05 Kasım 2024 Salı Türkçe Subscribe Login

Catalog

olanlar! saatın davranışı bu şekılde nasıl etkıleyebıldı gını bulmaya çakşıyoılar Reppert'ın elobı bunu açıklayabılecek olan de Lewy, hastalarını sabah 2 saat boyunca 2,500 luksluk (guneş dogmadan hemen on cekı dogal aydınlıgın şıddetı) ışıga maruz bırakü Gunumuzde, SAD hastalanna uygulanan terapı her sabah 30 dak 10,000 luksluk (guneş dogduktan 40 dak sonrakı dogal ışı gın şıddetı) ışıga maruz bırakmak Terman'ın grubu bu tedavıyı gelıştır meye çalışıyor ve yenı bır terapı şeklı buldular bılgısayara bağlı bır ışık sıstemıyle bırlıkte hastanın yatak odası her sabah dogal guneş ışıgı gıbı derece derece artan ışıkla ay dınlatüıyor ve çalışmalar bu tedavı şeklının gerçekten ışe yaradıgını gostenyor Bu teddvıyı deneyenlerden bırı olan jason, gozlerı kapalı olsa bıle ışıgın dogal ortamdakı gıbı derece derece artışını algüayabıldıgını ve bırkaç gun ıçınde depresyon belırtılerının azalmaya başladıgını ve uyku alışkanlıklannın gerı donmeye başladıgını soyluyor Bıyolojık saatın nasıl çalışngını açıklayan bu tıp çalışmalann sonuçları sadece depresyon tedavısınde degıl, daha pekçok alanda bılım adamlannı aydınlatacağa benzıyor Ornegın, kalp krızı rıskı gunun bellı saatlerınde bır sınyalle bırlıkte artıyorsa bu smyab engellemenın bır yolu olabüır mP Acıkmanın zamanlamasını ayarlayarak şışmanlıgı engelleyebılır mıyız' Bebegın sade ce hangı gun degıl, hangı saatte Zümrütten akisler A. M. C. Şengör Biljm adamı, deprem ve Türk medyası Gazetecilik hakkında yıllardır duyduğum, herkesın bılmediğini, öğrenemediğini, bulamadığını ortaya çkartmanın ve topluma duyürmanın bu mesleğin en birinci amacı olduğudur. "Bir köpeğin bir insanı ısırması haber değeri taşımaz, buna mukabil bir insanın bir kopeğı ısırması haber değeri taşır" sözünün haberciliğin en temel felsefesinı dile getirdiği söylenir. 17 Ağustos Izmit depremi muazzam bir haber kaynağı olabilecek potamiyelde bir olaydı. Öyle de oldu. Günlerce ve gunlerce televizyon ekranlan, radyo hoparlörleri ve gazete, mecmua sahifeleri bu doğa olayının ve insan felâketinin haberlerini taşıdılar bizlere. Fakat her ne hikmetse, seyreden, dinleyen veya okuyan insanları "aaa, bu da varmış!" veya "bak bundan hiç haberimiz yoktu!" yahut "bu aklımıza mı gelirdi?" dedirtecek tek bir haber dalgalanmadı. Depremde olen, yaralananlar, parçalanan aileler, mahvolan servetler, depremin açığa çıkardığı ihmal ve düzenbazlıklar, depremin fırsat yarattığı suiistımailer....Bunlar elbet haberdir. Ama bir deprem anında beklenmeyen birşey değillerdir. Dolayısıyla bunlar sıradan haberdir. 17 Ağustos'tan beri medya sıradan haber vermede müthif bir yarış içine girmiştir. Televizyonlarda sayısız bilim adamıbu arada bendeniz deboy göstermiş, bunlann değerli fıkirleri alınmi}, hatta bazılarınınki âdeta tefrika edilmiştir. Halk söylenenleri bazan ilgi, bazan dehşet, bazan da bıkkınlıkla dinlemiştır. /j/ bılenler, söylenilenlerin ekserisinin yersizliği, zamansızhğı, yanlıslığı, hattâ düpedüz zırvalığı karşısında karamsarlığa ve ümitsizliğe kapılırken, bilmeyenleri de söylenenlerin tutarsızlığı nedeniyle korku alıyordu. Halk kime, hangi söze niçin ve nasıl güvenecekti? Bilimle halk arasında bir vasıta olması gereken medya niçin burada belirli bir Bilimle halk sekilde iflâs ediyordu? Aynı medya yıllardır üniversitelearasında bir vasıta rimiz hakkında yazı yazmıyor muydu, olması gereken programlar yapmıyor muydu? Bu yazı ve programlan hatırlayanlann hafızalamedya "deprem" nnda medyanın universitenin kalitesini, konusunda da verdıği hizmetin duzeyini doyunıcu bir bilgi temeli üzerinde tartıştığı, elimizdeyanlışlara düşüyor ki olanaklan akıllıca irdeleyen pek az bir programın yer alabıleceğinı sanıyonım. Medya yıllardır en kolaya kaçarak, popülist bir yaklaşımla universiteye kolay giriş ve kolay diploma çığırtkanlığı yapmış (şimdiki OSS'ye saldınlar bunun çarpıa bir örneğidir), buna mukabil zora, fakat gerekliye teşebbus bile etmeyerek üniversitelerin kalitesi üzerine cıddl arastınvayıbılebildiğim kadanyla biriki teşebbus dışındayapmamış, yaptırmamış veya desteklememiştir. Bu bilgisizlik karanlığında deprem olur olmaz "bilim adamları" gundeme gelmiş, pek çoğu o kanal senin bu kanal benim dolaştınlmış, gazete sütunlannda boy göstermiştir. Medya, üniversite hakkında temeldeki derin bilgisizliğini burada açığa vurmuş, bilgisi ve fikri olamayacak pek çok kişiyi uzman sıfatıyla halkın karşısına çıkartmıştır. Bunun tek sorumlusu medya mıdır? Tabiî ki hayır! Aslında yuzeyde medya akademik unvanlara, işgal edilen idari mevkilere saygı göstermekten başka hiçbir şey yapmamıştır. Normal bir toplumda, uygar bır ulkede bundan doğal ne olabilir? Ama işte burada gazetecinın marifeti ortaya çıkmalıydı. Turkiye'nin ne "normal" addedilebilecek bir topluma ne de uygarlığa sahip olduğu düşünülerek, adının önunde bir suru unvan veya arkasında koca koca mevkiler olan kişilerin bu unvan ve mevkilerin uygar dünyadaki karşılıklannın gerektırdiği ozelliklere sahıp olup olmadıklan sorgulanmalıydı. Araştırma yapmayanın bilim adamı olmadığı, bilim adamı olmayanın da ne ünh/ersitede ne de bilim gerektıren mevkilerde işlerinin olmayacağı bilinerek "uzmanlann" araştırma geçmışlen sorgutanmalıydı. Taşıdığı unvanın ve oturduğu mevkiin temsil ettiği konuda tek bir ciddî araştırması var mıdır? Bu bilinmeden kımseye guvenilmemesi gerektiği halka anlatılmalıydı. Cünümüzün elektronık haberleşme/bılişım dunyasında bunu yapmak da o derece kolay ki! Girin Uluslararası Bilim Atıf Endeksine üye olmuş hemangi bir Internet termınalınden (www ısi. com). Kimin ne mal olduğu birkaç dakikada elinızdedir. Bakın orada: kişinin kendısi ne yayımlamış, kişinin yayınlanna dunyada kaç atıf varyani yazdığını kaç kişi değer bulup okumuş! Yapın bunun son on yıldaki yıllık dokumunu, sunun halka. İşte o zaman depremin bizi niçin gerçekten "vurduğu" çok çıplak bir şekilde ortaya çıkacaktır. O zaman polıtıkaaların niçin bir turlu "bilim adamlarımıza" güvenemedikleri gorülecektir. Medya bu durumu düzeltmek için ytrtınan Kemâl Gürüz'e saldırılanndan nefes alıp bu işlere bir eğilebilse, pek çok şey açığa vunılabilır. Ama nerede o duzeyde bir medya? Nihayet onlar da aynı üniversitelerin, benzer "uzmanlann" öğrencileh değil mi? Bu depremde bilim sınavında çakarak hocalanna lâyık olduklannı isbat ettiler. çalişmalarını yenı yayımladılar. Reppert, SCN'ı oluşturan herbır sınır hucresı üe hoımonlar drasında bır bağlantı oldugunu açıklıyor. Bıyolojık saatın 24 saatlık rıtmını ayarlayan proteınlerm aynı zamanda hormon salgılanmasında da gunluk rıtım yarattıkları ve boylece hayvanların davranışlarını etkıledığını buldular Reppert, saat proteınlerının va sopressın hormonunun uretilmesını saglayan genlen kontrol ettıklerını soyluyor Vasopressın, beyran dışında ıken vucudun tuz ve su dengesmı koruyan hormondur Beyınde ıse farklı bır goreve sahıp Hayvanlann dktıvıtesını kontrol edıyor Va sopressın, hayvanların davranışlarını kont rol eden pekçok hormondan sadece bırı Hucresel saatlerın henuz serotonın ve melatonıne dırekt baglantısı bulunamadı v e | Terman, Reppert'ın bulgularıyla tedavı saglayabılecek bır yol ıçın en az on yıl daha ça lışmaları gerektıgını soyluyor Etkili tedavi Ancak, gunumuzde SAD'o karşı etlalı bır tedavı uygulanıyor 1980 yılmda Oregon Health Scıences Unıversıty's Sleep & Mood Dısorder Laboratory'den Alfred Levry, kış depresyonunu hastayı 69 gun boyunca sabah ve akşam ustulen parlak ışıga maruz bırakarak tedavı ettı Daha sonrakı tedavılerınlogacagını tahmın etmek, hatta kontrol etmek mumkun olabüır mı ? Bılım ılk defa bu tıp soruların cevabını nerede ve nasıl bulacagını bu kadar ıyı büıyor 5ev// Duvarcı Dıscover, Temmuz 1999 SAD uzmanlan, bu alanda sızı yaruış yonlendırebüecek oldukça fazla bılgıye sahıp olabıleceğınızı soyluyorlar Orneğm, tnternette bu hastahğı araştırmaya başlarsanız sonunda sıze hdsta olduğunuzu soyleyebılecek ve bır ışık kutusu satmaya çalışacak sıtelere ulaşmanız mumkun Terman, kendmızı araşürabıleceğımz bıı test gehşürmış, fakat bu testı uygulayanfaşınınçok dıkkath olmasını ve bır profesyonehn yardımına başvurmasmı onenyor •iş ve aıle yaşamınız her kış daha zor gelıyor mu? •Kış aylannda yazm hıç hıssetmedığımz derecede surekh yorgunluk hıssedıyor musunuz? •Kışın, yeme alışkanlıMarınız, ozelhkle şeker ve nışasta tuketımmde arüşşekknde değışıyormu7 'Kış aylannda kendmızı ıyı hıssetme hahnızde duşuş oluyormu? •Hkbahar sc zunda ve yazm kendmızı daha ıyı ve enerjık hıssedıyor musunuz? Bu konu ve (edavısıyle ügıh daha (azla bügıyı alabıleceğınız adres http llwwwcet orglcet2000 SAD MİSİNÎZ? 6S2/5
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear