25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

20 NİSAN 2014 / SAYI 1465 3 Değiştiremeyeceğim şeyler üzerine düşünmem Ayşe Hatun Önal uzun bir aradan sonra “Çak Bir Selam” ile döndü. Gidişi gibi gelişi de ses getirdi. Önal, gözden kaybolduğunda hayata başka pencerelerden baktığını anlatıyor. Bir adım geri çekilip, sadece olanları gözlemlediğini söylüyor. Şimdi dinlenmiş ve arınmış. Olacağına inandığı her şeyi hayattan istiyor Ayşe Hatun Önal, zaten hayat da onu hiç mahcup etmemiş. A yşe Hatun Önal, Sony tecrübe edinmek için gerekli Music etiketiyle yayımlanan bir durum. Denize girdikten “Çak Bir Selam” single’ıyla sonra dinlenmişlik ve arınmışlık “Sustuysam” albümünün ardından hissiyatını hepimiz biliriz. İşte altı yıllık sessizliğini bozdu. Öyle bir bu ara verişler de benim için dönüş yaptı ki Murad Küçük dinlenmek ve kendimi yenilemek yönetmenliğinde çekilen “Çak Bir için şarttı, denize girmek gibi. Selam” klibi yayımlandığı günün Görünür olmanın huzursuz ertesinde Twitter’da TT oldu. Bu yanları fazla. Mankenlik ALİ DENİZ dönüş daha da epey konuşulacak dönemlerinde de bundan gibi. Önal, “Ben artık hayata daha mustariptiniz. Şimdi dengeyi USLU pozitif, daha olumlu bakmaya nasıl kurdunuz? çalışıyorum” diyor ve ekliyor, Görünür olmanın huzursuz “Kendimi olduğum gibi kabul ediyorum, çünkü yanı aslında çok fazla enerji kesişme noktası olasılıkları düşününce insan, ‘keşke’ ya da haline gelmemizden kaynaklı, bu durum özel ‘ama’ demeye başlıyor” hayatınızda izole olma isteğini getiriyor. Sadece “Çak Bir Selam” klibi olay oldu. Sizce size ait bir alan yaratmayı öğreniyorsunuz nedeni ne? zaman içinde. Sistemin bir paçası değil de Murad Küçük etkisi olsa gerek, Murad’la sistemi oluşturan bir parça olduğunuzu yaptığım tüm klipler hep ses getirdi. Açıkçası anladığınızda bir adım geri çekilip, sistem dışı bu klibin çekimleri öncesinde yalnızca Hakan durup, sadece gözlemci olabiliyorsunuz. Bu da Yıldırım ve Hakan Akkaya’nın tasarladığı kişinin dengeyi yakalamasına yardımcı oluyor. kostümlerimi biliyordum. Murad’la yoğunluğu Podyumu özlemiyor musunuz? Sınırlı yüzünden hiç bir araya gelememiştik. Sahne bir yer ve alan gibi görünse de asıl özgürlük sahne ne çekecek haberim yoktu ama iyi bir orada gibi. Ya da yaşadıklarınızın sizi şey olacağına emindim. Daha önce onunla özgürleştirdiğini düşünüyor musunuz? “Sustuysam” albümünden “Kalbe Ben” ve Çağla’yı (Şikel) podyumda yürürken “Çeksene Elini”de de birlikte çalışmıştık. görünce özlüyorum açıkçası. 10 yıl önceki aynı Uzun bir süredir sessizdiniz. Gözden istek ve arzuyla hâlâ podyumda yürüyor, her kaybolmayı seviyorsunuz. Gidiyorsunuz ve defasında bu enerjiyi görüyorum ve bu izlerken dönüyorsunuz? Neler yaptınız o sırada? bana da geçiyor. Nadiren de olsa arada bir Genelde insanlar yorulduktan sonra podyuma çıkıyorum ben de. dinlenme ihtiyacı hissederler. Dinlendikten Hayattan istediklerinizi alıyor musunuz, sonra ayağa kalkılır, soluklanmak ve güç nasıl çarpışmanız var günümüz ile? kazanmak için ara verir insan. Kendimi Benim hayatla çarpışmam, olacağına yeniledim, tecrübelendim, hayata başka inandığım her şeyi istemek ve inanmak başka pencerelerden baktım ve geri döndüm. üzerine. Hayatta genelde istediğim ne varsa Ara vermek kişiye yenilenmek için imkânlar aldım. Olmayanlar da hayrıma değildi ki sunar; enerji toplamak, güç kazanmak, olmadılar, çok şükür. İnsanlar kalıplar üstlerine biçilmiş üniformalar ile yaşıyor artık. Beden bile bir üniforma gibi. Hiç sıkılıp tamamen gitmek ya da bırakmak istediğiniz oluyor mu? Bu bahsettiğiniz şey zihin yorgunluğu ve yanlış düşünce kalıplarının vermiş olduğu bir sonuç. İnsan kendi düşüncelerinden sıkılabilir. Bırakıp gitmeyi bakış açılarından dolayı istiyor olabilirler. Ben artık hayata daha pozitif, daha olumlu bakmaya çalışıyorum. Bugüne kadar hiç konser vermediniz sanırım, yanılıyorsam düzeltin. Sahneye neden çıkmıyorsunuz ya da artık çıkacak mısınız? İlk konserim Koç Üniversitesi’nde Nil Karaibrahimgil ve MFÖ ile olmuştu, bununla başlamıştı. Sonrasında 10 bin kişilik bir izleyiciye ulaşan Burn festivalinde Birol Giray’la birlikte sahne almıştık. Ve çok keyifli geçmişti. Bugüne kadar hep istediğim kalitede işlere gittim, sahne tecrübem de azdı açıkçası. Şimdi ekibim tam gönlüme göre, bundan sonra sahnede de daha aktif olmak istiyorum. Açık sözlüsünüz, tutmuyorsunuz kendinizi. Bu başınıza hiç iş açtı mı? Açık sözlü olmanın nesi kötü ki sıkıntı çekeyim? Keşke herkes açık sözlü yaşayabilse. Açık sözlüyüm patavatsız değil. Patavatsızlık insanı zor duruma düşürür. Eğer karşımda maskeyle dolaşan bir insan varsa benim bu halimden rahatsız olur ancak. Bence en kötü gerçeklik bile ufacık bir yalandan, şüpheden daha acı değildir. “Keşke”leriniz mi daha fazla bu hayatta “ama”larınız mı? Kendimi olduğum gibi kabul eden bir karakterim var, diğer olasılıkları düşününce insan keşke ya da ama demeye başlıyor. Değiştiremeyeceğim şeyler üzerinde düşünmemeye çalışıyorum. En keskin dönüşünüzü ne zaman yaşadınız? En son iki yıl önce keskin bir dönüş yaptım hayatım ile ilgili. Hayatımın her döneminde keskin dönüşlerim oldu. Bu, cesaret gerektirir. Kesip atmayı severim. Eskimiş bir hayatı yenilemek için yapar bunu cesaretini yitirmemiş insanlar. Hayattan başka neler istiyorsunuz ya da neler var ilerisi için kafanızda? Huzur, mutluluk, sağlık, aşk ve başarı… Hayatta yapmak istediğim çok şey var, saymakla bitiremeyecegim kadar çok. Umarım hepsini gerçekleştirmeye fırsatım olur. l C M Y B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear