Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
6 SAYFA 9 MART 2012 CUMA "Antalya'da iŞ'te HAYAT" Hazırlayan PELİN GEL AĞAN TELLER DİREKLERİ TUTUYORDU M üh e n di s o l a r a k i ş b a ş ı yaptığınızda Antalya'da elektrik altyapısı nasıldı? Tam bir komediydi. Elektrik altyapısı yok. Direkler çam ağacındandı. Burası rutubetli memleket, direklerin altları çürümüş, teller tutuyor direkleri. 'Bu şebeke olmaz' dedim. Tevfik Işık diye bir insan 1925'te gelmiş ve Antalya Elektrik Türk Anonim Şirketi'ni kurmuş. Hürmetle yad ederim. Lara yolundaki santrali kurmuş. Antalya'ya elektriği ilk getiren kişi o. Siz ne yaptınız? Antalya büyüyor. Büyüme sancısı çekiyor. Elektrik, su, yol gibi bunun altyapılarının olması lazım. 'Bu elektrik altyapısıyla yapamayız' dedim. O zaman nüfus 55 bindi. Benim hedefim, 400 bin kişiye çıkmaktı. Bir proje hazırladım. Mecliste anlattım. Işıksız köy kalmadı 1961 yılında Kepez Elektrik A.Ş.'nin kurulmasına öncülük ederek Türkiye'nin hiçbir köyünde elektrik yokken Antalya'nın köylerini elektrikle tanıştırdı Ahmet Ünsal. 'Bu memleketin mühendise ihtiyacı var' diyerek siyasete girmeyi kabul etmeyen Ünsal, Karacaören 2 ve Oymapınar barajlarını da kuran kişi murevleri, Balbey; o bölümlerde var. Geldiğinizde meclise altyapı yetersiz; yeni santral kuralım diye rapor sunuyorsunuz. Nasıl karşıladı meclis? Sanki duvara söylüyorum. “Aferin” diyen yok. Birisi koluma girdi. 'Mühendis Bey bu konuların yeri burası değil; ‘Şehir Kulübü' dedi. Tevfik bey de aynısını yapmış. Antalya'nın zenginlerine anlatmış. Neyse maya tuttu. Modern bir santral kuracağız. 850900 kilovatlık bir santral bu. Kepezaltı’nda bir düşü var 170 metre. Oraya Kırkgöz suyuyla santral kurulabilir. Meclis üyeleri ile proje için Başbakan Adnan Menderes'in yanına gidiyorsunuz... Herkes ne kadara mal olacak diyor. 1956'da Başbakan'a gittik. '11 milyona mal olacak' dedim. '7 milyonu siz bulacaksınız. 3 milyonu Etibank iştirak edecek. 10 milyonluk şirket kuracaksınız' dedi. Şirket kuruldu. Cumhurbaşkanı Celal Bayar ve Başbakan Menderes 1961’de temeli attılar. Kepez Elektrik'e geçtim ve genel müdürü oldum. Ne tür çalışmalar yaptınız? Kepez Elektrik kurulduğunda Türkiye’nin dördüncü büyük hidroelektrik santraliydi. Antalya ilinin enerjisini temin edecek ve her yere elektrik götürecektik. Enerji fazlası oldu. Üç ünite var; birini yüzde 10 kapasiteyle çalışıtırıyorum. O zamanki Antalya'nın işi bitiyor. Yeni müşteri lazım. Suni havuz yaptık. Suyu kaynatıyoruz. Yine de olmuyordu. tek vururum onları demiş' ve Ata'yı çıkarmış. Atatürk faytondan indi bir kaç kişiyi okşadı. Onlardan birisi de benim. Elektrik idaresinde katip oluyorsunuz... Ortaokulu bitirdim. İkinci Dünya Savaşı'nın ortalarına denk geliyordu. Hocaları askere aldılar. Babama 'memur olacağım' dedim. 'Okul ne olacak' dedi. 'Ne zaman açılacak belli değil' dedim. Babam bir şey yapmadı. Dayım elektrik idaresinde tahakkuk memuruydu. Dayıma anlattım. O da müdüre söyledi; sınava girdim ve katip oldum. İstanbul Teknik Üniversitesi 'nde Enerji Mühendisliği okudunuz. Bu bölümü seçmenize sizi ne yöneltti? Katiplik yaparken biz, 810 kişi bir odada çalışıyoruz. Ben de kapı arkasında çalışıyorum. Yan odaya iki günde bir adam geliyor ve tek başına kalıyor. O, bordrodaki en üstteki kişiydi. Dayıma 'buradaki masaları yan odaya geçirsek' dedim. 'Olmaz orası mühendis beyin, o olmazsa bu ışıklar yanmaz' dedi. 'O ölünce ne olacak' dedim. 'Başkasını bulacağız' dedi. Ben o zaman kafama koydum. Mühendis olacaktım. Ok ulu Sümerbank'tan aldığınız bursla okudunuz. O dönemde baba parasıyla okuyan çok az. Sümerbank'ta Malatya'da bursa karşılık mecburi hizmette çalıştım. 11 yıl mecburi hizmet vardı. Z o r u nl u h i z m e t t e dalısı, yeni şiire meraklı. A n t alya Belediye BaşBen de Cahit Kulebi'nin k a n ı 'ndan mektup alıtalebesiyim. Bana dediler ki y o r s u nuz. Ne yazıyordu? abisi ile ilişki kur. O da şiiBelediye Başkanı Sere ve edebiyata meraklı. yid Ali Pamir beni müAkşamları Orhan Veli ve hendis olarak çağırıyorarkadaşları şiir akşamları du. Biz müdürün karşısıdüzenlerlerdi. Abisi oraya na o kadar zor çıkıyorduk giderdi, ben de gittim sohki Sümerbank'ta. Bir bebetimizi ilerlettik. lediye başkanı size rica ediyor. Bu ne büyük mutluluk. Hemen Antalya'ya geldim. Beni kapıda karşıladı. Vereceği parayı söyledi. 2,5 senede mecburi hizmeti ödeyebiliyorum. Kabul ettim. Antalya'da nerelerde elektrik vardı? Talya Otel, Antalya'nın dışı sayılıyor. Elektrik; Kaleiçi, Bahçelievler, Me1992’de Kepez Elektrik A.Ş. Gen el Müdürlüğü'nü bırakıyorsunuz. Ned en? Kepez'in politikasında halka mal etmemiz lazımdı; ana hedef buydu. Kurumlar büyük olabilir ama halktan hiç kimsenin otoriteyi alacak kadar güce sahip olmaması lazım. 92 yılında Uzan’lara satılacağı ortaya çıkt ı. Süleyman Demirel başbakan olm uştu. Satmak istedi Kepez'i. Durumu protesto ettim ama sadece ben biliyoru m. Doğru bir karar mıydı? Bana göre doğru değil. KARANLIK GÜNLERE SON Sizin zamanınızda ışıksız köy kalmamış sanırım... Evet. Kepez'i kurmaya başladığımız zaman Türkiye'nin hiçbir köyünde hemenhemen elektrik yoktu. Antalya ilinin 640 köyü var. Köylerin kapısına kadar elektriği götürdük. Köyün iç şebekesini Türkiye Elektrik Kurumu yaptı. Biz 500 kilovattan daha küçük müşterilere enerji veremiyoruz. Serik Belediyesi'ne verebiliyorsunuz ama köye veremiyorsunuz. Köyü mutlaka köycülük verecek. ntalya'yı tam analmıyla ışıkla tanıştıran insan Ahmet Ünsal. İlk eelektriği kente Tevfik Işık getirse de elektriğin her yere yayılmasını Ahmet Ünsal sağlamış. Çocukluk yıllarında kafasına koyarak Enerji Mühendisi olan Ünsal, 1961’de Kepez Elektrik A.Ş.'nin kurulmasına öncülük ederek Türkiye'nin hiçbir köyünde elektrik yokken Antalya'nın tüm köylerini elektrikle tanıştırmış. Karacaören 2 ve Oymapınar barajlarını da kuran Ünsal, siyasi çevrelerden gelen teklifleri ‘Bu memleketin mühendise ihtiyacı var’ diyerek reddetmiş. Bu haftaki Antalya'da İŞ'te HAYAT sayfamızda eski Kepez Elektrik A.Ş. Genel Müdürü ve Wagner KabloYönetim Kurulu Başkanı Ahmet Ünsal'ı konuk ediyoruz Girişimci ruhunuzu ve ticarete olan sevdanızı biliyoruz. Çocukluk yıllarınıza dönersek, nasıl bir çocukluk geçirdiniz? Çocukluğumun 67 yılı Kemiklik dediğimiz, şimdiki Vali Konağı'nın A olduğu bölgede geçti. Ondan sonra Kaleiçi'ne taşındık. Şimdiki Koçların müzesinin bitişiğindeki evde oturduk. Babam gemiciydi. 7 kardeştik. Çocukluğunuzda çıraklık döneminiz var. Nasıldı o dönem? Babam çocukların tatillerde sokaklarda dolaşmasına 'it taşlaması' derdi. Mutlaka çocukların bir yerde çalışmasını isterdi. Ben camcının, terzinin yanında çıraklık yaptım. En son da şimdi Antalya Gazetesi olan Antalya Matbaası'nda çırak oldum. Ailece hayvanlarla ilgiliymişsiniz. Saka kuşu uzmanısınız sanırım... 7 kardeşin ikisi kız. Kızlar sadece kedi bakabiliyor. En büyük ağabeyim horoz, ikinci ağabeyim tavşan ve sincap, üçüncü ağabeyim güvercin, ben saka kuşu, küçük kardeşim tavuk ve oğlak beslerdi. Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk'ü de görme şerefine eriyorsunuz... Biz, Cumhuriyet'in ilk çocuklarıyız. Üçüncü sınıftaydım. Atatürk geldi. Cumhuriyet Meydanı'na sıralandık. En ön sıradaydım. Atatürk faytonla çıktı. 11 numaralı Hamdi Boru’nun faytonu vardı. O oraya inmiş. Ata, faytoncuya giderek 'senin atlar bu yokuşu çeker mi' demiş. Boru da 'çekmezse tek Kısacık anlatırmısınız evlilik hikayenizi? İktisat Fakültesi'nde okuyordu eşim Süreyya. Antalyalıydı. Abisi Siyasal Bilgiler Fakültesi'nden mezun. İktisat Profesörü. Kız kardeşini o okutuyor. Abisi Edebiyat sev UZANLAR GELİNCE BIRAKTI FERROKROM KURULDU Peki ne yaptınız bu kadar enerjiyi? Elektrik fazlasını gidermek için Ferrekrom fabrikası Etibank ve Fransız bir şirketin ortaklığında kuruldu. 20 bin kilovat alacaktı. Sattık, elektriğimiz kalmadı. Genel müdürlüğünüzde Karacaören 2 ve Oymapınar projelerine imza attınız. Hidrolik potansiyeli araştırıyoruz, belediyelere gidiyoruz. Sonra Serik'e Manavgat'a Alanya'ya, Gazipaşaya çektik. Akseki'ye, Gün dır. Yüzde 85'i Almanya'ya gidiyor. Almanya'nın içerisinde de otomobil endüstrisi taştı. Çin'de Almanlar Mercedes üretiyor. Dolayısıyla bizim giydirdiğimiz kablolar Çin'e, Malezya'ya kadar gitti. Çekoslavakya, İngiltere, İspanya, İtalya, Fransa. Birçok ülkeye gidiyor. Bir de beyaz eşya sanayiine kablo üretiyoruz. Siz Turgut Özal ile sınıf arkadaşıydınız. Özal, Cumhurbaşkanı oldu. Siz siyasete girmeyi hiç düşünmediniz mi? Mühendis olurken, elektrik ve makine mühendisleri olarak 'Bu memleketin mühendislere ihtiyacı var; politikacıya değil' dedik. Bu kadar emek verdikten sora kendi mesleğimizde çalışırız dedik. Ben uzak durmaya çalıştım. doğmuş, İbradı'ya çektik. Oymapınar ve Karacaören 2 Barajı’nı kurduk. Kepez’den ayrılınca oğlunuzla Wagner Kablo'yu kuruyorsunuz? Oğlum, elektrik mühendisi. Kepez'de çalışıyorduk. Birlikte ayrıldık. Bir Alman arkadaşım; ben Wagner kablo fabrikasının ortağıyım, otomotiv endüstrisinin kablolarını giydirelim mi dedi. O işe başladık. Kablonun kendisini üretmiyoruz fakat giydiriyoruz. İhracat nerelere? Her 10 otomobilden bir tanesinin içinde bizim bir kablomuz var C MY B C MY B