23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

10 KASIM 2024 3 Hatırlamak Hesabı kime Bizler balık hafızalı değiliz. Bugün 10 Kasım, Atatürk’ü, gurur duyarak, içimiz titreyerek saygıyla anıyoruz. üm canlıların türlerine özgü soralım? kısa ve uzun süreli hafızaları vardır. Canlılar içinde en Bugün Atatürk’ü ve Türk uzun süreli ve kapsamlı Thafıza insana aittir. İnsan Devrimi’ni anlamaya çalışma, çok etkili bir şekilde kültür biriktirir, muhasebe yapma günüdür. hiç yaşamadığı binlerce yıl öncesine ait olayları bilir, hatırlar. Önce Cumhuriyetin P. Dofr . r Osmanlı’dan devraldığı mirasın ATATÜRK’Ü HATIRLAMAK Üst Ün Geleceğe sağlıklı adımlarla yürümek muhasebesini yapalım. Dneö isteyenlerin siyasi, askeri tarihi hatırlamaları, teknolojide yenilik üfus 13 milyon. Erkeklerin yapmak isteyenlerin bilim tarihini unutmamaları gerekir. ancak yüzde 6-7’si okuma Sevr Antlaşması’nı unutanlar kendilerini yeni Sevrler yazma biliyor, bunların çoğunun içinde bulurlar. Mustafa Kemal’in Gençliğe Hitabe’sini gayrimüslim olduğu ve ülkeden hatırlayanlar ülkemizin şu an içinde bulunduğu durumu Nayrıldığını da göz ı daha gerçekçi yorumlayabilirler. önünde bulunduralım. Kadınlarda a Bir de yanlış hatırlayanlar var. “Kurtuluş Savaşı’nı okuma yazma oranı yalnızca binde keşke Yunanlar kazansaydı” diyenler hem nankörlük 4. Ülkede yalnızca bir üniversite var. r etmiş hem de onca şehide saygısızlık etmiş olurlar. Lise sayısı 23, öğrenci sayısı 1241. Türk tarihinin en önemli, en kritik zaferi karşısında esef k ö Ülkede yalnızca 72 ortaokul var; edenlerin gelecekleri karanlıktır. 543 erkek, 230 kız öğrenci öğrenim “emperyalistler Atatürk’e diktatör diyenler çıkar. Yüzyıllar önceki kahramanlıkları ve kahramanları görüyor. 40 bin köyün 37 bininde kapitülasyon derse Kanımca iddia sahipleri Türk Devrimi’ne hatırlayıp da Atatürk’ü hatırlamamaya çalışanların hafıza okul bile yok. Peki bu çocuklar bize bile sormayın ve Atatürk’e, olanı olduğu gibi kavramaya Şa Du man Hcıalı sorunları yoktur; onlar kasıtlı bir ihanet içindedirler. Bir eğitim almak yerine ne yapıyor. hemen geri dönün” yönelik bir bilgisel tarihçilik meselesi sadumankaragozhalici@gmail.com de kasıtlı olmadan az önceki olayları unutanlar vardır; Yanıtın ipuçları Niğde milletvekili diyen TBMM, olarak değil, kendi siyasi hayatlarının bir bunlara günlük dilde “balık hafızalı” deniyor. Muhittin Bey’in sözlerinde gizli. bağımsız bir ekonomi meselesi olarak yaklaşanlardır. Zira Atatürk Bizler balık hafızalı değiliz. Bugün 10 Kasım 2024, 19 Mayıs 1914 günü Sanayii Teşvik kurmak için yeniden savaşı göze alır. Zira Cumhuriyetçidir, demokrattır. 4 Haziran Atatürk’ü, gurur duyarak, içimiz titreyerek, saygıyla Kanunu görüşülürken şöyle der Mebusan yabancıların egemen olduğu sistemde güçlü 1933 akşamı der ki “Cumhuriyet demek, hatırlıyoruz. Aslında onu belli günlerde hatırlamamız Meclisi’nde: bir ekonomi kurma şansı yoktur. Ürünleri demokrasi sistemi ile devlet şekli demektir.” gerekmiyor, içinde bulunduğumuz çağda her an zaten “Bendenizin bulunduğum vilayetlerde beş tarihte yerini bulur. Duyun-u Umumiye, Hedefi çoğulcu demokrasidir. Ulaşmış aklımızda. Son yıllarda onun için “Yattığı yerden, yaşından on yaşına kadar çocuklar istihdam Reji gibi sömürge kurumları yok edilir. mıdır? Hayır. “Biz Cumhuriyeti kurduk, o mezarından ülkeyi yönetiyor” deniyor. Eğer bir lider olunuyor. Gayet az ücret veriyorlar. Ekmek O Reji ki tütün çiftçisini iki kez sömüren 10 yaşını doldururken demokrasinin bütün çağdaşlığa önem vermişse, akılcılığa bağlı kalmışsa parasını bile çıkaramıyorlar, sonra bu kurumdur. Hem ürününü ucuza kapatarak gereklerini sırası geldikçe uygulamaya yattığı yerden ülkesini yönetir. Bu yüzden onu unutmak zavallılar iş altında hasta oluyorlar, kambur emeğini sömürür hem de piyasaya içi boş koymalıdır” (İnan, 826-827) diyen de mümkün değildir. oluyorlar. Ordunun kaynağı kuruyor. paketler, küflü tütünler sürerek parasını Atatürk’tür. Atatürk milletine her zaman Atatürk 1937’de “Ben öldükten sonra Cumhuriyeti (MMZC, D. 3, C. 1, İçtima 8, s.90) ve sağlığını sömürür. Savaştan çıkan fakir gerçekleri söylemiştir. ve beni kötülemek isteyenler olacaktır. Ancak endişe 1915 bütçesine bakarsak devletin kişi Cumhuriyet yabancılara ait işletmeleri satın VERİMLİ Top RAğI HAzIRLAdI etmeyiniz Cumhuriyetin kökleri çok derinlerdedir” başına ayırdığı eğitim harcaması da yalnızca alır, millileştirir/devletleştirilir. Örneğin demişti. Cumhuriyetin kökleri derindedir, müştemilatı Ömrü yetmemiş çoğulcu demokrasiyi 1 Frank 30 santim. Bu oran örneğin Terkos şirketi kaç defa uyarılmıştır dağıttığı çok zengindir. Cumhuriyet eşitlik demektir, özgürlük kuramamıştır. Ancak unutulmamalıdır Almanya’da 12 Frank, daha dün bağımsız su sağlıksız diye. Halkçı Türkiye geçit demektir, onurlu yaşamaktır, Cumhuriyet kadın hakları, ki demokrasi siyasal bir düzen olmanın olan Bulgaristan’da 5 Frank... (MMZC, D. vermez halkının parasının ve sağlığının çocuk hakları, insan hakları demektir, Cumhuriyet pozitif ötesinde bir yaşam biçimidir. Bu yaşam 3, C. 3, İçtima 50, s. 72) heder edilmesine. Sanayi Devrimi’ni bilim demektir, çağdaşlık demektir, kısacası Cumhuriyet biçiminin yeşerebilmesi toprağının tamamlayarak kendi kendine yetebilmeyi ASIL SAVAş İKİ cEpHEdE dedeler nizamı değil, aklın intizamıdır. 86 yıl önce bunun verimine bağlıdır. Atatürk o toprağı önceler Atatürk Türkiye’si. Dünya farkındaydık, bugün de farkındayız. Emperyalistlerin gözünde “hasta adam” verimli kılan liderdir. Çünkü Atatürk yarı- ekonomik krizle boğuşurken o son derece olan Osmanlı’nın ayağına vurulmuş sömürgelikten kurtulup milli ekonomiye akılcı bir politika benimser. Başbakan ATATÜRK SEVGİSİ en büyük pranga ise kapitülasyonlar. geçmeden demokrasiyi yeşertemeyeceğini İsmet Paşa’nın açıkladığı gibi “mutedil/ Atatürk sevgisinin en önemli göstergesi onunla ilgili Müslüman Türk tüccarın bir yabancıyla bilen liderdir. Atatürk demokrasinin ılımlı devletçilik”. Ardından kalkınma günlerde Anıtkabir’i dolduran gönüllü ziyaretçilerdir. davası olsa dava yeri konsolosluk. Davayı eğitimli toplumların kurup geliştirdiği planı ve uygulama gelir. 1934’te Kayseri Burada sadece 86 yıl önceki iki olayı hatırlatmak kazansa da anlamı yok. Zira yabancının rejim olduğunu bilen, demokrasinin ve Bakırköy Bez Fabrikaları, 1935’te istiyorum. kendi ülkesindeki mahkemeye itiraz hakkı eğitimsiz olmayacağını deneyimleyen Isparta Gülyağı ve Paşabahçe Şişe ve Atatürk ölümünden 12 gün önceki son Cumhuriyet var. Yerli tüccar o ülkeye gitmek yerine liderdir. İngiliz tarihçi Welss ne der? Oy Cam Fabrikaları, 1936’da İzmit Kâğıt törenine katılamamıştı. 46 kiloya düşmüştü, çoğu kez davasından vazgeçiyor. Biliyor sandıklarını kurmadan önce oy verecekleri Fabrikası, 1937’de Ereğli ve Nazilli Bez yürüyemiyordu. Kuleli Askeri Lise öğrencileri tören musunuz, sistemin mağdurlarından biri eğitin. Atatürk laik devlet ve toplum Fabrikaları, 1938’de Gemlik Suni İpek ve alanından okullarına dönüyorlardı, Dolmabahçe Sarayı de Atatürk. Milli Mücadele günlerinde düzeni oluşturmadan demokrasinin Bursa Merinos Fabrikaları ve daha niceleri. önünde gemilerini durdurdular, “Atatürk’ümüzü görmek P. Guiseppe Capra isimli İtalyan işadamı yeşeremeyeceğini, yeşerse de kalıcı Sermayesine, madenlerine, emeğine istiyoruz” diye bağırdılar. Bir doktor pencereye çıkıp zarara uğradığı gerekçesiyle 11 Eylül olamayacağını bilecek kadar dünyasının ve sahip çıkan anlayış; Türkiye İş Bankası, eliyle gidin işareti yaptı. Dinlemediler, bağırmaya devam 1920 günü 2000 lira ister Mustafa milletinin tarihinden haberdar olan liderdir. Sümerbank, Etibank, Türkiye Cumhuriyet ettiler. Atatürk sesi işitti, ne olduğunu sordu. Mecburen Kemal Paşa’dan. (Şimşir, 86; Özel, 4) İşte bu nedenle ömrünü uygar bir toplum, Merkez Bankası... Yabancıya el de açılmaz. söylediler, “Kaldırın beni” dedi. Büyük zahmetle giyindi, Duyun-u Umumiye’nin, ülke gelirlerine ekonomik refaha ulaşmış bir halk inşa Ürettikleriyle finanse eder yatırımlarını. pencereye bir koltuk koyup oturttular, O da öğrencilere el koyduğundan Reji’nin kolcuları etmeye adamıştır. Yani demokrasinin Devletçi sanayileşme politikası, o günlerde el salladı. İşte o an öğrenciler adeta çıldırdılar. Bazıları aracılığıyla Türk köylüsüne yaptığı yeşereceği verimli toprağı hazırlamıştır. yalnız sanayi kurumlarını oluşturmakla postallarını çıkarıp suya atladılar, Atatürk’e doğru zulümden, insanlarımızı katletmesinden Sorgulanması gereken o toprak üzerinde kalmaz. Türkiye’de çağdaş teknolojilerle yüzmeye başladılar. bahsetmiyorum bile. demokrasiyi kurmak ve kurumsallaştırmak uğraşmayı becerebilen mühendisler, ustalar, Abilerimiz, babalarımız o gün ona doğru yüzdüler; Sonra... Mustafa Kemal sahneye çıkar. O yerine toprağı asitle sulayanlardır. işletmeciler armağan eder. bu ülkenin insanları hâlâ ona yönelmiş halde, her 10 daha 1907’de Selanik’te vermiştir kararını. Sonra aradan yılları geçer... Yazı devrimi Kasım’da yüz binler Anıtkabir’e koşuyor. “Kahredici istibdada karşı ancak ihtilal ile Kaynakça: kastedilerek geçmişimizle bağımız koptu Afet İnan, “Atatürk ve Demokrasi”, Belleten, Kasım 1988, Lord Kinross’un Atatürk adlı kitabının son bölümünde cevap verilir... Köhnemiş, çürük idareyi yaygarası koparılır. Devletçilik faşizan Cilt 52, Sayı 204, s. 825-832. şu bilgi var: Yavuz Zırhlısı bir akşam Atatürk’ün yıkmak milleti hâkim kılmak için sizi uygulamanın yansıması sayılır. Halkevleri Bilâl N. Şimşir, Atatürk İle Yazışmalar I (1920-1923), naaşını Dolmabahçe’deki katafalktan aldı, İzmit’te trene vazifeye davet ediyorum.” Kültür Bakanlığı Yayınları, Ankara, 1981. komünizm yuvası diye adlandırılır. “Tek Sabahattin Özel, Atatürk ve Atatürkçülük, Derin yükledi. Bu tren, onun yurt yolculuklarını yaptığı trendi, Milletiyle el ve gönül birliği yapar. Milli parti” olmak diktatörlükle anılır. Hatta Yayınları, İstanbul, 2006. Atatürk’ü son kez taşıyacaktı, düdük öttürmüyordu, Mücadele’nin askeri zaferini Anadolu’da, tüm kompartımanları karanlıktı, sadece en öndeki siyasi zaferini de Lozan’da kazanırlar. kompartımanda Atatürk’ün tabutu vardı, bu yüzden Sonra asıl savaşı başlatırlar. İki cephede hafifçe aydınlatılmıştı. Dört general tabutun başında verilir savaş. İlki eğitimdir ki daha Milli saygı nöbeti tutuyorlardı. Tren matem treniydi, gece Mücadele günlerinde başlar devrimci tutum. yolculuğu yapacaktı, Eskişehir üzerinden ertesi sabah Ordu Kütahya-Eskişehir muharebelerinde Ankara’ya ulaşacaktı. imha tehdidiyle yüz yüzeyken topladığı Trenin güzergâhı üzerinde oturan Türk köylüleri Eğitim Kongresi’nde millet egemenliği radyodan matem treninin o gece Anadolu bozkırından ilkesini vurgular. Kadın-erkek millet geçeceğini öğrenmişlerdi; kimseden emir almadan, egemenliğini... Sonra yazı devrimi, Millet kimse tarafından organize edilmeden ellerinde gaz Mektepleri. Ne güzel isim değil mi? Millete lambalarının haznesi, kilometrelerce yürüyerek tren ait okullarla aslında yaşam boyu eğitimin de yolunun iki yanına geldiler, beklemeye başladılar. ilk uygulayıcısıdır o. Ardından Halkevleri Tren yaklaştığında gaz lambalarının haznelerindeki gelir. Kimilerinin iddia ettiği gibi CHP’nin gazı toprağa döktüler, kavla çakmakla ateş yaktılar. arka bahçesi değildir Halkevleri, toplumsal Atatürk’ün naaşı, onun düşmanlardan kurtardığı çatlamış eğitim kurumlarıdır. Gereksinimlerden Anadolu toprakları üzerinde son yolculuğunu, Türk doğmuştur. Adnan Menderes örneğin köylüsünün yaktığı ışıklar, nurlar içinde yaptı. Tren ufka CHP milletvekili olduğu günlerde Aydın doğru süzüldüğünde orada başka köylüler ellerinde gaz Halkevini açarken Halkevlerini “tarih lambalarıyla bekliyorlardı. başlangıcı” olarak niteler, “büyük ihtiyaç Son yıllarda ortaya atılan bir iddiaya göre Mustafa vardı” der. Hoş, başbakan olduğunda 7 küçükken karanlıktan korkarmış, annesine gaz Ağustos 1951’de “Faşistvari görüş ve lambasını kısık yaktırıp başucuna astırırmış. Olabilir; düşüncelerin ürünü” diyecektir (Özel, karanlıktan korkmayan çocuk yoktur. Eğer bu iddia 78) ya neyse, artık anlıyoruz bu düşünce doğruysa şu inanılmaz tesadüfe bakar mısınız? savruluşlarının nedeni. Karanlıktan korkan çocuğu milleti son yolculuğunda İkinci savaşın gerekçesini Türkiye İktisat karanlıkta bırakmamıştır. Aydınlatan, aydınlıkta yürür. Kongresi’nde özetler Gazi Mustafa Kemal. “Askeri zaferler ne kadar büyük olurlarsa olsun ekonomik zaferlerle taçlandırılmazsa devamlı olamaz” vurgusuyla. Amaç İmtiyaz Sahibi: 10 KAsIM 2024 SAYI: 1805 n Yayın Koordinatörü CUMHURİYET VAKFI adına güçlü ve milli bir ekonomi yaratmaktır. DENİz üLKüTEKİN ALEV COŞKUN n Sayfa Tasarım Yabancı yatırıma ya da yerli girişime Genel Yayın Yönetmeni EMİNE bİLGET de kapalı olmayan, sınırı, halkın yararı MİNE EsEN n Reklam Genel Müdürü Sorumlu Müdür olan anlayıştır benimsenen. Kökleri yine pazar.dergi@cumhuriyet.com.tr EsRA bOzOK bETüL bERİŞE Milli Mücadele günlerindedir. Misakı baskı: İleri Basım Mat. Amb. Reklam Tanıtım Yay. ve Reklam Yönetimi: Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ. Teknik Hiz. Tic. A.Ş. Yenibosna Mah. 29 Ekim Cad. Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2 34381 Şişli/İstanbul Tel: Milli’de kapitülasyonların var olduğu bir No:11A/41 Bahçelievler İstanbul Dağıtım: Turkuvaz (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 251 98 68 e-posta: reklam@ Dağıtım Pazarlama A.Ş. Yaygın süreli yayın cumhuriyet.com.tr Uets: 25999-15079-37611 barışın kabul edilmeyeceği vurgulanır örneğin. Lozan’a giden delege kuruluna P ÜB Ş km
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear