23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

30 TEMMUZ 2006 / SAYI 1062 15 benzeri olmayan “Worcestershire sosu”, bizde “Acıso” adıyla pazarlanan “Tabasco” artık kolay bulunur ve aşina bir lezzet. Yerine acı kırmızı biberi toz olarak kullanmak ya da votkayı acı biber aromalı seçmek de mümkün. Ancak “Worcestershire” sosunun yerine geçebilecek bir lezzet yok. Bu yüzden bazı yerlerde satılan sosun peşine düşüp arayıp bulmak gerek. Bu sosun markasını araştırmaya da gerek yok zira gerçek Worcestershire sosu tek bir firma tarafından yapılıyor. Lea & Perrins tarafından üretilen sirke, pekmez, soya sosu, ançüez, soğan, sarmısak, acı kırmızı biber, karabiber, demirhindi, karanfil gibi tatların karmaşık bir bileşimi olan sosun formülü sır gibi saklanıyor. Ancak gizli olmayan ve esas tadı veren bir malzeme var ki, o da zaman. Sosun tadının olgunlaşıp güzelleşmesi için uzun zaman fıçılarda beklemesi, bir anlamda yıllanması gerekiyor. “Bloody Mary” ilk kez 1920’li yıllarda Paris’teki Harry’s New York Bar’ın barmeni Fernand Petiot tarafından yapılmış. Petiot, sonradan 1934 yılında New York’a gitmiş ve St. Regis Oteli’ndeki King Cole barında çalışmaya başlamış. New Yorkluların ağız tatlarına uyması için kokteyle yeni tatlar eklemeyi düşünmüş ve böylece bu özel iki sos devreye girmiş. Bunların yanı sıra toz haline getirilmiş kereviz kurusu ile lezzetlendirilmiş “kereviz tuzu”, karabiber, limon suyu ve acı toz kırmızı biber gibi lezzet katkıları da kokteyle eşsiz klasik tadını kazandırmış. İşte size akşamüstü hazırlayacağınız iyi bir ‘Bloody Mary’ sonrasında kokteylin lezzetini sürdürmenizi sağlayacak ateşli bir tarif. Bu tarifle votka ile domatesin ateşli beraberliğini yemek boyunca sürdürebilirsiniz. aylinoneytan@yahoo.com SOFRA MEKÂN Yakıcı serinlik Aylin Öney Tan Köşk bahçesinde kahvaltı K Y az günleri akşam saatlerinde iyi bir kokteyl içmek insanı ferahlatır, gün boyu bunaltan güneşin yakıcılığını serinliğe çevirir. Bazı içkiler ise serinletirken bir taraftan da insanın kanını oynatır, adeta ateşlendirir. Böylesi içkilerin içindeki malzemelerin bileşimindeki sihir bu kokteylleri çok özel kılar. “Bloody Mary” bu tür kokteyllerin başında gelir. Tuhaf bir şekilde yakarken insanın hararetini keser, insanın ateşini tetiklerken serinletir. Denizin tuzlu tadını hatırlatırken hafifçe genzinizi yakar, içinize deniz esintisini üfürür. Diri bir çakırkeyiflik verirken ruhunuzu başka diyarlara götürür, acısı aklınızı başınıza getirtir. Bu ateşli yaz dilberinin tadı elbette biraz da içindeki malzemelerin kerametinden gelir. İyi bir domates suyu ve kaliteli bir votka, yaz akşamlarına çok yakışan bu yakıcı serinleticinin temel malzemeleridir ancak ateşli dilberi elde etmek o kadar da kolay değildir. Temel malzemeleriniz ne kadar kaliteli olursa olsun, bunlarla sadece sıradan bir votkalı domates suyu elde edersiniz. İçkinin insanın kanını ateşleyen gizli silahları ise iki özel sos: Acı biber sosu “Tabasco” ve ondan da önemlisi eşi öşebaşı Restaurant ve Ocakbaşı, haftasonları Fenerbahçe’deki yerinde, İstanbul’un tarihi mekânlarından Kurukahveciler Köşkü’nün yemyeşil, ağaçlıklı bahçesinde keyifli bir kahvaltı alternatifi sunuyor. Yüzyıllık ağaçların gölgesinde, kuş sesleri arasında kahvaltı ayrıcalığı yaşatan Köşebaşı Fenerbahçe’nin kahvaltı mönüsünde; tulum peyniri, beyaz peynir, eski kaşar, siyah ve yeşil Penne alla Vodka (Votkalı Kalem Makarna) “Penne”, İtalya’da en çok sevilen makarna türlerinin başında gelir. Kelime anlamı olarak “kalemler” anlamına gelen, uçları verev kesik boru şeklindeki bu “kısa” makarna çeşidi özellikle yazın açık hava partilerinde kesinlikle tercihlerin başında gelir. Zaten aklı başında bir İtalyan, ayaküstü zor yenilecek spagetti, fettucine gibi uzun makarnaları böyle bir durumda asla düşünmez. “Votkalı Penne” püfür püfür yaz akşamlarında, kalabalık bahçe davetlerinde herkesi çok mutlu edecektir. Yapımı oldukça kolay olan bu makarna, birbirine zıt tatlar gibi duran domateskrema ve votka üçlüsünün oluşturduğu karmaşık ama uyumlu lezzetiyle şaşırtıcı bir ikram olacaktır. Bu tarifte lezzetler adeta birbirleriyle dans eder, sarmısaklı domates sosu krema ile yumuşarken, votkanın keskinliği makarnaya sofistike bir derinlik kazandırır. Domates sos ve krema ikilisi, “pembe sos” anlamına gelen “salsa rosa” diye de adlandırılır. “Salsa rosa” makarnalarda kullanılırken bazen kapari gibi tuzlu keskin lezzetler ile eşleşir, bazen de karides, somon gibi pembe deniz mahsullerine fon oluşturur. Bu nedenle votkalı penne tarifinize kıyılmış kuru domates, kapari gibi tatlar ya da somon füme, karides gibi deniz lezzetleri de ekleyebilirsiniz. Votkalı penne tarifinin ilk kez New York’ta yapıldığı iddia ediliyor. Bu farklı lezzet İtalya dışında gelişmişse de, İtalya’da da benimsenmiş ve yaygınlık kazanmış. Bir kez denerseniz sizin de sofranıza sık sık konuk olacağı kesin. 500 gr. (1 paket) Penne (kalem makarna), 5 irice Çanakkale ya da Ayaş domatesi, 3 diş sarmısak, 23 kaşık sızma zeytinyağı, 1 kutu krema, 1/4 bardak votka, 1 küçük acı kırmızı biber ya da 1/2 tatlı kaşığı pul biber, 1 silme tatlı kaşığı tuz, karabiber, birkaç tutam çok ince kıyılmış maydanoz Bu mevsim etli ve az çekirdekli domateslerin en güzel zamanı. Ankara’da oturanların Ayaş domatesi olarak bildikleri Çanakkale civarında da benzeri yetişen etli geniş domatesler makarna sosları için ideal. Bu domateslerin iyilerinden bulamazsanız, gene etli olan ve İtalyanların yaygın olarak kullandığı yumurta biçimli domatesleri de kullanabilirsiniz. Bu durumda büyüklüğüne göre 1012 adet domates kullanmanız gerekecektir. Domateslerin kabuklarını soyun. Kolay soymak için domatesleri kaynar suya atıp çıkarabilirsiniz. Domatesleri ufak doğrayın ya da rendeleyin. Sarmısakları ezin ve acı kırmızı biber ile zeytinyağında hafifçe çevirin. Yanmasına fırsat vermeden domatesleri ekleyin. Tuzunu da ilave ederek koyulaşıncaya kadar yaklaşık yarım saat pişirin. Sos iyice koyulaşınca kremayı ve votkayı ekleyin ve altını kapatın. Votkanın alkolünün biraz uçmasını istiyorsanız bir süre daha pişirmeye devam edebilirsiniz. Büyük bir tencerede bol tuzlu su kaynatın. Makarnaları kaynar tuzlu suda 9 ile 11 dakika arası kaynatın. Fazla pişmeyip hafif diri kalmasına dikkat edin. Makarnaları süzün ve asla sudan geçirmeden doğrudan votkalı kremalı domatesli sos ile karıştırın. Üzerine taze çekilmiş karabiber ve ince kıyılmış maydanoz serperek hemen servis yapın. Bu tarifte İtalyanlar alışılmış taze fesleğen yerine maydanoz tercih ediyor. Elbette fesleğen de kullanabilirsiniz. Ya da benim yaptığım gibi yapın. Votkalı makarnanızın yakıcı ‘Bloody Mary’ tadını taşıması için kereviz yaprağı kullanın. Turşu yapımı için yavaş yavaş pazarlara çıkacak olan kereviz yapraklarını ya da sap kerevizi bulamazsanız gene maydanoz kullanıp, aktardan alacağınız bir tutam kereviz tohumu ile gizli lezzeti yakalayabilirsiniz. zeytin, domates, salatalık, reçel, bal, tereyağ, yumurta, menemen, sucuklu yumurta gibi klasik kahvaltı çeşitleri yer alıyor. Kişi başı kahvaltı fiyatı ise 20 YTL. Ayrıca mekânda, büyükler kadar küçük misafirler de düşünülüyor. Çocuklar, oyun alanında, eğitmenler eşliğinde zaman geçirebiliyor. Fuatpaşa Caddesi Kurukahveciler Sokak Dalyan Fenerbahçe Tel: 0 216 363 58 56 Güne Kuruçeşme sahil yolundaki Kafes Garden’da başlayabilirsiniz. Kafes Garden, her pazar saat 11.0015.00 arası klasik kahvaltıdan salata, börek ve tatlı çeşitlerine uzanan geniş bir brunch keyfi sunuyor. Tel: (0212) 287 39 97 üstlendiği 75 resim, ressamın Kız Kulesi, Fenerbahçe ve Boğaziçi gibi önemli temalarını vurgulayarak onu hatırlatmayı ve tanıtmayı amaçlıyor. www.sanalmuze.org Kuruçeşme Arena, bu pazar 80’li yıllara damgasını vuran gruplardan Depeche Mode’u ağırlıyor. Konser saat 21.30’da başlayacak. Depeche Mode konserinin bilet fiyatı 95 YTL. Biletix: (0216) 556 98 00 Günü, mönüsünü bölgesel Türk ve Yunan mutfağına ayıran Cibali’deki Ottoman’da sonlandırabilirsiniz. Ottoman’ın, Haliç’i gören terasında güneyin çeşitli yörelerinden humus, Çerkez tavuğu gibi mezeleri, yoğurtlu kebap ya da tarhunlu peynir böreği deneyebillirsiniz. Tel: (0212) 631 75 67 azı vilayet merkezlerinde tek kütüphane olmadığı halde bazı küçük şehirlerde birçok kütüphane vardı. Bu kütüphaneler aynı zamanda bugün için umumun istifade edeceği eserlerden mahrumdu. Ekseriyetle yazma eserlerden mürekkep (oluşmuş) bu müesseseler birer kitap müzesi demekti. Maddi ve manevi kıymete sahip olduğuna şüphe olmayan bu eserlerin güzel bir şekilde korunması temin edilmekle beraber, yeni eserlerle takviye edilmesi Maarif Vekaleti’nce kararlaştırıldı. Bilumum kütüphanelere Maarif Vekaleti neşriyatından (yayınlarından) kitaplar ve mecmualar muntazaman tevzi edilmektedir (dağıtılmaktadır). Yeni tesis edilen müesseselerde bu neşriyat nüveyi teşkil etmektedir. Diğer vekaletlerce basılan ve neşredilen eserlerin de istifadeye sunulması için her kütüphaneye birer takım temin edilmektedir. Bilhassa Büyük Millet Meclisi tarafından neşredilen kanunların kütüphanelerde bulunmasına ehemmiyet verilmektedir. Kütüphaneler kısmen vakıflardan Maarif Vekaleti’ne devrolunmuştur. Bunların maaşları ve levazımı maarif bütçesinden karşılanmaktadır. Bir kısım kütüphaneler hususi idarelerce tesis edilmektedir. Memurların kuvvetlendirilmesi de dikkate alınmış ve bu senenin bütçesinde Beyoğlu Halkevi Kütüphanesi’nde bir kitap sergisi... maaşlara mühim bazı zamlar Şurada burada, yetersiz binalar içinde yapılmıştır. rutubetten yıpranan eserleri, müsait Ankara’da büyük bir devlet kütüphanesi binalarda birleştirmek muvafık (uygun) vücuda getirmek için tertibat alınmıştır. görüldü. İstanbul’da 81 kütüphane, 22 Geçen sene 10 bin cilt kadar eseri ihtiva kütüphane halinde toplandı. Tarihi bir eden bir müessese bugün 70 binden ziyade kıymeti haiz eserleri toplayabilmek için kitaba malik bulunmaktadır. Daha sonra da müsait binaların taharrisi (araştırılması) Mısır’dan 47 sandık derununda (içinde) emredildi. Anadolu’da bu suretle 158 kıymettar bir kütüphane gelmiştir. kütüphaneden 62’si birleştirildi. İhtisas erbabına (uzmanlara), her ilim Kütüphanelerin teşkilatı, umumun şubesine ait fihrist tetkik ettirilerek ihtiyaç ihtiyacını temin edecek surette muntazam tesbit edilecek, ona göre eserler istenecek ve bir şekle ifrağ edildi (dönüştürüldü). satın alınacaktır. Vekaletin teşebbüsüyle Bursa, Burdur, İstanbul’daki umumi kütüphanenin bu Akhisar ve Kırklareli’nde yeni kütüphaneler suretli takviyesi düşünülmektedir. inşasına başlanmıştır. 4 Temmuz 1926 Pazar Umumi kütüphaneler B sergisi için çalıştı. Ana tema olarak “el” konusunun işlendiği 100’ü aşkın çalışmadan oluşan sergi Pera Müzesi’nde görülebilir. Tel: (0212) 211 41 00 Eczacıbaşı Sanal Müzesi ise 18481906 yılları arasında yaşamış olan İstanbul ressamı Mıgırdiç Givanian’ı 100. ölüm yıldönümünde retrospektif bir sergi ile anıyor. Küratörlüğünü Garo Kürkman ve Haşim Nur Gürel’in Caddebostan Plajı, temizlenmiş denizi ve iki bin kişilik kumsalıyla sıcak günlerin en rahatlatıcı mekânlarından biri. 25 soyunma kabini ve duşun bulunduğu plajda şemsiye ve şezlong ücretleri 12 YTL. Ayrıca sahilde açlığınızı yatıştırmanız için büfeler de var. Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi öğrencilerinin elleri, “EL/LE” Hazırlayan: CANAN ONURAL sudoku.okulu@gmail.com YANITLAR Haftanın kolayı Haftanın kolayı Haftanın zoru Haftanın zoru Yanıtlar sağ sütunda... CUMHURİYET 15 CMYK
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear