01 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

4 13 EKİM 2010 ÇARŞAMBA TURİZM C Yeni Foça’da her mevsimin tadı var ZUHAL AYTOLUN Yeni Foça, Ege’nin henüz doğal güzelliği, tarihi değerleriyle çok keşfedilmemiş yerlerinden biri. Bu anlamda yoğun bir talebi barındırmıyor, talana yönelik bir politikayla karşı karşıya değil henüz. Ancak az bilinirliği onun kimliğini korumakta da bir fırsat olarak karşımıza çıkıyor. Eğer sakin ve dingin bir tatil yeri arıyorsanız, burası tam size göre. Yeni Foça, İzmir’e 70 km. uzaklıkta, uzun bir sahil bandının eşiğinde. 3 bin yıllık tarihi geçmişi olan kente “yeni” denmesinin üzerine pek de düşünmeye gerek duyulmamış. Eski Foçalılarla bir çekişme belki de. Yeni Foça, henüz yeni yeni ilgi görmeye başlasa da hâlâ bakir olduğu söylenebilir. Bölgedeki ilk butik otel de ise yeni açıldı; Griffon Butik Otel. Bu oteli özel kılan geçmişten gelen ruhun her yanında hissedilebiliyor olması. İçeriye girdiğiniz an sizi sarıyor, Yeni Foça’nın dinginliğini, otel mekânının yaşanmışlığını hissettiriyor. Zaten Yeni Foça’nın tarihle yıkanan, dar ve deniz kokan sokaklarını aşıp otelin dev ahşap kapısına vardığınızda çoktan kendinizi oraya teslim etmiş oluyorsunuz. Griffon Butik Otel, 100 yıllık bir zeytinyağı fabrikası ve onun depo binalarının aslına sadık kalınmaya özen gösterilerek restore edilmiş. Sağ tarafta üç blok halinde 12 oda karşılıyor sizi. Diğer beş oda da karşı tarafında. İnce uzun bir koridor kesiyor iki binayı. Odaların her birinin dekoru, mobilyaları, aksesuvarları ve konseptleri farklı. Sahibi mimar Esmehan Erbiz’in özeni her bir odada kendini belli ediyor. Koridorlarda yer alan fotoğraflar da özel. Bu görüntülerde 19131920 yılları arasındaki Yeni Foça’nın eski halini görebiliyorsunuz. Büyük bir salon da 30 kişilik bir toplantı alanını barındırıyor içinde. Bu da iş toplantıları için gelenlerin ihtiyacı olan imkânı sağlıyor hem de çalışmanın yanı sıra dinlenceyi de öneriyor. Restoranında ise yine Ege esintilerini hissetmek mümkün. Menüde, otelin genel müdürü Coşkun Doğan, Ege ve Akdeniz lezzetlerine ağırlık vermiş. İtalyan ve Fransız şarapları da lezzetli yemeklere eşlik ediyor. Rakı balık derseniz, o da mümkün. Otelin bahçesi ise yine mimar Erbiz’in elinden. Hatta bahçe düzenlemesi, Uluslararası Foça Festivali’nden “Yeni Foça en güzel site ve bahçe ödülü”nü aldı. ULUSOY: Tanıtım için kayısı yetersiz Turizm Eki Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB) Genel Başkanı Başaran Ulusoy, Malatya’nın çok yönlü turizm potansiyeline sahip olduğunu, kenti sadece kayısısıyla ön plana çıkarmak istemediklerini söyledi. Gezi ve inceleme programı çerçevesinde Malatya’ya gelen Başaran Ulusoy, Vali Ulvi Saran’ı ziyaretinde yaptığı açıklamada, Malatya’nın özgün kültürüyle Türkiye’nin en önemli kentlerinden birisi olduğunu belirtti. Şehrin ulusal ve uluslararası düzeyde tanıtımının kayısıya bağlanmasının doğru olmadığını kaydeden Ulusoy, “Malatya’da çeşitli incelemelerde bulunmak için geciken bir seyahat gerçekleştirdim. Ama iki gün boyunca buradayız. Malatya’yı elimizden geldiğince anlatmaya çalışacağız. Malatya’yı sadece kayısıyla öne çıkarmak istemiyoruz. Kenti tek bir ürüne bağlamak doğru değil, Arapgir’in köhnü üzümü, Doğanşehir’in elması, Osmanlı, Selçuklu, Bizans kültür varlıkları.. Malatya’nın özünde bir kültür var. Malatya, Adıyaman, Nemrut bizim için bir üründür. En önemlisinin Malatya’nın gelişen mutfak kültürü var. Malatya tüm ürünleriyle öne plana çıkarılması gerekir” dedi. Malatya’nın turizm gelirlerinden hak ettiği payı alması için altyapısını güçlendirmesi gerektiğine vurgu yapan Ulusoy, “Malatya bölgemizin önemli illerinden biri. Kentin nelere sahip olduğunu vatandaşa anlatmaya, onları buraya getirmeye çalışacağız. Ayrıca Malatya’nın konaklamaya ihtiyacı var. Bu kentte asgari 4 bin yatağın olması lazım. 4 ya da 5 yıldız oteli olması lazım. Böylece şehir içinde esnafın yüzü gülecek, alışveriş yapılacak” diye konuştu. Malatya Valisi Ulvi Saran, TÜRSAB heyetinin yapmış olduğu ziyaretten memnuniyet duyduklarını belirtti. Malatya’nın tarihi birikimi, doğal varlıkları ve iklim yapısıyla son derece önemli bir il olduğunu anlatan Saran, “Burası ihmal edilmemesi gereken, turizm ve seyahat açısından birçok odak noktası olan bir şehir. Çok yönlü ve çok boyutlu bir turizm potansiyeline sahip. MÖ 7 binli yıllara dayanan bürokrasinin doğuşunu teşkil eden bulguların ortaya çıktığı bir şehir. Ayrıca tarihi birikimiyle gerek iç, gerek dış turizme konu olabilecek önemli konuları bünyesinde barındırıyor. Bunların açığa çıkarılabilmesi için gereken çalışmaların yapılması TÜRSAB gibi önemli bir kuruluşun desteği ve ilgisiyle gerçekleşecektir” şeklinde konuştu. Kapadokya Sakin ve sıcak Bu arada otelin ismi nereden mi geliyor? Griffonlar, ilki Foça’da kurulan Athena tapınağının özelini korumakla görevlendirilmiş kartal başlı, aslan gövdeli, gururlu ve cesur mitolojik yaratıkların adı. Bu ismi tabelada ve simgeyi otelin çeşitli yerlerinde görebilirsiniz. Mitolojik hikâyeler ve tarihi değerler derseniz, Esmehan Erbiz ve Coşkun Doğan’ın anlattıklarını dinlemek gerek. Sıcak ev sahipliğiyle zaten her an yanınızdalar. Gerek otelin rahatlığı, sıcaklığı gerekse Yeni Foça’nın sakinliği bölgeye girdiğiniz an sizi saracak. Bir ziyaret etmekte yarar var. Zamanın durduğunu, size geçit verdiğini göreceksiniz. www.griffonbutikotel.com Esmehan Erbiz ve Coşkun Doğan’dan Yeni Foça’yı birde onlardan dinleyin. 29 Ekim’de bırakın kendinizi, gezsin!.. Turizm Eki Hey Travel Trends, 29 Ekim tatilini hafta sonuyla birleştirerek, iş stresinden biraz uzaklaşıp yurtiçinde geziye çıkmak ve Anadolu’nun tarihi ve doğal güzelliklerini görmek isteyenlere turlar hazırladı. Anadolu kültür, doğa, keşif turlarında Türkiye’de ilklerin sahibi Hey Travel Trends, 29 Ekim Bayramı’na yönelik turlarını açıkladı. Ihlara Vadisi’nden peri bacalarına, Hacı Bektaş Veli Dergâhı’ndan dizilere mekân olan Nevşehir’in ilçelerini 3 gece 4 gün içinde görmeyi sağlayan “Kapadokya” turunun mevsim şartları itibarıyla en güzel tatil seçeneklerinden biri olduğunun altını çizen İç Turizm ve Kültür Turları Müdürü Güven Sümer, “Kapadokya’yı daha önce görmeyenler için çok iyi bir fırsat. Amasya ve Tokat’ı kapsayan ‘Galatya’ ile Sinop ve Kastamonu’yu kapsayan Bitinya turları da sonbahar için gerçekten cazip olacaktır. Ege’nin havasını serin havalarda da solumak isteyenlere ise Bozcaada, Asos, Çanakkale’yi kapsayan turumuzla, Kuşadası, Efes ve Pamukkale turumuzu öneriyorum. Karadeniz yeşilinin binbir tonuyla bezeli doğasının eşlik ettiği Batı Karadeniz ve İç Anadolu kültürünün en iyi örneklerini sunan EskişehirOdunpazarıBeypazarıKütahya turu da 29 Ekim’de gezginlerin gözdesi olacak” dedi. 2 ila 4 günlük sürelerle sunulan turlar 235 TL’den başlıyor. Dileyen misafirler 20 TL’den başlayan taksitlerden yararlanabiliyor. Basın iletişimi: 0 212 4687979/ ext:7909 GSM: 5339357454, email: [email protected] Sakız Adası’nın umudu Türkler Adası’nı ziyaretindeyse vize sorunu nedeniyle yeterli hareketliliğin yaşanmadığına dikkati çekiyor. Yeşil pasaporta vizenin kalkmasıyla adadaki turizm tesislerinin canlılık kazandığı gözlenirken turizmde başlayan bu canlanma adadaki yetkilileri de harekete geçirmiş görünüyor. Sakız Adası Vali Yardımcısı Litza Lykou, global ekonomik krizin başta Yunanistan olmak üzere Avrupa’daki birçok ülkeyi çok olumsuz etkilediğini, bunun da turizmde arzu ettikleri artışın gerçekleşmemesine neden olduğunu söyledi. Adanın turizm gelirlerinin artmasında Çeşme’den geçişlerin artmasının büyük rol oynayacağını ifade eden Lykou, Çeşme ile Sakız arasındaki ilişkilerin her zaman yakın olduğunu, vize alımlarında kolaylık sağlanmasının ve yeşil pasaportlara vize uygulamasının kaldırılmasının ardından Türkiye’den geçişlerin arttığını söyledi. Sakız sakinlerinin uzun yıllardır Çeşme’ye geldiklerini ve alışveriş yaptıklarını ifade eden Lykou, “Şimdi sıra sizde, karşılıklı ticareti dengeleme zamanı geldi, artık biz daha fazla Türk’ün adamıza gelmesini bekliyoruz” diye konuştu. İZMİR (AA) Ege kıyılarına en yakın adalar arasında turizmden istediği payı elde edemeyen Sakız, Türk turistlerle umutlarını arttırdı. Daha çok harcamaları nedeniyle Türk turistlerin tercih edildiği Sakız Adası’nda Vali Yardımcısı Litza Lykou, ramazan bayramında 1200 Türk’ün geldiğini, daha fazlasını beklediklerini söyledi. Diğer Yunan adalarından farklı olarak geçimini turizmden değil, denizcilik ve sakız üretiminden karşılayan Sakız Adası’nda idareci ve işletmeciler, Türkiye’den gelecek turist sayısındaki artışın, turizm gelirlerinin artmasında bü yük rol oynayacağına inanıyor. Yunanistan ana karasına uzak konumdaki adanın iç turizm hareketlerinden faydalanamadığını belirten yetkililer, ada nüfusunun önemli bölümünün denizcilikle uğraşması nedeniyle turizm sektöründe yeteri kadar işgücünün bulunmadığını, bu nedenle Avrupa’dan yeteri kadar turist çekilemediğini ifade ediyor. İki ülke arasında son yıllarda yaşanan yakınlaşmayla Sakız Adası’ndan çok sayıda Yunanlının 45 dakika uzaklıktaki Çeşme ve İzmir’e geçebildiğini belirten yetkililer, Türklerin Sakız C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle