Catalog

30 OCAK 2009 CUMA 3 EGE’DEN SERDAR KIZIK ilgili yasanın iptali için Anayasa Mahkemesi'ne yaptığı başvurunun gerekçeleri ilginç ve aynı zamanda ürkütücü. Ne diyor mahkeme: “Dinleme paranoyası içinde şizofrenik bir toplum yaratılmakta, insanlarımız sürekli dinleme fobisi ve saplantısı içinde BBG evindeki gibi bir yaşam idame etmektedirler...” Doğrudur, paranoya, şizofreni, korku düzeni... Nitekim Ergenekon soruşturmasında suçlamaların dışında ilgili ilgisiz birçok telefon konuşması, özel yaşam ortalığa saçılmadı mı? Bu ülkenin ilgili bakanı, “Yasadışı bir iş yapmıyorsanız niye dinlenmekten korkuyorsunuz” gibi, ne demokrasiye ne de insan haklarına uyan, Ortaçağ zihniyetini yansıtan bir değerlendirme yapabilmişti, anımsayın... ??? Gelelim yine ünlü soruşturmaya. Yüksek Hakimler ve Savcılar Kurulu adil yargılama sürecini dikkate alarak üç yeni savcı daha görevlendirince yandaş medya celallendi. Neymiş? Bu yeni savcı atamaları, hukukçularda endişe yaratmış, Ergenekon soruşturmasına müdahale edilmesinmiş! Bu değerlendirme, çok açık bir niyet beyanı değil mi? ??? Gelelim yerel seçimlere... İzmir'de kazan kaynıyor. Ekip ekip Ankara’ya taşınıyorlar. Bu arada bazıları medyayı kullanarak adaylarının durumunu etkileme derdinde. Yalan, dolan balon haberler uçuşuyor. Büyükşehir adaylığı çözüldü ama özellikle metropol adaylarının “büyük başkan”la ilişkileri, değerlendirme süreçlerini etkiliyor. İzmir’i demir ağlarla öreceğini söyleyen Aziz Kocaoğlu’nun dört bir yanı demir ağlarla örülüyor olmasın sakın? Benim aklıma da İstanbul’da il başkanını da katarak oluşturulan üçlü yapının İzmir’de ne zaman gündeme getirileceği sorusu takılıyor. Anlaşılan o ki, Kocaoğlu bu dönem olduğu gibi rahat, dilediğince iş yapamayacak. Kocaoğlu’nun istediği bir çok ismin devre dışı kalması bunu gösteriyor. Haberlere bakılırsa Kocaoğlu, Konak’ta danışmanı İlknur Denizli’yi istemiş. Denizli, örgütün soğuk bakmakla kalmadığı, tümüyle karşı çıktığı bir isim. CHP’yle herhangi bir ilgisi yok. Kocaoğlu’na sorduk. Şunları söylüyor: “Baykal’la yaptığım hiçbir görüşmede herhangi bir bayanın adını ağzıma almadım. Ama bir imada bulunmadan, isim vermeden, 21’i arasında iki ilçeye bayan adayı atamanın uygun olacağını söyledim. Denizli’yi söylemedim, söylememem de. Çünkü yanımda çalışan bi¦ Baştarafı 1. Sayfa’da İZTO üyelerinin meslek gruplarını değiştirerek, muhalifleri engellemeye çalışmakla suçlanıyor Demirtaş meslek değiştirdi! İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) İzmir Ticaret Odası'nda (İZTO) seçim süreci “sancılı” başladı. Oda üyelerinden ve Matsel A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Kadir Sinan, oda tarafından meslek grubunun değiştirilmesiyle ilgili açtığı davada İzmir 4. İdare Mahkemesi'nin yürütmeyi durdurma kararı verdiğini belirterek, 6 Şubat'ta yapılacak seçimlerin ertelenmesi gerektiğini savundu. Sinan, şirketinin matbaacılık alanında etkinlik gösterdiğini, ancak 2 meclis ve bir yönetim kurulu kararıyla meslek grubunun değiştirildiğini belirtti. Sanayi ve Ticaret Bakanlığı İç Ticaret Genel Müdürlüğü'nün Odalarda Mesleklerin Gruplandırılması Hakkındaki Yönetmeliği'ne göre, seçimlere 6 ay kala meslek gruplarında değişikliğe gidilemeyeceğini belirten Sinan, M atbaacı Kadir Sinan, ‘av malzemeleri’ komitesine aktarıldığnı, buna karşı açtığı davayı kazandığını belirtti. Yürütmeyi durdurma kararı aldığını, oda seçimlerinin ertelenmesi gerektiğini söyledi. odanın şubat ayında yapılacak yönetim ve meclis seçimlerinin iptali istemiyle İzmir 7. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde de dava açtığını kaydetti. Sinan, İZTO Yönetim Kurulu Başkanı Ekrem Demirtaş’ı, muhalif gördüğü herkesi susturarak iktidarını sürdürmeye çalışmakla suçlayarak, şunları söyledi: “Mesleklerin yeniden yapılandırılması adı altında oda üyesi birçok arkadaşımız, kendi meslek gruplarından başka meslek gruplarına atıldı. Ben matbaacı olduğum halde en son avcılıkla ilgili gruba atıldım. İzmir 4. İda “Ancak oda yönetimi bu değişiklikleri yaparak suç işlemiştir” dedi. Sinan, “matbaacılık” alanında etkinlik gösteren şirketinin, Avrupa Topluluğu’nda Ekonomik Faaliyetlerin İstatistiki Sınıflaması (NACE) sistemi gerekçe gösterilerek, önce “makine”, daha sonra da “avcılık, balıkçılık malzemeleri” komitesine aktarıldığını bildirerek, bu durumun hukuksuzluk olduğunu söyledi. Meslek grubunun değiştirilmesine karşı İzmir 4. İdare Mahkemesi'nin yürütmeyi durdurma kararı verdiğini anlatan Sinan, re Mahkemesi yürütmeyi geçici olarak durdurma kararı verdi. Bu kararla oda seçim takviminin durduğunu düşünüyorum. İç Ticaret Genel Müdürlüğü’nün uyarılarına rağmen oda yönetimi suç işlemeye devam etti. Buna bağlı olarak bu hukuk tanımaz anlayış odamızı TOBB seçim takviminden düşürdü. 6 Şubat’ta yapılacak seçim, seçim olmaktan çıkmıştır. Yeni bir meclis oluşsa bile kıymeti olmayacaktır. Yönetim görevden alınmalı. Kayyum heyeti yanlışları düzelterek, seçime götürmeli.” Farklı bir meslek grubunda yer almasının ticari açıdan da kayıplara neden olabileceğine dikkat çeken Sinan, “İhracat yaparken odadan faaliyet belgesi alacağım. Eğer avcılık ile ilgili grupta yer alırsam matbaacı olarak nasıl ihracat yapabilirim?” diye konuştu. rini söylemem, o zaman eleştirdiğim insanların konumuna düşerim. Adama değil, layık olana bakarım. Sonuç olarak kararı MYK verecek.” Bizim bildiğimiz Denizli’nin danışmanlıktan istifa ettiği, demek ki bir biçimde görevini yürütüyormuş. Bu arada Konak meselesi, Karabağlar, Çiğli, Güzelbahçe, Bayraklı, Buca ve Gaziemir gibi sürüncemede. Tarafların bu ilçelerde kavgası sürüyor. İl Başkanı Kemal Karataş’ın Konak’ı istediği biliniyor. Bu arada, kendisi aday diye gösterilen bazı isimlere karşı. Kim olduklarını söylemiyor ama “Kişisel çıkar peşinde olanlara karşı mücadelemi sonuna kadar sürdüreceğim” diyor. Partiye oy vermeyen kesimlerin değil, oy verenlerin görüşlerinin dikkate alınmasını istiyor. Bu konuda haklı Karataş. Bilindiği gibi İzmir’de bir dönem ağırlık taşıyan ama son dönemde parçalanan genel sekreterin yönetimindeki ekip, beş ilçe başkanı olarak Karataş’ı başkanlıktan düşürmek için işbirliğine gitmişti. Ama başaramadılar. Kulislere göre Karabağlar’da Genel Sekreter Önder Sav desteğinde öne çıkan Sıtkı Kürüm’e ve ekibine karşı Karataş. Öte yandan KocaoğluKarataş çekişmesi ve kavgasını işaret edenler, bunun gelecekte sürekli bir sorun olacağını savunuyor. Bu durumda Konak’ta Muzaffer Tunçağ’ın adı öne çıkıyor. Buca’da Mehmet Süne, Hüseyin Yüzer ve çevresinin de son süreçte destek verdiği Ercan Tatı’nın adı, aday diye yaygın biçimde öne çıktı. Ancak başta MYK üyesi M. Ali Susam olmak üzere Buca’da köklü CHP’liler Tatı’ya karşı. Buca’da her kesimi kucaklayacak yeni bir aday, yakın bir olasılık. Çiğli ve Bornova konusunda yeni isimler, parti tabanının büyük bölümünün beklentisi. Burada yeni adaylar olacak, kesin. İsimler konusunda tartışmalar sürüyor. Bayraklı’da Erdal Aksünger ismi tuttu. Genç ve iş yaşamında da başarılı bir isim Aksünger. Aynı zamanda geniş bir sosyal çevreye de sahip. Güzelbahçe konusu ise tam bir sorun. Ertan Avkıran’ın yolsuzluk soruşturmasında tutuklanması, yeni bir ismi gündeme getirdi. Parti burada ikiye ayrılmış durumda, bazıları Avkıran’ın yeniden aday gösterilmesini isterken, bir grup tam tersini düşünüyor. Bu durumda tarafsız, bir ölçüde uzlaştırıcı ve ağabey konumunda, milletvekilliği döneminde çalışmalarıyla dikkat çeken Erdal Karademir’in adı önde. CHP, zaman kaybediyor. Adaylar büyük olasılıkla bugün ya da yarın kesinleşecek. Ardından ister istemez bir süre çalkantı yaşanacak. Dileriz CHP’nin adayları temiz, toplumun benimsediği, kendine değil kentini düşünen, ekiplerden bağımsız isimler olur. serdarkizik@cumhuriyet.com.tr C M Y B C MY B