26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

6 SAYFA 19 ŞUBAT 2013 SALI Büyükşehir Yasası'na üreticiden tepki KöyKoop 2013 Genel Çalıştayı, Antalya'da yapıldı. Çalıştaya katılan üretici temsilcileri, kamuoyu tarafından Büyükşehir Yasası olarak bilinen ve 16 bin köyün tüzel kişiliğini ortadan kaldıran yasal düzenlemeye tepki gösterek, yasayla beraber birinci sınıf tarım arazilerinin imara açılacağını söyledi YAN: HAZIRLA GÜRGÖZ Z A V A DEĞER K K öy Kalkınma ve Diğer Tarımsal Amaçlı Kooperatif Birlikleri Merkez Birliği (KöyKoop) tarafından 1013 Şubat 2013 tarihleri arasında, Antalya Kemer'de 2013 Yılı Çalıştayı düzenlendi. Antalya'nın ulusal televizyonu VTV'de her pazartesi saat 19:30'da yayınlanan "Umut Özdil ile Tarımın Sesi" programının bu haftaki konukları da çalıştaya katılan KöyKoop Genel Başkan Vekili Mehmet Varol, Muğla KöyKoop Birlik Başkanı Eray Çiçek ve İzmir KöyKoop Birlik Başkanı Muhittin Akbulut oldu. Programın ilk bölümünde Türkiye'de tarımsal kooperatifçilik ve KöyKoop konuşulurken; ikinci bölümde Büyükşehir Yasası ile tarım ve kırsalın geleceği konuşuldu. Üretici temsilcileri, kamuoyunda Büyükşehir Yasası olarak bilinen ve 2014 yılından itibaren yürürlüğe girecek yasaya tepki gösterek, yasayla beraber kapatılacak 16 bin köyün imara açılacağını ve tarımsal arazilerin köylülerin elinden çıkacağını dile getirdi. lediyeler bunu düşünecek" diye tepkisini dile getirdi. Akbulut ayrıca köylerin geçmişle gelecek arasında bir köprü olduğunu kaydederek "Halk kültürümüz, türkülerimiz köylerden çıkar. Bunlar yok edilecek. Köyler yok olursa geçmişimizle bağımızı da bu arada kaybetmiş olacağız" dedi. "İki başlı yönetime yol açar" Muhittin Akbulut, yasayla beraber 52 tane ilde özel idare olduğunu geriye kalan 29 ilde özel idarenin olmayacağını hatırlatarak "Bu bir yönetim kargaşasıdır. 52 tane ilde özel idare varken; geriye kalan 29 ilde özel idare olmayacak. O ilde özel idarenin mallarını valilik, bir komisyon kurarak stediği şekilde bölüştürecek. Köylerin malları, mezarlar dahil bütün ürünleri, malları belediyelere verilecek" dedi. İklim değişikliği ucuz olan gıdaya yöneltiyor İ "Aidiyat duygunu kaldırıyor" Muğla KöyKoop Birlik Başkanı Eray Çiçek de köylerdeki aidiyat duygusunu işaret ederek "Bu yasanın en büyük götürüsü bu aidiyat duygusunu yok etmesidir" dedi. Büyükşehir yasasının bir getirisinin belki de büyükşehir ya da ilçe belediye başkanlarının artık üretici kooperatiflerini daha fazla önemseyeceğini olacağını dile getiren Çiçek, "Bunun önünü açacağı düşünüyorum. Böyle olunca da kooperatiflerin pazarlama anlamındaki sıkıntılarına bir çözüm üretilebilir belki" dedi. klim değişikliğiyle taze gıda üretiminin azalması ve bedelinin artmasının, daha ucuz olan işlenmiş gıda ürünlerine talebi artırdığı bildirildi. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Çevre Yönetimi Genel Müdürü Mehmet Baş, iklim değişikliğiyle taze gıda üretiminin azalması ve bedelinin artmasının, daha ucuz olan işlenmiş gıda ürünlerine talebi artırdığını söyledi. Toplumun yeme alışkanlıklarının da buna bağlı olarak değiştiğine dikkati çeken Baş, düzensiz beslenmeyle de obezitenin arttığını ve şeker hastalığının yaygınlaştığını anlattı. Şeker hastası artıyor Uluslararası Şeker Hastalığı Birliği tarafından yayınlanan rapora göre, düşük ve orta gelir düzeyindeki ülkelerde şeker hastalığı vakaları son yıllarda artış gösterdi. Dünya üzerinde 366 milyon şeker hastası yaşıyor. Bu hastalığın, 2030 yılında 500 milyon kişide yani yaşayan on yetişkinden birinde görüleceği tahmin ediliyor. Şeker hastalığı yılda 4.6 milyon kişinin ölümüne ve küresel ölçekte 465 milyar dolar değerinde sağlık harcamasına neden oluyor. Büyük korku KöyKoop Genel Başkan Vekili Mehmet Varol, Büyükşehir Yasası'yla köyler mahalle statüsüne geçerse, İmar Kanunu'na göre tarım ve hayvancılığın artık yapılamayacağını söyledi. Mehmet Varol, "Bizim asli gelirimiz tarım ve hayvancılık. İşte bu büyükşehirde ben işletme kuramayacağım, mevcut işletmelerimi çalıştıramayacağım. Ruhsat al diyecekler. Maalesef benim ona ruhsat alma şansım yok. Neden yok? Çünkü bizim işletmelerimizin bir çoğunun tapusu yok. Miras hukukundan dolayı ya da büyük aile yapısından dolayı. İşletme ruhsatı almaya kalktığımda önce benden mülkün bana ait olduğuna dair bir tapu isteyecekler. Ayrıca bizim köylerimizin bir çoğu hazine arazileri üzerine kurulu" diye konuştu. En büyük korkularının tarım arazilerinin imara açılması olduğunu kaydeden Varol, "Büyükşehir olgusuyla birlikte biz, mahalleye dönüşeceğiz. Her taraf iskana açılacak. Bizim birinci sınıf tarım arazilerimiz iskana açılacak. Asıl korkumuz budur" dedi. Anayasa'ya aykırı İzmir KöyKoop Birlik Başkanı Muhittin Akbulut ise bu yasanın Anayasa'nın köylerin ve tarım arazilerinin korunmasıyla ilgili 44'üncü 45'inci ve 127'nci maddesine aykırı olduğunu ifade ederek "Ayrıca Avrupa İnsan Hakları Komisyonu büyük sosyal çalkantılara sebep olacak işlerde referanduma gidilmesini salık veriyor. Böyle bir şey yapılmadı" dedi. Tarım arazilerinin küçük köylünün elinden çıkacağına işaret eden Akbulut, "591 belde, 16 bin 82 köy bir kalemde mahalle oldu. 500'den az nüfuslu yerler mahalle de olamıyor. Peki ne olacak onlar? Bu yapı, tarım arazilerini küçük köylünün elinden çıkarır şirket tarımı dediğimiz sistemi başlatır. Şehirler bize iş vermeye, konuk vermeye, aş vermeye hatta otobüste bir kişilik daha yer vermeye, okul sıralarında yer vermeye uygun mu? Önce be Validen besiciye ziyaret urdur Valisi Nurettin Yılmaz, merkeze bağlı Hacılar Köyü'nde besi çiftliğinde ve sondaj çalışmaları yapılan bölgede inceleme yaptı. İlk olarak köy sakinlerinden İbrahim Çetinkaya'nın besi çiftliğini ziyaret eden Vali Yılmaz, bu B rada çiftliğin yem, besi ve sağım tesislerini gezdi. Yılmaz ardından Pınarbaşı mevkisinde Maden Tetkik Arama Kurumu'na ait, kömüre yönelik sondaj çalışmalarının yapıldığı alanı inceledi. Çalışmaların 535 metre derinlikte devam ettiğini anlatan Yılmaz, ''Sondaj yapılırken değişik katmanlardan toprak örnekleri incelenerek bulgular ışığında çalışılıyor. Herhangi bir bulguyla karşılaşılmasından sonra sonuç, kamuoyu ile paylaşılacak. Aynı havzada 23 kilometre ilerde sondaj çalışması daha yapılacak'' dedi. AĞIZLAR YAKAN BİBER CEPLERİ DE YAKIYOR Halk arasında süs biber olarak bilinen acı biber, fiyatındaki artış nedeniyle artık tezgahlarda süs olarak durmaya başladı. Acısıyla ağızları yakan biber, fiyatıyla da yurttaşın cebini yakar hale geldi. Kilosu 10 liraya kadar çıkan süs biberi alamadıklarını belirten yurttaş, bırakın biberi satın almayı biber tezgahının yanına bile yanaşamadığını söylüyor Muzaffer Kılıç 10 liralık biberi alma durumum yok. Çünkü hayat çok pahalı. Alsak alsak biberi ancak gramla alabiliriz. Onda da 250 gram biber alsak bile ona da 2 lira 50 Kuruş ödememiz gerekiyor. Kenan Çelik Biber haldede pahalı. Kilosu 5 liraya alıyoruz biz de pazarcı esnafı olarak. Biberi yurttaş artık gramla alır oldu. Ben pazarcı olmama rağmen ben bile yiyemem bu fiyatla. Meryem Bayan Biber alıcam sordum ancak kilosuna 10 lira diyorlar. Mümkünü yok alamam. Asgari ücretle çalışan insanlar kesinlikle alamaz. 50 kuruşum var, o kadarlık alıcam. Mehmet Çoban Biber tezgahlarına bile yanaşamıyoruz. Çünkü pahalı canımız çekse bile meyve alır onu yerim. O da ucuz olunca sofralara girer pahalı olunca değil. Şartlar bunu gerektiriyor. Sevim Üzer Uçmuşlar artık. Antalya’da yetiştiği halde kalkıp 10 liradan satılıyorsa ben birşey demiyorum. Maliyeti ve işçiliği ne kadar ki bunun. Köylüler kendi ürününü kendi satsa daha iyi olacak. Abdurrahman Eser Kaliteli biberin kilosu 10 liraya çıktı. Birinci kalite biber geçenlerde de İsviçre’ye ihraç edildi 9 liradan. Fiyatlar gerçekten de şu anda yüksek seyide gidiyor. Alım oranı düşük. Faydalı böcekli patlıcan üretimi T ürkiye'nin önemli örtü altı üretim merkezlerinden Kumluca'da, biberden sonra patlıcan üretiminde de faydalı böcek kullanılmaya başlandı. Patlıcan üretiminde kullanılan yararlı böcekleri ithal eden firmada görev yapan Ziraat Mühendisi İsa Polat, yararlı böceklerin, patlıcanda etkili olan kırmızı örümcek, beyaz sinek, yaprak biti ve trips zararlısı için kullanıldığını anlattı. Sıkıntısız pazarlama Faydalı böcekler sayesinde üreticilerin daha az kimyasal kullandıklarını kaydeden Polat, "Seralarda kullanılan faydalı böceklerin yıllık maliyeti bir dekar için yaklaşık 900 lira civarında. Son dönemdeki biyolojik mücadeleyi destekleme adına yapılan masrafın yaklaşık yüzde 50'sini de devlet karşılıyor"dedi. Patlıcan serasında faydalı böcek kullanan sera üreticisi Gürbüz Yılmaz da, yararlı böcekler sayesinde ürünlerinin pazarlanmasında sıkıntı yaşamadığını kaydetti. C MY B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear