26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

4 K O N U K 9 OCAK 2009 CUMA 68’liler Platformu üyeleri Kültürpark’ta gerçekleştirilen gecede buluştu Nazım Hikmet İzmir’de... EFDAL SEVİNÇLİ 15 Ocak 2009, şiir ülkesinin büyük ozanı, dünya yurttaşı Nazım Hikmet’imizin 107. doğum yıldönümü. Büyük bir utançtan sıyrılıp Nazım’a, “yurttaş” kimliğini verebildik. Gizli gizli şiirlerini, yapıtlarını okuduğumuz günler artık geride kaldı diye sevinmek istiyorum…Büyük ozanımızın toplu yapıtlarını yayımlama girişimlerimiz hep eksiklikler taşıdı. Nazım birdenbire, umulmadık yerlerden yapıtlarıyla karşımıza çıktı, çıkmaya da devam edecek. Şiirden romana, tiyatrodan sinemaya, resimden dokuma tezgahlarına, gazete yazılarından çevirilerine, mektuplarına. Yaşamıyla yeniden tanışmaya, ona “reva gördüklerimizin” utancıyla yüzleşmeye daha uzun sure devam edeceğiz. Bir yazı makinası üretkenliğindeki N. Hikmet, İstanbul’dan, Batum’dan, Çankırı’dan, Bursa’dan, Moskova’dan, İzmir’den, Prag’dan gün gün ortaya çıkacak ve utancımızı büyütecek. Örneğin, N.Hikmet’in İzmir yaşamını kaçımız biliyoruz? Yaşamöyküsel yapıtı Yaşamak Güzel Şey Be Kardeşim’in kahramanı Ahmet’in anlattıkları dışında, bugün İzmir günleri üstüne neler söyleyebiliriz? 1924 yılı sonunda Moskova’dan İstanbul’a dönen ozanın, Türkiye Sosyalist İşçi Köylü Partisi’nin yayın organları OrakÇekiç gazetesiyle Aydınlık dergisinde çalıştığını, OrakÇekiç gazetesini satarak propaganda yaptığını biliyoruz. 1925 yılı şubatının ortalarında çıkan Şeyh Sait isyanı ile 4 Mart 1925’de benimsenen “Takriri Sükun Kanunu” sonrasında Aydınlık ile OrakÇekiç kapatılır. N. Hikmet’in adı da tutuklanacaklar listesindedir. İşte siyasal koşulların sertleştiği İstanbul günlerinde, ozan ortalarda görünmez. Arkadaşlarının önerisiyle gizlice İzmir’e gelir, saklanır. Mayıs Temmuz / Ağustos 1925’de, Nazım Hikmet, üç ay İzmir’dedir. Bir yangın yerinde, izbe bir kulübede yaşar. Geceleri dışarıya çıkar, partili arkadaşlarıyla görüşür, siyasal örgütlenme için çalışır. Bu izbe evde, küçük bir baskı makinasıyla yayın yapmaya uğraşır. Doğrusu bu izbe ev nerededir? İzmir yangınından en çok etkilenen Alsancak’ta mı, yoksa Bayraklı’da mıdır? Birlikte olduğu Şimendifer İşçileri Cemiyeti üyeleri kimlerdir? “Güneşi İçenlerin Türküsü”, İzmir günlerinin ürünü müdür? Sormadan edemiyorum, Yaşamak Güzel Şey Be Kardeşim’de anlatılanlar, bu üç aya ilişkin daha ne tür ipuçları veriyor? Acaba İzmir/liler neler biliyor? İzmir, N. Hikmet’ten önce de II. Meşrutiyet’in kilit adamı Dr. Nazım Bey’i , Dr. Refik Nevzat’ı, daha nice sürgünü, “kaçgun”u saklamış, gizlemiş bir kenttir... Önümde, Kemeraltı’nda, bir zamanlar, Sadâyı Hak gazetesi matbaasının olduğu sokakta, eski kitaplar, fotoğraflar, İzmir kartpostalları satan “şişman”dan aldığım Fikirler (Temmuz1927 / Haziran 1947 – 334 sayı) dergisi duruyor. “Onbeşgünde bir çıkar ilim ve san’at mecmuası” Fikirler’de, Nazım’ın “Gözleri Siyah Kadın” şiirinin yayımlanması dikkat çekiyor. Bence Nazım’a, İzmir’den, “Anadolu’ya hoşgeldin” diyen bir sesleniş bu! Ancak, Vâlâ Nureddin ile Ekber Babayev’in yapıtlarında, ikinci bölümleri alıntılanan “Gözleri Siyah Kadın”ın, ozanın ilk sevgililerinden Sabiha Hanım için yazıldığı belirtilse de doğrusu ben, şiirin (varsa!) ilk yayımlandığı yeri bulamadım. Sevgili Asım Bezirci ağabey, bu şiirden söz etmiyor. Kerim Sadi’de, Aydın Aydemir’de de yok. Acaba, gerçekten şiirin ilk yayımlanışı Fikirler mi? Şiirini adadığı Nâzım Kâmil kim? Yine, Fikirler’de izlenen düşünsel çizginin, Nazım’ın düşüncelerine yakın olduğunu gözlemlediğimizi söyleyebiliriz. Rus edebiyatını tanıtan, Gorki, Tolstoy çevirileri, dergide hemen göze çarpıyor. Acaba, N. Hikmet, İzmir’de bulunduğu günlerde ya da daha sonra, İzmir gazete ve dergilerine şiirler gönderdi mi? Yine, Fikirler kadrosundan kimler Nazım’ı tanıyor? Mustafa Rahmi (Balaban) Bey’le yakın olabilir mi?.. Sorular, sorular... N. Hikmet sorularla karşımızda duruyor, hem de İzmir’de, ummadığımız bir anda karşımıza çıkarak... Bir şey yapmalı... İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) 68'liler, Kültürpark'ta gerçekleştirilen gecede bir araya geldi. 68'liler Platformu tarafından düzenlenen geceye, platform üyelerinin yanı sıra İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, Narlıdere Belediye Başkanı Abdül Batur, Balçova Belediye Başkanı Mehmet Ali Çalkaya, Dikili Belediye Başkanı Osman Özgüven de katıldı. Gecede konuşan Kocaoğlu, şunları söyledi: “1920’li yaşlarımızda sizlerle birlikte tam bağımsız, demokratik Türkiye Cumhuriyeti için verdiğimiz mücadeleyi, bugün de aynı ruh, bilinç ve inançla sürdüreceğimize inanıyorum. İzmir, Anadolu’ya ayna tutmak zorundadır. Doğudan doğan güneşe Türkiye’nin batısından ayna tutacağız. Işığımızla her yeri aydınlatacağız. 3.5 milyon İzmirli ile birlikte, Türkiye’yi aydınlık geleceğe taşımak için çalışıyoruz. Bizim üstlendiğimiz misyon budur. Çünkü bizim işimiz Sloganı 'Bir şey yapmalı' olan gecede konuşan Kocaoğlu, 'Doğudan doğan güneşe Türkiye’nin batısından ayna tutarak ışığımızla her yeri aydınlatacağız' dedi. İzmir. Biz gücümüzü İzmir’den alıyoruz.” 68’liler Platformu Sözcüsü Aydın Türkaydın da, “Bir şeyler yapmalıyız” diyerek 150 kişiyle başlattıkları yürüyüşte binlerce gönüllünün desteğini aldıklarını söyledi. Köy köy dolaşarak 7 bin 378 gönüllüye ulaştıklarını ve bu gö nüllülerin seçim günü sandıklara sahip çıkacağını belirten Türkaydın, gençlerden de kendilerine güç vermelerini istedi. C M Y B C MY B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear