Catalog

15 MAYIS 2009 CUMA 3 EGE’DEN SERDAR KIZIK Sındır, temmuz ayına dek stratejik plan çalışmalarını tamamlayacaklarını söyledi Belediye raflardan inecek Emeğin yanında yer alma tavrından belediye başkanlığı döneminde de ödün vermeyeceğini kaydeden Kamil Okyay Sındır, yerel yönetimi rutin işler yapan bir kurum olmaktan çıkaracaklarını kaydetti. HİCRAN ÖZDAMAR Bornova Belediye Başkanı Kamil Okyay Sındır, emeğin ve emekçinin yanında tavır aldığını belirterek, belediyeyi raflarda durması gereken bir evrak olmaktan çıkaracağını söylüyor. Meslek örgütleri ve sivil toplum kuruluşlarında gerçekleştirdiği etkinliklerle dikkat çeken Sındır, yeni görevi belediye başkanlığı döneminde de emeğin yanında olma tavrından ödün vermeyeceğini vurguluyor. Seçilmesinin ardından geçen bir buçuk aylık zaman diliminin büyük çoğunluğunun kutlama ziyaretlerine gittiğini, ancak çalışmalara başladıklarını kaydediyor. Bornova'yı gerçekçi bir gelecek vizyonu içinde şekillendirmek amacıyla çalıştıklarını anlatan Sındır, önceliği kent meclisinin oluşturulmasına verdiklerini söyledi. Bunun için ön görüşmelerin yapıldığını ve koordinatörün belirlendiğini kaydeden Sındır, “Üzerinde durduğumuz ikinci projemiz de belediyemizin stratejik planının hazırlanmasıdır. Çalışmaya başladık. Belediyeyi rutin, resmi devletin istediği, raflarda durması gereken bir evrak olmaktan çıkaracağız. Bornova Belediyesi gerçekçi gelecek Başkanı Kamil Okyay Sındır, Bornova'yı gerçekçi bir gelecek vizyonu içinde şekillendirmek amacıyla çalıştıklarını söyledi. vizyonu içerisinde projelerini öngören bir stratejik plana ulaşacak. İlgili gruplarla toplantılarla, arama konferanslarıyla plan çalışmamızı sürdüreceğiz. Temmuz ayına dek planlamamızı bitireceğiz” diye konuştu. İlçede süre giden projelerin bulunduğunu, kent içinde değişik mahallelerde pazar yeri oluşturma çalışmaları yaptıklarını bildiren Sındır, bu alanların üst bölümlerinde de “çatı bahçesi” adıyla sosyal alanlar oluşturacaklarını söyledi. Bornova'nın mahallerini fırsat buldukça gezdiğini belirten Sındır, yurttaşların belediyeye bakışında farklılaşma yarattığını söyledi. Sındır, “Yurttaşlar, belediye başkanını kendinden biliyor. Bu tür faaliyetleri önemsiyorum. Zaten onlardan farklı bir yaşamım yok. Ben kendi normal davranış biçimimi gösterdikçe sıra dışı bir belediye başkanı olarak görülmeye başladım. Bundan mutluluk duyuyorum” dedi. AŞERONA SON Belediye çalışanlarının sendikalılaşması için çalışacaklarını bildiren Sındır, “Belediyemizin şirketi İZBAŞ'ı hareketlendireceğiz. Onu güçlendirmeye çalışıyoruz. Bu dönem içinde taşeronlaşmaya son vermek istiyoruz. 47 yıllık yaşamımda, işçi ailesinin evladı olarak emeğin sömürüsüne karşı her zaman mücadele ettim. Bunun gereği olarak sivil toplum kuruluşlarında aktif görev alarak yaptım. Şimdi geldiğim bu görevde onların karşısında bir duruş gösteremem, kendime karşı saygısızlık olur. Bu ilkeli, tutarlı ve kararlı olmamın gereğidir” yorumunu yaptı. Belediyecilikten gelmeyen birisi olarak yeni görevine alışmak için büyük çaba harcadığını anlatan Sındır, yurttaşların iyi hizmet alabilmesi için yeni bir hizmet binası oluşturacaklarını söyledi. Turizme yönelik Dramalılar Köşkü'nün kente kazandırılacağını, tarım evi kurulacağını anlattı. Bornova Belediyesi'nin de Beko Basketbol Ligi'ne çıktığını anımsatan Sındır, “Bornova Belediyesi Spor Kulubü Derneği'miz var. 2. ligde ikinci olan Bornova Belediye Sporumuz, Beko Basketbol Ligi'ne yükseldi. Takımımız, artık profesyonel bir alanda mücadele edecek. Bu da sorumluluk ve yük getiriyor. Bornova'yı tanıtmak ve kent kimliğini oluşturabilmek adına önemli bir etken. Ama sponsor bulmamız gerekiyor. Elimizden gelen desteği vereceğiz” dedi. T SAĞLIK ÇALIŞANLARI, 2 YILDIR UYGULANAN SİSTEMİN YARAR GETİRMEDİĞİNİ SAVUNDU lentiler arasında yer alıyor. Bu anlamda geçen dönemde atılan adımlardan söz etmek, güç. Bakalım beş yıllık yeni süreçte neler olacak? Aslında kent yaşamını iyileştirecek küçük ama etkili uygulamalar devreye sokulabilir. Göstermelik değil, kararlı bir tutum gerekiyor bunun için. Bu anlamda İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin Kordon'daki işyerlerinde, çirkinlik yaratan eklentilerini kaldırma operasyonu desteklenmelidir. İşyerleri karşı çıksa da kentin bir disiplini olmalıdır. Her işletme kafasına göre davranamaz. Daha fazla müşteri almaya yönelik naylon eklentiler Kordon'u neredeyse bir çadır kente dönüştürmüştü. Bu işyerlerinde bazı görevliler kaldırımdan geçenleri oturtmak için yol kesmeyi bile göze almışlardı... Pasaport'ta seyir teraslarındaki tacize yönelik geçen dönemde yapılan bir kaç operasyon sonuç vermemiş anlaşılan. İşyerlerinin çeşit çeşit sandalye ve masayla güzelim Pasaport'u panayır alanına çevirmesine seyirci kalınıyor. Koskoca yerel yönetimler, üç beş işletmeyle baş edemiyor. Ya kentteki tabela reklam kirliliğine ne demeli? Orta yerde büyükşehir belediyesinin bir yıl önce çıkarttığı yönetmelik var. Sözde, işyerlerine konulan tabelaların boyutu bir metreyi geçmeyecekti. Ne gezer! Bir çok binanın neredeyse tüm cephesi tabelalarla örtülü. Belediye zabıtaları, bazı işletmeleri bu konuda uyarmış. Bir kaç işletme, internet ortamında bu denetimi protesto ediyor. Ne hakla? Bir kentte işletmeler bildiğini okuyamaz. Dileriz özelikle büyükşehir ve Konak yerel yönetimleri kararlı bir duruş sergiler de kentin önemli bir çirkinliği yok edilir. Gelelim bir başka konuya. Kentin vizyonu olarak gösterilen 1. ve 2. Kordon'un hemen arkasında öyle manzaralar var ki, sanki çağdaş bir kentte değil, başı boş bir kasabadayız. Örneğin Halit Ziya Bulvarı. Örneğin Hilton'un çevresi... Zaten otobüs durağı olmuş koca bulvar. Kaldırımlara taşan büfeler, açık alanlarda kokoreç, döner dükkanları. Kaldırımlar işgal edilmiş, yetmemiş asfalta masa sandalye atılmış. Köşe başları işportacıların egemenliğinde. İşletmeler, pis pankartlarla müşteri avında. Toz, duman, ağır bir koku bombardımanıyla yürümeye çalışıyor insanlar. Ne hijyen, ne kent disiplini. Anımsarım Rahmetli Ahmet Piriştina ve Erdal İzgi, “Açık alanlarda döner olmayacak, insanlar ağır kokular arasında yürümeyecek” demişlerdi. Biraz düzelttiler, ama başaramadılar. Geçen yerel yönetimler de başaramadı. Bakalım bu kez neler olacak? İzmir'e çağdaş, uygar, temiz ve düzenli kent demek kolay, ama doğru mu? Yerel yönetimlerden kararlı bir tutum bekliyoruz. İnsanlar güzel bir kentte yaşamaya layıktır. serdarkizik@cumhuriyet.com.tr Aile hekimliğinde sahte memnuniyet “Bu zorunluluktan amaç ikinci ve üçüncü İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu)basamak kurumlarına gidişi azaltarak İzmir’de ikinci yılını dolduran aile tasarruf etmektir. Bu uygulanamamıştır. hekimliği sistemiyle sahte bir Dört pilot kentte denenen bu uygulama memnuniyet tablosu yaratıldığı, sistemin sonucunda aile hekimliği sistemi allak halk sağlığına kattığı yararın sağlık bullak olmuş, aile hekimi ocaklarına göre bilimsel olarak ortaya meslektaşlarımız hasta yükünün altında konulamadığı vurgulandı. Hekimler ezilmiş, yurttaşların haklı ve ciddi bir arasında iş barışı, dostluk, yardımlaşma tepkisi oluşmuştur. Sevk zinciri ve verimliliğin ortadan kaldırıldığı da uygulanmadığı için aile hekimliği sistemi belirtilerek, koruyucu sağlık temelden sarsılmaktadır. Hastaların yarısı hizmetlerinin yerini tedavi edici aile hekimine gitmeyip uygulamanın aldığı kaydedildi. doğrudan hastanelere İzmir Tabip Odası Genel gitmektedir. Bu durumda aile Sekreteri Mete Güzelant, “Aile hekiminin kendisine bağlı hekimliği sistemi geçen yıl nüfusu çok iyi tanıdığından yaşadığı hastalıklarla birlikte ve bahsedilebilir mi?” diye sordu. aynı şekilde devam Kentte görevlerini ettirilmektedir. Sonu şimdiden yapmadıkları gerekçesiyle bir belli olan sahte bir memnuniyet çok aile hekimi hakkında yaratılmıştır. Bunun en temel soruşturma açıldığını, farklı nedeni, sistemin kendi koyduğu yaptırımlar uygulandığını kurallara uymaması, yani kendi anlatan Güzelant, aile anayasasını çiğnemesidir. Sağlık İzmir Tabip Odası hekimliğini seçmeyenlerin müdürlüğü bebeklere yapılan Genel Sekreteri bakanlık tarafından üvey evlat aşı oranlarının yüzde yüzü Mete Güzelant olarak görüldüğünü belirtti. aştığını söyleyerek Öte yandan İzmir İl Sağlık övünmektedir. Aslında bu Müdürü Mehmet Özkan ise, durum kayıt altına alınmamış sistemin uygulanmaya başlanmasıyla bebeklerin çokluğunu ve durumun ne poliklinik sayılarıda belirgin artış kadar vahim olduğunu açıkça yaşandığı söyledi. Özkan, “2006 yılında göstermektedir” dedi. poliklinik sayısı 9 milyon 286 bin 945’ken Aile hekiminin önüne konulan ilk ikinci yılımızı tamamladığımız mayıs ayı görevin kendisine bağlı nüfusu tek tek itibariyle bir yıllık poliklinik sayımız 12 belirleyip, evlerinde ziyaret etmesi milyon 694 bin 220’ye yükselmiştir. gerektiğini kaydeden Güzelant, bunun Yüzde 37’lere varan bu artış oranı birinci yapılmadığını söyledi. Sistemin zorunlu basamakta kaliteli sağlık hizmeti kıldığı sevk zinciri uygulamasının hedefinin iyi bir göstergesidir” dedi. gerçekleştirilmediğini anlatan Güzelant, PANEL Konu: NatoGladyo ve Ergenekon Tertibi Konuşmacılar; Erol Bilbilik (Arş.Yazar/Emekli Binbaşı) Ceyhan Mumcu (Avukat/ İP Genel Başkan Yard.) Yer :Şirinyer Parkı Belediye Düğün Salonu Tarih: 15 Mayıs 2009 Cuma Saat:13:00 İŞÇİ PARTİSİ BUCA İLÇE BAŞKANLIĞI İmtiyaz Sahibi: CUMHURİYET VAKFI adına İLHAN SELÇUK Genel Yayın Yönetmeni: İBRAHİM YILDIZ Ege Bölge Temsilcisi: SERDAR KIZIK Sorumlu Yazı İşleri Müdürü: MİYASE İLKNUR Editör: HAKAN DİRİK Görsel Yönetmen: OĞUZ YILDIZ İlan: ZUHAL ALTUNGÜNEŞ YAYIMLAYAN: Yeni Gün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık A.Ş, Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2. 34381 Şişli/İstanbul İSTANBUL: Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 343 72 64 İZMİR: Yeni Gün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık A.Ş. H. Ziya Blv. 1352 S. 2/3 Pasaport/İzmir Tel: 0 232 441 12 20 (10) hat Faks: 0 232 441 87 45 BASKI: DPC İzmir Tesisleri Ege Caddesi No: 36 SarnıçGaziemir DAĞITIM: YAYSAT Ege Caddesi No:36 SarnıçGaziemir eposta: izmir@cumhuriyet.com.tr Cumhuriyet Gazetesi’nin parasız ekidir. Haftada bir gün yayınlanır. C M Y B C MY B