05 Kasım 2024 Salı Türkçe Subscribe Login

Catalog

Dil, öngörü, müzikle ilgili yetenekler ve zekânın göstergesi sayılan başka özellikler hızlı devinimlere olanak sağlayan bir düzeneğin ürünleri. IVilliam H.Calvin Türkçesi: Rita Vrgan I ırçok bılım adamına gore, zekânın közünde, yenı ya da alışılmışın dışın"da sorunlarla karşı karşıya gelındığınde çozum getırme konusunda gosterılen kıvraklık, yanı becerıklılık yatar. Bertrand Russell bır zamanlar alaycı bır edayla, "Amerıkalılar'ın ınceledığı havyanlar, ıtışıp kakışarak, bır oraya bır buraya çılgınca koştururlar; enınde sonunda da, ıstedıklen sonuca şans eserı ulaşırlar Almanlar'ın gözlemledığı hayvanlar ıse, oldukları yerde rturup enıne boyuna duşunur ve sonunda algılama ve kavrama yetılerıyle bılınçlı bır çozume ulaşırlar," dıyordu Russell'ın bu goruşu, 1927 yılının bılımsel yaklaşım bıçemlerıne bır yorum getırmenın yanı sıra, gelışıguzel deneme ve yanılma (kı sezgılerımız bunun zekıce davranma ıle hıçbır ılıntısı olmadığı ızlenımını verır) ıle anlama arasında sık sık yapılan yanlış bır.ayırıma da parmak basar. Öngörunun de, ozellıkle akılalmaz kıvraklığa sahıp ama bır sonuca ulaşmaktan yoksun aşırı zekı kışıler ornek alındığında, zelânın olmazsa olmaz bır öğesı olduğu soylenır Ruhbılım uzmanı Jean Pıaget zekânın, ıçınden çıkamadığımız durumlarda koru korune araştırarak bulup başvurduğumuz ıncelıklı davranış bıçımlerı olduğuna dıkkat çeker Cambrıdge Ûnıversıtesı tiorobıyolojı uzmanı Horace Barlovv'a göre ıse zekâ, bır şeyın temehnde yatan yenı bır duzenı su yuzune çıkartacak bır kestırımde bulunmaktır Bu goruş, bır soruna çozum bulma, bır goruşun hangı mantıga dayan dıgını saptama, hoşa gıdecek bır hava yardtma ya da nuktelı bır yanıt getırme, daha sonra olabılecekler konusunda bır kestırımde bulunma gıbı oldukça genış bır alanı ıçıne alır. ıncelıklı yeteneklerımız de boylesı basıt sınırsel duzeneklerın bır urunu olarak ortaya çıkmıştır Pekı ama, bu duzenek nasıl oluşmuştur? Bu sorunun yanıtı evrımsel oldugu denlı, bedenın sınır sıstemıyle de yakından ılıntılıdır Insanın zekâsını lyıce kavramak ıstıyorsak, her ıkısıne de bır açıklık kazandırmak zorundayız Bu açıklamalar yapay ya da alışılagelmışın dışında bır zekânın nasıl ortaya çıktığı konusuna da ışık tutabıhr Zekânın göstergeleri, evrimi ve i Zekâ insana özgü mü? Insan zekâsı acaba başka hayvanlarda olmayıp da, yalnızca bıze ozgu olan bır şeyın urunu mudur? Beynın ıkı mılımetre ka lınhgındakı dış zarı yenı baglantılar kurma ışlevıyle en yakından ılıntılı olan bolumdur Insan beyninde bu bolum son kerte kıv rımlı olmakla bırlıkte, yassı duruma getırıldığınde dört daktilo sayfalık bir yer kaplar. ö t e yandan, şempanze beynının dış zarı bır sayfaya, maymununkı bır kartpos tala, farenınkı ıse bır pula denk duşecek genışlıkte bır alanı kaplar. Ne var kı, salt nıcelık açısından bır açık lama yeterlı olmaktan uzaktır Zekâmız, dılde olduğu gıbı, oncelıkle kımı ozel beyın ış levlerının ışlenerek daha ıncelıklı ve katışıksız bır duruma getırılmesı sonucunda ortaya çıkmış olabılır Boylesı bır arıtma ışlemı, buyuk bır olasılıkla, maymundan insana evrılme surecınde becerı ve ongoru açısın dan çok onemlı atılımların gerçekleşmesıne olanak tanımıştır Eğer gerçekten de bu tur bır ışlemın ozunde, dıl tasarlanmış el devınımlerı, muzık ve dans gıbı becerılerde de ortak olan ozel bır duzenek varsa, o ?a man duruma bır açıklama getırmek daha kolay olacaktır Çarpıcı bır zekâya sahıp olan bıreylerın bır anda çok sayıda duşuncenın ıçınden kolaylıkla çıkabıldıklerıne tanık olunur Ger çekten de, kışının zeka bolumu (IQ) buyuk olçude ılk kez karşılaştığı kaç soruyu bellı bır surede yanıtladıgı ve yarım duzıne ka dar resımdekı benzerlıklerı bulmada ne denlı kıvrak olduğuyla ılıntılıdır yaklaşık 30 kılo yaprak tuketırler. Buna karşılık şempanzeler meyve, beyaz karınca, yaprak, dahası, eğer şanslı bır günlerınde ıseler, yavru maymun ya da domuz gıbı şeylerı yıyerek çok daha çeşıtlı bır beslenme alışkanlığı sergılerler. Her şeyden yıyerek beslenen hayvanların genel davranış bıçımlerı, ataları farklı besın kaynakları bulmak ıçın beslenme alışkanlıklarında sureklı değışıklık yapmak zorunda kaldıklarından, çok daha fazla sayıda temel devınımden oluşmuştur Bu havyanlar du yıımsal kalıplara da çok daha (azla gereksınım duyarlar Bunların davranışları "ızını surduklerı" yıyecek ya da avlanacakları hayvanın zıhınsel ımgelerıyle bunlara uyum sağlayacak devınımlerın eşleştırılmesı so nucu ortaya çıkar Kımı zaman hayvanlar peşıne duştuklerı ımgeyle ona uygun devnımı eşleştırırlerken, rastlantı sonucu yepyenı bır bıleşımı denerler ve daha sonra bundan bır yarar sağlamanın yolunu bulur lar Hayvanların çoğu yalnızca gençlıklerınde oynaşıp şakalaşırlar, ergın olmak cıddı bır ıştır, çunku beslemek zorunda oldukları onca yavru vardır Insanlar ve maymunlar da oldugu gıbı, uzun bır çocukluk donemı, kuşkusuz zekânın gelışmesıne de katkıda bulunur Uzun bır omur, yepyenı davranışların bulunması yonunde de çok daha fazla olanak sağlayarak bıreyın yepyenı becerıler edınmesıne neden olur. Bırlıkte bır yaşam da, bıreylerın başkalarında gorduklerı ya rarlı buluşları ornek alıp benımsemelerıne olanak tanır orneğın, bılım adamları Japonya'da bır obek maymunun yaratıcı bır dışı maymunun buluşu olan yıyeceğın kumdan arındırılması yontemını aynen benımseyıp uyguladıklarına tanık oldular. Uahası toplumsal yaşam, ayakta kalabılmek ve çoğalmak ıçın gereklı olağan çevre koşullarının otesınde olup da çozum bekleyen çok sayıda bıreylerarası sorunla doludur Gelgelelım, becerı ve çok yönlülük her zaman bır erdem sayılmadığı gıbı, bunun fazlası da her zaman yarar sağlamaz. Sık sık uçağa bınenlerın bıldığı gıbı, eşyalarını yanlannda taşıyanların taksıye bınme lerı çok daha kolay olmasına karşın, uç bavul yuku olanlar önce bavulların gelmesını beklemek zorundadırlar Ote yandan, hava koşulları onceden kestırılemeyecek denlı değışken ıse ve ınsanlar mayodan tutun da, soguga karşı etkılı her tur gıysıyı yanında taşımak zorundaysalar, "on parmağında on marıfet" olan bırı, tek bır konuda 1 usta" olan kışıden daha ustun bır konuma geçer Davranışsal becerı ve beyın buyuk lugu konusunda da aynı şey soz konusudur Ortak görüş zor Aslında hopımız, bır muzık ya da okuma parçasını dınlerken bıle, doğal olarak sonradan ne gelebılecegı konusunda kestırımlerde bulunuruz. Işte bu nedenledır kı, bır şaka ya da bır muzıkal parodının beklen medık sonu karşısında şaşırıp kalırız. Zekâ, tıpkı bılınç gıbı, henuz tam açıklığa kavuşmamış bır sozcuk olduğundan, evrensel bır tanımlama konusunda ortak bır goruşe varmak olanaksızdır Zekâ ve bılınç ınsanın zıhınsel yaşamının ust duzeyıyle ılıntılı olmakla bırlıkte, orneğın, bır dostumuzu tanımak ya da ayakkabımızı bağlamak ıçın başvurulan çok daha basıt sureçlerle karıştırılır. Kuşkusuz, mantık yurutme gıbı daha Beslenme alışkanlığı ve zekâ Zekânın bır başka ozellıgı de çok yonluluktur Hayvanların buyuk bır bolumu, ozellıkle beslenme konularında, çok dar bır uz manlık alanına sahıptır Goriller her gun Çevre, değişim ve zekâ Uganda'dakı şempanzeler meyve ağaçlarıyla dolu bır koruluğa vardıklarında, yörenın ışbılır maymunlarının korkunç bır hız la meyvelorı yok ettıklerıne tanık olurlar Şempanzelsr başka besınlere yönelseler de, uygulamada boylesı bır çekışme, beyınlorı rakıplerınden ıkı kat daha buyuk olan bu hayvanların sayısında cıddı bır azalmaya neden olur Becerı ve çok yonluluğun yararlı olup olmadığı zaman bırımıne bağlıdır Gerek çağdaş bır yolcu, gerek evrımden geçmekte olan bır maymun ıçın bu zaman bırımı, ıklım koşullarının değışım hızı ve yolculuğun suresıdır Eskııklımbılım uzmanları dunyanın bırçok yerınde anı ıklım değışımlerının meydana geldığını saptadılar Bır anda tum meyve agaçlarını ortadan sılıp yok eden bır ıklım değışımı çok sayıda maymun turu ıçın bır felaket demektır Boylesı bır değışım her şeyı yıyebılen hayvanlara da zarar vermekle bırlıkte, bunlar başka besınlerle yetınecek ve enınde sonunda besın bulma guçluğu ortadan kalktığında, karşılarında çok daha az rakıp bulmanın ve kendı nufuslarının artmış olmasının keytını yaşayacaklardır Dort mılyon yıl once, ınsan ayakları uzerınde dık durmasını öğrenırken, Afrıka'da havaların soguması ve kuraklığın başlamasına karşın, beynın buyukluğunde pek bır değışıklık olmadı Insan beynının dort katı na çıkış surecı ancak 2,5 mılyon yıl once buzul çagına gırıldığınde başladı Anı sı caklık duşuşlerı ve yağışlara baglı olarak bırkaç onyıl ıçınde ormanlar tumden yo} oldu. Aradan bırkaç yuzyıl geçtıkten son^ yıne ansızın sıcak yagmurlar bastırdı Insa noğlunun uyum sağlama yolundakı beden sel evrımının bu beklenmedık degışırnlen ayak uydurdugu duşunulemez. Yıne de, bı çevresel dalgalanmalar, buyuk bır olasılık la, davranışlara esneklık kazandıran kım zıhınsel yeteneklerın gelışmesınde etkılı ol du. Buzul çağında edınılen yeteneklerder bır tanesi dildi. Beynın dılden en çok so rumlu olan bolumu, çoğumuzun sol kulagı nın hemen uzerınde bır yerdedır Maymun larda dıl ıle ılıntılı boyle bır bolum yoktur Onların ses çıkartma yetılerı beynın yarıku relerını bırleştıren lıf şerıdının yanında ye alan çok daha ılkel bır bolumden kaynakla nır Dıl ınsan zekâsının en belırleyıcı ozellıgı dır Duşuncelerın bellı bır duzene gore bı araya getırılmesı olan sozdızımı olmasaydı ınsanoglunun şempanzelerden pek az bı farkı olurdu Sozdızımden yoksun bır yaşa mın nasıl bır şey olduğunu daha lyı kavra yabılmek ıçın Joseph'ın yaşamına bır goatmamız yararlı olacaktır Işıtme ozurlu 1 yaşında bır çocuk olan Joseph, çevresın dekılerın soyledıklerını duyamadığından v< akıcı bır ımge dılıyle de hıç karşılaşmamr olduğundan, çocukluk yıllarında sözdızım oğrenme olanağından yoksun kalmıştı Jo seph nesnelerı gorebılmesıne, bunlar ara sında bır ayırım yapabılmesıne ve bunlar kullanmasına karşın, bunun otesıne geçır soyut duşuncelerı belleğınde tutma, bunla rı yansıtma, bunlarla oynayıp tasarılar yap maktan yoksundu Her şeyı harfı harfın* yerıne getırıyor, ama ımgeler ya da olasılık lar karşısında hıçbır kıvraklık gostermıyor du Joseph yaşadıgı ana kıstırılmış bır hay v V Darvvinci bir düşünce örneğinde, düşüncelerin beyin içinde bir "işlev alanı" ıçın aralarında çekiştiklerine ınanılır. Kişi elma ile muz arasında bir seçim yaparken (a), beynin dış kabuğunda (altığın) bu seçenekleri temsil eden zamanuzamsal sınır etkınlik ornekleri belirebılır. Her bir örneğin kopyaları, bireyin daha önceki deneyimleri ve duyumsal ızlenımlerine göre, farklı hızlarda üretılır (b). Sonunda, bır orneğın kopya sayısı belli bir eşıkten geçer ve kışı seçîmini yaparbu durumda, elmayı alır (c). Atma ya da tırlatma eylemı, insana kolun güçlü bir geribeslem gucunder leştirilen bir devinim türüdür. Atış e ulaştıracak kasların devınım surecini i devinimleri tasarlayan kimi sinirsel d tirilmesınde de etkili olabılır. 5176
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear