23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

29 AĞUSTOS 2021 5 Funda Eryiğit sözünü sakınmıyor. Bir düzenin Özellikle sosyal medyayı etkin bir Funda Eryiğit, son filmi ‘Aden’le sinemaseverlerle buluştu içinde biçimde kullanan oyuncu çok kısa zayıflıklarıyla bir süre önce Afganistan’da yaşanan sürüklenen gelişmelere yönelik Twitter’dan birtakım uluslararası toplumu Afgan kadınlarını karakterler var. Taliban ile yalnız bırakmamaya çağırdı. Yaşam döngüsü ‘İçedönük Yine bu ay “Sınırsız yetki, sıfır bunu kırıyor... sorumluluk ve beyaz et” yazarak yaptığı paylaşımda bir süre önce ülkemizde çıkan yangınlara dair “devlet büyüklerinin” tavrına tepki verdiğini bir kişiliğim anlamamak imkânsız elbette... unda Eryiğit geçen sezon “Bir Başkadır” ve “Son Yaz” gibi dizilerle adından söz ettiren, pandemi öncesi hem sahnede hem beyazperdede sık sık boy gösteren Funda Eryiğit şu sıralar MUBI’de izle- F yiciyle buluşan “Aden” ile gündemde. Oyuncu- vardı’ luğu ve yönetmenliği kadar siyasetteki aktif çalışmalarıyla da dikkat çeken Barış Atay’ın yönettiği “Aden” distopik atmos- feri, güçlü oyuncu kadrosu ve bir tiyatro oyunu kadar incelik- li senaryosuyla izlenmeyi fazlasıyla hak ediyor. Bu vesileyle biz de Funda Eryiğit ile uzaktan bir söyleşi yaptık... “Aden”, savaş u Barış Atay’ın yönetmenliğini üstlendiği “Aden”de üç ve kıtlıktan erkeğin (hatta bir anlamda belki dört erkeğin) arasında kaçan kalan bir kadını canlandırıyorsunuz... Filmde canlandırdı- ğınız Aras karakteri hangi açılardan cezbetti sizi? Aras ve Cesur görünmeyen, başına gelenleri kabul etmiş bir karak- Marba’nın terin hayatın seyrini değiştirmeye cesaret etmesi cezbetti diye- hikâyesine bilirim. Hem de senaryonun daha önce tecrübe etmediğim bir dili vardı, bunu deneyecek olmak da heyecanlandırdı. odaklanıyor. u Aras aslında hem bir yandan kendi kocası hem de Yeni bir hayat sığındıkları evde yaşayan iki erkek kardeş için bir ikti- kurmak için dar alanı mücadelesinin odağında duruyor. Bir anlamda edilgen ama bir o kadar da her türlü oyunu bozan bir bilmedikleri kadın Aras.. Role nasıl yaklaştınız; hangi özelliklerini öne topraklarda çıkarıp kendinizle bütünleştirdiniz örneğin? zorlu bir Kendimle doğrudan bütünleştirdiğim bir özellik olmadı. Fakat filmin hikâyesi zaten bir üst anlatı niteliğinde, haya- yolculuğa ta dair felsefi, tarihsel göndermeleri var. Çalışırken de bel- çıkan ikili, li kavramlar, fikirler üzerine yoğunlaştık; kabulleniş, olupbi- tenlere rahatsız olmakla birlikte ses çıkarmama, bastırılma, kimliklerini hayatın hatta belki türün devamlılığı, kadınsal içgüdü gibi. gizleyerek yol büyük bir kayıp var alıyor. u Filmdeki kozmosta kadının rolünü gerçek dünyadakiyle karşılaştırdığınızda ne görüyor- u nasıl bir sunuz? gençliğiniz oldu? Bir sürüklenme hali görüyorum. Aslında sa- ve tabii oyunculuğa karar dece Aras’ı değil, diğer karakterleri düşündü- ğümde de. Bir düzenin içinde zayıflıklarıyla vermeniz nasıl oldu? sürüklenen birtakım karakterler var. Kimisi İçedönük bir kişiliğim vardı, zayıflığını kötücül, ezen bir kimliğe dönüş- türmüş, kimisi bunun aracısı, kimisi mağdu- duygularımı çok belli eden bir tip ru olmuş ama sonucunda insanı yok sayan değildim. Sosyal çevrem şekillendirdi bir düzenin içinde sürüklenen kimlikler var. sanırım. Liseye başladığımda tiyatro Sürüklenmeyi kıran, döngünün dışına çıkar- EMRAH tan şey yaşam içgüdüsü, bunun karşılığını da grubu cezbetmişti ve oradan KOLUKISA kadında görüyoruz. sonra oyunculuk aklıma girdi, u “Aden”in distopik atmosferi sizce bugün bir daha da çıkamadı. yaşadığımız Türkiye’ye uzak mı, yakın mı? Zaten bire bir yaşadığımız dünyaya dair bir anla- ler değil. Hem sektörel olarak belki de sıradan bir aktör üzerinden kurmak. Ve bunu yaparken Filmde tı, Türkiye’yle sınırlamak doğru olmaz sanıyorum. buradan geçimini sağlayan insan- de kadının konumunu ikincil olmaktan çıkarıp olayların gidi- Funda lar büyük bir çaresizlik içinde hem de şatına yön verebilen bir konuma koymak. Artık başka şeyler- u Barış Atay’la çalışmak nasıldı? Nasıl bir yönetmen kültürel olarak çok ciddiye almamız gereken bir sizce, oyuncularla çalışması anlamında soruyorum en çok. den bahsedelim istiyorum. Nasıl mağdur olduğumuzu yeterin- Eryiğit’le, kayıp var. Belli ki devlet destek olmayacak, bu sıkıntıyı sa- Provalarda karakterler anlamında birçok şeyi halletmiştik. ce dillendirdik. Kadının (ya da herhangi başka bir ezilen kim- Caner Erdem natçılar yine imkânsızlıklar içinde çareler üreterek aşacak. Her karakterin temsiliyeti üzerine uzun uzun konuştuk. Fil- liğin) bu edilgenliğinden çıkıp etken olduğu, illa mağdur ola- Ama bir şekilde aşılacak. min senaristi Onur Orhan’ın da dahil olduğu metin okumala- (Marba) caksa da hayatın başka sert taraflarıyla karşılaştığı hikâyeler rı yaptık, kavramsal tartışmalar yaptık. Sette ufak tefek şeyler görmek istiyorum. u Sizi çok farklı rollerde izliyoruz... Yeşim Ustaoğlu’nun Onur Ünsal, dışında oyunla çok uğraşmadık. Rahat bir çalışma süreciydi. “Tereddüt” filminde sevgilisinden şiddet gören bir kadını Cemalettin çeşme’ye veda ederken... oynuyordunuz örneğin... Sonra “Bir Başkadır”da yine u Maalesef pandemiden sonra sahnelerden Çekmece ve geçmişinde şiddet görmüş, tecavüze uğramış uzak kaldık, hem izleyiciler hem de tiyat- u Google’a bakarsanız sizin hakkınızda şöyle sorular bir kadını oynadınız ama bu sefer köylü rocular olarak. Yavaş yavaş yeniden soruluyormuş: Funda Eryiğit Ermeni mi? Funda Eryiğit Sermet Yeşil bir kadındı ve kaderleri benzer olsa da oyunlar başladı ama bu süreçte estetikli mi? Funda Eryiğit Türk mü? Funda Eryiğit kaç var. Eryiğit, toplumsal konumları, sınıfsal kimlik- özel tiyatrolar çok zorlandı. Si- kilo?... Bunlara kısaca yanıt verip insanların merakını leri çok farklıydı. Sizce kadınların zin için nasıl geçti bu dönem, filmdeki rolüyle gidermek ister misiniz? sınıf, eğitim, ekonomik durum gibi neler hissettiniz oyunların İstemem. Kendimi bunların hiçbiri üzerinden tarif etmi- 26. Adana Altın farklı konumlarına rağmen hep oynanmadığı, tiyatroların yorum çünkü. Bir insanı tanımak isterken de merak ettiğim şiddet görmelerinin temelinde ne iflas edip kapandığı bu Koza Film şeyler değil bunlar. Tepkili bir cevapmış gibi duruyor ama yatıyor? zaman diliminde? değil, samimiyetle söylüyorum. Festivali’nde Yaşadığımız dünyanın kadını, di- Zorlanmanın ötesinde bir şil olanı yok saymasından kaynak- En İyi Kadın u “Son Yaz” sizin de çok sevdiğiniz bir dizi oldu, yanıl- durum var bence. Çünkü ba- lanıyor. Kadın sorunu sınıfsal olma- mıyorsam... Sosyal medyadan duygusal bir veda paylaştı- ğımsız tiyatrolar zaten zorla- Oyuncu ödülü nın ötesinde bir sorun. Her konum- nız. Neydi sizi bunca etkileyen? narak devletten hiçbir mad- almıştı. da farklı görünen ama temelinde ay- Güzel anlaştığımız, zaman içinde iyi bir uyum yakaladığı- di destek almadan, mucize- nı olan bir bastırılma söz konusu. As- mız bir ekip vardı. Başka bir şehir, yepyeni ilişkiler, başka vi bir gayretle oyun üretiyordu. lına bakarsanız, kişisel fikrim, kadın- bir hayat... Üzerinden çok uzun zaman geçmiş gibi geliyor Artık zorlanmadan değil, büyük dan bahsederken bir mağduriyet üzerin- şimdi. Çeşme’den ayrılırken iyi kötü birçok anıya veda edi- bir kayıptan bahsedebiliriz. Benim “Aden” filminden... den konuşmayı tercih etmemek. Hikâyeleri sahneye çıkmakla ilgili kişisel hisle- yormuşum gibi bir his yaşadım. Toplamında güzel bir tecrü- bir mağduriyet üzerinden değil, yaşamın içinde rim bunun yanında çok konuşulası şey- be olarak hayatımda yer edindi. emrah kolukısa uDistopya Bodrum’da açıldı u ‘Herkes Kaçırmayın anatçı Güven Kıraç’ın üçüncü kişisel re- Her Şeyin S sim sergisi Distopya, Bodrum Marina Yacht Club bünyesinde yer alan meRQez Art Alternatif Farkında’ Sanat Mekânı’nda açıldı. 20’den fazla eserin ol- azeteci ve yazar Anıl duğu sergi, 7 Eylül’e kadar ziyaret edilebilecek. GMert Özsoy’un yeni öykü kitabı “Herkes Her Şeyin Farkında” Everest etiketiyle raflardaki yerini 49. İstanbul Mü- u Piazzolla’nın aldı. Kitapta Türkiye’nin zik Festivali bünye- yakın tarihine, insanların 100. yılında sinde müzikseverle- hayatını sarsan toplumsal ri tango yüklü bir ak- olaylara dair öyküler var. tangolar şam bekliyor. 2 Ey- u ‘Küçük Anne’ sinemalarda lül akşamı Maximum Uniq u 80‘leri sevenler için Açıkhava sahnesinde yapıla- nceki filmi “Alev Almış Bir Genç Kadının cak konserde şef Tabita Berg- u ‘Tuna Kıvrımı’ sahnede ngel Olsen’in beş parçalık yeni EP’si “Ais- Ö Portresi” ile Cannes Film Festivali’nde bü- lund yönetimindeki BİFO, Ales” tam da 80’lerin müziklerini sevenler için. yük sükse yapan Celine Sciamma’nın yeni filmi iyatro Kooperatifi Yaz Buluşmaları kapsamında akordeon sanatçısı Martynas Olsen aralarında Billy Idol’ın “Eyes Without a Fa- “Küçük Anne” (Petite Maman) bu hafta Başka T30 Ağustos’ta Caddebostan Sahil Amfi Tiyatro’da Levickis’e eşlik edecek. Ağır- ce”, Laura Branigan’ın “Gloria” ve Alphaville’in Sinema’dan vizyona sokuldu. Günümüzün en “Tuna Kıvrımı” adlı oyun izleyiciyle buluşuyor. Gök- lıklı Piazzolla’nın eserleri ça- unutulmaz hiti “Forever Young”ın da bulunduğu heyecan verici yönetmenlerinden birinin ince çer Genç’in yönettiği, Fatih Al ve Emel Çölgeçen’in lınacak. (Başlama saati 20.00) beş parçayı kendi üslubunca yorumluyor. duyarlıklarla örülü bu filmini kaçırmayın. oynadığı oyunun başlama saati 21.00.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear