23 Kasım 2024 Cumartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

C 8 E K İ M 2 0 1 0 C U M A / Y I L : 6 / S A Y I : 3 3 8 Yeraltı kaynaklarını kullanan İzmir’deki işletmeler, kamuya vermeleri gereken payı ödemekten kaçınıyor Otellerin jeotermal oyunu EMRE DÖKER İzmir'de gelirleri milyon liraları aşan 5 yıldızlı otellerin, jeotermal kaynakları kullanmalarından ötürü özel idareye verilmesi zorunlu yüzde 1'lik paydan kaçmayı sürdürdükleri belirtildi. İzmir İl Genel Meclisi Denetim Komisyonu'nun konuyla ilgili savlarının, geçen günlerde İçişleri Bakanlığı müfettişleri tarafından soruşturulduğu öğrenildi. Kaya İzmir Termal Otel adıyla yeniden kapılarını müşterilerine açan Balçova'daki tesisin de, bahçesindeki kuyudan, hiçbir bedel ödemeden yararlandığı ileri sürülüyor. Jetorermal kaynakları kullanan oteller, ilgili yasaya göre özel idareye yıllık gayrisafi hasılatlarının yüzde 1'ini vermek zorunda. Ancak İzmir'deki 5 yıldızlı otellerin bu payları eksik verdiği ya da hiç ödemediği il genel meclisinin denetim komisyonu raporunda belirtilmişti. Raporda, Sheraton Otel'in 2007 yılında 19 milyon lirayı bulan yıllık geliri nedeniyle İzmir Özel İdaresi'ne 190 bin lira vermesi gerekirken, sadece Komisyonu’nun otellerin jeotermalden kaynaklanan paylarını ödemediğini raporla belirlemesinin ardından İçişleri Bakanlığı müfettişleri konuyu soruşturdu. Müfettişlerin önümüzdeki hafta raporlarını açıklaması bekleniyor. jeotermal alanından elde ettiği kar oranı üzerinden ödeme yaptığı, bunun da 2 bin lira olduğu belirtilmişti. Süzer Otel'in de özel idareye gelir gider tahakkuku hakkında bilgi vermediği ve yıllık geliri yerine kiralama bedeli üzerinden jeotermal paylarını ödediği vurgulanmıştı. Raporda ayrıca, Crown Plaza, Balçova Termal ve eski Princess Otel'in de (Kaya İzmir Termal Otel) söz konusu payları hiç ödemediği belirtilmişti. Afyon'daki otellerin uygulamalarını da araştıran komisyon üyeleri, buradaki tüm tesislerin yüzde 1'lik payı yıllık gelirlerinden verdiğini de ortaya çıkardı. Raporun ardından İçişleri Bakanlığı müfettişleri soruşturma başlattı. Geçen hafta kentten ayrılan müfettişlerin gelecek hafta konu hakkında raporunu açıklaması bekleniyor. Öte yandan Balçova'daki Kaya İzmir Termal Otel'in, atıl duran jeotermal kuyusunu bedelsiz kullanmaya başladığı belirtiliyor. Bu konuda ne İzmir Jeotermal AŞ, ne de İzmir İl Özel İdaresi'yle anlaşma yapan tesise, kuyuyu kimin verdiğini soran İzmir İl Genel Meclisi'nin CHP'li üyesi Mehmet Şenel, “Bu kuyu geçmişte jeotermal kaynağın yeniden yeraltına İzmir İl Genel Meclisi Denetim BEDAVA KAYNAK! salınması için kullanılıyordu. Daha sonra atıl kaldı. Ancak Kaya İzmir Termal Otel'in açılmasının ardından bu kuyu yeniden faaliyete geçirildi ve hiçbir denetime tabi tutulmadan kullanılmaya devam ediliyor. Bu otel, sistemin abonesi mi? Aldığı suyu geriye basıyor mu? Suyu dışarıya atıyorsa İZSU'ya atık parası ödüyor mu?” diye sordu. Otelin kullandığı suyun parasını ödemediğini de dile getiren Şenel, jeotermal kuyularının Maden Tetkik Arama (MTA) tarafından gelişi güzel verilmesinin kentin jeotermal geleceğine zarar vereceğini de söyledi. Şenel, “İzmir'de İzmir Jeotermal AŞ'nin belirlediği sahanın dışında kaynağın işletilmesi çok tehlikelidir. Bu yetki sadece İzmir Jeotermal AŞ'nin olmalıdır. Sahadan çekilen suyun geriye basılması gerekir. Ve bu suyun kontrollü kullanılması gerekmektedir. İzmir'in jeotermal kaynaklarının zarar görmesini engellemek için kaynakların tek elde kontrol edilmesi çok önemli” diye konuştu. ÖĞRENCİYE DESTEK Okul sütüne devam İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) AKP hükümetinin bir türlü uygulamaya koyamadığı “okul sütü” projesi, İzmir’de büyükşehirin desteğiyle başarıyla yürütülüyor. Kırsal kalkınmayı destekleme yaklaşımı kapsamında Tire Süt Kooperatifi’nden alınan günlük sütler, yeni eğitim öğretim döneminde de öğrencilere ücretsiz dağıtılıyor. Süt fiyatlarının dibe vurduğu bir dönemde kooperatifle anlaşma yaparak ilköğretim okullarında süt dağıtımına başlayan İzmir Büyükşehir Belediyesi, çocuklara bu yıl da yüz binlerce litre süt içirecek. Projeyle 20102011 döneminde her hafta 164 okuldaki 141 bin 308 öğrenciye 200 mililitrelik bardak ambalajda günlük pastörize süt ile kağıt ambalajda 1 litrelik “uzun ömürlü süt” verilecek. AYVALIK Dispanser yürüyüşü OYA UĞRAL AYVALIK 1964 yılında halkın katkılarıyla oluşturulan verem savaş dispanserinin Edremit'e taşınmasına yönelik tepkiler kapsamında, dün Ayvalık'ta geniş katılımlı yürüyüş gerçekleştirildi. ÇYDD, ADD, CUMOK, Halkevleri, Kızılay ve Çevre Derneği başta olmak üzere çok sayıda sivil toplum örgütü üyesinin yer aldığı yürüyüşe, bazı siyasi partilerle Ayvalık ve Küçükköy belediyeleri de destek verdi. Yürüyüşte “Sağlık haktır satılamaz", "Ayvalık dispanserine sahip çık" sloganları atıldı. Cumhuriyet Alanı'nda yurttaşlara seslenen Verem Savaş Derneği Şube Başkanı İbrahim Meriç, “yoksul hastalığı” olarak bilinen tüberküloza yakalanların, bundan böyle kilometrelerce uzaklıktaki Edremit'e gitmek zorunda kalacaklarını söyledi. Ayvalık Belediye Başkanı Hasan Bülent Türközen de, her yıl binlerce yerli ve yabancı turist ile kışın zeytin işçilerinin geldiği Ayvalık'tan dispanserin taşınmasının risk olacağını vurguladı. KUŞADASI Yemekler müzeye... KUŞADASI (Cumhuriyet)Kuşadası Belediyesi, yöresel yemek kültürünü tanıtmak amacıyla çalışma başlattı. Kuşadası Belediyesi Kültür Varlıkları ve Tarihi Çevre Birimi tarafından yürütülen çalışmalar çerçevesinde satın alınan tarihi bina, restorasyon çalışmalarının tamamlanmasıından sonra “yemek müzesi” olarak kullanılacak. Kuşadası Belediye Başkanı Esat Altungün, hazırladıkları projenin Aydın Kültür Tabiat Varlıkları Koruma Bölge Kurulu'nca onaylanmasından sonra yapının onarım çalışmalarına başlanacağını söyledi. Daha sonra restorasyonu yapılacak olan binanın yöresel yemek kültürünün tanıtıldığı bir müze olacağını kaydeden Altungün, Kuşadası’nın tarihi yapılarını ayağa kaldırmayı sürdüreceklerini belirtti. G ELİN GEÇMEZ, BARAJ GEÇER! ÖZCAN ÖZGÜR MUĞLA Çine Çayı üzerinde bulunan Roma dönemine ait 2 bin 300 yıllık tarihi İncekemer Köprüsü, baraj suları altında kalacağı için kil, toprak ve kaya parçalarıyla örtülüyor. Muğla Anıtlar Kurulu'nun önerisi ile hayata geçirilen proje sonunda köprü, pazar günü Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından açılacak Çine Barajı'nın sularının altında kalacak. Bölgede “gelin geçmez köprüsü” olarak bilinen İncekemer'deki çalışmalar Özkar İnşaat tarafından yürütülüyor. Allianoi'de uygulanmak istenenin bir benzerinin oluşturulduğu projeyi yürüten firmanın yetkilisi İbrahim Öztürk, “Amacımız, tarihi köprünün gelecek nesillere aktarılması. Bir barajın ömrü 80 ile 100 yıl arasında. Bu sürenin sonunda sular çekildiğinde, ova yeniden ortaya çıkacak. Yapılan bu çalışmalar sayesinde tarihi köprü özelliğini koruyarak, geleceğe taşınmış olacak” dedi. KREDİ BORCU ‘YEŞİL KURT’ PUSUDA... İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) Domatesin kilogram fiyatının 5 liraya dek çıkmasına en büyük neden olarak gösterilen güveler, pamuk üretimine de önemli oranda zarar veriyor. İzmir İl Genel Meclisi Tarım ve Hayvancılık Komisyonu tarafından hazırlanan rapora göre, pamuk tarlalarında “yeşil kurt” denilen zararlıya rastlandı. Kınık’ta ekili alanın yüzde 80’inde etkili olan yeşil kurt, Bergama’da yüzde 75, Dikili’de yüzde 55 oranında görüldü. Diğer ilçelerdeki görülme oranı ise yüzde 2050 arasında yer aldı. Domates fiyatlarını “fırlatan” güvenin de ilk olarak Urla, Çeşme, Seferihisar, Menderes, Menemen, Foça, Selçuk, Kemalpaşa, Kınık, Torbalı ve Bornova’da etkili olduğu, ardından tüm kenti kapsadığı raporda yer aldı. Zararlının, domates dışında, patates, patlıcan, biber de de büyük kayıplara yol açtığı belirtildi. İzmir İl Genel Meclisi Tarım ve Hayvancılık Komisyon Başkanı Yusuf Vangül, “2006, 2007 yıllarında İspanya’nın güneyinde, 2008 yılında ise Fas, Cezayir, Tunus, İtalya ve Fransa’nın güneyinde görülen bu zararlı 2009 yılında Libya, Malta ve Yunanistan’da görülmesi üzerine harekete geçen İzmir Tarım İl Müdürlüğü 2009 yılı temmuz ayında Urla Yağcılar’da bu zararlıya rastladı. Bu zararlı öğrendiğimiz kadarı ile maalesef bu yıl ürünün yüzde 80’inde etkili olmuştur. Bu zararlının etkisi son günlerde piyasaları da etkilemiştir. Pazarda geçtiğimiz yıl bu zamanlarda 3 kilosu 1 lira olan ürün bugün maalesef kilosu 4 liraya satılır olmuştur. 2011 yılı çok daha tehlikeli olabilir. Üretici 4 liralık fiyatı bile arar duruma gelebilir” dedi. Arıcılar dertli MUĞLA(Cumhuriyet) Bal üreticileri de kredi yükü altında eziliyor. Muğla Arı Yetiştiricileri Birliği (MAYBİR) Başkanı Ziya Şahin, “Şu anda arıcılar, arıyı ve balı düşünmeyi bırakarak bankalara olan kredi borçlarını düşünmeye başladılar” dedi. Muğla’da gerçekleştirilen ‘2. Uluslararası Muğla Arıcılık ve Çam Balı Kongresi’nde konuşan Şahin, son dönemde bal üretiminde yüzde 35 ile 40 oranı arasında düşüş yaşandığını söyledi. Şahin, “Bu yıl, hiç bal üretimi yapmayan işletmelerimiz var. Ayrıca, kışlatma sürecinde açlığa dayalı olarak yoğun arı ölümlerinin olacağı endişesi oluşmaktadır. Üretici tedirgindir. Üreticide gelecek kaygısı vardır” dedi. ’den SERDAR KIZIK İleri Demokrasiye Koşar Adım! Halk oylamasıyla “ileri demokrasiye” geçen ülkemizde, başarılı örnekler devreye sokuluyor! Örneğin türban (başörtüsü değil) üniversitelerde serbest olacak! Demokrasinin yanında, inanç gereği! Ayrıca, özgürlük meselesi! Öyle ya, herkes istediğini giyebilmeli! İnançları gereği siyah çarşaf giymek isteyenlere ne denilecek o zaman? I Devamı SAYFA 2’de C M Y B C MY B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear