Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
Aylak Bilgi Tahir M. Ceylan Hız... Dunya değiştı, durup duşunenler değil, hızlanıp yetışenler "kazanmaya" başladı Yollarda arabayla şeritten şerite hızla "makas" yapan suruculer; bırısı uçaktan ınerken otekının uçağa bındiğı ve havaalanında ancak opuşmek için vakıt bulabılen evlı çıftler; borsada bır saniye geç emir verdiği için dipten "mal" toplayamayan yatınmalar; bılgısayan yavaş olduğu için, sanal sevgilisini "oteki"hızlıya kaptıran "chat"mudavimlerı, hepsı hız esındır. Heran heryerde bulunmak, her şeye dokunmak, her lafa atlamak, boylece kendını uzatıp yayarak çoğaltmak ve neredeyse ışık hızına doğru boyut değiştirmek gunluk hayatımızla sarmaş dolaş oldu, Ah nerede o eski sukun gunleri, nerede o kosnul havalar. Sevgılıye bırgoz suzmek uğruna, saatlerce voltalanan sokaklar, en olgun seslerin bıle duyulduğu zıfırı karanlık gecelerin denn duşunmeleri ve nerede kaldı çiftlerın sevışmeden once uzadıkça uzayan, bakışma, oynaşma, kızışma devreleri? Artık bitti, artık kimse duşunmuyor, kımse kadın ıçın sokak arşınlamıyor, kımse uzun uzadıya bakışıp oynaşmıyor. Kadınlar, yureklerını ısıtan ilk erkekten, ilk saat ıçınde asansorde hamıle kalıyor; yazık. Bu hızlanmanın ınanın bize kazandırdığı bır şey yok. Bir yerden bir yere iki saat evvel varırsak; cep telefonlanyla bırbırımize hemen ulaşırsak ya da bir erkek bir kadının içine tanıştığı an girerse bunun hiçbırımızın yaşamında doyurucu bır yonu yoktur. Eğer hızın yaşama varsa bır etkisi, bu olsa oisa onu eksıltmek biçımındedir. Uzun boyun avantajı boylulardan daha hızlıydı Ustelık uzun boylular ıkıncı eşlerını kendılerınden daha genç bayaniarld yapma egılımı taşıyordu Bılım adamlan bulgulannı "Behavıoural Ecology and So cıobıology ısımlı bılım dergısının son sayısında yayunladılar 'Erkeğın cazıbesı artıkça ilk evlılıgını bozma olasılığı da artar' dıye konuşan Mazur Uzun boy evrensel olarak ış hayatında fazla prım yapan bır ozellıktır Bunun nedenını bılmıyorum Başka çalışmalar da uzun boylu erkeklerın ış hayatında daha başarüı olduğunu gosterıyor Ayncd uzun boylular duşmanlannı sındırme konusunda daha avantajhdır Ancak butun bu saydıgımız avantajların dayanak noktası gerçek degıl hayal urunudur Kısaca kadınlann uzun boyluları tercıh etmelerının ardında mantıklı bır nedenın yattıgını sanmıyorum dıyor Unıversıty of Newcastle upon Tyne nın Evrım ve Davranış Araştırmaları Bolumu nden John Lazarus uzun boyun tercıh edılmesımn altında uzak atalarımızm alışkanlıklannın yattıgını ılen suruyor Lazarus şoyle konuşuyor Şu andakı yaşam tarzına gore bu son derece mantıksız bu tercıh Bırıkı modern çalışmaya dayanarak evrımsel baglamda değerlendırmelere kalkışmak yanıltıcı olabüır zun boylu erkekler kısa boylulara gore daha fazla sayıda çocuk sahıbı olur, çunku daha fazld sayıda eşe sahıptırler New Kundera'nın dediği gıbi "hız ile unutma, yavaşlık ıle anımsama arasında gızli bır ilişki vardır". Hızlı yaşayanların, kişisel tarihlerıyle bağlarının zayıf York Syracuse Unıversıtesı'nden Allan Maznr ve Almanya Marburg Unıversıtesı nden Ulrich ladığı, kendilerını unutup gittikleri, oradan oraya uzanan yollar, bası sonu olmayan kesık kesik duşunceler ve duygusu tonu olmayan sesler arasında şekil Mneller ın bırhkte yuruttuğu bır araştırma, uzun siz ve sebepsız asılı kaldıklan sezılır hep Hem sebepsiz, hem de şekilsiz kalırlar boy ve çocuk sayısı arasındakı ıhşkının uzun boylular açısından evrımsel bır geçmışı olduğunu orçunku yavaş ınsan, yoğunluğundan oturu yavaştır, hızlı ınsansa hafıflığinden oturu hızlı. Hafiflik ise hiç kimseye bır şekıl vermez, bır sebep yuklemez Ne ka taya çıkarttı Çunku boy uzunluğunun yuzde 90 oranında kalıtsal olduğu duşunuluyor dar geçmişımızı hazırlıyorsak ve ona bağlıysak, ondan yola çıkarak ne olçude Bu ıkı büım adamı ABDde unlu West Poınt geleceğı yorabılıyorsak; yani ne kadar yavaş ve yoğunsak, tek bir yone değışaskerı akademısınden 1950 yılında mezun olan mez bıçımde donmek için o kadar sebebimiz ve de sankı bır heykeltıraşın otuz bır grubu mceledı Sonuçta sınıfın uzun boylıüanyılda yapıp bıtıremedığı bır heykel kadar anlamlı bır şeklımız vardır! nın rutbelenne bakmaksızın daha fazla sayıda ço Neden yavaş insan doludur? Hepimizde olmuştur hızlıca yururken, aklıcugu oldugu ortaya çıktı Uzun boylular aynca bomıza bir şey gelir ve birden yavaşlarız, çunku ancak yavaş yuruyerek konuyu şanma ve yeniden evlenme konusunda da kısa kafamızda detaylandırabiliriz. Araba kazalarını da hep kafamız dalgınken, yeni bir şeye yoğunlaşmışken, arabaya dikkat edemediğimiz zamanlarda yaparız. Yoğunlaşma yavaşlamayı zorunlu kılar. Heyhat, günumüzde tek bir konuda yoğunlaşıp zevkinı de, aşını da oradan çıkartan, özeni, duruluğu, dinginliği, ozgunluğu ve yavaşlığı başımızda fır fır donen "hızlı kureselleşme" bayağılıklarıyla değişmemiş kaç kişi var? Gezgin, diplomat, nalbur, murebbiye ya da aşçı olun farketmez, hep kendiniz sanki bir yerlere yetişemeyecekmişsiniz, sankı bir şeyleri eksik bırakmışsınız, sanki bir şeyleri kaçıracakmışsınız gibi hissedersiniz bugunun dunyasında. Bir ınsanın omrunun boyle geçmesi ne kadar tuketici ve kendine saygısız bır oyundur. Hızın hepimızi kimliksiz, tanımsız bırakmaktan başka hıçbir haltı yok aslına bakarsanız. Hız hepimızi birhızann pulanyasından çıkmış tek tip çıtalara benzetti gıtti. Ben bugun ChampElise, Taksim ve Tuna Nehri kenarındaki kafelerde konuşulan konuların tamamen aynı olduğunu duşunuyorum. Bu ne sığlık, yerel kulturlere ne buyuk ıhanet ve yaşamı var eden farklılıklara karşı ne buyuk toplu gaflettir. Hepimiz Anna Visi dinliyoruz, julia Roberts sevıyoruz, fon dü peynir tadıyoruz, çocuklarımıza Barbı bebek alıyoruz, herkesle Bodrum'da buluşuyoruz ve hepimiz, birbirinin tamamen aynısı apartman dairelerinde oturuyoruz, bindiğimız arabalar aynı, içtiğımiz sular bile aynı şişeden. Bunca aynılığın ıçinden farklı ve ozgun ne çıkabılır ki? 0 zaman benım konuştuğum kişi benim tamamen aynımsa ben onunla neden goruşmelıyım ki? Size bir şey söyleyeyim mi, hız bizi hiçbir şey yapmadıysa bile, bir kutunun ıçine sıralanıp bestelenmiş sardalya balıklarına donuşturerek gulunç duruma duşürdü. Gulünecek durumdaki hiçbir kadın ya da erkeğe kımsenin gonul yaktığı daha gorulmemiştir. Kadınlarla erkekler arasında, bugunlerde zaten pek tavsamış bulunan gonul oyunları da bitti mi ondan sonra geriye insan için yaşanacak çok az şey kalacaktır. Hele bır de insan kopyalamaya başlarsak, duğunleri bile ya gelinsiz sadece damatla ya da damatsız sadece gelınle yapmamızın da hiç mahsuru olmayacaktır. Ne hoş değil mı!. Merak edilmesın, sosyal hayattaki bu tek tıp ınsanın, biyolojik bir tek tipliliğe dondurulmesı de mumkunu yok eksık bırakılmayacaktır. Hepimiz pek tabii ki çocuklarımızın en akıllı ve en guzel olmasında ısrar edeceğiz Bu ısrarımızı, genetik uzmanları gerı çevirmeyecek ve bıze kesme şeker tanelerı kadar birbirine benzer evlatları elbette ki vereceklerdir!.. Işte o gun, yeryuzünü yaratanın, yeniden aşağıya inip, her şeyi silbaştan duzenlemesi ve dunyanın yenı duzenini ınsanoğlundan alıp, çalışkan bir böceğe bırakması pek adaletsız olmayacaktır!.. 740/8 alabalık bır mekanda tanımadıgınız bırı ıle hiç gozgoze geldınız mı' O kışının sıze baktıgını gozbebeklerınden degıl gozlerının akından anlarsınız Son gunlerde Japonya'da yapılan bır araştırma ınsanın dışındakı prımatlann gozlennın bır savunma mekanızması olarak tamamen koyu renkh olduğunu ortaya koydu Insan gozunun ırıs (gozbebegının etrafındakı renkh kısım) çevresındekı bolgede renk maddesı bulunmaz Bu bolgeye sklera (goz akı) denır Prımatlarda ıse goz akının bulunduğu kısım bol mıktarda pıgment ıçerdıgı ıçın koyu renklıdır Hayvanlarda skleranın nıçm koyu renk olduğunu keşfetmek ıçın Tokyo Teknolojı Enstıtusu nden Hlroml Kobayafi ve Şlro Kohfima Japon Inuyama Maymun Merkezı'nde yenşünlen 81 pnmat turunun goz anatomılerını ınceleyerek ınsanlannkı ıle karşılaşürdı Insanın dışındakı prımatlarda skleranın ırıs veya yuz derüerının rengınde olduğunu ortaya çıkartan bılım adamlan, ınceleme ursatı bulamadıklan prımatlann da buyuk bır olasılıkla aynı U Biri bizi gözetliyor K ozellığe sahıp olduğunu behrtıyor Insanlar goz sklerası ten ve ırıs rengınden daha açık renkte olan tek turdur Bu nedenle ıns butun dıkkatlerı uzenne çeker Sonuçta ınsan gozlerı bakışlan gızlemek ıçın degıl tam tersı sınyal gondermesı ıçın ozel olarak tasarlanmıştır Bıyologlar, ınsanın dışındakı prımatlann gozlerının koyuluğunu, parlama olasüığına karşı vucudun gebştırdığı doğal bır kamuflaj olarak değerlendırıyordu Ancak Japon ekıbı gece avlanan turlerın de gozlennın koyu renk olduğunu keşfedınce kamuflajdan başka gerekçelenn de varolabıleceğını duşundu Bu baglamda akla en yakın gerekçe hayatta kalmak ıçın duşmanlan şaşırtma gerekçesıydı Pnmatın hangı yone baktığı bellı olmayan bakışlan av peşındekı duşmanı ıçın caydıncı bır etmendur Avının kendını gorduğunu sanan avcı hayvan, tuzak kurmaktan vazgeçerek yolunu değıştınr Oysa ınsanlar soz konusu olduğunda bakışlann bellı bır hedefe kenetlenmesı ve bakılan kışının bunu farketmesı buyuk avantaj sağlar Bır ınsanın bahşlanmn belh bır yone bakması üetışım ve gelışmış bır ışbırlığı ıçın gereklıdır Bakma yonunun bellı olması sayesmde kımlerın sızınle ılgılendığını anlarsınız dıye konuşan Kobayaşı, 'İnsan duşmanlarına karşı oldukça donanımlıdır, çunku vucut boyutlan ve sahıp olduğu gelış mış sılahlar nedenıyle dığer prımdtlar karşısında ustun bır konuma sahıptır Bahşarak sınyal gonderme olgusu 'Homo' turu ıle bırhkte doğmuş olabüır' dıyor Kohşıma ve Kobayaşı dığeı prımatlara hyasla ınsanldnn goz kurelerını daha hızlı ve anı dondurebüdığını behrtıyor Oysa ku çuk prımatlar başlarını oynatarak bakışlannın yonunu değıştırır