26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

6 SAYFA 5 ŞUBAT 2013 SALI TARIM Narenciye yol haritasını arıyor Ç Narenciye yatırımlarının uzun süreli yatırımlar olduğunu kaydeden Antalya İhracatçılar Birliği Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Hakkı Bahar, narenciyede yol haritasının çizilmesi için "Narenciye sektöründe en az 50 senelik planlar yapmak zorundayız" dedi HAZIRLAYAN: DEĞER KAVAZ GÜRGÖZ Çin, tohumda atılıma hazırlanıyor di.2012 yılında 589 milyon ton tahıl verimi elde eden Çin böylece 9 yıl üst üste verimini artırmış oldu. in, önümüzdeki 10 yıl içinde tahıl stoklarını genişletmek adına tohum endüstrisinde atılım yapmaya hazırlanıyor. Tarlasera.com'un haberine göre sınırlı miktarda su ve ekilebilir alan sorununa karşın, Çin önümüzdeki 10 yıl içinde tahıl stoklarını genişletmek adına tohum endüstrisinde atılım yapmaya hazırlanıyor. Çin, 2020 yılına kadar yeni çeşitler geliştirmek için 5 temel ürün olan pirinç, buğday, mısır, soya ve patates ve 15 endüstri bitkisini stratejik alanlar olarak belirle Çeşit geliştirilmeli MOA Tohum Müdürlüğü’nden Ma Shuping, tahıl hasadındaki başarının son yıllarda kullanılmaya başlayan hibrit “süper pirinç” gibi yüksek kaliteli tohumlarla ilgili olduğunu söylüyor. Shuping, “Tahıl alanında geleceğe yatırım yapmak için daha fazla çeşit geliştirmek Çin için hala acil bir görev” dedi. ntalya İhracatçılar Birliği Başkan Yardımcısı Hakkı Bahar, Finike Meyve Üreticileri Tarımsal Birliği Başkanı Celal Bülbül ve Batı Akdeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü Meyvecilik Bölümü'nden Ziraat Mühendisi Ertuğrul Turgutoğlu Antalya'dan yayın yapan VTV'de yayınlanan "Umut Özdil ile Tarımın Sesi" programına konuk oldu. Sektör temsilcileri, üretim ve pazarlama anlamında narenciye sektöründe yaşanan sorunlar hakkında görüş bildirdi. Narenciyede en önemli konunun ülkemize ait çeşitlerin geliştirilmesi ve pazarlanması olduğunu vurgulayan sektör temsilcileri, narenciyede araştırma ve geliştirme çalışmalarının önemine değindi. A 50 senelik planlar yapılmalı Hakkı Bahar, narenciye bahçesi yatırımlarının uzun süreli yatırımlar olduğunu kaydederek, "Narenciyede en az 50 senelik planlar yapmak zorundayız" diye konuştu. Narenciyede ıslah çalşmalarının da önemine işaret eden Bahar, Türkiye'ye uygun çeşitlerin ıslah edilmesi gerektiğini belirterek "Dünyanın başka bir coğrafyasında iyi olan bir cins bizim memlekete ıslah edilmeden adapte edilmek istenirse aynı neticeyi vermeyebilir. Örneğin Fas'ta bir mandalina çeşidi çekirdeksizken, Türkiye klimasına geldiği zaman o çeşit çekirdekli olabilir. Çekirdekli olduğu zaman da fiyatı yarı yarıya düştü demektir" dedi. Kurumlaşma önemli "Türkiye'de araştırma enstitülerine ne kadar destek veriyoruz?" diye soran Bahar, "Yeni cinsler ıslah ediyoruz ama ne kadar kendi coğrafyamıza göre yeni cinslerle uğraşıyoruz? Islah anlamında ülkemizde yapılan tüm faaliyetler, kurum ve kuruluşlarda çalışanların şahsi gayretleriyle oluyor. Bu alanda çalışmalar yapan kurum ve kuruluşlara ArGe bütçesi ayrılması, yer ayrılması lazım" dedi. Bahar ayrıca narenciye piyasalarında dünyadaki müşterinin büyük ve organize olduğunu kaydederek kurumlaşma ve ölçek büyütmenin önemine vurgu yaptı. "Altyapımızı oluşturmalıyız" B Yapısal destek Finike Meyve Üreticileri Tarımsal Birliği Başkanı Celal Bülbül de çiftçinin geleneksek üretim yapmakta olduğunu belirterek "Bundan daha iyisine ulaşmak için yıllık maddi desteklerle değil proje destekleriyle bunun önünün açılması lazım" diye konuştu. atı Akdeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü Meyvecilik Bölümü'nden Ziraat Mühendisi Ertuğrul Turgutoğlu ise Türkiye'nin şu anda yıllık 3,6 milyon ton turunçgil üreten bir ülke konumuna geldiğini kaydederek turunçgillerde yurtdışında söz sahibi olabilmek için öncelikle kendimize ait çeşitleri geliştirmemiz gerektiğini söyledi. Yapılan ArGe çalışmalarının uzun süreli çalışmalar olduğunu ve 1015 yıl sonra bu çalışmaların sonuçlarının alınabileceğini söyleyen Turgutoğlu, şu anda altyapının oluşturulduğunu belirterek "Şu anda yurtdışında başlayan çalışmalarda yavaş yavaş altyapı oluşuyor bundan sonra meyvelerini toplamaya başlayacağız" diye konuştu. Tarımda sert düşüş E nflasyonda yılın ilk verileri açıklandı. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre enflasyon ocak ayında TÜFE yüzde 1.65 arttı, ÜFE 0.18 düştü. Sektörlere bakıldığında tarımda sert bir düşüş görüldü. Tarımda fiyatlar yüzde 2.62 gerilerken, sanayide yüzde 0.29 artış yaşandı. Sanayide en yüksek aylık artış yüzde 6.07 ile tütün ürünleri imalatında gerçekleşti. Domates, biber, patlıcan Ocak ayının zam şampiyonu yüzde 51.26'lık fiyat artışıyla domates oldu. Onu yüzde 47.72 ile patlıcan, yüzde 45.85'le sivri biber, yüzde 45.07'yle kabak, yüzde 31.97 ilele kuru soğan izledi. Sigara fiyatlarında yüzde 15.08 artış kaydetti. Çocukların cebine para değil, meyve koyun zel Medstar Hastanesi Tıbbi Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Mustafa Özdoğan, ''Çocukların cebine 3 lira harçlık koymak yerine, bir mandalina, bir elma koyun. Kanseri önlemek için çocukluktan adım atalım'' dedi. Ö Spor şart Türk Kanser Araştırma ve Savaş Kurumu Derneği Antalya Şube Başkanı Opr. Dr. Kadri Yakut ile basın toplantısı düzenleyen Prof. Dr. Özdoğan, Türkiye'de her yıl 200 bine yakın kanser olgusunun görüldüğünü belirtti. Türkiye'de insanlar ın kansere neden olan sebeplerle erken yaşta karşılaştıklarını dile getiren Yakut, “Artık ilkokul çocuklarının obez olduğu, sigarının erken yaşlarda tüketilmeye başlandığı bir dönemdeyiz. İnsanların obeziteyi önleyip sigarayı bırakması ve spor yapmaları halinde kanser vakaları yarı yarıya inecektir" dedi. birçok bireyin erken teşhis konulan hastaların çoğunun iyileştiğini görüyoruz. Kanserin öğrenilmesi ilkokuldan itibaren başlanmalı. Çocukların cebine 3 lira harçlık koymak yerine, bir mandalina, bir elma koyun. Para verirsek çocuk, gazlı içecek ya da hamburger satın alacak. Okul kantinlerinde bu yiyecekler yasaklanıp yerine meyve paketlerinin satılması gerekiyor''diye konuştu. VERGİ BORCU OLANLAR DİKKAT Isparta Ev Ekmeği'ne coğrafi işaret alacak sparta Ticaret ve Sanayi Odası (ITSO) Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Hüseyin Kaçıkoç, ''Isparta Ev Ekmeği'' için coğrafi işaret tescili başvurusunda bulundukları bildirdi. Isparta'nın geleneksel değeri olan ev ekmeğine sahip çıktıklarını, bir ay içinde tescil işleminin tamamlanmasını beklediklerini dile getiren Kaçıkoç, Isparta Ev Ekmeği'nin buğday, mineral ve vitaminler açısından zengin olduğunu söyledi. Fabrikalardaki unların, öğütülürken kepeğinin büyük kısmının ayrıldığını dile getiren Kaçıkoç, "Un ne kadar beyazlatılırsa besleyici özelliğini de o kadar yitirir. Isparta ekmeğinde kepek oranı yüksek unlar kullanıldığı için besleyicilik oranı yüksektir. Beyaz ekmeklerde kullanılan unun kepek miktarı Isparta Ev Ekmeği'nde kullanılan una göre oldukça düşüktür. Isparta Ev Ekmeği'nde kullanılan maya doğaldır. Ticari mayalar oldukça az, katkı maddeleri ise hiç kullanılmadığı için lezzetlidir. Dayanma süresi uzundur” dedi. Maliye Bakanlığı Gelir İdaresi Başkanlığı, vergi alacağını toplamak için şimdiye kadar sadece devlet ihalelerine girenlerden istenen ‘vergi borcu yoktur’ uygulamasını genişleteceğini açıkladı. Yeni uygulama halkın kafasını karıştırdı Mehmet Yücel : Bence iyi bir uygulama olmayacak. Baba mirasından bile yararlanamamak iyi değil. Belki borcunu o arazileri satarak ödeyecek insanlar. Bir kez daha düşünülmeli. Kadir Dursun : Bence doğru ve yerinde bir uygulama. Vatandaşın, borçlarına karşı olan sorumluluğunu arttırmak adına iyi bir uygulama olacaktır. Uygulama aşamasında görmek gerek. Asım Demet : Güzel bir uygulama olacak. En azından insanlar borçlanma çıktığı zaman başka yerlerden onay verilmeyeceği için tek bir borca odaklanmak zorunda kalacak. Osman Karslı Ben bu yeni uygulamayı çok da doğru bulmadım. Bence halka kolaylık gösterilmesi lazım. Uygulama bana çok mantıklı gelmiyor. Yöntemle ilgili değişiklik yapılmalı. Abdullah Şengün : Bence güzel bir uygulama. En azından insanlar neyi var, neyi yok vergi dairesine gittiğinde öğrenecek. Bu insanları daha bilinçli tüketime yönlendirecektir. Hüseyin Gençdal : Bence borcun buna yansıtılması yanlış. Borç farklı bir konu. Bu yeni uygulamanın pek iyi olacağını düşünmüyorum. Ama yine de bakıp, görmek gerekir. I Kanser kader değil Kanserin bir kader olmadığına dikkat çeken Özdoğan, "Kanser eşittir ölüm algısı da doğru değil. Günümüzde artık C MY B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear