05 Kasım 2024 Salı Türkçe Subscribe Login

Catalog

Teknoloji PolitikBilim lykutGöker 100 dolarlık laptop tanıtıld Tanol Turkoğlu (TanolT@yahoo.com) luslararası haber ajansları sağolsun, 28 Ey 1 ü l ' d e ABD MIT'de yapılan konferansta bahsedilen bir konuyu tüm dünyaya haber olarak geçtiler de bizim basınımız da 100 dolara çocuklan laptop sahibi yapma konusuna ilgi gösterdi. Ancak kopyala/yapıştır yaklaşımının doğal sonucu olarak, böyle bir konunun bizim ülkemizde kime ne faydası olacağı, ya da bizim ülkemizin de bundan istifade edip edemeyeceği, edecekse nasıl edeceği hususlan, habere konu olan olayla pek ilişkilendirilemedi. Hal böyle olunca da 100 dolara çocukları laptop sahibi yapma olgusu, uzaktan hoş gelen bir ses olarak yerini alacağa benziyor. Çinli, Hintli, Mısırlı çocuklara ö'zgü... Geçtiğimiz aylarda detaylı bilgisini verdiğimiz, ilköğretim çağındaki çocuklara devletin ucuz maliyetli laptop verebilmesi ve böylece kendilerini yarının dünyasına hazırlaması yönündeki en ciddi projelerden biri olan MIT Media Laboratuarlarının liderliğindeki 100 Dolara Laptop Projesi konusunda Eylül ayının son haftasında MIT'de yapılan bir konferans ile daha geniş kitlelere tanıtıldı. Projenin beyin takımını oluşturan MIT Media Laboratuarlan kurucusu Prof. Dr. Nicholas Negreponte ile arkadaşları sadece konsepti tanıtmakla kalmadılar; aynı zamanda 100 dolara mal olacak laptopun neye benzeyeceği konusunda da görsel malzemeyi meraklılara tanıttılar. Her ne kadar bizim basınımızda bu görsel malzemeden en renkli (ama konuyla en uzak ilintili) olan tipik laptop resmi kullanıldıysa da sadece haber ajanslarını değil de konuyla ilgili web sitelerini biraz araştırınca ortaya konuyla daha ilintili olan dîğer görsel malze u; meler de çıktı. Mesela bu sayfalarda gördüğünüz birinci resimde laptopun elde nasıl taşınabileceği görülmektedir. Keza ikinci ve üçüncü resimlerde laptopun çeşitli şekillerde nasıl kullanılabileceği (tablet pc, elektronik kitap, normal laptop olarak), dördüncü resimde ise elle çalışan pil ile elektrik kablosunun taşırken nasıl çanta askısı olarak kullanılabileceği gösterilmekte. Yapılan tantıımda ve resimlerde de görüldüğü gibi cihaz elektrik olmayan bölgelerde 1:10 orantı ile elle kurmalı pil sayesinde de çalışabiliyor. Eski manyetolu telefon gibi yandaki kulbunu örneğin bir dakika çevirdiğinizde bu 10 dakikalık bir enerji üretebiliyor. Cihazlar aynı zamanda düşürmeye karşı dayanıklı malzemeden üretilmesi planlanmakta. Bir de çalınmalara karşı öyle bir şekilde tasarlanacak ki çalınan laptopun bu 100 dolarlık laptop olduğu herkes tarafından bilinecek (böylece yeniden satılmasının güçleştirilmesi hedefleniyor). Bir başka güvenlik aracı da her laptopun üstüne sahibi olan çocuğun adının çıkarılamaz bir şekilde kazınması. Bu cihazlar 2006 yılında konuya ilgili gösteren ilk ülkeler olan Çin, Hindistan, Brezilya, Mısır gibi ülkelerde kullanılmaya başlayacak. Yeniden anımsatmakta fayda var; 100 dolara laptop imal etmenin amacı bu işten para kazanmak değil. Daha ziyade hacimli alım sağlayarak yüzlerce dolar civarında olan maliyeti bu rakama çekebilmek. Bunu yapmak için de işin içinde ülkelerin hükümetlerinin olması gerekiyor. Örneğin ülkemizde başbakanlık, Tübitak ya da eğitim bakanlığı gibi bir üst düzey hükiimet kuruluşu yer almalı. Keza verilecek siparişlerin de en az bir milyon adet olması gerekli. Eylül ayında MIT'de yapılan konferansta Negreponte, on ya da yirmi dolarlık bir telif almak kaydıyla bu cihazlan imal etme sürecinde özel sektörü de dahil edebileceklerini söyledi. Amaç daha çok öğrenciye bu cihazlan ulaştırmak. Her ne şekilde olursa olsun, ilköğretim çağındaki çocuklarımızın eline vereceğimiz birer tane laptop onlara gelecekleri ile ilgili yapabileceğimiz en iyi yatırımlardan bir tanesidir. 'Sümerbank Tarihten Siliniyor Artık, Bitirdik...' 28 Temmuz 2005 günlii Milliyet gazetesinde yer alan bir haberde Bakan Unakıtan'ın "Yakında Sümerbank tarihten siliniyor artık, bitirdik. Elinde bir şey kalmadığı gibi, ismini de kaldırıyoruz. İsim hakkını satarız o başka..."dediğiyazılıydı. Işçisendikalarının ve Turksanayiinin öndegelen temsilcilerinin Bakan'm kullandığı ifadeye tepki göstermelerini beklerdim; böyle bir tepki gelmedi. Niçin tepki beklerdim, nedenini söylemeden önce şunu belirteyim: Bakan boş yere böbürlenmiş; çünkü, "Sümerbank) bitirme onuru" aslında kendilerine ait değildir. Bu "onur", özellikle 1980'li yıllardan itibaren Sümerbank [SB] fabrikalarında ekonomik ve teknolojik ömürlerini dolduran makinaları, üretim hatlannı yenilememe karannı veren ve bu kararı uygulatan siyaset adamlarına ve iktidar sahiplerine aittir. Her makinanın ekonomik/teknolojik bir ömrü vardır. Fabrikanızın makinaları ekonomik/teknolojik ömürlerini doldurdukça onları yenilemiyorsanız (yenileme yatırımı yapmıyorsanız) ve değişen ekonomik ölçeği yakalamak için mevcut üretim kapasitenizi yükseitmiyorsanız (tevsî yatırımı yapmıyorsanız); zâten, fabrikanızı kapatmaya karar vermişsiniz demektir. 0nun için "SB'yi bitirme mârifeti", aslında bu tür yatırımları yapmama karannı verenlere; bunu uygulatanlara aittir. Fabrika öldükten sonra nasıl olsa onu gömen biri bulunur. Hurdacılar ne güne duruyor? "Tarihten silme" Bakan için bir böbürlenme vesilesi olabilirdi; ama, burada o da geçerli değil. Çünkü, "bitirilen SB" geçmişte önemli bir rol oynamışsa, tarihten silinmesi değil; ancak, tarihte hak ettiğiyeri alması söz konusu olabilir. SB'nin, sanayimizin kurulmasında, gelişmesinde tarihsel bir rol oynadığını, düne tarafsız gözle bakan herkes bilir Özellikle tekstil sanayiimiz için SB tam bir okul olmuştur; mühendis, usta, yöneticı yetiştiren bir okul. Türkiye'ye fabrika kurmayı, sınaîüretimi, sanayiciliği öğreten bir okul. "Sümerbank" adını daha çok, bu kurumun özelleştirilip hortumlanan bankası vesilesiyle duymuş olan pek çokgenç okur, SB'nin Türkiye'deki demirçelik; kSğıt ve refrakter malzeme (ateş tuğlası) sanayilerinin de kurucusu olduğunu ya da SB Gemlik Sunğipek [imlâ hatası yok; özgün adı bu] Fabrikası'nın kimya sanayiimizin kuruluşunda rol alan pek çok mühendis için okul görevi gördüğünü de bilmez. Özelikle bu okuyucular için, iki hatta sonra, SB'nin 1973yılında çekilmiş bir fotoğratını sunacağım. Bu yılı özellikle seçtim; çünkü, 1973, SB fabrikalarının teknolojik olarakyenilenmeye ve tevsî edilmeye başlandığı Birinci ve ikinci Beş Yıllık Kalkınma Plânı dönemlerinin arkada bırakıldığı (196367; 196872); aynı türyatırımların süreceğı Üçüncü Beş Yıllık Kalkınma Plânı'nın ise (197377) başladığıyıldır ve SB o tarihlerde tam anlamıyla hayattadır. Gelelim, belirttiğim kesimlerden niçin tepki beklediğime. 1972 sonu itibariyle, SB'nin istihdam ettiği kişi sayısı 41.048'dir. (Bugün otomoliv ana sanayiimizin istihdam ettiği kişi sayısı 40 bindir.) 41.048 çalışanın 36.290) işçi statüsündedir. Bu kadar işçiye on yıllarca iş imkânı sağlayan bir kurum tarihin sayfalarına aktarılırken, ey benim sevgili işçi sendikalarım, hiç olmazsa sizlerin, Sayın Bakanı saygılı olmaya dâvet etmeniz gerekmez miydi? Ve sanayimizin saygıdeğer temsilcileri... Girişimcilik kültürü ve yeterli sermaye birikimi olmayan bir ülkede ilk sınaî bilgi ve deneyim birikimini zihinsel sermaye yaratmak amacıyla kurulan ve Türk Sanayii'nin kurulup gelişmesinde önemli işlevler gören bir kurum tarihin sayfalarına gömülürken biraz saygılı davranılmasını sizler isteyemez miydinız? Sanayicilerimiz tarihsel bellekten bu denli mi yoksun? Eğer öyleyse, gücünü bilim, teknoloji ve sanayide güçlü olan uluslardan alan küreselleşme rüzgârları, önüne kattığı Türk Sanayicilerini de kolayca silip süpürecek demektir. 0 zaman da, "Yakında Türk sanayi burjuvazisi tarihten siliniyor artık, bitirdik. Elinde bir şey kalmadığı gibi, ismini de kaldırıyoruı. isim hakkını satarız o başka..." dıye demeç verecek bir bakan çıkar herhâlde; ama, ona tepki gösteren çıkar mı, bilemem http^/mw.inovasyon.org SÜMERBANICI BİTİRME MARİFETİ. TEPKİSİZLİK... 969/9 15 Ekim 2005
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear