25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

3 KASIM 2024 5 Elisabeth Sparkle’ın Portresi: Cevher Demi Moore, Dorian Gray’in yeniden yaratımıyla Hollywood’un “gerçek”te ve “kurgu”da kadın bedenini tüketmesini konu edinen “Cevher” ile karşınızda. e acı!” diye gücünü ilan ederek öyküsünün deliliğini mırıldandı Dorian başlatıyor. Gray, portreye kendinin en iyi hali dikilmiş bakışlarını Genç bir doktor sayesinde tanıştığı bir “N portreden ayırmadan. madde ile kendinin en iyi halini yaratmak “Yaşlanıp çirkinleşeceğim, iğrenç biri isteyen Elisabeth’in yeni benliği Sue olacağım. Ama bu resim hep genç Yetkin Dikinciler’le rol aldığı yeni filmi ‘Kayıp Kamyon’u konuştuk (Margaret Qualley) tıpkı Dorian Gray’in kalacak. Ah, keşke tam tersi olsaydı. portresi gibi kendisinin mükemmel Hep genç kalan ben olsaydım da bir formu ve böylelikle yaşlılığa resim yaşlansaydı! Bunun için neler meydan okumasını sağlıyor. vermezdim! Evet: Dünyada Ancak Dorian Gray’in bunun için vermeyeceğim bir aY’a SEYahat yozlaşması, karakterinin şey yoktur.” ‘Kaybetmeyi zamanla “çürümesi” gibi MUBI’de yayıma giren zamana karşı gelmenin bazı Cevher’in (The Substance), sonuçları oluyor ve body ana karakteri Elisabeth horror (beden korkusu) filmi Sparkle’ın (Demi Moore) ele geçiriyor. Bu noktada, isminin yazılı olduğu “Şöhret Cronenberg tasarımlarından, Yolu” yıldızıyla başlayan Carpenter’ın “The Thing”ine açılışı daha ilk andan göze almak de Palma’nın “Carrie”sine, öyküsünün zamana ve Dorian Başa K BıÇaK Kubrick’in üslubuna değin Gray’e ilişkin olduğunu basakbicak pek çok referansı bir araya fısıldıyor. İsmin üzerinde @gmail.com getiren “Cevher”, abartılı gözlemlediğimiz mevsim yergisiyle özellikle ikinci geçişlerinin ardından, yıldızın yarıda dengesini yitiriyor. üzerine ketçap soslu bir gerek’ Bununla birlikte yönetmen Coralie hamburger düşüyor. Öyle ki tümüyle Fargaet’ın tasavvuru tam da bu aslında; ketçaba bulanan bu yıldız imgesiyle kadın bedenine yönelik bakış açısı, filmin kanlı anlatısıyla doğrudan bir asıf (Bülent Emin Yarar), ortada güzellik algısı ve dayatmalarını bunu bağı var ve her karede, karşımıza olmayan bir kamyonun vergi domine edenlerin “çirkinliğiyle” çıkacak gösterişli didaktik yapısının ilk borcu nedeniyle tüm parasının anlatmaya, onlar kadar “iğrençlik” içinde örneğini içeriyor. elden gideceğini öğrenir. Bunun göstermeye çabalıyor ve meramını Girizgâhın peşi sıra tanıştığımız ve bir Vüzerine kamyonu bulmak üzere filmin tam ortasına, bir yıldız isminin televizyon şovunda 60’larına ters düşecek yakın dostu Fehmi (Yetkin Dikinciler) ve üzerine bırakıyor. Kuşkusuz “Cevher”, güzelliğiyle dans ederken tanıştığımız torunu Zeynep (Ülkü Hilal Çiftçi) ile birlikte korku türüne yakın olanların fazla açık Elisabeth Sparkle (Demi Moore), artık bir yolculuğa başlarlar. sözlü bulacağı ancak bütününde kadın zamanı dolmuş bir Hollywood yıldızı... Yol ve yolculuk hikâyeleri çoğu insan bedenine yönelik manifestosuyla grotesk Doğum gününde, “The Shining” için ilgi çekicidir. Bir araçta birkaç kişinin tarzına karşın kendisini sevdirebilecek tasarımlı koridorlarında dolaşırken gidecekleri yere varana kadar başından bir film. Çünkü tıpkı Fargaet gibi ben de yöneticisi Harvey’nin (Denis Quaid) geçenler, sohbetleri, ulaştıklarında kadın bedenine yapılanların, bir kurgu kendisi hakkındaki planlarını öğrenen kendilerini ne beklediği gibi durumlar hikâyede deforme olmuş bir bedenden Elisabeth’in “cinneti” ilk kez kendisini merakı diri tutar. “Kayıp Kamyon” da o çok daha dehşet verici olduğunu burada gösteriyor. Nitekim peşi sıra yol öykülerinden biri ama bu sefer iç ısıtan düşünüyorum. çıktıkları yemekte, Harvey’nin umarsızca türden. Tabii ki çatışmaları konu ediniyor. yiyip kenara attığı karideslerin Diğer yandan iki arkadaşın yakınlıklarını görüntüsü açık bir biçimde yeniden gözden geçirmelerini de Hollywood’un “tükettiği” Puanım: 6/10 görebiliyoruz, sonuçta “Eşini dostunu yolda tanırsın” yıldızların bir simgesi. da derler. Bülent Emin Yarar ve Yetkin Dikinciler ‘Kötülüklerin Benzer bir biçimde 15 yıldır tiyatro sahnesinde “Profesyonel” oyununu evinde kendine ait bir sahneliyorlar, bu kez kamera karşısında uzun metraj portresi olan bu post film için bir araya geldiler. farkına varalım’ modern Dorian Gray, İki haftadır vizyonda olan filmin başarılı oyuncusu bu sahneden sonra Dikinciler ile konuştuk. u Burada tek tek sayamayacağımız kadar yaşlılığa nefretini u Üretim sürecinizde oynadığınız karakterle nasıl bağ çok fazla kötü, dehşet verici haberlerle ve gençliğe yönelik kurmuştunuz? karşılaşıyoruz hemen hemen her gün. Siz saplantısını ve bu uğurda Üretim sürecinde oyuncunun asıl amacı nasıl hissediyorsunuz kendinizi? her şeyi feda edebilme inandırıcılık. Seyirciye yarattığı karakterle özdeşlik Evet dediğiniz gibi şu an sayamayacağımız kurabilme, onunla yolculuk yapabilme samimiyetini kadar kötülüklerle boğuşuyoruz. Çok kötü ortaya koyabilmek. Bütün roller için geçerli bu. dönüyor bu dünya, bir yerde durdurmak Fehmi için de ben içimde Fehmi’den bir şeyler lazım. ama dünya durmayacağına göre taşıdığımı düşünüyorum. İnsan insanın bir şeyleri durdurması lazım. Son her şeyin cevheridir. Bir karakteri zamanlarda akla ziyan kalbe hasar günler canlandırmaya çalışırken “Bu yaşıyoruz. tabii ki dertlerimiz vardı, hep durum benim başıma gelseydi ne oldu olacak da. ama “insan” sözcüğünün yapardım” diye yaklaşıyorum ilk bu kadar kötü bir çağrışımının olduğu adımda. Oyuncunun en eğlendiği dönemden geçmedik diye düşünüyorum, ve zevk aldığı yer burası olsa sonumuz hayrolsun. Kötülüklerin gerek. O karakter için bir şeyler farkına varalım. Bu durumlara karşı keşfetmeye çalışırken aynı yapabileceklerimiz neyse onları yapmaya orhun zamanda kendini keşfedebilmek. devam edelim. Biz dert ortağı olmaya çalışırken atmış derman da olmaya çalışıyoruz. Bazılarına iyi gelmek kendine bağlanmak, dayanışma galiba en önemli kelimeler. iyi gelmek demektir. Birini iyileştirirken kendimizi u Yıllarca tiyatro sahnesini paylaştığınız rol arkadaşınız iyileştirmek de kaçınılmazdır diye düşünüyorum. Bülent Emin Yarar’la bu kez film setinde karşılıklı oynamak nasıldı, neler hissettirdi? ‘Gençlere kulak vermeliyiz’ Bülent Emin Yarar meslektaşları için harika bir u Filmin ele aldığı kuşaklar arası iletişim konusu da adam, izleyenler için harika bir aktör ama bütün var, size yeni nesillerle ilgili neler kattı film? bunları sildiğinizde hayatta da Bülent çok iyi bir Film bir kuşak çatışmasıyla açılıyor ama ben adam. Onunla her türlü paylaşım çok güzel. 15 yıl genellikle kuşakların çatıştığını düşünen biri aynı sahneyi paylaştıktan sonra bu filmde de karşılık değilim. Çünkü bizden bir alt kuşağı gördüğümüzde oynasak ne güzel olur dedik. Filmi kabul etmemizdeki “Sen benim yaşıma gel de anlarsın” demek bir etmenlerden biri de buydu. Bize de çok iyi geldi. klişe. Aslında “o” kimse biz de bir zamanlar biz akılda kalan replikler... de “o”yduk. O her kimse onu büyüttük. Birazcık yüzleşmek ve empati kurmak gerekli ve yeterli diye u “Kayıp Kamyon”dan aklınızda en çok hangi düşünüyorum. Gençlere biz bir şeyler öğretmeye replik kaldı? Durduk yerde oynadığınız karakterlerden çalışırken biz ne kadar biliyoruz diye sorgulamalıyız repliklerin aklınıza geldiği oluyor mu? Hangileri? bir yandan. Aslında onlara kulak versek dünya çok “Başkalarının yaptıklarına üzülmek onları daha güzel bir yer olur diye düşünüyorum. Filmde kaybetmekten daha ağır gelir çoğu kez.” Çok de Vasıf da Fehmi de genç kuşak diye tabir ettiğimiz güzel bir cümle. Bir şeyleri kaybetmeyi de göze Zeynep’i dinledikçe yolları açılıyor. alabilmek lazım. Onun yaptıklarıyla boğuşmak ve onun yaptıklarına maruz kalmaktansa bazen yolları u Filmdeki sıcaklık, paylaşma, başkalarının ayırmak gerekebiliyor. Bu replik benim için çok sorunlarını çözme gibi ilişkiler gitgide daha az rastladığımız şeyler mi acaba diye düşündürdü. Sizce film güzel. Başka filmlerden de elbet kalıyor aklımızda. insan ilişkilerine dair neler söylüyor? “Dünyanın değişebileceğine dair umudunuz var Evet birbirimizi daha az dinliyoruz. Çünkü iletişim mı?” Nâzım filminden. Nâzım, böyle bir hayal araçlarımız fazla ama iletişimimiz ne yazık ki öyle kurmuştu, inandıklarını yapmaktan ve hayal değil. Araçlar fazlalaştıkça amacı unutur olduk. etmekten büyük insanlık için hiç vazgeçmemişti. Bizler galiba birbirimize dokunmayı, göz göze Onu çok severim. Babam ve Oğlum’da da Salim bakmayı, yüz yüze dertleşebilmeyi unuttuğumuz karakterini canlandırmıştım. Orada da sürekli zamandayız. Çok telaşımız var. Galiba herkesin herkesin iyi olmasını isteyen Salim vardı. Abisine bir derdini paylaşmak için önce dert dinlemeye “İyiyiz de mi Sadık?” diyordu “Allah bozmasın” hazır olması lazım. Dertler de ancak paylaşılınca diyordu Salim de. Gerçekten iyiliği bozmayalım azalıyor. Bir derdi çözebilmek için de bağ kurmak, hep onun peşinde olalım.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear