18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

30 Mayıs 2011 Pazartesi Sayfa 9 Kaygının azı yarar çoğu zarar! Sınav tarihleri yaklaştıkça çocuklarda ve gençlerde sınav kaygısı artıyor, “başarısız olursam ne yaparım?” düşüncesi ağırlık kazanıyor. lköğretim 7 ve 8. sınıflar seviye belirleme sınavlarına da, üniversiteye giriş sınavlarına sayılı günler kaldı. Sınavlar yaklaştıkça, hem annebabalardaki hem de öğrencilerdeki kaygı düzeyi artıyor. Özel ALEV İlköğretim Okulu rehberlik servisi uzmanları, “Kaygının belli bir dozda olması itici bir güçken, fazlası, ileriye gitmek ve hedeflere ulaşmak için gençlerin önünde engel oluşturmaktadır” diyor. Uzmanlara göre, sınava hazırlanan öğrencinin ailesine düşen görev, kaygıyla baş etmeye çalışmaktan daha çok, kaygıya sebep olacak davranışlardan kaçınmak. Çünkü çoğu zaman, kaygıya sebep olan düşünme biçimleri, ailenin ve çevrenin etkisiyle oluşuyor. Uzmanlar, sınav kaygısının, aslında sınavın kendisinden değil sonucundan duyulan kaygı olduğunu belirterek şunları söylüyorlar: “Sonucunda bir başarı ya da başarısızlığın olmadığı deneme sınavlarına gençler, bu kaygıyı çok fazla yaşamamaktadır. Sınavın sonucunda başarılı olup olmamak, yaptıklarının ve çalışmalarının sonucunu alıp almamak gençleri endişelendirmekte, bu da bir kaygı olarak ortaya çıkmaktadır. Sınav kaygısı, hafif düzeyde ortaya çıktığı zaman başarıyı getiren faktörlerden biri olsa da; kaygı çoğalıp genç için ruhsal bir yük haline geldiğinde başarıyı olumsuz etkilemektedir. Sınav kaygısı sadece sınavda değil sınava kadar olan sürede belirti gösterir. Gençler sıkıntılı ve huzursuz olabilir, sabırsız davranabilir, uyku sorunları yaşabilir, ders çalışamayabilir, baş ağrıları çekebilir ve bunların sonucunda da hem ruhsal hem bedensel olarak tepki gösterir. Sınavda ise, kaygı nedeniyle bildiklerini yapamaz, zamanı iyi değerlendiremez ve soruları doğru okumadığı için yapabileceğinden daha çok yanlış yapabilir.” İ  Düşünce ve inançlarınızı gözden geçirin. “Sınavlarda her şey birbirine giriyor, karıştırıyorum”, “Başarılı olamayacağım çok kötü geçecek” gibi olumsuz ifadeleri olumlu ifadelerle yer değiştirin.  Zamanı etkili kullanma yöntemlerini uygulayarak kişisel gereksinimlerinize önem verin.  Etkili ders çalışma tekniklerini uygulayın. Ailelere öneriler!..  Olumlu mesajlar verin.  Aile gence rehberlik etmeli, yol göstermelidir.  Aile, öğrencinin sınavlarda başarılı olması için gerekli koşulları hazırlamalıdır.  Aile, genci sürekli olarak olumsuz yönde eleştirmemelidir.  Aile gencin ders çalışma sistemine yargılayıcı şekilde müdahale etmemelidir.  ‘Çok az ders çalışıyorsun, herkes kazanacak sen kazanamayacaksın’ tarzındaki bir yaklaşım öğrencinin ders çalışmasını zorlaştıracaktır.  Sınavlara hazırlanırken gençler daha sinirli ve kaprisli olabilirler.  ‘Ailem ne der?’ tarzındaki düşünce sistemi gencin sırtındaki yükü daha da ağırlaştırır.  Ev ortamının huzurlu ve sakin olması da ders çalışmayı kolaylaştırıcı bir tutumdur. Gençlere öneriler!..  Dengeli beslenin ve uyku düzeninize dikkat edin.  Nefes egzersizleri ve gevşeme teknikleri ile kaygınızı azaltmayı deneyin.  Fiziksel etkinliklere zaman ayırın. En iyi etkinliklerden biri yürümektir. Her gün en az yarım saat yürüyün.  Zevk aldığınız şeylere ve hobilerinize hafta içinde birkaç saat ayırın.  Sınavı, yaşamın ve öğrenmenin bir parçası olarak görün. Ölüm kalım meselesi olarak algılamayın. “meli”, “malı” gibi gereklilik cümleleri yerine tercih cümleleri kurun.  Sınavların kişiliğinizi değil derslere ait bilgi birikimlerinizi değerlendirdiğini unutmayın.  Kendinize neler söylediğinizin farkında olun. Olumsuz düşüncelerinizi sıklıkla yazmaya ve daha sonra onları tartışarak çürütmeye çalışın.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle