24 Kasım 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

24 TEMMUZ 2011 / SAYI 1322 9 CUMHUR YET PAZAR Ç N YAZDI ’in Ruby Lagerfeld Karl sarladığı er için ta Ateli askları, orsiklet k mot ’ın ipad c Jacobs Mar issoni’nin kılıfları, M rliklerine aianas te Hav pyeni kattığı ye ibi yorum g eceğimiz ekleyebil örn işbirliği adar çok ok sarımının moda ta ve . n var ki.. andığı ala uz çi kitlesi rtık takip A aşarmış ratmayı b ya an bu tip arkalard m ekliyor aberler b h ancia ile üketici. L t da bu. aptığımız y Özlem Süer Yeni lüksün yorumu oda dünyası farklı seviyelerde yeninin izini sürerken “daha keşfedilmedik ne kaldı?” sorusu hepimizin zihnini sorguluyor. Gerek etik değerlere ve çevreye duyarlılığa vereceği ağırlıkla, gerekse dijital teknolojinin sağlayacağı yeni ifade olanaklarıyla, yakın gelecekte moda hem tüketicilerinin bireysel kullanımını öne çıkaran hem de moda tüketicisini içinde yaşadığı toplum, çevre ile daha bağlantılı hale getiren bir estetik üretim alanı olacaktır. “Desigining for Emotions”: Duyular için tasarım alanı son yıllarda gittikçe daha çok araştırmacının ve firmanın üzerine eğildiği tartışmalı bir konu. Temel olarak kullanıcıların objektif değil subjektif ve değişen ihtiyaçlarını, tasarım ürünlerine bağlılıklarını ve satın alma kararlarının değişimlerini belirleme ve bunları tatmin eden çözümler sunmayı hedefleyen bir etkinlik alanı. ÖZLEM SÜER K MD R? Tasarımları dünya moda otoritelerince AvantGarde, NeoRomantik, Deneysel, Kavramsal ve disiplinler arası olarak tanımlanan Özlem Süer Tasarımcı Markası; çıkış öykülerinde farklı anlamlar barındıran ve izleyici algısında çoklu hikâyeler bırakan koleksiyonları ile her sezon Türkiye ve dünya moda platformlarında yer almaktadır. Özlem Süer, moda performanslarının yanı sıra; farklı disiplinleri kavramsal bakış açısı ile sentezlediği sanat enstelasyonları ile de dünya genelinde solo veya karma performanslar göstermektedir. Tasarımcı markası; gündüzden geceye uzanan çoklu kombin alternatifleri içeren hazır giyim, kırmızı halı davetlerine yönelik gece kostümleri, evlilik törenleri için gelinlik ve kişiye özel tasarımlar ile Türkiye ve dünya genelinde 150'yi aşkın prestijli konsept butik ve çok katlı mağazalarda moda takipçileri ile buluşmaktadır. plikten kumaşa giden yolculukta, tasarımın doğası ile uyum içinde geliştirdiği tek dil ile; drapaj tekniğini esas alarak oluşturduğu koleksiyonlar, aidiyet hissi veren her tasarımın ruhuna ait bir detay içeren tavrı ile zamansız duruşunu korumaktadır. Celebritylerin de takipçisi olduğu marka her sezon gerçekleştirdiği yaratıcı atılımlarla moda gündemindeki yer almaktadır. Özlem Süer tasarımcı markasının Nişantaşı Flagship mağazasında tasarımcıya ait tüm koleksiyonlar bir arada yer almaktadır. G M DENEY M TASARIMCILIĞI Buna benzer bir konuda, markaya duyulan “mantık dışı sadakat” konusunda Saatchi&Saatchi “lovemark” tescilli adıyla geliştirdiği kavram üzerinden hizmetler sunuyor. “Design and Emotion” alanı ise hizmet sektöründen, tasarıma ve üretime uzanan alanda çok daha kapsamlı ve derinlemesine araştırma etkinliği ve verileri sunuyor. Tasarımcı markası olarak uzun zamandır odaklandığımız “deneyim tasarımcılığı” kavramına yönelik çalışmalar içindeyiz şimdilerde… Ürünü ürün olarak sunmak amacından ötede işler çıkarıyoruz. Yani; tüketici ile ürünü bir araya getiren tüm etkenleri değerlendirip, onları tasarım süzgecimizden geçirip, ürüne ulaşacağınız ana kadar size bir deneyim bütünü sunmaya çalışıyoruz. Bu noktada Lancia ile marka felsefeleri olarak çok örtüştüğümüzü fark ettik. Cool’un peşinden giden; hep daha iyiye odaklanan ve yaşamı kolaylaştıran stil sahibi pratik çözümler üreten markalar olduğumuzu gördük… Ve yollarımız bu özel bir proje birlikteliği için kesişti… Moda tasarımı ya da tasarımın diğer alanları o kadar birbirine iç içe geçmiş kavramlar ki… Doğru enstrümanla buluştuğumuz takdirde; tasarımın her alanında özgürce ilerleyebiliyoruz… Karl Lagerfeld’in Ruby Atelier için tasarladığı motorsiklet kaskları, Marc Jacobs’ın ipad kılıfları, Missoni’nin Havaianas terliklerine kattığı yepyeni yorum gibi örnekleyebileceğimiz o kadar çok işbirliği ve moda tasarımının uzandığı alan var ki… Hatta artık; takipçi kitlesi yaratmayı başarmış markalardan bu tip haberler duymayı bekliyor tüketici… Normalde Coca Cola tüketmeyen bir birey bile sırf Lagerfeld yaptı diye şişeyi satın alıp evinin baş köşesine koyuyor… Tasarımın her alanına uzanıp, arzu nesneleri yaratmak üzere işbirlikleri geliştirmek en önemli akım... z bırakan işler yapmaya odaklıyız… O gün değil, her an marka takipçilerimizle temas kurmaya dikkat ediyoruz… lişkiyi başlatıp, birbirimizin hayatlarına dokunup, uzun seneler sürdürmeyi arzu ediyoruz ve birbirimizin aklında kalmayı istiyoruz… Biz tasarımcı markası olarak bu mottoları benimsedik… LANCIA ise; 100 yıllık tarihi boyunca kullanılan döşemelik kumaşlardan, karoseri renklerine, deri kaplamalarından tahta aksesuarlarına kadar otomobil modası yaratan ve “Lancia kumaş”, “Lancia mavisi” gibi terimleri hayatımıza taşımış bir marka.... Dolayısıyla iz bırakan, akılda kalan, hayatlara temas etmiş bir isim... Özlem Süer tasarımcı markası da renkleri, dokuları, markaya özel dokunmuş kumaşları ile tasarımları uzaktan görenlere bile kimliğini yansıtan kostümlerden oluşuyor… ki markanın da takipçilerinde iz bırakması en büyük ilhamım oldu… HAYAL ETT Ğ M Z KADIN Lancia sahibi bir Özlem Süer kadını hayal ettik… Bu kadın neler yapar, nelerden ilham alırı sorguladık ve gördük ki bu kadın hayatın tam içinde ve yeni lüksü yakalamak için hayata meraklı gözlerle bakan bir kadın… Gündüzden geceye uzanan çoklu kombin alternatifleri ve detaylarındaki farklarla ve kullanım kolaylığı ile hayatının her anında giymek için seçeceği master piece’ler seçtik.… Tiril tiril gündüz elbiseleri, yüksek belli salaş kesim bir pantolondan, kırmızı halı davetinde giyebileceği bir gece kostümüne dek uzanan geniş bir yelpazede 18 outfit. Özlem Süer renk paleti içine eklenen neon renklerden sürprizlerin göz kırptığı bir renk yelpazesi seçtik... Şehri hareket halinde ve stilinden ödün vermeden yaşayan dinamik bir kadın çıktı ortaya. Bu seçki yeni lüksün yorumu niteliğinde… Hayata katılan bir keyif, keşmekeşten uzaklaşıp kendimize ayırdığımız özel anlar gibi bir kaçış hediyesi… Farkındalık sahibi özel kişilere ulaşmasını dilediğimiz bir deneyim… G Taş Mektep’ten Özel Taş lköğretim Okulu’na aş Mektep, Tarık Akan’ın mezun olduğu ve 1991 yılında Özel Taş lköğretim ve Anaokulu olarak hizmete açtığı tarihi bir binadır. Zihinlerde hiç eskimeyen bir aktörün, madde dünyasından değer dünyasına geçmesini ve burada tutunmak adına verdiği mücadeleyi dinlemek için kapısını çalıyorum. Acaba Uyuyan Güzel masalındaki yakışıklı prens rolünden istifa eden bu insan, araba camına çarpan kelebeklere içerleyip duyarlılık ibresini çatlatmış olabilir miydi? Mümkün. Tarık Akan konuştukça bende uyandırdığı izlenim “kararlılık ve EBRU korkusuzluk”. Neden eğitim diyorum, açıklıyor: “Burayı ilk kiraladığımda GÜZEL Bakırköy Kültür Merkezi yapmayı düşündüm. Yıkamazsın, büyütemezsin, tiyatro salonu açamazsın, ama restoran, barcafe yaparsan, çok büyük paralar kazanırsın’ dediler. Kabul etmedim. Tam teslim edecekken, bir dostum ‘okul yapalım’ dedi”. Proje yaşama geçer. Eğitimci olmadığının altını çizen Akan “Sevgiye dayalı bir eğitim felsefesinde başarısız öğrenci yoktur” ilkesini korumak dışında varlığıyla gölge adam olur. T Türkiye’nin en beğenilen bir aktörü yılda 810 film çekerken neden diyorum? Neden sol adımla besmele çektiniz? Sakallı Celal’in betimlediği Doğu’ya doğru giden bir gemide Batı’ya doğru yürüyen insanların arasından, resmen denize atlamıştı; anlatıyor: “1970 döneminde artiz oldum. Bir fotoğrafla Türkiye’nin en çok beğenilen insanı haline geldim. Zengin aile çocuğunu oynuyorum, ama babam subay, yani ben zengin aile çocuğu değildim. Bu aşağı yukarı beş yıl devam etti, 50 film, ama kendimden sıkıldım”. O konuştukça yaşadığım benzer duygular ve denizde boğulmaktan ramak kala kurtulduğum günler aklıma geliyor. Ne sular, ne hayatlar, boğulmayı göze alan kaç yaşam vardı? “Hababam Sınıfı ikiyi çekiyoruz, yıkıyor ortalığı, ama Tarık Akan, Taş Mektep’te. ben ayrılmak istiyorum. Yaş 25! Büyük baskılarla Ertem Ağabey’i Anadolu’da bir film çekmeye ikna ettim. Şerif Gören’le Nehir diye bir filme başladık, Hasankeyf’te köprünün altında çalışıyoruz. Bütün köylü bağırıyor, bir baktım nehrin ortasında bir kafa batıp çıkıyor, atladım, çocuğu zorla kıyıya çektim, ama bir tuhaflık var”. Kıyıya çıkan çocuğun sürünerek yol aldığını duyunca, sözünü kesiyorum. Beni duymuyor: “Meğerse oğlan özürlüymüş, ayakları tutmuyor. Ben arkasından bakakaldım, bu nasıl bir şey diye. O olay, beni Güneydoğu’ya ve toplumsal sorunlara bağladı, ondan sonra bana gelen tüm teklifleri Güneydoğu’ya yönlendirdim” diyerek bitiriyor. Beni de bitiriyor. Böyle bir yolu seçmek risk almak demekti, parasız kalmak, şöhretin azalması, birilerinin nasırına basmak ya da birilerinin gözüne parmak sokmak! Bundan sonraki sıkıntılardan, hapiste geçen günlerden bahsetmek istemiyor. nsanlar yıllarca yattılar, lafı bile olmaz, bize yakışmaz deyince, konuyu okula getiriyor ve başarı ölçütünü soruyorum:“Yıl sonunda 60 çocuk mezun ederiz, bunun 58’i en iyi okulları kazanır. Çocukların bu başarıları da bir şey ifade etmez, çünkü burada özgür bireyler yetiştirilir. O çocukları takip ederiz, onlar üniversite bitirir, gelirler. 70 öğretmenimiz var, çoğu 1520 yıldır burada çalışır. Onlar da eğitim alır. Böyle bakılınca başarı birden bire olmuyor, yani istedim ve oldu diye iki kelimeyle anlatılamaz”. Sınıflar düzeyinde “Kitap Kurdu Diploması” alan çocukların cuma törenlerinde alkışlandığını duyuyorum. Altı yaş ve birinci sınıflar dışında, 300 kişi, sekiz ayda 15.411 adet ve 1.564.788 sayfa kitap okumuş. Her yılın sonundaysa 7080 kolilik kitaplar Güneydoğu’ya yollanıyor. Çantasız eğitim, izole çalışmaları, yabancı dil eğitimi, yaz projeleri, uyum yönlendirme, branşlaşma, veli sempozyumları, değerler eğitimi, atölye çalışmaları… Spor yarışmalarındaki madalyaları, 2010 ESOL ngilizce sınavlarında ilk üçe giren öğrencilerin derecelerini görüyorum. Tarık Bey, “Öldükten sonra arkanda bir şeyler bırakabiliyorsan ne mutlu sana” diyor ve keyiften olsa gerek iki çay söylüyor. G C M Y B C M Y B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear