05 Kasım 2024 Salı Türkçe Subscribe Login

Catalog

UYUŞTURUCULAR Karlar Kraliçesi mi ölüm kraliçesi mi? Mustafa Ziyalan Selâmi Aksoy Kokain ISAAC ASIMOV YAZIYOR Istemekle olmuyor Bilim adamı bazen, deneylerinde gerçeği değil de görmek istediğini görür. Acaba soğuk füzyon deneyi de oyle mi? Çeviri: Fatma Artunkal K okain kullanımı 1914 yılına değın yasadışı değıldı Öykulerde Conan Doyle'un yarattığı detektıf Sherlock Holmes, gerçek yaşamda Slgmund Freud kokaını enıne boyuna denemışlerdı Freud 1880'lerde 'Ruhsal çokuntuye ve hazımsızlığa karşı duzenlı olarak kokain alıyorum, çok parlak sonuçlar venyor" dıye yazıyordu Gerçek yaşamdan verılebılecek son orneklerden bırı, John Landia'ın fılmı "Cazcı Kardeçler'de Jake Bh'es'u oynayan ve kokam kullanımından olen John Belushi. Kurmaca dunyadan verılebılecek en son orneklerden bırıyse Brıan De Palma'nın fılmı 'Sıcılyalı"da Al Pacıno'nun oynadığı başkışı "Yaralıyuz ' 22 mılyon Amerıkalı en az bır kez kokain kullanmış Kokaıne örneğın 50100 mg'lık bır mıktarı burna çekerek başlanır, deneyımlı bır kullanıcı gunde bunun otuz katını tuketebılır, gunde 10 gram kokain kullananların olduğu soylenır Kokain amfetamıne benzer bır merkezı slnır sıstemı uyaranıdır En önemlı etkısı beynın ön loblarında dopamın maddesının salınımına yardım ederken gerı emılımıne engel olmasıdır merkezı olarak norepınefrın ve serotonın maddelerının salınımını da uyarır Kokain kullananlarda görulen ruhsal çökuntu halı kullanımdan bır sure sonra beyınde bu maddelerın azalmasına bağlı olabılır Kokain almak elektroansefalografı kayıtlarında da değışıklıklere neden olur S u sırada soğuk fuzyon uzerıne surmekte olan tartışma, bılım surecının heyecan verıcı bır ^ örneğını oluşturuyor Kımı araştırmalar, soğuk fuzyonu doğrularken, kımılerı de yalanlamakta Bır yanda çoşku, bır yanda ıse ınkâr var Bılım hep boyle mı çalışır? Yuksek sesle çekışerek mı? Ofkelı suçlamalar ve suç ıddıalarının delıllerle çurutulmesı yoluyla mı? Bazen evet Bu turden ışlere geçmışte de sık sık rastlanmıştır, bunlardan bır kaçının hatırlatabılırız Mars'ta hayali kanallar 1884 yılında Amerıkalı astronom Percival Lovvell, Arızona çölunde kendı kurduğu bır rasathaneden Mars gezegenını yılmadan ıncelemeye başlamıştı Mars'ın yuzeyının ınce duz çızgılerle kaplı oldugunu görduğunu duşunuyordu ve bu çızgılerı "kanallar" olarak yorumlamıştı Lovvell, Mars'ta çok gelışmış ve teknolojık bakımdan ılerı bır zekânın yaşadığından ve bunun, Mars'takı yavaş su kaybına karşı kutup buzlarını sulama kaynağı olarak kullandığından emındı Lovvell, bu tezını savunan kıtaplar yazdı ve H.G.VVells de, Lowell'ın gözlemlerınden kendı populer bılım kurgu kıtabı "Dunyalar Savaşı" ıçın yararlandı Dramanın heyecanlandırdığı kamuoyu da kanallara ınandı Ne kı, astronomların çoğu bır turlu kanalları göremıyordu Muhalefet gıttıkçe daha da buyudu ve 1964 yılına gelındığınde, Mars yuzeyının bır araştırma fuzesı tarafından yakından çekılen fotoğrafları, meseleyı nıhayet bır sonuca bağladı Kanal yoktu' Lovvell'ı görunebılırlık sınırlarındakı bazı ışaretler yanıltmıştı Lovvell, bır optık yanılsama karşısında kalmış ve buyuk bır tutkuyla görduğune ınanmak ıstemıştı Ama ıstemekle olmuyor Bır başka ornek VVİIhelm Konrad Roentgen, xışınlarını 1895'te buldu ve dunya çapında une kavuşarak Nobel odulunu kazandı Başka fızıkçıler de benzer buluşlar yapmak ıçın yanıp tutuşur oldular. 1903 yılında bır Fransız bılım adamı, Rene P.BIondlot, nıhayet boyle bır keşıfte bulunduğuna kesın kanaat getırdı Bazı esrarengız "Nışınlan" (N harfı, Blondlot'un doğduğu yer olan Nancy kentı yerıne ıdı) görduğunu, bunların tespıt edılmesının çok zor oldugunu, fakat kendısının bır şekılde görduğunu bıldırdı Başkaları, coşku ıçınde, Blondlot'un deneylerını tekrarladılar ve sonucu özellıkle Fransa'da doğruladılar Nışmları hakkında yüzlerce makale yazıldı ve Nışınlarmın ne zaman "serbest kaldığı", ne zaman da kalmadığına daır akla gelebılecek her turlu gözlem yapıldı Gelgelelım Buyuk Brıtanya, Almanya ve Amerıka Bırleşık Devletlen'ndekı bılım adamlarının çoğu, Nışınlarını goremedıler ve her ıkı tarafta da mıllı önyargılara dayanan karşılıklı suçlamalar ortaya atıldı Amerıkalı bır fızıkçı olan Robert W. Wood, Blondlot'un laboratuvarıııı zıyaret ettı ve kendısıne ışlemler gösterıldı Wood, gızlıce, gözlem aygıtının önemli bir kısmını cebine indirdl, ama gozlemcıler j Kokain bedenın herhangı bır mukozal yuzeyınden çabucak emılır, burundan çekılebılır, damara şırınga edılebılır dumanı ıçe çekılebılır, bu yönteme Amerıka'da "serbest bazlama" denır, çığnenır ya da yenır Kokaının 70'lerde Peru kırsal bolge gençlığınden başlayarak yayılan bır bıçımı de, dumanı çekılen, geçıcı ya da uzamış delılık benzerı durumlara neden olan "kokain macunu"dur Kan ve beyın kokain duzeylerı kullanım bıçımıne bağlı bır hızla yükselır Burundan çekmede.35 dakıkada, "serbest baz"da 6 sanıyede Kokaının aşırı dozu hezeyanlar, dokunma duyusuna ılışkın varsanılar "koka böceklerı", tuhaf davranışlar, kasılmalar, otonom sınır sıstemınde dengesızlık kalp atım sayısında artma, ateş yukselmesı, kalp ya da solunum durması gıbı durumlara neden olabılır Paranoya görülüyor Sureğen kokain kullanımı bağımlılığa, dahası, ylne amfetamının neden olabıldığı gıbı paranoya benzerı durumlara neden olabılır Sureklı kokain kullanan bırı kullanımı kesınce maddenın yoksunluğunu çeker, ruhsal çokuntuye gırer, kaygı, guçsuzluk duyar, uykusu bozulur, terler, tıtrer, bulantısı, kusması olur Sureklı kokain kullanan blrlnln enyoğun duyduğu, kokain kullanma ısteğıdır Bağımlılığı şıddelle yadsısalar da, çoğu kokain verıldığınde almamazlık edemez ya da parası pulu bıtene değın kokain kullanmaktan kendını alamaz Kokain kullanıcısı doktora gıderse çoğunlukla nezle burun yanması, burun ıçının zedelenmesı, bronşıt, yurek ağrıları, tansiyon yukseklığı, ruhsal çökuntu, kaygı, korku gıbı nedenlerle gıder Kımı durumlarda burun delıklerını ayıran doku duvarı "septum" delınır Burnun görduğu hasar kısmen keskın kokain krıstallerının burna çekılırken burnun mukozasına çarptıkları hızla ılgılıdır Saatte 120 mıM Sureğen kullanımın tedavısı, kullanıcının ışbırlığını gerektırır Kokaının verdığı tat ve yeterlılık duygusu oylesıne guçlüdur kı, çoğu kullanıcı sorunlarının ayrımına varmaz, kokalnın denetımını elınde tuttuğu sanır Bu tepkıye "kokain hezeyam" dıyenler bıle çıkmıştır Tedavı olmak ısteyenlerın bırçoğunu hastaneye yatırmak gerekebılır Kokain bır yaşam bıçımı olabılır ve oldurebılır gayet masum bır şekılde Nışınlarını gözlemlemeye devam ettıler Wood, yaptığını açıkladığı anda butun bu Nışınları tartışması da bırden çoktu Blondlot un sahtekâr oldugunu duşunmek ıçın hıçbır sebep yoktur Butun mesele, Blondlot'un da, tıpkı Roentgen'ınkı kadar önemlı bır buluş yapmak ısteğı ıle yanıp tutuşması ve sonuçta da gormek ıstedığını görmesıdır Ama ışte ıstemekle olmuyor 1962 yılında bır Sovyet fızıkçı, Boris V.Deryagin, "polısu" dıye bır şeyın varlığını bıldırdı Bu, çok ınce tuplerde bulunan yenı bır su bıçımı ıdı Molekuller bırbırlerıne anormal derecede yakındılar Polısu normal suya oranla 1 4 defa daha yoğundu ve 100 derece yerıne 500 derecede kaynıyordu Bu, son derece heyecan verıcı bır şeydı Dunyanın her tarafında kımyagerler, derhal Deryagın'ın çalışmasını tekrar etmeye başladılar ve gelın gorun kı, onlar da polısu buldular Belkı de polısu, hucrelerın ıçınde önemlı bır rol oynuyordu Heyecan doruklara yukseldı Ama sonraları kımya laboratuvarlarından, polısunun, ıçınde bulunduğu cam tuplerdekı sılıkatı ıçeren normal su olabıleceğı yolunda raporlar sızmaya başladı Gene ıncelemeler yapılmaya başlandı ve adeta bırdenbıre polısu fenomenı çökerek yok oldu gıttı Bu da, heyecana kapılarak dramatık olana balıklama dalmanın bır başka orneğı ıdı Ama ıstemekle olmuvor' Ne var kı, butün dramatık ve ınanılmaz keşıtler ıçın her ?aman durum bu değıldır 1938'de Alman jızıkçı Otto Mahn, uranyumu nötronlarla bombardıman ettıkten sonra, uranyum atomunun yarıya bölunduğune karar verdı (uranyum fısyonu), ama oylesıne akıl almaz bır duşunce ıdı kı, bu konuyu bıldırmeye cesaret edemedı Ama Hahn'ın eskı çalışma arkadaşı olan ve Yahudı olmak suçundan öturu Isveç'te surgunde yaşayan Lise Meitner daha cesaretlı çıktı Lıse Meitner, bu olasılıktan söz ettı ve bu bılgıler, o sırada bılımsel bır konferansa katılmak üzere Amerıka Bırleşık Devletlerı'ne hareket etmek üzere olan Nlels Bohr'a ıletıldı Nıels Bohr, bılgılerı Amerıkalı fızıkçılere aktardı ve Amerıkalı fızıkçıler hemen deneylerı tekrarlayarak nukleer fısyon olayını doğruladılar Bu sefer çılgınca ve dramatık duşunce gerçek olmuştu Gelelim soğuk füzyona... Pekı, şımdı soğuk füzyon ıçın hangısı doğrudur? Eğer soğuk fuzyon sahıden varsa ve bundan yararlanmak mumkün olacaksa, bu butun ınsanlığa verılmış muazzam bır armağan olacaktıH Sınırsız, temız enerjı1 Buna ınanmak ısteğımız çok guçlu Fızıkçılerın 30 yıl boyunca surdurduklerı son derece pahalı, fakat fuzyonu gerçekleştırmede başarısız kalmış deneylerının dramı karşısında, ıkı kımyacı çıkmış ve bu ışı çocuk oyuncağı kabılınden bır çırpıda başarmışlardır Bu ıkı bılım adamının başarılı olmasını elbette ıster gönlumuz, ıstememek mumkun mudur? Ne kı, unutmayalım, ıstemekle olmuyor Dolayısıyla ıhtıyatı elden bırakmamak gerek (Copyright LATS)
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear