyla kiralanmış olup, takip eden yıllarda, yıllık ÜFE artış oranı uygulanarak kiralar tespit edilmiş, düşük kalan kiralara uyarlama uygulanmış, uyarlamayı kabul etmeyenler ise açılan dava neticesinde verilen mahkeme kararı ile tespit edilen kira bedeli uygulanmış ve bu nedenle kiralar değişkenlik göstermiştir. Yani kiraların değişkenlik göstermesi mahkeme kararlarından kaynaklanmaktadır. Örneğin Anadolu Bulvarı üzerinde bulunan Petrol Ofisi hakında uyarlama davası açılmış olup, dava halen devam etmektedir. Ayrıca Petrol Ofisi’ne ait Macit Petrol, Merkez Lokantası vs. gibi kiracılara karşı kira uyarlama davaları devam etmektedir. AOÇ arazileri üzerinde bulunan kiracılardan resmi kurum olanların ise karşılıklı anlaşma ve protokollerle kirası tespit edilip kiraya verilmektedir. Ayrıca arazi kayıplarının önlenmesi için 2010 yılında arazinin geri alınması hususunda yasal girişimlere başlanmıştır. 2008 yılında arazi bütünlüğünün korunması amacıyla yerli bir yazılım olan sayısal veri hazırlama programı (NETCAD) alınarak arazi varlıklarının, kiracıların kullandıkları açıkkapalı alanların işgal durumlarının bilgisayar ortamında uydu görüntüleriyle takip edilmesi sağlanmıştır.” Bu önlemlerin ne kadar işe yaradığını, işgalleri ne kadar düşüreceğini ve geliri ne kadar artıracağını göreceğiz. Son bir konu: Yazım AOÇ’deki kira rantıyla ilgiliydi. Ama konu EÜAŞ kapsamında AOÇ genel müdürünün tutuklanmasıyla gündeme gelmişti. Yazıyı 14 Temmuz’da yazdım, Cumhuriyet Ankara’da 22 Temmuz’da yayımlandı. Şimdi Bakanlık “tutuklu olduğu belirtilen AOÇ Müdürü Ömer Bülent Aslan, 19 Temmuz 2011 günü mahkeme tarafından serbest bırakılmış ve ayın gün tahliye edilmiştir” bilgisini veriyor. Geçmiş olsun. Görevine döndüğüne göre, kendisinin de suçlanmasına neden olan bu konuların üstüne daha büyük bir çabayla gider herhalde. “ AOÇ İşgalleri Uyduyla İzliyormuş NECATİ SAVAŞ