27 Kasım 2024 Çarşamba Türkçe Subscribe Login

Catalog

c 24 EK M 2011 PAZARTES EGE Üşür Ölüm Bile... PAT KA 3 Katkı paylarında yapılacak artışla birlikte sağlık sistemindeki kaosun büyüyeceği vurgulandı Hastanın kafası karıştı H CRAN ÖZDAMAR Hekime ulaşmada zorlanan yurttaşların, tedavi amacıyla gittiği kurumlarda da, sağlık bedeli için ne kadar ödeyeceğini karıştırdığı vurgulandı. Sağlık Bakanı Recep Akdağ’ın açıklamalarının ardından katılım paylarına yapılacak zamlarla da, sağlık hizmetine ulaşmada zorlanacağına dikkat çekildi. Son yıllarda sık sık değiştirilen sağlık sistemi, hastalar bir yana, bu alandaki uzmanların bile kafasını karıştırır duruma geldi. Bakanın açıklamasına göre yurttaşlar, gelecek günlerde aile hekimlerine başvurularında 3 lira reçete ücreti verecekler. Ayrıca katılım payları, devlet ve üniversite hastanelerinde 1 liralık artışla 6 liraya, özel kuruluşlarda da 2 liralık artışla 14 liraya çıktı. Yurttaşlar ayrıca muayenelerinin ardından reçete yazılması durumunda, 3 lira daha ödemek zorunda kalacak. Özel hastanelerin “muayene farkı” alması nedeniyle, ortalama 30 lira fark ödeyen yurttaşa fatura, katılım payıyla birlikte 44 liraya çıkacak. Sağlık Hakkı Hareketi Derneği Başkanı Mustafa Sütlaş, sağlık hizmetinin hak olmaktan çıktığını, yurttaşların ödeyecekleri bedellerin belirsiz olduğunu söyledi. Sütlaş, “İnsanlar canları istediği için hastalanmazlar ya da ilaç kullanmazlar. Buradaki açmaz yurttaştan bedel alınmaya çalışılmasıdır. Katkı payları, kurum seçimindeki ödemeler, ilaç kutusu başına yapılacak ödemelerle sağlık hizmetine vergi getiriliyor. Sağlık belirsizliklerle dolu bir alandır. Toptancı yaklaşımla hizmet olamaz” dedi. Herkes İçin Acil Sağlık Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Ülkümen Rodoplu da, aile hekimliğinin başarılı ve güvenilir bir sistem olmadığını, bu hekimlerin reçete yazan kişiler olarak görüldüğünü söyledi. Rodoplu, “Sağlık hizmeti ücretli hale getiriliyor. Hastalar daha az acil servise gitsin diye bir yaklaşım olamaz. Çok ciddi hastalıklar da grip, nezle gibi başlayabilir” dedi. Genel Sağlık İş Sendikası Genel Başkanı Ali Gül, yurttaşların sağlık hizmetlerine ödedikleri ücretin her geçen gün arttığını belirterek, “Sağlıkta dönüşüm programının sağlık hizmetini paralı hale getireceğini vurgulamıştık. Açıklamalar inandırıcılıktan uzak” dedi. REÇETE... EÜ’de Öğrenim Kanyakları Merkezi ZM R (Cumhuriyet Ege Bürosu) Ege Üniversitesi (EÜ) Rektörlüğü ve Tıp Fakültesi Hastanesi Başhekimliği'nin kaynaklarıyla oluşturulan Cumhuriyet Eğitim Kültür (Öğrenim Kaynakları) Merkezi törenle açıldı. EÜ Rektörü Prof. Dr. Candeğer Yılmaz, “EÜ Tıp Fakültesi olarak eğitimde kaliteyi ve çağdaşlığı artırmak adına yeni bir eğitim merkezi yapma kararı almıştık ve bunu hep birlikte gerçekleştirdik” dedi. Törende veda konuşması yapan Dekan Prof. Dr. Serhat Bor da, “Var olma amacımız olan öğrencilerimize dekan olarak veda ediyorum. Rektörümüze, bana yardımcı olan tüm arkadaşlarıma ve bizlere emek veren bütün birimlere çok teşekkür ediyorum” diye konuştu. Eğitime katkıda bulunmak ve hizmet vermek amacı ile açılan Öğrenim Kaynakları Merkezi’nde öğrenciler bilgisayar desteği ile dersleri ile ilgili tüm çalışmaları yapabilecekleri gibi ders notlarını da görebilecekler. Ayrıca öğrenci işleri bürosundaki sorumlular tüm öğrencilere gerekli konularda hizmet verecek. BEL RS Z BEDELLER İtiraf edeyim ki, yine çok HALUK IŞIK zor dolaşılacak bir patikadayım. Belki de, köşeyi bomboş bırakmalı, benim halukisik@gmail.com halim yok, bugün de siz yazın demeliyim. Oysa yaşamımın en önemli dönüm gi kapı çalınacak? Çalınıyor o kapı… noktalarından birindeyim nicedir. Sonra? Sonra, bir annenin hiç bitme“YERYÜZÜ Sahnesi, İzmir” adında yecek çığlığı. Dinmedikçe, yaşam bibir sofra kurmak, her türlü gereğini ze rahat yüzü göstermesin. gözeterek kente bir özel tiyatro kaSonrasında vahim, iç bunaltıcı bir zandırmak… Ne kadar yorucuysa o kakofoni başlıyor. Beyanatlar, kelam kadar keyifli, kapının önündeki umutzayiatı, belagat hamaset yağmurları suzluğa rağmen o kadar coşkulu altında kalıyoruz. “Söz bitti” en çok günler yaşarken, birden gelen haberçiğnenen sakız. Madem bitti, bir sulerle sönüp gitmek… Yazı nereye gisun da, acımızı derin bir sessizlikte der, nasıl biter, inanın emin değilim. yaşayalım. Bu haftalık beni, şimdiden bağışlayıBunca şiiri, masalı, ninniyi, fıkrayı nız. üreten; bunca ereni, ozanı, düşünürü Yazının başlığı, çoğunuzun bildiğinemziren; dağıyla deniziyle bereket fışce, sevgili dostum Suavi’nin bir şarkıkıran bu topraklar, bütün bunları hak sındandır. Olup biteni, ruh halimi iyi etmek için, acaba ne yaptı diye düanlatıyor. Hep öyle olur zaten, yaşam şünmekten, geceler gündüzlere karıçelik soğuk sevimsiz yürürken de, şıyor. bahar kokuları içinde bizi taçlandırırDüşmanlıkları kışkırtmanın, ihanet ken de, yolumuz hep sanat çıkar. ateşini üfleyip durmanın, bin bir renkli Derdimizi, keyfimizi ona emanet edeçiçeğimizin yapraklarını koparıp durriz. Şimdi kim bilir nerelerde bir anne, manın hiç kimseye bir şey kazandırbir ağıta durmuştur. Yüz yıl sonra, namadığını, tarih daha kaç sayfa daha sıl dinleyecek insanlar o ağıdı? “Hey yazıp anlatmalıdır? on beşli”, “Domdom kurşunu” ve “Birer ikişer artıyorlar, biz dünya benzeri ağıtlar çalarken bugün göbek halleriyle uğraşırken / Ne canına yanatanlarımız gibi, o gün de annenin dığım çelişkisi! / Kimi dünyayı sahipağıdıyla vals falan yapan çıkar mı ki? lenecek / Kimi dünya daha güzel olÇocukların yürek paralayan haberleri sun derken… / Ama çocuklar hariç / gelirken, hüzün yağmur gibi üstümüHenüz bunları düşünemeyecek kadar ze dökülürken, kimilerinde olduğu giçocuk / ve olmadık bir mevsimde bi, keyifler dörtnalaydı. Her denk düölürlerken…” şüp de gözüme çarptığında, utandım Kendiliğinden yazılıyor sabaha karinsanlığımdan. Yine ve yine… şı bir şiir, imlasız ve düzeltilmeyi red“Yaşam sürüyor”muş, hayır yaşam dederek. Pencere açılıyor, yoksa bokimi zaman sürmez. Olsa olsa sürüğulabilir insan. Soğuk Ekim gecesinnür. Çok yönlü, çok kirli, çok ihanetli de, dağ havası çarpıyor, kırılmış fidan günlerden geçerken, bir durup dükokularıyla. Sonra, benzetmelerinden şünmek gerekir. Neden? “Anadoutanıyor, şairliğin sırası mı diyerek kılu’yum ben, anlıyor musun?” sorusuzıyor camdaki suretine. na bir yanıt aramak gerekir. Dedim ya, ben 27 Ekimi düşünüO fotoğrafı gördünüz mü? Apartyordum, bir sanat sofrasının sevinciymanın önüne askerler geliyor. Ağır ve le, üstüme “gök ekini biçmiş gibi” habir şeyler olduğunu anlatan yüzleriyle. berler yağmasaydı… Belli ki, bir acı düşecek birazdan. Patika kaybolup gitti, farkındayım. Pencerelerden insanlar sarkıyor. HanYazılmamış sayabilirsiniz… Sendikalar, uygulamaya karşı dava hazırlığında Milli eğitimde atama krizi İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu)İzmir’deki okullarda 5 ve 8 yılını dolduran müdür ve yardımcılarının, eğitim öğretim dönemi başladıktan sonra, bakanlık yönetmeliğine karşın zorunlu olarak başka kurumlara atanması tepki çekti. Konuyla ilgili çok sayıda müdürün dava açmaya hazırlandığı bildirildi. Edinilen bilgiye göre il milli eğitim müdürlüğü, kent genelinde 75 okul ve kurum müdürü, 102 müdür başyardımcısı ve 283 müdür yardımcısının yer değiştirmesi için harekete geçti. Bakanlığın atamaların ağustos ve eylül ayında gerçekleştirilmesi yönündeki yönetmeliğine karşın, atamaları kasım ayı başına dek tamamlamayı planladı. Erteleme isteyen sendikalar ise uygulamaya karşı dava açmaya hazırlanıyor. C MY B C MY B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear