Catalog

24 TEMMUZ 2012 SALI SAYFA HABER Dünyanın pek çok ülkesinden bin kadar ziraat mühendisi Antalya’da buluşacak 3 Expo kadar önemli Türkiye’de ilk kez gerçekleştirilecek ‘Dünya Ziraat Mühendisliği Kongresi’ 2018 yılında Antalya’da yapılacak. Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Vahap Tuncer, “Expo kadar önemli bu organizasyon, tarım bayramı şeklinde düzenlenecek” dedi Dünden bugüne EROL KARABULUT [email protected] BEKLENTİLER VE GERÇEKLER D D Gurbetçinin tatili kana boyandı B urdur'da meydana gelen trafik kazasında, 1 kişi öldü, 5 kişi yaralandı. Mustafa Gümüş'ün (33) kullandığı otomobil, BurdurAntalya karayolunda şarampole devrildi. Kazada, Necla Gümüş (31) olay yerinde hayatını kaybetti, Mustafa Gümüş, Nuh Gümüş (27), Ayşe Gümüş (27) ile çocukları Esra (6) ve 4 aylık bebeği Zeynep Gümüş yaralandı. Yaralılar, ambulanslarla Burdur ile Bucak devlet hastanelerine kaldırıldı. Ailenin, tatil amacıyla Almanya'dan Antalya'ya geldiği öğrenildi. ünya Ziraat Mühendisleri Birliği tarafından her yıl dünyanın farklı bir ülkesinde gerçekleştirilen “Dünya Ziraat Mühendisliği Kongresi” ilk kez Türkiye’de yapılacak. Ziraat Mühendisleri Odası Antalya Şubesi, Akdeniz Üniversitesi ve Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi’nin evsahipliği yapacağı kongre, 2018 yılında Antalya’da gerçekleştirilecek. Ziraat Mühendisleri Odası Şube Başkanı Vahap Tuncer, geçtiğimiz hafta İspanya’da yapılan kongrede, 2018 yılındaki kongrenin Antalya’da yapılması kararının alındığını açıkladı. Bin ziraatçı Tüm uluslararası etkinliklerde hatta Expo’da olduğu gibi kongrenin ülke ve Antalya açısından önemli olduğunu söyleyen Tuncer, Traktörün altında hayatını kaybetti urdur'un Gölhisar ilçesinde devrilen traktörün altında kalan bir kişi hayatını kaybetti. Gölhisar'da Halil İbrahim Peker'in (60) kullandığı 15 HK 696 plakalı traktör, Sorkun köyü yakınlarında yoldan çıkarak devrildi. Kazada traktörün altında kalan Peker, olay yerinde hayatını kaybetti. Peker'in cenazesi, Gölhisar Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. “Bu kongre için dünyanın dört bir tarafından binin üzerinde ziraat mühendisi Antalya’ya gelecek. Yeniliklerin ele alınacağı kongrede, Türkiye’nin bu alanda yaşadığı sıkıntılar dile getirilecek, teknik anlamda bilgi alışverişinde bulunulacak” dedi. Turizm elçileri Tuncer, tarımın dünyaya açılan penceresi konumunda olan Antalya’da yapılacak kongrenin, sektörün sorunlarının çözümü yanında kongreye katılan konukların turizm elçisi olarak ülkelerine dönmesiyle turizme de katkı sağlayacağını belirterek, “Kongre, sadece tarımsal açıdan değil, ekonomi ve turizm açısından önemli” dedi. B Zayıflama haplarına dikkat edin B alıkesir’de Nilüfer Gülmez adlı yurttaşın internetten aldığı zayıflama hapını içerek komaya girmesinin ardından açıklama yapan Antalya Eczacı Odası yönetimi, Sağlık Bakanlığı’ndan ruhsatlı olmayan hapların alınmaması uyarısında bulunarak, şunları söyledi: “Bu tür bitkisel kaynaklı ilaç formundaki ürünlerin, yani ilaç ve ilaç etkisi gösteren ürünler, sadece Sağlık Bakanlığı onayı ile satılmalı. Ancak bu tür ürünler maalesef hala Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'ndan ruhsatlandırılmakta. Bu tür ürün alırken Sağlık Bakanlığı'ndan ruhsatlandırılmış olmasına dikkat edilmeli.” evlet, devlet olalı, hep toplumların ortak sorunlarını çözmeye talip olmuş, elindeki yetkiyi, yine onların refahı, huzuru için kullanmayı taahhüt etmiştir. Bu yetkiyi de bazen gökyüzünden bazen de yazılı anayasalarından almaktadır. Fertler olarak; gerek güvenlik gerekse hayatın diğer alanlarında üstesinden gelemeyeceğimiz konularda hep devletten ve onların temsilcilerinden yani yetkilendirdiklerinden yardım beklemişizdir. Bu, bazen bir dilekçe, bazen bir biz haykırış ile somutlaşmış, hatta türkülere dahi konu olmuştur. Geri dönüşler ise aynı güzellik ve estetikle olmamaktadır. İçinde bulunduğumuz Mübarek Ramazan ayı da bu açıdan oldukça yüksek beklentilere sahne olmaktadır. İnsanımızın geneli, daha bir manevi dünyasına dönerken, kişilerden, derneklerden ve devletten de aynı şefkati, ilgiyi beklemekteyiz. Bakalım Ramazan’ın ilk Salı’sında bu şefkati, devleti idare edenlerden ve onları denetleyenlerden görebilecek miyiz? Aslında; maneviyatımıza siyaset bulaştı mı, mübarek gönüllerde bir katılaşma başlıyor. Öyle ki, Yüce Tanrı’nın sınava yolladığı bizler, utanıp sıkılmadan, onun bize emanet olarak sunduğu kaynakların üzerine ipotek koyuyor, hatta toprağını, bereketini köyüne yapılacak taş ocağından korumak için ayaklanan Afyonlu köylüleri sopadan geçiriveriyoruz. Siyasetçi ve emir erleri, topluma her vuruşlarında, onlardan beklentileri törpüleyiveriyor. İşte örnek: Antalya’da 3 yıl önce yapılan bir ankette, insanlara sormuşlar; sorunlarınızın çözümünde belediyeden, devletten vs, bir beklentiniz var mı diye. Cevap verenle rin % 20’sinden fazlası YOK demiş. Sadece Antalya gibi bir örnekte bu oran % 2025. Yani Türkiye’nin en gelişmiş bölgelerinden biri olan, devlet kadroları ile belediye idarelerinin görece daha etkin olduğu, turizmin ve tarımın merkezi bir ilimizde, devletten hiçbirşey beklemeyenlerin oranı % 25’e yakın. Bu oran tahmin ediyorum ki ülkemiz genelinde de bu. En azından seçmen sayısı ise, seçime katılan arasındaki ciddi açık da bu kadardır, isterseniz hesap ediverin. Ülkelerde, siyasilerden, belediyelerden beklentiler, her geçen gün biraz daha eriyor. Çünkü siyasetin gerçekleri ile halkın beklentileri arasındaki makasfark giderek açılıyor. Bu fark yalnızca yaşam biçimi, inanış ve dünya görüşü olarak değil, ekonomik durum ve refah olarak da kendini gösteriyor. Geçen hafta sonu Dünya Gazetesi’nde bir araştırma yayınlandı. Değerli gazeteci Talip Aktaş belirli varsayımlar altında diyor ki, Türkiye, aktif nüfusun işgücüne katılım oranının % 50’lerde olmasından dolayı, gerçek gücünü veya güçsüzlüğünü göremiyor. Türkiye, bu açıdan dünya sıralamasının en diplerinde. Yani aslında iş ve aş üretmesi gereken milyonlarca insan işsiz, evde oturuyor. Özellikle de kadın işgücümüz açısından bakılırsa Türkiye listenin en sonlarında ve Ürdün, Afganistan, İran, S. Arabistan, Pakistan, Lübnan, Mısır, Yemen, Tunus, Fas ve Umman gibi ülkelerle yarışıyor. Devletten bir şey beklememe davranışının yüksek oranda olduğu Antalya özeline dönersek: orada, insanlar diyor ki en büyük sorunların başında işsizlik geliyor. İş arayanların yarısından fazlası da erkekler. Şimdi bir de dönüp, bizim beklentilerimiz ne idarecilerin öncelikli ne? C MY B C MY B