Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Günler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
tatürk kulüpçü değildi M. Kemal A tatürk ulusalcıydı ve sevdiği kulübün adını asla Yl|(l|l11a2 Tahtlal' HALIT ı)EıılNGöıİ Futbol yaşantımda Beşiktaş takımı ve de futbolculanyla ilginç anılarım var. Halka yakın bir takım oldu söylemedi. Ulu Önden kulüpçü değildi ve hiçbir kulübün maçına da gitmedi. ustafa Kemal Atatürk iki sporun âşığıydı. Birisi güreş, diğeri eskrim. Cumhu ğu için onlarla çok iyi anlaşıyordum. Sadece ben değil diğer arkadaşlarım da öyle. Bu nedenle, FenerbahçeBeşiktaş karşılaşmaları hiç bir zaman kan davası şekline dönüşmemiştin Anılanmın hepsini anlatabilmem mümkün değil, bir kitapçık riyet` in kurulmasından sonra yaşadığı sürece Beşiktaş`ın kurucularından Ahmet Fetgeri` ye Güreş Federasyonu yazmam gerekiyor, ama birkaçını anlat madan da geçemeyeceğim. ın aklına abrl, Kemal, Hakkı, Şere ve ükrü'lü takım gelir. Dillerden düşmeyen bir takım bu... Ama iki futbolcu vardır ki ~¢"'T başkanlığını, FuatBalkan”a da Eskrim Federasyonu başkanlığını vermişti. Aslında Ahmet l¬`etgcri`yi daha 1903 yılındantanıyordu . Mustafa Kemal Atatürk, 191 5`lerde Yıldırıın Orduları Komutanı olduğı sı Beşiktağ deyince, öze likle biz Beşiktaş'ı evrensel boyutlara taşımışlar rada annesi Zübeyde Hanun ve kardeşi Makbule Hanımın Akaretler`de oturdukları eve geldiğinde evin arka bahçesinden Beşiktaş Jimnastik Kulübü balıçesine geçer, orada Beşiktaşlılann antreıımanını izler, onlarla sohbet 21 dır. Biri Hakkı kaptan, diğeri Süleyman Seba. .. Kara Kartal sıfatını Beşiktaş'a halk yakıştırmıştır. Kara Kartal ' la Beşiktaş. Çünkü yukanda ismini saydığım futbolcular rakip takımın defansına gerçekten bir kartal gibi çökerlerdi. Kartal'ın bir kanadı Hakkı Yeten, bir kanadı da Süleyman Seba'dın Bunlar vasıtasıyla Kartal yükseklere uçmuştur. Hakkı kaptan gerçekten bir kaptandı, Beşiktaş'ın her şeyiydi. Bugünkü kuşak kaptanlan keşke onu görebilseydi. Herkes ona saygı göstermeyi birgörev gibi bilirdi. Yüz hatlarının sert, kaşları çatık ve ederdi. Mustafa Keınal Atatürk`ün yine böyle bir günde çalışmaları yöneten Beşiktaş`ın kurııcıısu Ahmet Fetgeri ve Fuat Balkan`ı yanına çağırıp onlarla yaptığı konuşmanın tam metnini bugün Beşiktaş müzesindeki belgeden birlikte okuyalını: “ Efendiler, sizlerin ve sporculannı davranışlan sert bile olsa onun kadife gibi yumuşak bir kalbi vardı; bunu herkes bili,v yorve saygı gösteriyordu. Otoritesi sevgi ve saygıyla olurdu. Yıl 1943, Saracoğlu Stadı'nın ilk günleriydi, Beşiktaş ile oynuyorduk. Benim bıyıklarım henüz terlemeye başlamıştı. Hakkı ise Beşiktaşta yıllanmıştı. Bir pozis ıın ciddiçalışmalarııu ve maharetlerini uzunwamandan beri büyükbirzevkle ve ayrıca dikkatle izliyorum.Spordan yoksun olan bir gençlik nasıl ki vatan müdafaasısırasmda etkili olamıyorsa, insan denen varlığın kafa yapısı da ne derece tekãmülederseetsin, bedenlyelıyor. Ulu Önder Atatürk, sadece iki kez askeri maça gitti. hiçbirkulüple ilgisi olmadığı sadece 2 askeri maça gittiği belgelerden anlaşı30 Ağustos harekâtı öncesinde ceplie komutanlarını bir araya getirmek, sa`ya takviyeli bir ikinci takımını göndermişti. Mustafa Keınal Paşa'ııın futbolla yonda karşı karşıya geldik, çok sert girdim Hakkı Baba'ya hakem faul düdüğünü çaldı. Ama Hakkı kaptan topa basarak bana yan döndü, 'Hadi bakalım ge/ vur' dedi. Ben de ona 'Hakkı abi ben sana nasıl tek tersiıolursa vücuto kafayı ileri götüremez ve taşıyamaı. Bugün bünyenizde topladığınızve ilmimetodlarla yetiştirmeye çalıştığınız bu gençleı; tam anlamda bedenen ve ?kren geliştiklerl zaman vatan müdafaasında, ilmi saha pek ilgisi olmadığı bir gerçek.Ancak Fenerbahçe, Beşiktaş Galatasaray ,Aldolayısıyla da Yunaıı ordusuııu yanılt tay kulüpleri hep Atatürk `ün kulüplemak için Afyon `da ordu kuvvetleri ara riııiıı seınpatizanı olduğunu ileri sürersında bir maçın düzenlenmesini istelerse de Atatürk hiçbir zaınan sevdiği me vurabillrim. Ayaklanm taş olur' dedim, bu söz karşısında Hakkı yumuşayıvermişti. 'Nasıl da insanın kalbini alıyorsun 'diye rek boynuma sarıldı. Bir başka anı da çok ilginç... Beşiktaş Özel bir maçta |zmirAl sancak kaptanı om Dündar,Karîıyaka'yla Karşıyaka'nın Stadı'nda uzun boylu, yakışıklı ve fizik gücü kuvvetli olan birfutbolcu. Bir ara Baba Hakkı ile karam miş ve btı göstermelik maçı da izlemişti. Mustafa Kemal`in 25 Ekim 1925 ta larda olduğu gibi spor alanlannda da Avrupalı hasımlanna Türk”ün ölmez gücünüisbat edecelderdiız” Yaşamında 2 kez maça glttl Mustafa Kemal Atatürk`ün ne An rilıinde Bursa`da Muhafızgücü takımı ile Fenerbahçe takımınııı ll berabere kulübün adını söylememişti. Ancak kulüplerimizin Atatürk`c sahip çıkmaları konusundaki yarışları ona olan sevgi ve bağlılıklarının biritadesi olarak kabul edilmelidir. “Ben sporcunun 1ıeki,çevikveaymzamanda ahlaklısını bole girer, Hakkı yere düşer ve Alsancak Stadı'nın taşlı topraklı zemininde dizleri kanar. Ellerini beline koyar 'Ulan doğru oynasana ' diye diklenir. Dakikalar ilerler, buna benzer bir pozisyon daha, bu defa Tom Dündar aynı akıbete uğrar. Hakem, Hakkı Baba`ya kırmızı kart gösterir, ama Baba Hakkı bir türlü sahadan çıkmaz. Maç dakikalarca durur, sonuç olarak tribünde olan Izmir valisi, hakemi sahadan çıkanr ve başka hakem koydurur. Gelelim Seba'ya, aynı kuşağın futbolcusuyuz. Ben Fenerbahçdde sol açık oynarken o da Beşilİlaş'ta sağ açık oynuyor kara `da ne istanbul `da futbol maçları na gittiğine ilişkin hiçbir belge yok. Ancak Mustat`a Kemal Atatürk`ün kaldığı maçı izlediği de biliniyor. Muhafızgücü`nün çok güçlü takımına karşı rakip arayan alay komutanına Fenerbahçe `den yanıt gelmiş, ancak lig maçı nedeniyle Fenerbahçe Bur severim” diyen Atatürk, ııe o kulübün ne bu kulübün yandaşı değil, Türk milletinin kalbindedir ve biz milletçe onu sevgi ve saygı ile anıyoruz. Be ikta 'ın önerisı ıle du. Çok sürratli bir golcüydü. Futbolculu yefendlsiydi. Seba'dabı özellik ğişmedi. Seba'nın bu özelliği futbo u u raktıktan sonra onu Beşiktaş başkanlığına kadar getirdi. Parası pulu yoktu, yönetime girmek için milyarlar vermedi, kamu ğu ötesinde tam anlamıyla bir sektöründe memurdu. Bütün silahı iyi bir insan olmaktı. Beşiktaş onun zamanında 19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı fikir birliğine varmışlardı. Atatürk Spor Şöleni, 24 Mayıs 1935'te ilk kez Fenerbahçe Stadı'nda Beşiktaş Jimnastik Kulübü de Mustafa yapılmıştı. Büyük ilgi toplayan şölenin gelecek yıllarda da yapılması için, Samsun'da 19 Kemal Atatürk'e beslediği saygı ve sevgiyi bir Mayıslarda yapılan “Gazi Günü”nün “Gençlik ve sembolle yaşatmak amacı ile “Atatürk Spor Günü” düzenlemnesini önermişti. Beşiktaş`ın Spor Bayramı”na dönüşmesine ilişkin öneri TBMM`de 1 Haziran 1938`de yasalaştı. 19 Mayıs kurucularından Ahmet Fetgerl, Fenerbahçe ve Galatasaraylı kulüp yöneticileri ile bir araya gelerek 1938`deki Gençlik ve Spor Bayramı, Atatürk`ün Mayıs 1935'te bu önerinin gerçekleşebilmesi için ilk ve son 19 Mayısı olacaktı. ürk Milleti, Cumhuriyefin kuruluşunun l0`uncu yılını coşku ile kutlarken 6 defa şampiyon oldu ve de Süleyman her haliyle yıllarca Beşilİtaş'ın ve Türkfutbolunun gündeminden düşmedi. Seba kadar en uç noktalara gelip de karakterini hiç degiştinrıeyen bir insan azgör imdi onlar ne imparator ne de kral. Çünkü bunlann tahtlan eninde de sonunda dayıkılır. Ama Baba Hakkı ve Seba'nın tahtlan insanlann yüreğinde, hiç yıkılmayacak.