Katalog

SEVGILILER10 6/2/08 22:21 Page 10 SEVGILILER EKİ 10 CMYK Hatırlanmak güzeldir... Hayri Arslan Özel günler içerisinde belki de insanı en çok strese sokan, elimizi ayağımızı birbirine dolandıran “14 Şubat Sevgililer Günü”dür. Sevgilisi olanlar bir telaş içerisinde, olmayanlar ise gergindir hep. Her gördüğü kalp resimlerini yırtıp atası gelir içinden. Aslında çok da abartılacak bir gün olmaması gerekiyor bence. Sevgililer günü hikayesini hepiniz biliyorsunuzdur. Sevgililer Günü’nün başlangıcı Roma İmparatorluğu zamanına uzanır. Roma İmparatorluğu’nda genç kızlar ile erkeklerin yaşamları çok katı kurallarla birbirinden ayrılmıştı. Lupercalia Bayramı gençler için çok büyük önem taşıyordu çünkü sadece bu bayramda birlikte olma şansı elde edebiliyorlardı. Lupercalia Bayramı’nın arifesinde kızlar isimlerini bir kağıda yazıp kavonoza koyuyor ve her genç adam da kavonozdan bir kızın ismini çekerek bütün festival boyunca seçtiği kıza eş olabiliyordu. Bu birliktelikler bazen aşka dönüşebiliyor ve evlilikle sonuçlanabiliyordu. Yıllar geçtikçe 14 Şubat sevgililerin birbirlerine aşk mesajları yolladıkları ve Aziz Valentine’nin de bütün sevenlerin koruyucu azizi haline gelip böyle anılmaya başlandığı bir gün oldu. Bu günün özelliğiinsanların sevdiklerine şiirler, çiçekler ya da çikolatalar göndererek onları mutlu etmeleridir. Amerika’da Esther Howland’ın ilk Sevgililer Günü kartını yollamasından bu yana 14 Şubat toplumsal bir olay haline geldi. Yılın bir gününde de olsa isimsiz çiçekler, kalp şeklinde çikolatalar, güzel sözler, yazılı karpostallar alsak etrafı aşkı sevgiyi içeren resimli mektuplar yazarak yollasak sevdiğimizi şımartsak, fena mı olur? Eğer bir erkek yada bayan, sevgilisine ya da eşine özel bir gün olmadığı halde hediyeler alıp çiçeklerle donatıp şımartmasını biliyorsa, onu sevdiğini söylüyorsa bu sevgililer günü onun için kabus olmaktan çıkmış demektir. Benim için de öyle en azından. Ben o kadar sürekli hediyeler ve çiçekler alamasam da sevdiklerimi yılın her günü özel hissettirmeye çalışır onlara değer verdiğimi yaptığım jestlerle başaramaya çalışırım en azından. Nereden mi anlıyorum? Ee şımardıklarını hissediyor görüyorum da ondan. İnsanlar eğer birini gerçekten yürekten seviyor değer veriyorsa (kadın yada erkek) sevdiğini her gün özel hissettirmeli ve mutlu ettirmelidir. Eğer beceremiyorsanız bugün sizin son şansınız. Çünkü partneriniz sizden bugün birşeyler bekliyor olacaktır. Eğer bugün de eşinizi veya sevdiğinizi mutlu edemiyorsanız işiniz zor demektir. Evli olanlar nedense Sevgililer Günü’ne hiç umursamazlar, “biz evliyiz, sevgili değiliz” diyenler günümüzde azımsanmayacak kadar çoktur. İşte bu yapılacak en büyük hatadır. Evlilik yasal beraberlik değil, bir sevgi birlikteliği diye düşünülmeli algılanmalı. Kaç yıllık evli olursa olsun, çiftler kendilerini sevgili gibi hissetmeli, hatta yıllanmış evli çiftler yaşamlarına canlılık gelsin diye Sevgililer Günü’nü daha bir anlamlı kutlamalı. Biz erkekler çoğu kez bu tür özel günlere nedense duyarsız kalırız. Sevgililer Günü’ne gerçekten önem veriyorsanız, yaratıcı olun, kolaya kaçmayın. Şayet sevgiliniz yoksa diğer çiftlere ve yaşama hiç küsmeyin. Gelecek Sevgililer Günü’nde sizin de bir sevgiliniz sevdiğiniz olur. Hayat bu. Siz de hayatı sevin. Sevdiklerinizi düşünün, ya da oturun o güne denk gelmişse ya da banttan da olsa Fenerbahçe maçını izleyip eğlenin. hayri@cumhuriyet.com.tr