26 Haziran 2024 Çarşamba Türkçe Subscribe Login

Catalog

Zümrütten akisler birimiz için... Bu durum, brreyııı uydrılara gosterdığı tepkıyı etkıleyen genlerin kontrol edılmosı gerektıgını gosterıyordu Fakal, bılgısayar modelı gerçekte duyarlılıgın dereeelere gore degışebıldıgını ve yıne de kolonı rıtmmın oluşabıldıgını gosterdı Rıtmık aktı vıte kolorıı hahnde ya şdmanın gereklırdıgı sonuçlardan bıriydı A. M. C. Şengör Bilimsel düşünce ve hatalardan ders almak Bilimsel düşünce kısaca hatâdan ders almak olarak tanımlanabilir. Bllim, önerileri gözlem raporlarına dayamlarak çürütülebilen düşünce sistemlerine verilen addır. Bilim varsayımlar ileri surer. Bunlar gözlemlerle sınanır. Sınavı geçemeyen öneriler terkedilir, bunların yerine yenileri geliştirilir. Burada özetlenen yöntem yalnızca insan yaşamının her safhasında uygulanmaz. Doğa da bu yöntemi kullanarak değişen fiziksel ortama giderek daha iyi uyum sağlayan canlılar üretir. İnsan düşünceleri de sürekli olarak hatâlıların gözlemle sınanması sonucu elenerek gelisir. Buna tek istisna, geçenlerde Arda Denkeİin de bu dergide pek güzel özetlediği gibi mantıksal düşüncelerdir. Bunların yanlış veya doğru olduklarını a priori ("önceden") mantık kurallarına dayanarak bilebiliriz: Örneğin "bir yanlış ifâde ile bir doğru ifâdenin birliğinden doğru bir ifâde üretilemez" gibi. Toplumlar da bireyler gibi hatalardan ders alabilirler. Bunun için belli bir toplumsal bellek oluşturacak kadar kültür düzeyi yüksek bir toplum olması gerekir. Böyle toplumlarda toplum "bilimsel düşünebilir," politikacısını ona göre dınler, gazetesini ona gore okur, oyunu ona gb're kullanır. Bilhassa batı dünyasında iktidarların sağ ve sol partiler arasında salındığını görmekle kalmayız, bu partilerin zaman zaman kendi politikalarında gerek kendi halklannın gerekse de uluslararası baskıların etkisiyle ufaklı büyüklü değişiklikler yaptıklarını, karşılarında duran muhtelif problemleri çözmek için uğraş verdiklerini, seçmen karşısına problem çözmek sözüyle çıktıklarını görürüz. Problem çözemeyen parti iktidardan uzaklaştırılır; problemi tanıyıp çözum üretemeyen lider devrilir. Uygar ülkelerde problem çözemediği halde sürekli iktidarda, parti başında kalan Sakıp Sabancı'nın pek güzel yakıştırmasıyla padisah gibi liderler bulunmaz. Peki uygar olmayan toplumlarda ne olur? Buyrun bir örnek: "...Mustafa Kemal Paşa'yı Mecliste en çok rahatsız edenler, Meclisteki eski Ittihatçılar Grubuydu ... Bahusus ki bunların başında Enver Paşaa olanlar ve o gelip de ordunun başına geçmeyince, Istiklâl Savaşının kazanılamayacağını düşünenler vardı" (Y. K. Karaosmanoğlu, Vatan Yolunda). O Enver Paşa ki, Falih Rıfkı'nın terimiyle, "Mehmetçiği kumarda kaybetmişti", Sarıkamış'ta 70.000'den fazla askerin birhiç uğruna telef olmasına sebep olmuştu. O Enver Paşa ki, 600 yıllık koca bir imparatorluğu birkaç yıl içinde eritip yok etmişti. O Enver Paşa ki hayâllerinden başka hiçbir başarısı olduğu o güne kadar gorulmemişti ve tek bir hatâsından bile herhangi bir şey öğrenebilecek bir kapasitesi olduğunu gösterememişti. Şatafatlı ünifomalı, ağzı kalabalık bu "hiç"ten hâlâ medet umanlar vardı 23 Nisan 1920'de Ankara'da açılan meclisimizde. Işte bunun nedeni eleştirel, bilimsel düşünememekti; problem çözümleri yerine adamlara tutunmak, fikirler yerine insanlara itaat etmekti. İnsan cemiyetini de yöneten anlaşılabilir kurallar olduğunu, bu kuralların doğayı yöneten kurallar gibi ele alınması gerektiğini anlamamak, insan yönetiminin "yaptım, oldu" ile olabileceğini sanmaktı. Mustafa Kemâl Ankara'da bunun böyle olmadığını arkadaşlarına anlatmak için çok dil döktü, dirsek çürüttü. Kurtuluş Savaşımızın en buhranlı anlarında bile "ille de meşruluk" diye tutturması bu yüzdendi. İnsan, ordu ve ulke yönetiminin bir bilim olduğunu meclisteki vekillere anlatmak istiyordu. Yapılan hatâlardan ders alınmalıydı. Politika alanında ders alınmalı, yalnız Istanbul hükumetinin hatâlarından değil, ömeğin Peygamberden sonraki dört halife devrinin hatâlarından da ders alınmalıydı. Dört halifenin dördünün de eceliyle ölmemiş olması uygulanılan sistemin duraysızlığını işaret etmiyor muydu? Askerlik alanında ders alınmalıydı. Eğitim alanında ders alınmalıydı. Velhasıl, fikirler üzerinde düşünülmeli, fikirler üzerınde konuşulmalıydı. Bu da konuşulacak şeyler hakkında etraflıca bilgi edinilerek yapılmalıydı. Günümüz Türkiye'sinin Atatürk'ten ne derece ders aldığı ortadadır. Enver'in yerine O'nu koyup gene de fikirler üzerine eğilmemeyi, öğrenmemeyi becerdik. O bizi bırakıp gidince de o beceriksizden bu beceriksize sürüklenip durduk. Cerçi O'nun cansız nâşı yıkmak istediği bu pederşâhî gelenek yüzunden bizi bir dereceye kadar hâlâ koruyabiliyor, O'nun hâtırası Meclisin, yeni tür Envercilerin eline tam geçmesine öyle veya böyle mâni oluyor. Ama O'nun arzusu bu değildi. O bizim doğru yolu onun bunun hâtırası aşkına değil, düşünerek, öğrenerek, bilimle bulmamızı istiyordu, hatâlarımızdan ders alacak kadar uygarlaşmamızı arzuluyordu. Bütün ömrünü bu uğurda cömertçe harcamamış mıydı? Beklenmeyen fedakârlık Bu sonuç kolonl halınde yaşamanın başka bır yonunu de Crup çahfması: Belli bir yoğunluktakl blreyler kolektlf bir ritim sergileme açıklamamıza yardım ihtiyacı duyariar. edıyor Bırçok turde arıldr, eşekarıları ve beyaz karıncalar (termit) kolonı uyelerı ıncelenenkdiıncaldi gıbı yakm akraba olmayabılırler ancak yıne de ışbırlıgıne rastlanıyor Bu gerçek, olayı bencü geıüerle açıklayan goruşe karşıt bır durum sergılıyor Teorıyı gelıştıren bılım adaııılan, bu problemı kolonıdekı yabancı genleıın tanınma bodolının çok agır olacagmı ve verım du Beyaz kanncalar (termit) yakm akraba olmasalar biie kolonide ifbiıiikçi şuşıuıe sebep olaca davranif gösterlyorlar. gını soyleyerek çozmeye çalışıyorlaı Anranışlan global bır duzen altında kolonı halıncak bunu açıklamanın daha dırekt ve basıt bır de hareket etmeye donuşur yolu olmalı Artık modelden gerçek kolonılere Modelm ortaya çıkardıgı koloni ritmirun donerek kolonımn yogunlugunu aktıf olarak bır başka onemlı ozelhgı daha var Bellı bır yokendısinın mı ayarladıgını sorabılırız Franks gunluga erışmce ritmık hareket anıden ortaya ve meslektaşları gozlemlerı sonucu karın çıkıyor Ancak, burada ne tıp bır sureksızlık caların kolonıdekı ışçüerın yogunlugunu ayarsoz konusu? Model, bu geçışın fizikçılerın faz ladıgını buldular fakat, bunu nasıl yaptıkları degışımı olarak adlandırdıklan duruma be'nzehenuz bellı degü Kolonımn tercıh ettıgi yogundıgını gosterıyor Ornegın, bır domır parçası luk kaosun eşigınde. bellı bır sıcaklıga sogutuldugunda aniden Kralıçe kanncaya ve yavrulara bakan, manyetık ozellık gosterir. Donum noktası olayuvayı duzenleyen ışçı karıncalann ritmık dav rak adlandırüan bu sıcaklıgın ustunde her birı ranışlan kolonmın uyumunu arttırır Eger manyetık dıpol olarak davranan atomlarm kıharekethareketsizlik dongulerı kaotık olsaydı, netık enerjılerı çok yuksektir ve bir çizgide ditum ışçıler aynı anda ahenkle çdlişamdyacakzılemezler Ancak sıcaklık donum noktasının lardı. Bu uyum artışı evrımsel duşunceyle de dltma duştugunde kınetık enerjüeri bır çızgı uyuşuyor Tabıı ki, aynı sonuca rıtım yerıne uzermde dızılerek metal boyunca kuzey ve genlen ve genlerin uyumunu tartışarak da guney kutbun oluşmasına ızın verecek kadar varabüırdık Ancak, uyurnu açıklamak davazalır Ve boylece, kolektıf manyetık alan ranışlara hangı açıdan baktıgımıza bagh Bu oluşur aıaştırmddd vurguyu genlerden evrımsel Karmcalarda da durum benzerlık gosyenılıgın temel kaynagı olan duzene kaydırdık terıyor, ancak bu sefer etkriı olan faktor sıcakSevil Duvara lık degıl yogunluktur Yogunluk bellı bır donum New Scıentıst, 13Hazıran 1998 noktasma ulaştıgında bıreylerm serbest dav 598/5
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear