01 Haziran 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/14 DIŞ HABERLER 26 AĞUSTOS 1990 KÖRFEZ KRİZİ...KÖRFEZ KR İZİ... KÖRFEZ KRf ZI...KÖRFEZ KRÎZt... KÖI BÖLGEDE DENtZ GÜCÜBULUNAN ÜLKELER, AMBARGONUNUYGULANMASIİÇİN GEREKİRSE ZORA BASVURACAK BM'denIrak'aaskeriönlemGüvenlik Konseyi, Irak'tan gelen ve Irak'a giden gemileri önlemek için 'gerekli deniz gücünün" kullanılabileceğini bildirirken, oylamada Küba ve Yemen çekimser kaldılar. Güvenlik Konseyi'nin kararı ile Körfez'de ABD'nin önderliğinde bazı Batılı ülkelerin Irak'a karşı bir süredir uygulamakta olduğu abluka yasallık kazanmış oldu. Kuveyt'in BM elçisi Abdülhasan, Güvenlik Konseyi'nin kararının tarihi bir adım olduğunu söyledi ve "Irak rejimi artık tümüyle tecrit edildi" dedi. Dış Haberler Servisi — Birleşmiş Millet- ler Güvenlik Konseyi dün sabah 13'e karşı 0 ve iki çekimser oyla aldığı tarihi bir ka- rarla Irak'a karşı ekonomik ambargonun uygulanması için denizde gerekli önlemle- rin almması çağnsında bulundu. Güvenlik Konseyi, Irak'tan gelen ve Irak'a giden gemileri önlemek için 'gerekli deniz güciinün' kullanılabileceğini bildirdi. Daha önce oylamada çekimser kalacağı bildirilen Çin Halk Cumhuriyeti kararın lehinde oy kullanırken, Küba ve Yemen çekimser kal- dılar. Böylece 15 üyeli Güvenlik Konseyi'n- de karar O'a karşı 13 oyla kabul edildi. Güvenlik Konseyi'nin kararı ile Körfez'- de ABD'nin önderliğinde bazı Batılı ülke- lerin Irak'a karşı bir süredir uygulamakta olduğu abluka yasallık kazanmış oldu. Güvenlik Konseyi'nin kararında şu ifade kullanıldı: "Güvenlik Konseyi, Körfez'de ge- mileri bulunan ülkelerin. Irak'a ekonomik yaptınmlann uygulanmasının sağlanması için Güvenlik Konseyi'nin otoritesi altında gerekli önlemleri alması için çağnda buluour. Güvenlik Konseyi kararırun ikinci parag- rafmda ise üye ülkelere çağnda bulunula- Güvenlik Konseyi kararının tam metni Gttvenlik ^ (1990), 662 (1990) ve 664 (1990) sayılı ka- rarlarını hatırlatarak ve bu kararların tam olarak dcrhal uygulanmasını talep ederek Kuveyt'in Irak tarafindan işgalinin son bul- masmda ve bu ülkenin meşru yönetiminin hülcüjnranhğının bağımsızhk ve toprak bü- tünlügtinün tekrar kurulmasında kararh oiarak Irak'ın Kuveyt'i işgalınin masum in- sanlann ölümüne yol açmasını kınayarak ve Irak'm 660. 661, 662 ve 664 sayıh ka- rarlara uymadığından ötûrü derin kaygı du- yarak; 1. Kuveyt hüküraetiyle ışbhiiği içinde bu- iunan ve bölgeye deniz güçleri yerleştiren flye devletleri, özel koşullara uygun, oran- Olı (commertsurate) önlemleri armaya ve ge- rekli durumlarda bölgeye giren ve çıkan yûk gemilerini, Güvenlik Konseyi'nin verdigi yetkiyle durdurarak yüklerini ve rotalannı tetkik etmeye ve 661 sayıh kararla öngörti- len koşullara tam olarak uyulmasını sağ- laraaya çağınr. 2. Üye devletleri, 661 sayüı karann hu- kümlerine uyulmasım sağlamak amacıyla yukandaki maddenin öngdrdüğu siyasi ve diplomatik önlemleri en üst düzeyde kul- lanmak konusunda işbirliği yapmaya davet eder. 3- Tum üye devletlerden, BM Anayasa- sı'na uygun oiarak bu karann 1. madde- rak, 661 Nolu karara (Irak'a ekonomik yap- tmm kararı) uyulmasım sağlamak için "ka- rann birinci paragrafı uyannca azami siya- sal ve diplomatik önlemleri kullanarak" iş- birliği yapmaları istendi. Kararın üçüncü paragrafında ise ilk paragrafta atıfta buhı- nulan güçlere (Körfez'de deniz gücü bulun- duran ülkeler), bu ülkelerin isteyebilecek- leri yardımda bulunmaları için üye ülkele- re çağn yapılıyor. Güvenlik Konseyi'nin kararında aynca, ilgili ülkelerin, BM Askeri Komitesi gibi me- kanizmalan kullanarak eylemlerini koordi- ne etmeleri isteniyor. sinde atıf yapılan ülkeler tarafindan gerekli görülmesi halinde yardırn sağlamalarını ta- lep eder. 4. Bu karann uygulanmasının denetimi- ni kolaylastırmak amacıyla üye devletler- den yukandaki maddeler doğrultusunda ge- nel sekreterle yapılacak muzakereden son- ra Güvenlik Konseyi'ne ve 661 sayıh karar uyannca kurulmus olan Askeri Kurmay Konütesi'ne rapor sunmaiannı ve komite- nin mekanizmalanna uygun olarak eyiem- lerini işbirliği içinde yerine getinnelerirji ta- lep eder. Güvenlik Konseyi'nin kararı daimi üye- ler arasında değişik yorumlara yol açtı. ABD'nin BM temsilcisi Thomas Pickering yaptığı açıklamada, karann "asgari askeri güç" kullanılmasına izin verdiğini ileri su- rerken Çin, ilke olarak büyük ülkelerin bu- nalıma askeri olarak karışmasına karşı ol- duğunu bildirdi. Reuter'in haberine göre Çin'in BM temsilcisince, Güvenlik Konseyi karanndaki "gerekli önlemler" deyişi, kuv- vet kullarulmasını kapsamıyor. Kuveyt'in BM elçisi Muhammed Abdül- hasan, Güvenlik Konseyi'nin karannın ta- rihi bir adım olduğunu söyledi. Güvenlik Konsevi'nin önceki kararları • 2 ağustos: Irak'ın Kuveyt'i işgal ettiği gün Güvenlik Konseyi oybirliğiyle "Irak kuvvetlerinin dertaal ve koşulsnz olarak Ku- veyt'ten çekilmesini" istedi. (660 sayıh ka- rar) • 6 ağustos: Konsey, iki çekimser oya karşıhk (Küba ve Yemen) 13 oyla Irak'a karşı ticari, mali ve askeri ambargo kararı aldı. (661 sayıh karar). Tüm üye ülkeler ve hatta BM üyesi ol- mayan ülkelerin, Irak güçleri Kuveyt'ten çe- 5. Sorunla aktif bir şekilde ilgilenraeyı sürdürme karanndadır. küinceye kadar bu karara uyması istendi. • 9 ağustos: "Irak'ın Kuveyt'i ilhakının, nedeni ne olursa olsun hiçbir hukuki daya- nagı bulunmadıgı ve geçersiz olduğunu" bildiren 662 sayıh karar oybirliğiyle kabul edildi. Tüm ülkeler ilhakı tanımamaya çağ- rıldı. • 18 ağustos: Güvenlik Konseyi, Irak'ın "Kuveyt ve Irak'taki yabancılann derhal ülkeyi terk etmesine izin vermesini isteyen" 664 sayıh karan oybirliğiyle kabul etti. ZAMAN TÜNELt GtBİ — Körfez'deki kriz nedeniyle Suudi Arabistan'ın Ku>ey t ile sınınndaki guveıılik onlemleri gazetecilere gösterildi. Sanki "uzak" geçmişten bir kesit sonan bu fotoğraf da onceki gün çekildi. (Fotoğraf: AA) YöRUM Güvenlik Konseyi kararı ve ötesiGüvenlik Konseyi'nin lfararı BM Anayasası'nın 7. bölümü uyannca alınmış olup, bağlayıcı niteliktedir. Kararda tüm üyelerin gereğinde yardım etmesinin istenmesine karşılık, ağırhk bölgede deniz gücü bulunduran ülkelere verilmiştir. ERGUN BALCI BM Güvenhk Konseyi'nin Irak'a karşı ambargonun uygulanmasını sağlamak ama- cıyla gerekirse zor kullanmayı da içeren ön- lemler ahnmasına izin verdigi tarihi karan üzerinde durmadan, şu noktayı belirtmek- te yarar var: BM tarihinde ilk kez ABD ile Sovyetler Birliği bu tür bir kararı birlikte desteklemişlerdir. Güvenlik Konseyi'nin 1950'de Kore konusunda aldığı karar sıra- sında bilindiği gibi Sovyet temsilcisi toplantı salonunda bulunmuyordu. GüvenUk Konseyi'nin dünkü kararı son derece dikkatli biçimde kaleme alınmış ve esnek üslupta yazılmıştır. Kararın 1. mad- desinin ilk paragrafı, "Bölgede deniz gücü bulunan ülkeler, özel durumlara orantılı (commensurate) olarak ve Gu\enlik Kon- seyi'nin otoritesi altında, Irak'a giren ve çı- kan gemileri durdurmak ve ambargoya uyulmasım sağlamak için gerekli önlemle- ri alabilir" diyor. Karar askeri önlem deyi- şini gerçi kulianmıyor, araa "gerekli önlem- ler", kontrol görevini yapan ülkelerin tak- dirine bırakıldığından askeri önlemlerin de paragrafın kapsamma girdiği açık. Karann 3. paragrafında ise diğer ülkele- re çağnda bulunuluyor ve "Karann ilk pa- ragrafında aöfta bulunan ülkelere (bölge- de deniz gücü bulunduran ülkeler), istedik- leri yardımda bulunulması (BM Anayasa- sı'na uygun olarak) talep ediliyor. Yani bu paragrafa göre bölgede deniz gücü bulunduran ülkelerden söz gelişi ABD ya da tngiltere diğer ülkelere "Arkadaş be- nim şuna şuna ihüyacım var, bana yardım ediver" diyebilecek. Güvenlik Konseyi kararında ağırhkh rol Körfez'de deniz gücü bulunduran ulkeler- de. Bu ülkeler gerekirse zor kullanarak yö- redeki gemileri durdurup kontrol edebile- cekler. Diğer ülkeler de gerektiğinde ve ta- lep olduğunda bu ülkelere yardım edecek- ler. Karar Türkiye açısından kesinlikle Kör- fez'e otomatik olarak askeri güç gönderme yükümlüluğü getirmiyor. Bu bakımdan bazı heveslilerin, böyle bir yorumda bulunma- ları yanlış olur. Ama diğer ülkeler de kara- rın dışında bırakılmıyor. Böyle bir şey za- ten BM'nin nıhuna aykırı olurdu. Diğer ül- keler, gerektiğinde ve Körfez'de deniz gücü bulunduran ülkelerden yardım talebi geldi- ğinde, yardım etmekle yükümlü tutuluyor- lar. Ama bu talep ne şekilde olur? Talebi alan ülke, bunu hangi koşullarda, hangi çer- çevede karMİar? Bunlar tartışmaya açık ko- nulardır. Şu anda Güvenlik Konseyi kararı konu- sunda açıkhkla söylenebilecek şey, bu ka- rarın Körfez'de ABD tarafindan bir süre- dir uygulanmakta olan fiili ablukayı yasal- laştırması ve gemileri güç kullanarak dur- durma hakkım tanımasıdır. Kararın man- tıksal sonucu, "dur" ihtanna uymayan ge- milere ateş açılabileceğidir. Güvenlik Konseyi, herhalde BM'nin top- yekün bir askeri müdahalesi havasından ka- çınmak için Körfez'deki operasyonlann Gü- venlik Konseyi tarafindan yönetileceği hük- münü koymamıştır. Ancak bunun pratik so- nucu, ablukada şimdiye dek önderlik eden ABD'nin bu önderliğinin sürmesi olacak- tır. Körfez'de en büytık deniz gücüne sahip olan ABD'nin operasyonlann önderliğini üstlenmesi, tehlikeli sonuçlara yol açabile- cek bir gelişmedir. Kore ve Rodezya Şimdi gelelim bazı sorunlara. BM tarihinde Güvenlik Konseyi bundan önce iki kere askeri önlemi içeren karar al- mıştır. Konsey 1950'de BM üyelerinden gü- ney Kore'ye yardım etmelerini istemiş, 1965'te tek yanlı bağımsızlık ilan eden Ro- dezya'daki beyaz azınlık yönetimine karşı Ingiltere'nin kuvvet kullanmasına (sırurlı bi- çimde) izin vermiştir. Güvenlik Konseyi'nin dün aldığı karar (kuvvet kullanmayı içeren 3. karar) BM Anayasası'nın 7. bölümüne göre ahnmıştır. 7. bölüm, "Barısa tehdit, banşın ihlali ve saldırganlık" durumlarında ahnacak ön- lemleri kapsar. BM Anayasası'nın 25. mad- desi uyarınca Güvenlik Konseyi kararları bağlayıcı olduğundan üyelerin bu kararla- ra uymaları zorunludur. Anayasanın 7. bö- lümünde sözü edilen ekonomik ve askeri yaptırımlara karar verilmesi için önce Gü- venlik Konseyi'nin 39. madde uyannca, ba- nşın ihlal edildiğine, tehdit edildiğine ya da saldırgan eylemin gerçekleştiğine karar ver- mesi gerekir. Güvenlik Konseyi bu durumu saptadıktan sonra 41. madde uyannca eko- nomik yaptırıma karar verebilir. Banşı teh- dit ya da ihlal eden ulke, tutumunu yine de- ğiştirmezse, bu kez 42. madde uyannca as- keri yaptırıma karar verilebilir. Burada bir noktaya dikkat çekmekte ya- rar var. Güvenlik Konseyi'nin BM Anaya- sası'nın 7. bölümü uyannca aldığı kararla- ra gerçi uymak zorunludur. Ama Güvenlik Konseyi, yaptırımlar konusunda bağlayıcı karar almayıp uyulması zorunlu olmayan tavsiye karan da alabilir. 39. maddede, Kon- seye bu manevra yeteneğini tanımıştır. Öı- neğin 1950'de Kore bunahmında Güvenlik Konseyi BM üyelerine saldınya uğrayan Gü- ney Kore'ye ellerinden gelen yardımı yapma- yı "tavsiye" etti. Karar bağlayıcı değildi. Ama karar çıkar çıkmaz ABD, deniz, hava ve kara güçlerini Kore'ye yolladı ve BM bay- rağı altında, kendi savaşını verdi. Türki- ye'nin askeri birlik yolladığı Kore'ye bazı ül- keler sadece sağlık ekipleri yollamakla ye- tinmişlerdi. Güvenlik Konseyi'nin aldığı karan han- gi maddeye dayandırdığı açıklanmadı. An- cak karar zoriayıcı öğeyi kapsadığından anayasanın 7. bölümüne girdiği açık. Ayrı- ca kararda "tavsiye" sözcüğü geçmiyor. Ak- sine 3. paragrafta "Güvenlik Konseyi tüm üye ülkelerin, Körfez'de deniz gücü bulun- duran ülkelere gerektiğinde yardım etmele- rini talep eder" diyor. Yani karar bağlayıcı nitelikte görunüyor. 43. madde Bir soru: Diyelim ki Güvenlik Konseyi, yeni bir karar alarak üye ülkelerin Körfez'e asker göndermesini istedi. Karara uymak zorunludur. Ama bu otomatik bir zorun- luluk değildir. Nitekim BM Anayasası'nın 43. maddesi "tüm ülkeler, özel anlaşma ya da anlaşmalara uygun olarak GüvenUk Konsevi'nin isteği üzerine askeri kuvvet ya da diğer kolaylıkları sağlamakla yükümlüdürler" der. Burada "özel anlaşma" sözcüğü önemli. Bu özel anlaş- ma neleri kapsayacak? Gönderilecek aske- ri kuvvetin miktarını ya da diğer kolayhk- lan, yapılacak askeri katkmın niteliği vs. Peki kimle kim arasında imzalanacak? 43. maddenin 3. paragrafına göre üye ülke ile Güvenhk Konseyi arasında. Yani size Gü- venhk Konseyi'nden talep geldi: "Askeri bir- lik ya da savaş gemisi gönder". O zaman siz gidip Güvenlik Konseyi ile masaya otura- caksınız. "Benim durumum bu. Gücüm şu kadar. Ancak bu ölçülerde katkıda bulunabilirim" diyeceksiniz. 43. maddenin 3. paragrafı çok önemli başka bir öğe de içeriyor. Güvenlik Konseyi ile yapılan bu "özel anlaşma" uye ülkelerin iç mevzuatı- na göre onaylandıktan sonra geçerli ola- caktır. Başka bir soru: BM'nin 159 üyesi var. As- keri önlem kararı ahndığında buna hangi- leri katılacak? BM Anayasası bu konuda takdir hakkım Güvenlik Konseyi'ne bırakı- yor. 48. maddeye göre, "Güvenlik Konse- yi'nin oluslararası banş ve güvenliği korn- mak amacı ile ahnmasına karar verdigi ön- lemler, Konsey'in karanna göre, tum üye- ler ya da bazı üyeler tarafindan uygulana- caktır." Güvenlik Konseyi bu karan verirken, üye ülkelerin kriz bölgesine yakmhğı, askeri bir- liklerin nakledilmesinde kolaylık gibi unsur- lan gözönünde tutackatır. Sözgelişi, Falk- land Adalan'nda bir bunahm varsa, Arjan- tin dururken Konsey Pakistan'dan yöreye asker göndermesini istemez. Aynı biçimde, Körfez'e asker göndermek söz konusu olduğunda, Arjantin ya da Bre- zilya'dan önce yöreye yakın ülkelerin akla geleceği gibi. Ve son bir soru: Bir ülke Güvenlik Kon- seyi karanna uymazsa ne olur? BM Ana- yasası'nın 2. maddesinin 5. paragrafına göre üye ülkeler örgütün Anayasası uyannca al- dığı tüm önlemlere uymakla yükümlüdür- ler. Güvenlik Konseyi karanna uymayan ül- ke bu taahhüdünü tutmamış olur. Bunun yaptırımı var raı? Çeşitli olasüıklar akla gelebiür. Örneğin. BM üyelerine tanınan hak ve ayncalıklar- dan mahrum edilebilir. Örgüt içinde psiko- lojik açıdan güç duruma düşebilir. Güven- lik Konseyi kararlanna sürekli uymamış ve BM Anayasası'mn ilkelerini çiğnemişse, 6. madde uyannca örgütler çıkartılabilir. IRAKDEVLETBAŞKANIBM'YISUÇLADI Saddam:Amerika'ya alet oluyorsunuzBağdat'ta dün düzenlediği basm toplantısında ilk kez Batılı basın mensuplannın karşısına çıkan Irak Devlet Başkanı, "Biz barış istiyoruz. Ancak ABD bize saldırırsa, başı olan, fakat sonu olmayan ceset yığınları oluşacaktır" dedi. Saddam, Irak ve Kuveyt'teki yabancılann stratejik noktalara yerleştirildiklerini de doğruladı. Dış Haberler Servisi — Körfez krizinin baslamasından bu yana ilk kez dün yabancı basının karşısına çıkan Irak Devlet Başka- nı Saddam Hüseyin, "Biz barış istiyoruz, ancak ABD bize saldınrsa başı olan, ancak sonu olmayan ceset >ıgınlan oluşacaktır" dedi. Saddam, Irak'a karşı ekonomik am- bargonun uygulanabilmesi için askeri güç kullanılmasına izin veren Birleşmiş Millet- ler'i de "ABD'ye alet olmakla" suçladı. Bağdat'ı ziyaret eden Avusturya Cum- hurbaşkanı Kurt Waldbeim ile yaptığı gö- rüşmeden once yabancı basın mensuplarıyla bir ba n toplantısı düzenleyen Saddam Hu- seyin, Irak ve Kuveyt'te bulunan Avustur- yahların da Waldheim ile birlikte yurtdışı- na çıkmalarına izin verileceğini açıkladı. Saddam, Irak ve Kuveyt'teki yabancılann, aralarında füze usleri ve petrol rafineleri- nin de bulunduğu stratejik noktalara yer- leştirildiklerini doğruladı. Saddam, bölge- de bulunan 13.000 Batılı rehinenin Irak'ın arkasına saklanacağı bir kalkan olmadığı- nı, sadece Batı tarafindan saldın düzenlen- memesi ve savaş çıkmaması için bir guvence olduğunu söyledi. Devlet Başkanı Saddam Hüseyin, Arap Birliği'nin Irak'ı kınadığı- nı da yalanlayarak Arapların çoğunun, Irak'ın arkasında olduğunu savundu. Saddam Hüseyin, basın toplantısında, ABD Başkanı George Bush'u, Suudi Ara- bistan'da tslamiyet için önemli olan yerle- ri işgal ettirmekle suçladı. "Biz Vatikan'ı işgal etsek, Batının tepkisi ne olurdu" di- ye soran Saddam, Amerikan halkına hita- ben "Amerika'mn bir parçasını almadık, size saldırmadık; Amerikan halkının elin- den hiçbir şey almak jstemivoruz. Biz ken- dimizi savunuyoruz. Ölumu değil, yasama- yı s^çenler banşı aramalıdır" dedi. Devlet Başkanı Saddam Hüseyin, "Bu- nu açıkça sövluyorum, bu bir tehdit degil gerçeğin ta kendisidir. Amerikalılann olmc- sini değil yaşamasını istiyoruz. Iraklıların da yaşamasını istivoruz" diye konuştu. Saddam Huseyin, BM'nin İsrail'in işgal topraklarından çekilmesi gerektiği yolun- da kararlar aldığını ve İsrail'in çekilmedi- ğini hatırlatarak "BM Güvenlik Konseyi Is- rail'e karşı ambargo uygulamasına hiçbir zaman gitmedi. Neden?" dedi. Saddam Huseyin, "Çünkü ABD İsraile bir blokaj uygulanmasını istemiyor" diye konuştu. Saddam Hüseyin, Suudi Arabistan'a sal- dırmak gibi bir niyetleri olmadığıru tekrar- ladı. Irak'ın Kuveyt'in de egemenliğine say- gı duyduğunu kaydeden Saddam Hüseyin, "Ancak Kuveyt'in çökmüş, kokuşmuş yö- netimi anavatanına karşı suikast girişiminde bulundu" dedi. Kuveyt'in eski yönetitnini "kokuşmoş" olarak nitelendiren Saddam Hüseyin, "Ya- bancı basın olarak Fransa'da, Avrupa'da kumar masalan çevresinde oturan ve mil- yonlar kaybeden Kuveyt yönetimiyle alay etmediniz mi, kotü örnek olarak gösterme- diniz mi. Sayın Bush'un yeniden Kuveyt yö- netimine getirmek istediği Arap karakteri budur" dedi. Saddam Hüseyin, Kuveyt'in tarihsel ola- rak kendilerine ait olduğunu ve Ingiltere ta- rafından Irak'ın denizle bağlantısını kes- mek üzere sonradan oluşturulduğu yolun- daki savunmasını tekrarladı. TEPKILER Batı memnun, Irak öfkeliDış Haberler Servisi — Güvenlik Kon- seyi'nin karan Batılı ülkeler tarafindan memnunlukla karşılanırken, Irak, karan tanımayacağını bildirdi. FKÖ ise Güvenlik Konseyi karannın ABD'ye Irak'a saldır- mak için bahane verebileceğini öne sürdü. Küba ve Yemen de kararı eleştirdi. • Ülkesinin Körfez'deki güce bir torpido muhbiri ik bir ikmal gemisi göndermeye haar olduğunu belirten Danimarka Dışiş- leri Bakanı Lffe Ellemann-Jensen, BM'nin tarihi karanyla çokuluslu ablukaya fiili ola- rak katılmaları için artık açık bir dayanak bulunduğunu ifade etti. • tngiltere Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü, ka- rardan büyük memnuniyet duyduklannı be- lirtirken "tngiltere de karar melninin ha- zırlanmasında önemli bir rol oynamıştı. Aleyhte hiçbir oy olraadan önlemleri sıkı- laşbrmak, kaydadeğer bir gelişme" dedi. tngiltere Dışişleri Bakanlığı'ndan adı açıklanmayan bir yetkili de karar raetnin- den son anda çıkarılan "asgari güç" iba- resine dikkat çekerek "Eger bu ibare, ka- rar metninde kalsaydı kullanılan gücün as- gari olup olmadığı konusunda tartışma çı- kabilirdi. Şimdi kararda yer alan (beliıii du- rumlara tekabül eden önlemler) ibaresi bu- nu orada bulunan gemi komutanının yar- gısına bırakacaktır" dedi. • Körfez'de 9 savaş gemisi bulunan Fran- sa da BM karannın uluslararası dayanış- manın güzel bir örneği olduğunu bildirdi. Fransa Dışişleri Bakanhğı'ndan bu açık- lama yapıhrken, Fransa'nın BM temsilcisi Pierre-Louis Blanc karann "keyfi güç kul- lanımı için açık çek" olarak değerlendiril- memesi gerektiğine dikkat çekti. • Ispanya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Ju- an Lena Da yaptığı kısa açıklamada Irak'a karşı ambargonun etkili bir biçimde uygu- lanmasını istediklerini belirtirken, BM Gü- venlik Konseyi'nin aldığı tavnn Körfez kri- zinin baslamasından beri lspanya'run takın- dığı tutumla paralel olduğunu söyledi. • Hollanda Dışişleri Bakanı Hans Van Dcı Broek, Hollanda radyosunda yaptığı açık- lamada bugün kabul edilen BM karannın ambargoyu delenlerin cesaretini kıracağı- nı ifade etti. Atina muhabirimiz Stelyo Berberakis'in bildirdiğine göre Yunanistan hükümet söz- cüsü Viron Polidoras, BM Güvenlik Kon- se>i dün aldığı karann Yunanistan tarafin- dan olumlu karşılandığım açıkladı. Irak: Savaş olabilir Batıh ülkeler kararı büyük bir memnu- niyetle karşılarken Irak'ın BM Büyükelçi- si Abdnl Emir El Enbari meşru olmadığını öne sürdüğü bu kararın topyekûn bir sa- vasa yol acabileceği uyarısında bulundu. Oylamada çekimser kalan Yemen'in BM Büyükelçisi Abdullah Salih FJ-Eştal da her- hangi bir askeri harekâtın savaşa neden ola- bileceğini söylerken yine çekimser kalan Küba'nın BM Büyükelçisi de konseyin ha- reketinin BM yasasına karşı olduğunu sa- \r undu. Libya lideri Muammer Kaddafi ise, Gü- venlik Konseyi'nin karanna sert tepki gös- terdi. Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Perez de Cueflar'a bir mesaj gönderen Kad- dafı, karan "sömürgeci güçlerin bölgede gi- riştikleri düşmanca bir askeri hareketin onaylanması" olarak nitelendirdi. Kararın, ABD baskısı altında alınmış olması nede- niyle büyük tehlike taşıdığını söyleyen Kad- dafi, Libya'nın bu karara uymayacağrnı be- lirtti. Karar Irak'ta panik yarattı Bu arada, BM Güvenlik Konseyi'nin 665 numaralı karan alması üzerine, Irak'ta halk arasında panik başladı. Halkın panik bir durumda alışveriş yaptığı, satışlann vesika- ya bağlandığı ve güvenlik kuvvetlerinin gı- da stoklayanlan yakalamak amacıyla ev ev aramalar yaptıklan bildiriliyor. Irak'ta, BM'nin dün aldığı karardan önce de sıvı yağ, un ve meyvenin tezgâhlarda artık gö- rülemediği haberleri yer ahyordu. Kürt Demokrat Partisi (KDP) tarafindan Lefkoşa'da yayımlanan açıklamada, yöne- timdeki BAAS Partisi milislerinin ev ve dükkânlann dolaplan ve buzdolaplarında stoklannıış yiyecek olup olmadığı yolunda aramalar yaptığı kaydedildi. KDP tarafin- dan yayımlanan açıklama, Bağdat'taki kay- naklar tarafindan da doğrulandı. De Cueüar'ın önerisi BM Genel Sekreteri Perez de Cuellar, Körfez krizinde arabuluculuk yapmayı önerdi. Kolombiya'ya resmi bir ziyaret yap- makta olan Genel Sekreter Perez de Cuel- lar, Irak Dışişleri Bakanı Taı-k Aziz'i önü- müzdeki hafta New York ya da Cenevre'- de görüşmeye cağırdı. Perez de Cuellar, Ko- lombiya'daki Başkanlık Sarayı'nda düzen- lediği basın toplantısında, "BM Güvenlik Konseyi'nin beş önemli karan kabul etme- sinden sonra Körfez bölgesindeki kritik du- ruma son verebilmek amacıyla BM Genel Sekreteri'nin diplomatik girişimlerde bu- lunmasının zamaru geldiğine inanıyonım" dedi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle