26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

4 SAYFA 21 OCAK 2012 CUMARTESİ GÜNCEL NİHAT TOKLU GÜRSU KUNT PELİN GEL AĞAN tibank’a ait Seydişehir Alimünyum Fabrikası özelleştirilirken, Manavgat Oymapınar Hidroelektrik Santralı’nın yanında hibe olarak verilmesi tepki çekmişti. Piyasa değerinin çok daha fazla olduğu bilinen Seydişehir Alimünyum’un 305 milyon dolara özelleştirilmesi yetmiyormuş gibi, 2 milyar dolar değer biçilen Oymapınar HES’in bonus olması, “Bu nasıl alışveriş?” sorusunu E Elektrik kesintileri Oymapınar üzerinden ç e k i l m e z h a l e g e l d i Seydişehir bedavaya gelmiş A gündeme getirdi. Seydişehir’i satın alan firmanın, devlete ödeme yapmasına gerek kalmayacağı, Oymapınar’ın ürettiği enerjiyi devlete satarak alışverişi bedavaya getireceği vurgulandı. Kamunun aleyhine olan özelleştirmeye karşı Oymapınar’da örgütlü TESİŞ sendikasının açtığı davada yargı santralın devlete iadesine karar vermesine rağmen uygulama nedense gerçekleşmedi. Firma, santralı bırakmaya hiç niyetli görünmüyor. Hükümetinde nedense yargı kararını uygulamaya, Oymapınar’ı ve Seydişehir’i geri almaya gönlü yok. Firmanın Oymapınar HES’ten neden elini çekmediği, CHP Antalya Milletvekili Gürkut Acar’ın verdiği soru önergesine, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız’ın verdiği yanıtla ortaya çıktı. Çünkü firma, Oymapınar’ın kendisine hediye edildiği 2005 yılından bu yana devlete 553 milyon 893 bin liralık elektrik satmış. Seydişehir’i o 305 milyon dolara satın aldığı göz önüne alınırsa, ödediği parayı çoktan devletten çıkarmış. Bugünlerde kara geçmenin keyfini çıkarıyor olmalı. Böyle özelleştirme olsa olsa Türkiye’de olur. Adına da en hafifi ile “Dostlar alışverişte görsün” denilir. ntalya’da kışın en soğuk döneminin yaşandığı günlerde, program dışı yapılan ve saatler süren elektrik kesintilerinin yaşamı ne kadar olumsuz etkilediğini yazdık. Aniden elektriği kesilen yurttaşın kime ve nereye başvuracağını şaşırdığını, çaresizlik içinde kaldığını dile getirdik. Nedeni ve zamanı bilinmeyen, yaşamı kabusa çeviren kesintiler günlük yaşamın bir parçası haline geldi. Gün geçmiyor ki kentin dört bir tarafında “arıza” diye nitelendirilen (bu gerekçe bile yurttaşa bildirilmiyor) kesintiler olmasın. Bir semtteki kesinti birkaç saat sürerse orada yaşayanlar şanslı sayılıyor. Çünkü 24 saat süren kesintiler bile oluyor. Faturasını zamanında ödeyen yurttaşa doğru dürüst hizmet veremeyen, adeta onu cezalandıran bir uygulama ile karşı karşıyayız. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı İşte dağların nasıl peynir gibi kesildiğinin fotoğrafı on dönemlerde Beydağları’nın da içinde bulunduğu Batı Toroslar’ın son birkaç yıl içinde mermer ocağı haline gelmesine şaşırmamak mümkün değil. Toroslar, mermer zengini imiş de bizim haberimiz yokmuş. Duruma bakılırsa AKP iktidarı, bunu keşfederek büyük bir başarıya imza atmış. Torosların zirveleri peynir gibi kalıp kalıp kesilerek taşınıyor. Taşınma sırasında ağır tonajlı araçlar köy ve beldelerin yollarını, asfaltlarını, köprülerini harap ediyorlar. Ayrıca dağların ve doğanın güzelliği, bir daha tamir edilemeyecek, geri gelmeyecek şekilde yok ediliyor. adına Antalya, Burdur ve Isparta’ya enerji satan Akdeniz Enerji Dağıtım A.Ş (AKEDAŞ), neden arızalara zamanında ve etkili şekilde müdahale edemiyor? Neden arızalar uzadıkça uzuyor? Marmara Bölgesi’nin tamamını etkileyen ve saatler süren son kesintiden sonra gündeme gelen bir tartışma var. Gerek özelleştirme gerekse yandaşlara yer açmak için elektrik üreten ve dağıtan kuruluşlarda yeterli teknik eleman olmadığı, daha önce elektrik mühendislerinin yer aldığı teknik kadroların, işinin ehli olmayan yandaşlarca doldurulduğu iddia ediliyor. Arızaların bu nedenle arttığı ve giderilmesinin daha uzun süreler aldığı öne sürülüyor. Bu iddia doğru mudur, değil midir bilemiyoruz. Yetkililerden arızalar, kesintiler konusunda açıklama gelmemesine bakılırsa, “suküt ikrardan geliyor” diye düşünüyoruz. S Toroslardan çıkarılan mermer kaliteli olsa yapılanları sineye çekmek mümkün. Öğreniyoruz ki peynir gibi kesilen dağlardan çıkarılan mermer, düşük kaliteli imiş. Afyon mermeri ile kıyaslanması, onun yanına yaklaşması mümkün değilmiş. Bu mermeri, Uzakdoğu ülkeleri evlerin dış duvarlarının kaplanmasında kullanıyormuş. Ucuz olduğu için talep fazlaymış. Kısacası Toroslar, birkaç kişi para kazansın, Uzakdoğu ülkelerine ucuz malzeme olsun diye peynir gibi kesiliyor. Bize ve gelecek kuşaklara da bu acı manzara kalıyor. AVM’den emekçilere fazla mesai baskısı A ntalya’da bir alışveriş merkezinde işverenin çalışanlara yönelik, “fazla mesai yaptırma” baskısı olduğunu öğrendik. Söz konusu AVM’de çalışan 200 civarındaki işçiye, “Fazla mesai yapıp yapmayacakları” sorulmuş. İçinde bulunduğumuz ekonomik koşullar nedeni ile birkaç kuruş daha fazla gelir elde etmek isteyen çalışanların yüzde 90’ı fazla mesai yapmayı kabul etmiş. Kadınların çoğunlukta olduğu az sayıda çalışan, ailevi koşullardan dolayı fazla mesai yapamayacaklarını söylemiş. Mesai yapmak istemeyen az sayıdaki işçi, beklemedikleri şekilde işverenin baskısı ile karşılaşmaya başlamışlar. Fazla mesai yapmaya yanaşmayanlar vardiya vardiya gezdirilir olmuş. Bir anlamda bezdirilip istifaya zorlanmaları söz konusu. İstifa ederlerse işveren tazminat vermekten kurtulmuş olacak. AVM çalışanları şimdi soruyor. “Niyetiniz herkese zorla mesai yaptırmaksa neden bizim görüşümüzü aldınız? Bu kandırmacaya neden gerek duydunuz? Neden, ‘Herkes fazla mesai yapacak’ demediniz.” Ünlü AVM’nin yetkilileri emekçilerin bu sorusuna yanıt vermeli. Daha da önemlisi çalışma yasalarına aykırı işlemden hemen vazgeçmeli. Yiyelim İçelim Eğlenelim (0 242) 248 00 57 İLAN SERVİSİ C MY B C MY B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear