26 Haziran 2024 Çarşamba Türkçe Subscribe Login

Catalog

17 KASIM 2012 CUMARTESİ SAYFA HABER 3 Antalya'da 5 yıldızlı bir otelin kıyı kenar çizgisi altında kalan günübirlik kullanım alanlarının yıkımını erteleyen belediye ekipleri dün yine aynı oteldeydi. Ekiplerle, otel görevlileri arasındaki gerginlik turistlerin gözü önünde yaşandı Otelde yıkım K undu’daki 4 otelde kıyı kenar çizgisi altında kalan kaçak günübirlik alanların tespiti üzerine Muratpaşa Meclisi'nce 2005’te alınan yıkım kararını uygulamak için önceki otele gelen ve otel çalışanlarının direnişiyle karşılaşan belediye ekipleri, yıkımı ertelemişti. Yıkımı gerçekleştirmek için dün yeniden otele giden Muratpaşa Belediyesi'ne bağlı 160 işçi ve 45 zabıta, yıkım işlemini gerçekleştirmek istedi. Bu sırada otelde bulunan turistler de odalarının balkonuna çıkarak yaşananları izledi. Otel görevlileri iş makineleri ve belediye ekiplerinin yıkım bölgesine girmemesi için kaçak yapıların bulunduğu alana otobüs ve otomobillerini park ettiler. Belediye yıkım ekiplerinin önünde kol kola giren otel personeli, belediye işçilerinin yıkım yapılacak tesislerine girmesine izin vermedi. Yaşadıkça ÖZLEM ÇETİNKAYA [email protected] Çorabatır ve Ayık görüştü B u sırada Akdeniz Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği (AKTOB) Başkanı Sururi Çorabatır ile Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) Yönetim Kurulu Başkanı Osman Ayık, Muratpaşa Belediye Başkan Yardımcısı Deniz Fırat Budak ile görüşerek yıkımın iş makineleri yerine işçilerin çalışmasıyla gerçekleştirilmesi konusunda anlaştı. Bu anlaşma turizm adına yaşanabilecek çok daha olumsuz görüntüleri engelledi. Turistler fotoğraf Turizm imajını zedeledi çekti Y O tel sahibi Mehmet Aygün'ün de izin vermesi üzerine belediyeden yaklaşık 20 işçi, gıda deposu, plaj, bar ve futbol tesislerinde yıkım işlemini gerçekleştirdi. Yıkım işleminin yapıldığı sırada otelden sahile giden turistler, fotoğraf makineleriyle belediye çalışanlarını görüntüledi. ıkımın gerçekleştiği Titatic otelin sahibi Mehmet Aygün, yaşananların Türk turizminin imajını zedelediğini savundu. Kendilerine tebligatın geç yapıldığını savunan Aygün, otellerinde kalan bin 200 müşterinin sabah kalktıklarında yüzlerce işçi ve zabıta ekibi ile karşılaştığını, bu İki gündür gergin görüntülerin yaşandığı otelde belediye ekipleri ve otel çalışanları karşıkarşıya geldi. Turistler tüm yaşananları odalarından izledi. durumu turistlere anlatmakta güçlük çektiklerini söyledi. Türk turizmini geliştirmek için milyonlarca lira harcanarak reklam yapıldığını kaydeden Aygün, ''Bir yandan reklam yaparken bir yandan da böyle olaylarla turisti ülkemizden kaçırıyoruz. Bu görüntüler sadece bize değil, turizme de zarar verdi'' dedi. Ağva’da ıslah sürüyor D Sİ 13. Bölge Müdürü Sedat Özpınar, Kemer’deki Ağva Deresi’nde yürütülen ıslah çalışmaları hakkında Vali Ahmet Altıparmak’a bilgi verdi. Özpınar, ıslah projesi inşaat ihalesinin geçen yıl yapıldığını, bu kapsamda dere yatağında 4 bin 960 metre düzenleme yapıldığını anlattı. Özpınar, iş bitim tarihi 04.06.2014 olan ıslah çalışmaları inşaatının önümüzdeki yıl tamamlanabileceğini belirtti. Özpınar, Ağva Deresi’ndeki çalışmanın Türkiye’ye örnek olacak nitelikte dere ıslahı çalışması olduğunu da söyledi. Aşıya gözyaşı A fyonkarahisar’ın Sultandağı ilçesinde devlet hastanesi ekipleri tarafından ilçedeki İlköğretim 1'inci sınıf öğrencilerine aşı yapılması sırasında birçok öğrenci gözyaşlarını tutamadı. Sultandağı Devlet Hastanesi Toplum Sağlığı Merkezi tarafından düzenlenen aşı kampanyası çerçevesinde Selçuk İlköğretim Okulu 1'nci sınıf öğrencilerine içerisinde difteri, boğmaca, tetanos, polio ile kızamık, kızamıkçık ve kabakulak hastalıklarına karşı aşı yapıldı. İlçe genelinde toplam 268 ilköğretim öğrencisine daha aşı yapılacak. eçen gün sohbet ederken fark ettim, her şeye genel geçer kurallar koymaya ne kadar meraklı olduğumuzu. Ve yine bir başka sohbeti dinlerken fark ettim ki, her şey hakkında yorum yapmaya can atan ne kadar çok insan olduğunu. Ve yine fark ettim ki, insanların bazıları bir başkası hakkında yorum yaparken aynaya hiç bakmıyor sanki. Belki de aynada gördüğüne sövüp saymak zor geldiğinden, karşısındaki bir başka insana ahkâm keserken aslında kendisini susturmaya çalışan iç sesine, aynadaki aksine dil döküyor, sesini duyurmaya çalışıyordur.. Ünlüler böyledir, Fransızlar şöyledir, Türkler öyledir derken ne kadar da eminiz kendimizden. Dinleyen de sanır ki, istisnasız tüm Fransızları tanıyoruz, tüm ünlüler ile aynı masada yemek yemişiz, tüm Türkler ile bir temasımız olmuş. Ötekileştirmeye ne kadar meraklıysak o derecede meraklıyız bu genel geçer kuralları yaratmaya. O zaman ötekileştirmek daha kolay olduğundan belki de… Farkında olmadan ön yargılarımıza can havliyle yapışıp daha tadına bile bakmadan elimizin tersi ile itiveriyoruz bir yemeği… Bir insanın bize kazandırabileceklerini hooop bir çırpıda bir kenara itiveriyoruz. Sevmem ben diyip arkamızı dönüveriyoruz. Ama çocuğumuz bir yemeği denemeden “yemek istemiyorum” dediğinde, “ama olmaz ki daha tadına bile bakmadın, önce ye sonra karar ver” diyebiliyoruz. Minik minik ne çok çelişki var insan bünyesinde. Sahi, annem ne kadar çok kızardı yemeğe tadına bile bakmadan tuz attığım zamanlarda… Amacı önyargılardan uzak tutmak mıydı beni, yoksa fazla tuzun zarar vereceğinden korkması mı? Belki de kendi damak tadının en doğrusu olduğunu düşündüğünden, kendince yeterli olduğuna inandığından… Hangisi acaba? Ön yargılar olduğunu sanmıyorum diye düşünecek kadar ön yargılıyım sanırım J Denemekten kaçıyoruz, bir şey sanıyoruz sonra bir bakıyoruz ki aslında olay hiç de sandığımız gibi değil. Azıcık daha cesaret belki de lazım olan. Azıcık daha deneyimleme arzusu. Azıcık daha fırsat verebilme bonkörlüğü. Ne de olsa “istisnalar kaideyi bozmaz” demişler, yanılırsam ben de o sözün arkasına sığınırım diye düşünerek kaçak dövüşmeden meraklı çocuk gözleri ile seyredebilmek her şeyi. Çok mu şey kaybederiz acaba? Bilir kişi olmak zorunda mıyız her birimiz? Bir çok şeyi bu kadar çok biliyorsak eğer neden hala bu kadar agresifiz? Neden hala bu kadar bağrış çağrış hayatlar yaşanıyor? İzliyorum meraklı gözlerle, anlamaya çalışıyorum. Belki bir cevap veren çıkar? Bu kadar yazdıktan sonra “eminim çıkar” diyemedim, “belki” diyebildim… Yemeğin tadına bakmadan tuz koymak istemedim. Sevgi ve dostlukla kalın… G YEMEĞİN TADINA BAKTIN MI ? 5 ton et imha edilecek fyonkarahisar Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü ekipleri, kent merkezinde faaliyet yürüten kesimhane ve kombinalarda yaptığı denetimlerde, veteriner kontrolü olmadan kesildiği belirlenen 14 hayvana ait mühürsüz yaklaşık 5 ton ete el koydu. İl Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü'nden yapılan açıklamaya göre, Gıda Kontrolü ekipleri, kent merkezinde faaliyet gösteren kesimhane ve kombinalara yönelik denetim gerçekleştirdi. Denetimlerde, mühür bulunmayan ve veteriner kontrolü ol A madan kesildiği belirlenen 14 hayvana ait yaklaşık 5 ton karkas ete, imha edilmek üzere el konuldu. İngiliz hasta pastasını Türk doktorlarla kesti NTALYA (AA)İngiltere'de 4 kez bypass ameliyatı olduktan sonra 20 yıl önce kalp nakli, 3,5 yıl önce eşinden böbrek nakli olan 71 yaşındaki İngiliz hasta, ''doğum günüm'' diye nitelendirdiği kalp nakli oluşunun 20. yıl dönümünü Türk doktor ve hemşirelerle pasta keserek kutladı. Medical Park Antalya Hastanesi'nde Prof. Dr. Alper Demirbaş tarafından gerçekleştirilen ameliyatla sağlığına kavuşan İngiliz Hasta, Türk hekimlere bir kez daha teşekkür etti. Üzerinde ''Nice 20'lere'' yazan pastayı doktor ve hemşirelerin alkışları eşliğinde kesen 2 çocuk babası Macklin, Türkiye'yi çok sevdiğini söyledi. A C MY B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear