Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Günler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
C S Ü P E R L İ G ’ İ N A R D I N D A N Tatlı (solda) sezonun en başarılı ismi olurken Demirlek (sağda) de kritik maçlarda düdük çaldı. Hakemfutbolcu diyalogları da ilgi çekiciydi. Hakemler yine günah keçisi S A M İ G Ü R E L 20042005 sezonu Süper Lig’de büyük bir çekişmeye sahne oldu. Şampiyonluk yarışı son haftalara kadar devam ederken küme düşecek takımlarda kıyasıya bir mücadele sergilediler. Teknik adamlar, futbolcular, kaçan goller derken bu sezon da en çok hakemler konuşuldu. Yanlış transferler, başarısız teknik adamlar bu sezon da hakemler kadar eleştirilmedi. Günah keçisi yine hakemler oldu. Kulüp yöneticileri ve futbolcular kaybedilen puanlardan sonra faturayı yine hakemlere kesti. Bir maçta ortalama 300 karar veren hakemler televizyon ekranlarında yanlış bir kaç düdükleri nedeniyle saatlerce eleştirildi. İngiltere Preimer Lig’de kale çizgisini 1.5 metre geçen topun gol olarak değerlendirilmemesi sıradan bir hakem hatası olarak kabul edilirken, Fenerbahçe Trabzon karşılaşmasının hakemi Cem Papila’yı Trabzon sokaklarında 20 bin kişi protesto etti. Bir başka Cem, Cem Deda da F.BahçeG.Birliği maçı sonrası ‘persona nongrata’ (istenmeyen adam) ilan edildi. Beşiktaş ve Trabzonspor’un hakemlere yönelik tepkileri, Kuddusi Müftüoğlu’nun BeşiktaşGençlerbirliği karşılaşmasında yaptığı kural hatası 20042005 sezonunda gündemi işgal eden konular arasında yerini aldı. Sezon başında seçimle göreve gelen Sabri Çelik başkanlığındaki Merkez Hakem Kurulu Süper Lig’in 31. haftasında yerini yeni kurula bıraktı. Çelik’in başkanlığı’nı yaptığı MHK özellikle genç hakemlere şans vermesiyle dikkat çekti. 20042005 sezonunda yönettiği 19 karşılaşmayla Fırat Aydınus MHK’nin gözdesi oldu. Genç hakem Beşiktaş Fenerbahçe ve Galatasaray Beşiktaş derbilerinde de düdük çaldı. Aydınus’u yönettiği 18 karşılaşmayla FIFA Kokartlı hakem Bülent Demirlek izledi. Hamza Mısır ve Vedat Tan ise 3 maçla sezonun en az düdük çalan hakemleri oldular. Orhan Erdemir ise yönettiği 13 karşılaşmada 8.5 ile en yüksek not ortalamasına ulaştı. Sezonun en düşük notunu ise 5.8 ile Tolga Özkalfa aldı. B ir sezon daha geride kalırken Türk futbolunda yine en çok hakemler konuşuldu. Ne kulüplerimizin büyük umutlarla transfer ettikleri milyon dolarlık yıldızlar ne kaçan penaltılar ne de teknik direktör hataları hakemler kadar spor kamuoyunda yer almadı. Kısacası kayıp puanların giden şampiyonlukların faturası onlara kesildi. Fırat Aydınus (19): Bülent Demirlek (18): Serdar Tatlı (17): Cem Papila (16): Yunus Yıldırım (16): Cem Deda (14): Mustafa Çulcu (14): İsmet Arzuman (14): Cüneyt Çakır (13): Orhan Erdemir (13): M.Selçuk Dereli (13): Kuddusi Müftüoğlu (11): Erol Ersoy (11): Metin Aydoğan (11): Özgüç Türkalp (11): Oktay Demiray (11): Vedat Yüksel (10): Zafer Önder İpek (9): Hüseyin Göcek (8): Metin Tokat (8): Tolga Özkalfa (8): Yılnur Önen (8): Hakan Sivriselvi (8): Süleyman Abay (8): Bülent Yıldırım (7): Aytekin Durmaz (4): Hamza Mısır (3): Vedat Tan (3): 78 sarı, 6 kırmızı kart, 8 penaltı, 53 gol 77 sarı, 7 kırmızı kart, 6 penaltı, 58 gol 57 sarı, 2 kırmızı kart, 8 penaltı, 42 gol 60 sarı, 4 kırmızı kart, 4 penaltı, 54 gol 40 sarı, 2 kırmızı kart, 2 penaltı, 43 gol 69 sarı, 3 kırmızı kart, 10 penaltı, 41 gol 50 sarı, 7 kırmızı kart, 8 penaltı, 30 gol 53 sarı kart, 1 penaltı, 32 gol 42 sarı, 10 kırmızı kart, 9 penaltı, 47 gol 56 sarı, 2 kırmızı kart, 4 penaltı, 37 gol 39 sarı, 3 kırmızı kart, 6 penaltı, 35 gol 44 sarı, 7 kırmızı kart, 4 penaltı, 27 gol 66 sarı, 3 kırmızı kart, 4 penaltı, 38 gol 53 sarı, 7 kırmızı kart, 3 penaltı, 37 gol 56 sarı, 2 kırmızı kart, 8 penaltı, 34 gol 35 sarı, 1 kırmızı kart, 6 penaltı, 33 gol 49 sarı kart, 1 kırmızı kart, 9 penaltı, 36 gol 37 sarı, 3 kırmızı kart, 4 penaltı, 26 gol 38 sarı, 1 kırmızı kart, 2 penaltı, 24 gol 20 sarı, 2 kırmızı kart, 2 penaltı, 25 gol 38 sarı kart, 2 penaltı, 21 gol 40 sarı, 4 kırmızı kart, 2 penaltı, 29 gol 32 sarı, 3 kırmızı kart, 3 penaltı, 22 gol 46 sarı, 4 kırmızı kart, 3 penaltı, 19 gol 26 sarı, 1 kırmızı kart, 5 penaltı, 27 gol 16 sarı kart, 2 penaltı, 10 gol 7 sarı kart, 1 penaltı, 7 gol 12 sarı, 2 kırmızı kart, 7 penaltı, 15 gol OAL: TEPKİLER AŞIRI “Hakemler yaptıkları hatalara rağmen ligi başarıyla tamamladılar. Beşiktaş ve Trabzonspor hakemlere aşırı bir tepki gösterdi. Bana göre tepkiler biraz aşırıya kaçtı. Genel olarak baktığımda hakemleri başarılı buluyorum. Bu sezon özellikle son haftalardaki performansı ile gözdolduran Serdar Tatlı ön plana çıktı. İsmet Arzuman’da bu sezonun iyilerindendi. Selçuk Dereli önümüzdeki senelerde Türk Hakemliğini temsil edecek tek aday gibi gözüküyor. Genç hakemler arasında ise beğendiğim isimler Özgüç Türkalp, Yunus Yıldırım ve Cüneyt Çakır. Merkez Hakem Kurulu’nun değişmesiyle birlikte hakem camiası gençlere büyük destek veren bir MHK’yi kaybetmiştir. Yeni gelen Merkez Hakem Kurulu’nun ne derece başarılı olacağını gelecek sezon hepimiz göreceğiz. Sık sık MHK’nin değişmesi bir kaos ortamı doğuruyor. Kurulun başında hakemlikten gelen birinin olması gerekir. Yeni yönetimin atamalarına baktığımız zaman deneyimli eski hakemlere görev verdiklerini görüyoruz. Bu da ileriye dönük olarak bir çalışma yapılmadığının göstergesi.” ÇAKIR: HATALAR YAPILDI “20042005 sezonu 2 ayrı Merkez Hakem Kurulu ile tamamlandı. Sabri Çelik yönetimindeki MHK lige damgasını vurdu. Acemi hakem atamaları yapıldı. 8 hafta üst üste görev alan hakemin yanı sıra 10 hafta maç yönetemeyen hakemler oldu. Bu da hakemlerde bir özgüven sarsıntısı yarattı. Kondüsyon bakımından da hakemlerimiz yetersizdi. MHK koşan hakem yerine sahada duran hakem tipini tercih etti. Formsuz ve başarısız hakemlere üst üste görev verildi. Dünya hakemliği örnek alınmadı. Yardımcı hakemler FIFA talimatlarını uygulamadılar. Hem takımları hem de hakemleri zor duruma soktular. Serdar Tatlı performansıyla sezonun en iyi hakemiydi. İsmet Arzuman özellikle ikinci yarıda tecrübesiyle iyi maçlar yönetti. FIFA listesi ise tam bir hayal kırıklığı yarattı. Fenerbahçe Daum’a rağmen nasıl şampiyon olduysa acemi MHK de ligi tamamladı. Neyse ki Ufuk Özerten yönetimindeki yasal Merkez Hakem Kurulu imdada yetişti.” DİLEK: VASAT BİR SEZONDU “Hakemlerimiz bu sezon vasat bir yönetim sergilediler. Bu sezonun en başarılı ismi Serdar Tatlı’ydı. FIFA kokartlı hakemlerimiz ise başarısız bir sene geçirdiler. Hakemlikte devamlılık çok önemlidir. Sık sık yönetim değişiklikleri kopukluklara yol açar. Merkez Hakem Kurulu kalıcı olmalıdır. 2 senede bir değişen kuruldan hiçbir şey bekleyemezsiniz. MHK ilk haftalarda genç hakemlere görev verdi ancak atamalarda sürekliliği sağlayamadılar. Özellikle son 78 hafta aynı hakemler karşılaşmaları yönettiler. Eğer süper lig klasmanında 32 hakeminiz varsa maçları adaletli bir şekilde vermeniz gerekir. Sezon içinde oynattığınız 300 karşılaşmanın 30’u çok önemlidir. Bu maçlara tecrübeli hakemlerinizi atarsınız. Ancak geri kalan maçlarda performansları değerlendirerek eşit bir atama yapmanız gerekir. 56 hafta görev alamayan bir hakemden yönettiği karşılaşmada iyi bir performans beklemeniz yanlış olur. MHK’nin başına hakem olmayan birinin getirmesini de hatalı buluyorum. Hakemlik tecrübesi olmayan bu görevde başarılı olamaz.” 11