Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
16 OCAK 2013 ÇARŞAMBA SAYFA SAĞLIK 5 Kısırlık hakkında Bilmedikleriniz geç yaşlarda evlilik ya da evlendikten sonra çeşitli neli ilişkiye rağmen bir yıl içerisinde gebe kalamıyorsa denlerle geç çocuk sahiinfertilite'den yani kısırlıktan söz edebiliriz. Bir yıl bi olma düşüncesi yatiçinde çiftlerin yaklaşık yüzde 8590'ı gebe kalmaktadır, maktadır. Bunun yaen uygun gebe kalma yaşı ise 20 ila 30 arasındadır. 30 yanına sigara, alkol şını geçtikten sonra gebe kalma olasılığı azalmaktadır. Bu Doç. Dr. Barış Mülayim, “Mutlaka çiftleri görmek lakullanımını, obeyaştan sonraki diğer sınır 35 ve 40’dır. 40 yaşından sonzım. Çünkü infertilite sebeplerinin yaklaşık yarısı erkeğe ziteyi, stresi ve ra yardımcı üreme yöntemleri ile bile gebe kalma olave diğer yarısı kadına ait nedenlerden oluşur. Erkeğe ait infertilite nedenlerinin yarısını kolay sperm tahlili ile ortaya kouygun olmayan sılığı yüzde10’lara düşmektedir” dedi. yabiliyoruz. Diğer yarısı ise kadına ait. Bunlar, yumurtlama probyaşam kosullaSigara, alkol, beslenme lemlerini, tüp rahatsızlıklarını ve daha nadir izlenen bazı sorunları rını da ekleyeiçerir. Bir de yaklaşık yüzde 10 oranında sebebi bilinmeyen neDoç. Mülayim, infertilite görülme biliriz” dedi. denler vardır. Erkeğe ait problemleri sperm tahlili ile çözerken sıklığının yüzde 15 olduğunu söyleBir yıl içerikadına ait problemleri bulmak için biraz daha fazla testyerek, “Günümüzde sinde, çiftlerin lerden yardım alıyoruz” dedi. sıklığın artherhangi bir şimasınkayeti olmadan, düzenli ilişkiye girmesine rağmen gebe kalamaması duruDoç. Dr. Mülayim, “Hastanın yumunda bir uzmana murtlamasının olup olmadığını vegörünmesi gerektiğiya yumurtalık rezervini tespit edeni anlatan Mülayim, bilmek için bazı hormon tahlille“Çift muayene edilri, tüp ve rahim durumu ile ilgili meli ve gerekiyor bilgi alabilmek amaçlı rahim filise bazı testlerden mi istenebilir. Testlerden sonra geçmelidir. Ancak kısırlık nedenini bulup, tedaviye bu süre çiftlerin başlıyoruz. Yumurtlama ile ilgili yaşına, evlilik süproblemi var ise ilaç vererek ovuresine,çiftin tıbbi geçlasyon induksiyonu yapıyoruz, rahim miş hikayesine ve çiftin isteğine göre deya da tüp ile ilgili sorunları histeroskopi ya da laparoskopi dediğimiz yöntemlerle çözmeye ğişebilir. Mutlaka bir yıl geçmek zorunda değil; örneğin çalışıyoruz, erkeğe ait problemlerde aşılama işkadının adetleri düzenli olmayabilir, yaşı 35 yaşından bülemi yapıyoruz. Bunlarla gebelik elde edeyüktür, miyom ya da kist hikayesi mevcuttur, sık enfeksiyon mediğimiz taktirde yardımcı ureme geçiren bir bayan olabilir. Yine eşinde (erkekte) varikosel şiteknikleri kullanıyoruz” dedi. da kayeti olabilir” diye konuştu. Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Dr. Sibel ERTEK D VİTAMİNİ EKSİKLİĞİ SADECE KEMİKLERİ DEĞİL TÜM VÜCUDU ETKİLİYOR Medical Park Antalya Hastane Kompleksi Kadın Hastalıkları ve Doğum Bölümü'nden Doç.Dr. Barış Mülayim, İnfertilite (Kısırlık) ile ilgili bilgiler verdi . oç. Dr. Barış Mülayim, “Bir çift, korunmasız, düzen D Nedenleri bulunmalı Tedavi yöntemleri edical Park Antalya Hastane Kompleksi İç Hastalıkları Bölümü'nden Uzm. Dr. Ezel Taşdemir, “Kronik yorgunluk sendromunun spesifik bir laboratuvar bulgusunun olmaması nedeniyle tanısı güç konulmaktadır” dedi. Kronik Yorgunluk Sendromunun, altı aydan uzun süren yorgunluk, konsantrasyon güçlüğü, eklem ağrısı, ateş, kas ağrısı, uyku bozukluğu, psikiyatrik yakınmalarla kendini gösteren multisistemik durum olduğunu belirten Taşdemir, “En önemli özelliği hayatın belli, bilinen bir zamanında başlaması yani tüm yaşam boyunca olmaması, dinlenmekle geçmemesi, iş, ve özel yaşam aktivitelerinde belirgin azalmaya yol açmasıdır” dedi. Yüzyılın Hastalığı; Kronik Yorgunluk M Farklı nedenleri olabilir Taşdemir, Kronik Yorgunluk Sendromunun kadınlarda erkeklere oranla 6 kat daha fazla görüldüğünü, nedenlerinin de beş ana başlıkta toplanabileceğini söyleyerek, bunların infeksiyon ajanlar, İmmünolojik (bağışıklık sistemi ile ilgili) nedenler, hormonal nedenler, nöral (sinir sistemi ile ilgili) nedenler ve beslenme bozukluğu olduğunu belirtti. Taşdemir, “Hastalığın şiddeti hafif formdan ağıra kadar değişebilir. Antiviral tedavi, antidepresan tedavi, kognitif davranışcı tedavi, diyet tedavileri, fizik tedavi ve egzersizleri ile tedavi edilebilir” dedi. Tanı için iç hastalıkları uzmanına başvurulması gerektiğini söyledi. Anneden oğula ikinci hayat M edical Park Antalya Hastane Kompleksi Organ Nakli Bölüm Başkanı Prof. Alper Demirbaş ve Opr. Dr. Sabri Tekin tarafından gerçekleştirilen operasyonla 70 yaşındaki Rabiya Akbaş'ın böbreği, 42 yaşındaki oğlu Mehmet Akbaş'a nakledildi. Şanlıurfa'da yaşayan ve belediyede işçi olarak çalışan Mehmet Akbaş, üre ve kreatinin yüksek çıkması sonucu, 12 gün boyunca diyalize girdiğini ardından da nakil olmaya karar verdiğini söyledi. Akbaş, Medical Park Antalya Hastane Kompleksi'nde nakil olan arkadaşının tavsiyesiyle Antalya’ya geldiğini ve annesinin bağışladığı böbrekle operasyonun yapıldığını anlattı. Akbaş, “Annem 9 ay karnında taşıdı, 2 yıl sütünü verdi. Bu zor günümde de canından parça verdi” dedi. Anne Akbaş ise “Oğlumun diyalize girerek acı çekmesini istemedim ve böbreğimi bağışladım” diye konuştu. vitamini kalsiyum ve kemik metabolizmasıyla yakından ilişkili olan ve aslında güneşe maruz kalan cilt dokusunda sentezlenebilme özelliği ile diğer vitaminlerden farklı bir vitamin grubudur. Kemiklerin kuvveti ve diş sağlığı için gereklidir. Ciltteki sentezi dışında süt ürünleri, yeşil sebzeler, ceviz, fındık, balık ve yumurta gibi besin maddelerinden de önemli miktarda D vitamini alırız. Günlük D vitamini ihtiyacı yaklaşık 600 IU, 71 yaş sonrası 800 IU kadardır. Hazır mamalarla beslenen bebeklerde bir litre mamada 400 IU D vitamini olduğu için vitamin desteği gerekebilir. Ayrıca gebelik ve emzirme dönemlerindeki kadınlarda da vitamin ihtiyacı artmaktadır. Güneşin zararlı etkilerine karşı korunma amacıyla güneşten koruyucu losyon ve kremlerin fazla kullanılması, bronz cilt rengi, kapalı mekanlarda fazla vakit geçirip güneş ışığına çıkmama D vitamini sentezlenmesini azaltır. Yiyeceklerdeki vitaminlerin barsaklardan emilmesini bozan barsak hastalıkları ve D vitamininden zengin gıdaları yeterli tüketmemek de vücutta D vitamini eksikliğine neden olabilir. Kaslarda ve kemiklerde güçsüzlük, kramplar, sık düşmeler D vitamini eksikliği ile ilişkili olarak artar. Çocuklarda D vitamini eksikliği raşitizm denen kalıcı kemik hastalığına ve gelişme bozukluklarına neden olur. Son yıllardaki çalışmalar, D vitamininin kemik ve diş sağlığı dışında özellikle vücudun savunma sistemi hücreleri ve kalpdamar sağlığı için önemli görevleri olduğunu göstermiştir. Hayvanlarda yapılan çalışmalarda D vitamininin savunma sistemi kaynaklı ''otoimmün hastalıklar''ın oluşma riskini azalttığını, insanlardaki çalışmalar da D vitamini eksikliği ile meme ve bağırsak kanserlerinin ilişkili olabileceğini göstermiştir. D vitamini eksikliği ''metabolik sendrom'' denilen insülin direnci, kan basıncı ve kan şekeri yüksekliği, kolesterol değerlerindeki anormallikler ile izlenen sendromla ilişkilidir. D vitamini eksikliği olan bölgelerde hipertansiyon ve kalp hastalıkları daha fazla görülmektedir. Diyabet hastalarında da D vitamini düzeyleri düşük bulunmuştur. Ayrıca bazı mevsimsel depresyon tablolarının da D vitamini düzeylerinin düşmesi ile ilişkili olabileceği düşünülmektedir. Dolayısıyla D vitamini düzeylerinin normal olması vücuttaki hemen hemen tüm sistemlerin iyi çalışması için gereklidir. Ülkemizde taze sebze, süt ürünleri ve deniz ürünlerinin bol olması, güneş açısından oldukça yeterli bir coğrafi konumda olmamıza rağmen D vitamini eksikliği %70'in üzerindedir. Kapalı kıyafetler, sürekli ofiste veya evde vakit geçirip güneşe çıkmama, süt ürünleri ve balık tüketiminin az olması bu eksikliğin başlıca nedenleridir. Özellikle haftada en az 2 kez deniz balıklarının, günde en az 2 öğünde süt ürünlerinin tüketilmesi ve günde en az 15 dakika güneşin doğrudan cildimize geleceği şekilde (pencerede cam arkasında olmadan veya yüksek koruma faktörlü kremler olmaksızın) güneşe çıkmak vitamin düzeylerimizin normal sınırlarda korunması için gereklidir. D C MY B