19 Kasım 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

2 13 MART 2020 CUMA Haber BAŞKAN VE REKTÖRE ZİYARET Koronavirüs Türkiye’ye geldi, yurttaşlar STOK YAPMAYA yöneldi Marketlerde ‘virüs’ etkisi ‘Size bir masalımız var çocuklar’ CEMİL CİĞERİM Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) İletişim Fakültesi Radyo Televizyon ve Sinema (RTS) Bölümü öğrencileri, Çarşamba Anafartalar İlkokulu paydaşlığında geliştirdikleri “Size Bir Masalımız Var Çocuklar” başlıklı sosyal sorumluluk projesiyle çocukları, masalların büyülü dünyasına davet ediyor. OMÜ İletişim Fakültesi RTS bölümü öğrencileri, “Size Bir Masalımız Var Çocuklar” projesi kapsamında, masalları öğrencilerle buluşturmayı hedefliyor. Öğrencilerin projesine gönüllü olarak destek veren Rektör Prof. Dr. Sait Bilgiç de, İletişim Fakültesi Stüdyosu’nda program çekimine katılarak Çarşamba Anafartalar İlkokulu’nda eğitim gören çocuklara masal anlattı. Rektör Bilgiç, “İyi Kalpli Adam Kötü Kalpli Adam” adlı masalı, öğrencilerle paylaştı. Makamda masal saati Halide Edip Adıvar Anaokulu tarafından, “kitap okumanın meslek edinmek için önemine farkındalık kazandırmak” amacıyla yaşama geçirilen “Makamdan Masala” projesi kapsamında, okul müdürü Sema Ateş, sınıf öğretmeni Sevilay Özata ile öğrencileri Atakum Belediye Başkanı Cemil Deveci’yi ziyaret etti. Deveci, anaokulu öğrencilerine makam odasında “Kütüphane” ile “Dağ Evi ve Deniz Kızı” adlı masalları okudu. Deveci’yle birlikte makam odasında yer minderlerinin üzerinde oturarak gerçekleştirilen kitap okuma saatinden sonra, öğrenciler Deveci’ye merak ettikleri soruları da sordu. l SAMSUN ALİ USTA İŞİNE ÂŞIK 55 yıllık ‘Eskici Dede’ Konya’da “Eskici Dede” lakabıyla bilinen ve 55 yıldır ayakkabı tamirciliği yapan, mesleğin son temsilcilerinden 68 yaşındaki Ali Karasu, ilerleyen yaşına karşın işini hâlâ “severek” yapıyor. Ali Usta, günümüz koşullarında ayakkabı tamirinin kısıtlandığını belirterek, “Kaliteli ayakkabıların garantisi var. Ucuz ayakkabıyı at, yenisini al. Orta kesimden bir miktar gelen var” diyor. ‘Bırakasım gelmiyor’ Babası tarafından 1965 yılında ilkokulu bitirir bitirmez ayakkabıcı çıraklığına verildiğini söyleyen Karasu, “Bir müddet çıraklık, kalfalık yaptım. Ondan sonra ustalığa geçtim. Zor günlerimiz geçti, kolay günlerimiz geçti. O yaptığımız zor işler de artık çalıştığımızdan dolayı kolay geliyor. Her türlü ayakkabıyı tamir ettim” diyor. Yeni ayakkabıların yapımının kolay olduğunu söyleyen Karasu, “Çıraklıkta yaptığım ayakkabıları daha zor yapıyordum. Şimdi kolaylaştı, zorlanmıyorum. Zorlansam zaten bu işi bırakmam gerekiyor. Şu anda mesleğimi bırakasım gelmiyor. Boş duramıyorum, evde duramıyorum. Vakit geçmiyor” ifadelerini kullandı. ‘Ayakkabıya basılmaz’ Günümüz koşullarında ayakkabı tamirinin kısıtlandığını kaydeden Karasu, “Kaliteli ayakkabıların garantisi var. Ucuz ayakkabıyı at, yenisini al. Orta kesimden bir miktar gelen var. 1980’li yıllarda mahallelerde dükkân gibi eskici vardı, tamirci vardı. Şu anda kısıtlandı. Şimdi mahalleye birisi, bir eskici dükkânı açsa barınamaz. Zaten merkezde az kaldı. En başta, ayakkabı giyilirken çekecek kullanılır. Ayakkabı arkasına basılıp giyilmez. Bizde el alışkanlığı giyerken parmağımızı koyarak giyiyoruz. Ayakkabının arkası patlayabiliyor. Sonradan dikildiğinde orijinali gibi olmuyor. Derinin uzun ömürlü olması için ara sıra boyanması gerekiyor” diye konuştu. l KONYA Koronavirüsün Türkiye’de de görülmesinin ardından çoğu markette bakliyat ürünleri ve temizlik malzemeleri tükenirken, eczanelerde de maske ve eldiven bulunamadığı görüldü. Çin’de ortaya çıkan ve yüzü aşkın ülkede yüz binden fazla kişide görülen koronavirüsün ilk vakası Türkiye’de de görüldü. Virüsün Türkiye’ye sıçramasıyla birlikte, yurttaşlar marketlere ve eczanelere akın etti. Çoğu markette bakliyat depoları boşaltılırken, eczanelerde de maske ve eldiven kalmadı. Bazı marketlerde çalışanların virüse önlem olarak eldiven taktığı ve alışveriş bantlarının düzenli olarak temizlendiği görüldü. Eczanelerin kapılarında ise Sağlık Bakanlığı’nın koronavirüs afişleri yer aldı. Ankara’da bir market sorumlusu, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın virüsün Türkiye’de de görüldüğünü açıklamasının ardından satışlarının iki kat arttığını belirterek “Ciromuz iki günde yükseldi. En çok bakliyat ürünleri, makarna, un ve pirinç sattık. Temizlik ürünlerinden de kolonya ve bulaşık suyu çok sattı” dedi. Ürünleri yetiştirmekte zorlandıklarını aktaran sorumlu, “Çoğu bakliyatta çeşit kalmadı, depolarımız boşal dı. Tuvalet kâğıdımız bitti. Özellikle sirke alanlar çok oldu. Çay ve şekerde de satışlarımız arttı” ifadelerini kullandı. Maske ve eldiven tükendi Eczane sahipleri ise özellikle “C vitamini” satışlarında artış olduğunu kaydetti. C vitamini stoklarının tükendiğini belirten bir eczane sahibi “Aynı zamanda kolonyalarımız da tükendi. İnsanlar özellikle maske ve eldiven soruyorlar ama maalesef hepsi tükendi. İki haftadır maskemiz yok ve gelenleri geri çevirmek zorunda kalıyoruz” diye konuştu. Üniversitelerde önlem Virüsün Türkiye’ye yayılmasını engellemek için ulusal çapta önlemler alınırken, üniversiteler de çalışmalara hız verdi. Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) ve Ankara Üniversitesi’nde (AÜ), okulun çeşitli yerlerine el dezenfektanı yerleştirilirken, sınıflara “Ellerinizi sık sık yıkayınız” yazısı asıldı. Tedbirler kapsamında, ODTÜ’de, öğrencilerin kişisel hijyenlerini sağlaması amacıyla tüm bölüm binası, ortak kullanım alanı ve yurt girişlerine el dezenfektanı yerleştirildi. Ayrıca, öğrenci ve akademik personele gönderilen bilgilendirme yazısında, öğrencilerin sıkça kullandığı amfi, kültür merkezi, kafeterya, garaj, yemekhane, spor salonları ve otobüslerin dezenfekte edileceği bildirildi. Okul içindeki tüm binalara dezenfektan aparatlarının yerleştirilmeye devam ettiği kaydedilen yazıda, ortak alan ve sınıfların temizliğinin düzenli olarak yapılması için ilgili birimlere bilgilendirme yapıldığı belirtildi. AÜ’de de koronavirüse karşı ön lemler hijyen çalışmaları başlatıldı. Okuldaki tüm tuvalet çıkışlarına el dezenfektanı yerleştirilirken, okulun çeşitli yerlerine virüsten korunmak için yapılması gerekenlerin yer aldığı bilgilendirici afişler asıldı. Dersliklerdeki tüm sıraların üstünde ise “Ellerinizi sık sık 20 saniye uzunluğunda yıkayın” uyarıları yerleştirildi. ABB ‘teyakkuzda’ Ankara Büyükşehir Belediyesi de başkent genelinde temizlik önlemlerini artırdı. Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ın talimatıyla kurulan kriz masası ile dezenfeksiyon çalışmaları iki katına çıkarıldı. Özellikle ANKARAY, Metro, Teleferik, otobüs ve dolmuşların bakteri ve virüslerden arındırılması için kuru hava yöntemi (pulvarize yöntemi) kullanılmaya başlandı. l ANKARA Kütahya’da Özlem Cahan, memur maaşından artırarak çocuklara bere örüyor 3 bin çocuğa bere ördü Kütahya’da, sosyal medyada gördüğü soğuktan üşüyen çocuklardan etkilenen Özlem Cahan, 5 yıldır memur maaşından ayırdığı para ile aldığı iplerle çocuklar için renk renk bere örüyor. Şimdiye kadar yaklaşık 3 bin çocuğa ördüğü bereleri ulaştıran Cahan, “çocukların gözlerindeki ışığın kendisine yettiğini” belirterek “Hayalini kurduğum şey, daha çok çocuğa ulaşmak ve onların hem yüreğini hem bedenini ısıtmak” diyor. Kütahya İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nde memurluk yapan ve 5 yıl önce sosyal medyada gördüğü “soğuktan üşüyen çocuklardan” etkilenen 28 yaşındaki Cahan, binlerce çocuğa ulaşan bere serüvenini Cumhuriyet Anadolu’ya anlattı. 5 yıl önce sosyal medyada gördüğü çocuklardan çok etkilendiğini ve çocuklar için bir şeyler yapması gerektiğini düşündüğünü belirten Cahan, “Hem onları soğuktan koruyacak, hem de onlarda kalıcı olacak ne yapabilirim diye düşündüm. Aklıma bere örmek geldi” dedi. ‘Işıltısı yetiyor’ Örgü örmeyi çocukken öğrendiğini kaydeden Cahan, şimdiye kadar yaklaşık 3 bin çocuğa ördüğü bereleri ulaştırdığını söyledi. 2 renkli öreceği bir bere için 2 top ip kullandığını belirten Cahan, “Ge nelde günde 3 bere örüyorum ancak işten yorgun geldiğimde günde bir bereyi zor bitiriyorum” ifadelerini kullandı. Bere göndereceği okul ve öğrencilere internet üzerinden ulaştığını ve zaman zaman bu konuda zorlandığını belirten Cahan, bereleri yollarken hep aynı illere değil farklı yerlerdeki okullara da gönderdiğini kaydetti. Cahan, “Öğrencilerin gözlerindeki ışık bana yetiyor. Aileleri tarafından takdir ediliyorum, dualarını alıyorum. Bu bana bir ömür yeter” dedi. Berelerin çocuklarda hayat bulduğunu ve onların mutlu olmasının kendisini motive ettiğini söyleyen Cahan, ailesinin en başından beri destek olduğunu belirtti. Cahan, “Ailem her zaman benimle gurur duyduğunu söyledi. Yaptığım duyulduktan sonra birçok kişi sosyal medyadan bana ‘bize de umut oldun’ dediler. Destek olmak isteyen birçok kişi oldu” ifadelerini kullandı. Ördüğü ve öğrencilere ulaştırdığı berelerin kendisine kattığı şeylerin para ile satın alınamayacağını Özlem Cahan, çocukların mutlu olmasının kendisini motive ettiğini söyledi. belirten Cahan, “Huzur ve mutluluk bunların başında geliyor” dedi. Daha çok çocuğa ulaşmak istediğini söyleyen Cahan, “Hayalini kurduğum şey, örgü örmeyi bilen ve yardıma muhtaç insanlara yardım etmek için kendini adamış emekçi kadınlarımızla birlikte yürütmek; daha çok çocuğa ulaşmak ve onların hem yüreğini hem bedenini ısıtmak. Bu projeyi sonuna kadar sürdürmeye kararlıyım” ifadelerini kullandı. l KÜTAHYA Eskişehir’de ilgi duydukları dövüş sporlarını hobileri haline getiren kadınlar, ön yargıları yıkarak ringlerde ter döküyor Ringlere kadın eli değiyor Eskişehir’de boks ile uğraşan Songül Küçüktaş, Seda Özcan, Dilan Nur Daş ve Emre Karaca 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nde farkındalık oluşturma adına ringe çıktı. Etkinliğe katılan milli sporcu Küçüktaş, “Aslanın dişisi de aslandır” diyerek “Erkek yapar, kadın yapamaz diye bir şey yok” diyor. Boksun kendini güvende hissettirdiğini söyleyen Özcan, “Kendi potansiyelimi keşfettiğim bir spor. İçinizde bir güç var ve o uyuyor. Bir gün onu uyandırıyorsunuz sonra asla uyumuyor. O yüzden bırakmak gibi bir şey söz konusu olmuyor. İçeride uyuyan gücü eğittiğiniz zaman, onu kullanabileceğinizi biliyor olmak kendinizi güvende hissettiriyor. Her kadının o gücü keşfetmesini diliyorum” dedi Boksa ilk başladığında çevresi gibi kendisinin de önyargılı olduğunu fakat zamanla değiştiğini açıklayan Hatice Savdan, “Boksun erkek sporu olmadığını ve kadınların yapması gerektiğini düşünüyorum. Ben artık bırakamıyorum ve ömrüm bitene kadar yapa cağım” diye konuştu. Antrenör Emre Karaca ise kadınların kendisini boks ile güvende hissettiğini söyledi. Erkeklerden daha fazla kadınların ilgili olduğunu açıklayan Karaca, şunları kaydetti: “Boks inanılmaz derecede vücudu sıkılaştırıyor ve kilo kaybına sebep oluyor. İşin içine girdikten sonra kesinlikle her şeyi öğrenmek istiyorlar. Çünkü inanılmaz keyif alıyorlar ve kendilerini güvende hissediyorlar. Bu spor insanın özgüvenini, kendisine olan saygısını, disiplinini geliştiriyor.” l ESKİŞEHİR 3 LİTRESİNİN FİYATI 13.5 TL Ankara’da Halk Süt’e indirim Ankara Büyükşehir Belediyesi’nce, Kırsal Kalkınma Projesi kapsamında üretilen Halk Süt fiyatlarında indirim yapıldı. Fiyatlarda 1 TL’lik indirime gittiklerini açıklayan Halk Ekmek Genel Müdürü Recep Mızrak, 3 litrelik sütün artık 13.5 TL’den satılacağını belirtti. Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ın, Kırsal Kalkınma Projesi kapsamında başkentin kırsal bölgelerinde besicilik yapan üretici kooperatiflerinden alınan günlük sütler, geçen aralık ayında Halk Ekmek satış mağazalarının raflarında yerini almaya başlamıştı. Halk Ekmek Genel Müdürü Recep Mızrak, “Başlangıçta sütü Atatürk Orman Çiftliğinden temin ediyorduk. Yaptığımız çalışmalar sonucunda besicilik yapan üretici kooperatiflerden süt ve süt ürünlerini almaya karar verdik. Üreticiler birliğinden almadan önce 3 litrelik günlük pastörize sütü 14.5 TL’den satıyorken şimdi 13.5 TL’den satıyoruz” Başkentte 7 noktada ABB, günlük Halk Sütleri Gimat, Gökkuşağı, Büyükşehir Belediyesi, Dışkapı, Mithatpaşa, Atlantis ve ASKİ fabrika satış mağazalarında tüketiciyle buluşturuyor. l ANKARA
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle