Catalog

4 SAYFA GÜNCEL Salıda Bir Alanya FEYZİ AÇIKALIN 18 OCAK 2011 SALI G NİHAT TOKLU G GÜRSU KUNT G PELİN GEL AĞAN feyzia@superonline.com iyasi partilerde aday adaylıkları yavaş yavaş şekillenmeye başladı. AKP, CHP ve MHP’de, milletvekili adayı olmak isteyen parti yöneticileri görevlerinden ayrıldılar. Hüseyin Samani, AKP İl Başkanlığı görevinden istifa etti. Şimdi listeye konulup konulmayacağı, konulursa hangi sıraya yerleştirileceği konuşuluyor. Bu arada vefadan söz edenler var. Onlara göre, 4 yıldır il başkanlığı yapan Samani’nin, listede seçilebilecek yerde olması vefa gereği imiş. Samani ile halefselef olan Hamza Taş’a gösterilen vefa! ortada. Rivayet odur ki, AKP Genel Merkezi, Samani’den daha başarılı başkanlık yapan Taş’a, “Antalya’dan kaç milletvekili çıkarabiliriz” diE ye sormuş. Taş, “En az altı” deyince, o sıraya kendisini yerleştirivermişler. Hüseyin Samani’yi bakalım listede gö S Başkanlar ve adaylık rebilecek miyiz? Olursa nerede yer bulacak? Siyaset çevrelerinde adı milletvekili olacaklar arasında konuşulan bir diğer başkan Prof. Dr. Mustafa Akaydın. Bugünlerde Akaydın, birkaç saatliğine orA talıktan kaybolsa, “Ankara’ya görüşmeye gitti” söylentileri çıkarılıyor. Bu söylentilerin aslı astarı yok. Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Akaydın’ın milletvekili adayı olma olasılığı yok denecek kadar az. Zorlama gündem yaratma çabasından başka bir şey değil. Çünkü Akaydın, belediye başkanı olarak henüz misyonunu tamamlamadı. Söz verdiği hizmet ve yatırımların çoğu sırada bekliyor. Ayrıca Akaydın’ın olası adaylığı Büyükşehir’i kaosa sokar. Yerine gelecek isim, Akaydın’ın kadroları ile uyum içinde çalışması çok düşük bir olasılıktır. Tahmin ediyoruz Büyükşehir koltuğunda gözü olan bazıları bu söylentileri kasıtlı olarak çıkarıyor. Onların kim olduğu az çok biliniyor. Önümüzdeki nisan ayında, milletvekili adaylığı için belediye başkanlığından ayrılmayı düşünenler olacaktır. Bunlar arasında Süleyman Evcilmen’in yer alması şaşırtıcı olmaz. O, Akaydın gibi işin başlangıcında değil. Tam aksine misyonunun son evresinde. Deniz Baykal, genel başkan olsaydı işler onun için daha rahat olabilirdi. Fakat şu andaki yapı itibari ile CHP genel merkezinden liste garantisi alması çok mümkün görünmüyor. Delegelerle ön seçim yapılması halinde elbette şansı var. Özellikle Muratpaşa’daki parti delegelerinin belirlenmesinde hayli etkisi olduğu unutulmamalı. erel seçimler öncesinde AKP’nin Antalya’daki kanaat önderlerinin, T ü re l’e, r “Tramvayı Çallı’dan aşağı indirme. İndireceksen de seçimden sonra yap” dediklerini duymuştuk. Kendisine çok güvenen Türel, bu talebi dinlemedi. Sonuçta seçimi kaybetti. Bugünlerde milletvekili adayı olması gündemde olan Türel’in, bu ko Y Türel’den kısmi özeleştiri nuda kısmen özeleştiri yapmaya başladığını göa rüyoruz. Basına yansıyan açıklamalarında, Çallı Şarampol hattının yanlışlığını, işin aceleye geldiğini kabul ediyor. Türel’in bu açıklamasını okuyan dönemin AKP kurmayları acaba ne düşünüyorA lardır. İçlerinden, “Ah... zamanında bizi dinleseydin” diye söyleniyorlar mıdır? ahalle muhtarları, belediye başkanları için çok fazla anlam ifade ediyor. Başkanların muhtarlara özel önem verdikleri bilinen bir gerçektir. Muhtarların bir dedikleri iki edilmez. Başkanların muhtarlara yönelik en önemli hizmetlerinden biri onlara hizmet verecekleri ofise kavuşturmaktır. Partisi ne olursa olsun belediye başkanlarının muhtarlara bu yönde vaa HP’li Aksu Belediye Başkanı İsa Yıldırım ile ilgili sıkıntılı haberler bir türlü bitmiyor. Yıldırım, son olarak yaş gününde çekildiği iddia edilen fotoğrafları ile gündemde. Fotoğraflarla ilgilikendisine şantaj yapılmak istendiği iddiasında bulunuyor. İsa Yıldırım, AKP’den şimdi Aksu’nun mahallesi olan Pınarlı’ya belediye başkanı seçildikten sonra CHP’ye geçti. Orada kısa süre kaldıktan sonra MHP’ye transfer oldu. Bir dönemi çinde 3 parti değiştirirken belediyecilik faaliyetlerini ne kadar iyi yaptığı elbette tartışılır. Örneğin kaçak yapılarla gereği gibi mücadele etmediği, bunun yerine bin dereden su getirerek kaçaklara bahane ürettiği de hep dillerdedir. İsa Yıldırım, nedense hizmetleri ile değil hoş olmayan söylentilerle gündemde. Bu anlamda partisi MHP’yi de hayli zora sokuyor. MHP il yöneticileN ri de nedense kendisine, “Ne oluyor orada?” diye sormuyor. Acaba sordular da biz mi duymadık. peşinde. Ama ilçe başkanlarının da benzeri atakları olunca projeler çakışıyor. Örneğin Muratpaşa’da bir mahallede Büyükşehir’in muhtar evi yapmaya hazırlandığını öğrenen Süleyman Evcilmen, elini çabuk tutup ondan önce yapıyı konduruveriyor. Bu yarışa hiç gerek yok. Belediye başkanları aralarında protokol yapıp muhtarları bölüşmeli. Birisi muhtarlara ev yaparken diğeri içini donatabilir. Böylece sorun çözülebilir. M Bu başkan MHP’ye yük M Muhtar evleri di mutlaka bulunuyor. Bunun adı da, M “Muhtarevi Projesi” Antalya kent merkezinde Büyükşehir ile ilçe belediye başkanlarının mahallelerde muhtarevi projeleri var. Başkanlar sanki yarış içindeler. Örneğin Büyükşehir Belediye Başkanı Prof. Dr. Mustafa Akaydın, 5 ilçedeki tüm mahalle muhtarlarına ofis yapma Haziran genel seçimleri ülkemiz için bir milat olacak… Büyük Ortadoğu Projesinin eş başkanı da olan başbakan, her iki sözünden birisinde bu tarihten bahsediyor. Gerçekleşmesi için yıllardır savaşım verdiği ajandasının sonuna gelindiğinin işaretini veriyor. O tarihten sonra artık halk karar verecekmiş! Şimdiye kadar başka birisi vermiş gibi… Başbakan, yüzde 58’i halk; geri kalanları kırmızı lambalı sokak sakini gibi görüyor. Kırmızı hattaki yüzde 42 hala iflah olmayınca da(!) vuruyor sırtına kazmayı. Amacı yola getiremediği kıyı sakinini marjinalleştirip, iyice ötekileştirmek… Akdeniz kıyılarını da Gâvur diye niteleyecek! Başbakan ve İskender Paşa dergâhından olan arkadaşları(!) Batılıyı konuk eden turizm anlayışını sevmediği için bırakın desteği, köstek olmakta hiç duraksamıyor. Turizmciyi bezdiren temel girdilerdeki fiyat artışı, alçak döviz kuru umurunda değil; üstüne üstlük içki ve tütündeki son yasaklamalarla kafasındaki turizme doğru yol alıyor. Türkiye sahillerini haşemalılar ve Araplarla doldurmayı planlıyor… Turizm bakanını da topun ağzına koyması bu yüzden… Ama ıskaladığı bir konu var; Alanya başta olmak üzere her kıyı kasabasındaki yandaşları göbek bağıyla gâvurun(!) turizmine bağlanmış durumda… Üretmeden, turizm sayesinde hazır ve yüksek kazançlara alışmış bir halkın ekmeğini elinden almaya cesaret eder mi, bilemiyorum… Müteahhitlik, emlakçılık yapanlar başta olmak üzere; disko bar çalışanları, dükkân önlerindeki çığırtkanlar, yat işletmeciliği yapanlar; garsonlar, jigololar, plaj horozları, kaçak tütün içki satan marketler, taklit ürün pazarcıları geçmişlerine dönerler mi? Ya Alanyalının kira geliri? Kim ne derse desin, radikal dincisinden muhafazakâr milliyetçisine kadar olan yelpazedeki sağcı görüşün oy kapma yarışı, ülkeyi 12Hazirana’a kadar gerecek. Sağcılaştırılan ülkede, kim ne ölçüde keskin tavır alırsa onun kazançlı çıkacağı varsayılıyor. AKP, Kürt oylarına talip olabilmek için Kürt açılımına da mola verdi. Böylece MHP’nin muhalefetinin engellenmesi düşünüldü. Geriye yalnızca CHP kaldı. CHP kıyı ilçelerinde, yoksunluk ve yoksulluk üstünden politika yerine, turizm kazançlarının baltalanmasının yol açacağı olumsuzluklar üzerine söylem geliştirmeli. Aksi halde yeşil kuşak tamamlanacak! 12 13 Haziran’da Ne Olacak? HER ŞEYİN BAŞI SAĞLIK (0 242) 248 00 57 İLAN SERVİSİ C MY B C MY B