24 Kasım 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

26ŞUBAT2010CUMA CumhuriyetEGE D E N İ Z C İ 5 Kıyım... ÜNAL BENLİALPER Daha düne kadar Türkiye'nin parlayan yıldızı olarak gösterilen "Türk gemi inşa sanayi", bugün derin bir sessizlik içinde kabuğuna çekilmiştir. Sektörde izlenen yanlış, hedefi belli olmayan, tutarsız, istikrarsız, güven vermeyen ve günü kurtarıcı politikaların kriz karşısında nasıl eriyiptükendiğini görmenin paniğini, şaşkınlığını, pişmanlığı yaşanmaktadır. Gerçeklerle yüzleşerek kurtuluşun yolları aranmaktadır. Küresel kriz, denizcilik sektörümüze toparlanmakta yıllarca zorlanacağı ağır darbe vurmuştur. Sektördeki kuruluşlar öncelikli olarak çareyi işçi çıkarmada görmüşler ve kriz karşısında hemen teslim olarak bu kıyımı gerçekleştirmekte de hiç bir sakınca görmemişlerdir. İşçi çıkarmalar en kolay yolmuş gibi gözükse de, bunun sonradan ülkeye ve sektöre vereceği sosyal ve ekonomik kayıpların beklenenden çok daha fazla olacağı hiç düşünülmemiştir. İşçi çıkarmalar en ucuz yol gibi gözükse de, gerçekte, krizden kaçışın en pahalı yoludur. Bu yanlış uygulamanın ortaya çıkaracağı sosyal güven bunalımı ve doğuracağı ağır sorunlar, emek ile sermaye arasındaki ilişkileri bozarak, hassas olan dengeleri sarsacaktır. Denizcilik sektörümüzü, böylesine önem taşıyan konuda boşluğa düşürerek zarar vermeye hiçbir kuruluşun hakkı yoktur. Sosyal güvenlik alanında zaten başarı gösteremeyen sektörde, iş güvenliği ve sağlığı konularındaki iyileştirme çalışmalarının, gereksiz işten çıkarmalar nedeniyle kesintiye uğraması da, yeni sorunları gündeme taşıyacaktır. Gemi inşa sektöründe doğrudan (asli) çalışan 30 bin işçinin neredeyse 15 bini işsiz kalarak yeni bir sosyal yarayı açmışlardır. Bugünkü verilere göre sektördeki yan sanayi kuruluşlarında çalışan 100 bin işçiden 35 bininin de işsiz kaldığı düşünüldüğünde, ortaya çıkan rakamın ne kadar ürkütücü boyutlara ulaştığını görürüz. Gemi inşa, dolaylı olarak da tersane sektörümüz, başını gömdüğü o sımsıcacık karanlık kumlardan çok çabuk çıkarıp, gözündeki toz pembe gözlüklerden kurtulmalıdır. Yaşadığı bu acı gerçeklerden dersler alarak, yeni sularda, doğru rotalar çizerek güvenle seyir yapmasını öğrenmelidir. Kente ulaşma çilesi İzmir'in merkezindeki karmaşanm dışmda kalmayı seçenler, toplu ulaşımda adeta cezalandınlıyor. ASUMAN ABACIOĞLU Kent dışmda yaşamayı tercih edenlerin bu seçimleri, kentten tümüyle kopuk yaşamak istedikleri anlamma gelmez. Onlar, kent merkeziyle bağlannı çok çeşitli şekillerde sürdürmek zorunluluğu ve arzusu içindedirler. Ya işe kent merkezine gidip gelirler, ya çocuklan oralarda okula gider, ya alış veriş için o yöne gitmek durumundadırlar veya eğlence, ziyaret, sinema, tiyatro, konser gibi insani bazı gereksinimlerini orada karşılarlar... Yani kent dışmda büyük yerleşim yerleri oluşturan ve sayılan giderek artan sitelerde yaşayanlar, yöneticilerimiz tarafmdan "Madem orada oturuyorsun, orada kal, her türlü eziyete katlan, buralara da gelme" biçiminde layık görüldükleri bir hayat tarzmı benimsiyor değillerdir. Kent dışmda, doğaya yakm yaşamak güzeldir ancak kent hayatı da özlenir; arada sırada insan içine çıkmak istenir. dekı sıteler bölgedekı msan yapısmı değişmeye zorlar. Güzelbahçe'ye üç kilometre uzaklıktaki Yelki de böyle bir yerdir. Yelki'ye tek bir ulaşım aracı işler; 320 numaralı Bademler Otobüsü. Onun da sıklığı son zamanlarda 70 dakikada bire inmiştir. Hemen yakmmdaki Güzelbahçe'ye 1015 dakikada bir dolmuş gelir; 8 ve 82 numaralı otobüsler 20 dakikada bir Güzelbahçe'nin arka taraflarmdaki sitelere çalışır ancak Güzelbahçe'den Yelki'ye ya da Yelki'den Güzelbahçe'ye gitmek bir saatinizi alır. Yelki'den Konak veya Alsancak taraflanna gitmek ya da geri dönmek ise, neredeyse başka bir ülkeye seyahat etmek kadar uzun sürer. İzmir kent merkezinden Urla, Foça, Çeşme, Dikili hatta Ayvalık gibi turistik yörelere sezon dışmda bile daha sık otobüs işlemesi dikkat çekicidir. Sanki yaz kış kent dışmda oturma yönünde bir tercih kullanmak, cezalandınlması gereken bir davranış biçimiymiş gibi karşılanır. Oysa Güzelbahçe ve Seferihisar arası, neredeyse hiç boşluk kalmamacasma sitelerle kaplanarak "birleşmiş" bir görünüm vermektedir. Seferihisar'a her yarım saatte bir çalışan dolmuşlann ise yol üstünde olmasma karşm nedense Yelki içine girmelerine izin verilmemektedir. Yani tam bir "şeytan azapta gerek" durumu söz konusudur. Bu bölgede oturanlar toplu ulaşım kullanmak yerine özel araçlara mahkum edilmektedir. Her gün işe ya da okula gidenleri taşıyan yüzlerce özel araç, Çeşme otobanı sayesinde, Üçkuyular'a kolaylıkla ulaşmasma karşm, Mustafa Kemal Sahil Bulvan'nda trafiği kilitlemektedir. Bu arada otoban ücreti, benzin masrafı ve kent merkezinde otopark parası ödemek de kent dışmda yaşamanm diğer bedelleridir. DENJZDEN... Oysa Güzelbahçe, denize kıyısı olan bir ilçedir ve deniz ulaşımmdan yararlandmlmamasmı anlamak mümkün değildir. Güzelbahçe'ye belki normal körfez vapurlan değil daha hızlı deniz ulaşım araçlan sağlanması uygun olabilir; özellikle sabah ve akşamüstü iş ya da okul çıkışı saatlerinde konulacak birkaç hızlı deniz aracı, kent merkezine akacak özel araç trafiğini büyük ölçüde kesebilir. Besleme seferlerle çevre sitelerden taşmacak yolcular, özel araçlan yerine deniz ulaşımı sayesinde kent merkezine ulaşabilmeyi kesinlikle tercih edeceklerdir. Bu, ulaşım eziyetini büyük ölçüde giderecektir. İzmir gibi deniz ulaşımı açısmdan pek çok avantajı barmdıran bir kentte bu olanaktan yararlandınlmamak Güzelbahçe ve onun ötesinde yaşayanlan üzüyor. Şimdi onlar da haklarmı aramak için imza kampanyası başlattılar. Yöneticilerimize duyurulur. KoYUN SÜRÜLERİ... İzmir kentinde öyle yerler vardır ki, yerleşim yeri olarak uzun bir tarihi geçmişe sahip olmalanna karşm bir türlü üvey evlat muamelesinden kurtulamamışlardır. Bu, belki biraz yerli halkm hala "köy"de yaşıyor olma duygusundan kaynaklanır. Köy sokaklannda koyun sürüleri ve inekler dolaşır; bahçelerde küçük çaplı da olsa tanm yapılır. Köy içi ulaşım aracı olarak eşekler hala önemli bir yer tutar. Ancak buralann nüfııs yapısı kentleşmenin yaygmlaşmasıyla giderek değişmektedir. Köy sokaklannda eşeklerle birlikte artık son model arabalara da rastlanmaya başlanır. Köy içindeki değişim çok yavaş da olsa, köy çevresin unalkaptan@hotmail.com Sizi bilgilendirmek, bizim görevimiz UcretSİZ "hasta bilgilendirme seminerleri", sizlerden gelen yoğun talep üzerine emeı Ticaret Kârlı Ziyaret BİLOUAYARLARINI. Kent Alsancak Tıp Merkezimizde devam ediyor ••» * Ücretsiz olan seminerlerimize katılım için davetiyeye ya da rezervasyon yaptırmanıza gerek bulunmamaktadır. laç dışı hıpertansıyon tedavi yöntemleri" Doç> Dr< M u r a t T ü m ü k l ü Opr. Dr. Doğan İşsever BEKO'dan Muhteşem İkili NOFROST uzdolabı alan, ulaşık Makine: Sadece 199 TL y iKf, r i l n ık dikeni ve topuk ağrıları" Opr. Dr. UmurAydoğt İstikbal'de Kaçınlmayacak Fırsatlar Yatak ve Bazalarda %20'ye varan indirimler Tüm İstikbal ürünlerinde Axess'e özel 4 ay erteleme peşin fiyatına vade farksız 12 Taksit öbrek sağlığı" MART Prof. Dr.CanerÇavdar D ü n y a M a r k a s ı ©KEHT ÖZEL ^ ^ ^ KEMER LTD. ŞTI. Kıbrıs Şehitleri Cad. No:ıı»o AlsancakİZMİR Tei: 0(232) 488 28 28 pbx • Faks: 0(232) («65 30 50 ÖZEL KENT ALSANCAK TIP MERKEZİ ALSANCAK TIP MERKEZİ 1 ngng ^ | LOc.0 •488 danışma hattı Merkez Balçova Şube AKM Şube : Mithatpaşa Cad. No: 172 AB Narlıdere Tel: 0232.238 13 50 : Ata Cad. No: 173/A Balçova Tel: 0232.259 55 26 : Mithatpaşa Cad. No: 447 Narlıdere Tel: 0232.239 40 60 m Q www.kentsaglikgrubu.com • www.kenttipmerkezi.com C M B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear