Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
KUZEY EGE 13 MAYIS 2009 ÇARŞAMBA 3 Marmara ve Ege’nin oksijen deposu KAZDAĞLARI Uçakta koltuğunu kendin seç Özcan Yaşar ava yolu şirketlerinin sayısının artması ve beraberinde yaşanan rekabetin bilet ücretlerinde yolcu lehine yansımasıyla uçağı kullananların sayısında adeta bir patlama yaşandı. Ve dolayısıyla da yolcuların hava yolu şirketlerinden beklentileri de arttı. Örneğin, yolcular artık uçakta oturacağı koltuğun seçimi konusunda bile çok titiz davranıyorlar. Hatta yeni yolcu profili, yer hostesinin “cam kenarı mı, koridor mu?” sorusuna bile izin vermeden oturacağı yeri en belirgin ifadelerle dile getirip, isteğini ortaya koyabiliyor. Uçuşunuzu daha rahat ve keyifli hale dönüştürmek istiyorsanız, işte size birkaç öneri... Terminale erken gelen ve erken “checkin” yaptıran kazanır. Yani daha rahat bir koltuk seçebilirsiniz. Eğer uçak tam dolu değilse, “checkin” yapan görevliden yanınızın boş bırakılmasını isteyebilirsiniz. Eğer aynı saatte aynı yere iki sefer varsa en az dolu olanı tercih edin. Böylece hem koltuğunuzu rahat seçebilir hem de belki yanınızdaki koltuğun boş bırakılmasını sağlayabilirsiniz. İki kişi birlikte yolculuk yapıyorsanız, birlikte oturmak için biriniz pencere diğeriniz koridor yönünde aynı koltuk sırasında yer isteyin. Eğer uçak tam dolu değilse orta koltuğun boş kalma ihtimali yüksektir. Uçak tam dolu değilse uçakta boş koltuk yanını isteyebilirsiniz. “Checkin” sırasında bu mümkündür. Genellikle tarifelerin arkalarında uçakların tiplerine göre koltuk düzenleri yer alır. Bunlardan bir tane edinin ve koltuğunuzu beğenin. Koltuk numarasını “checkin” yaparken görevlilere söyleyebilir ve istediğiniz koltuğa oturabilirsiniz. Uçak kalktıktan sonra kabin memurundan izin alarak boş ve rahat olan koltuklara geçebilirsiniz. Bulunduğunuz uçakta üç ya da dört sıralı bir yerde oturuyorsanız ve yanınızdaki tüm koltuklar boş ise aradaki koltukların kollarını kaldırıp uzanıp uyuyabilirsiniz. Eğer boyunuz uzunsa çıkış kapılarının (emergency) bulundukları yerleri tercih edin. Bu bölümdeki koltuk araları daha geniş tutulmuştur. Eğer böyle bir şansınız yoksa tercihinizi koridor tarafından kullanın. Bülent Demirdurak ayağının uğur ve bereket getirdiğine inanırlar. M H itolojinin büyülü birçok sayfası kuzey Ege Bölgesi’nin Bayramiç, Ayvacık ve Küçükkuyu üçgeni içinde kalan Kazdağları’nda yaşanmıştır. Kazdağları’na, Çan, Bayramiç veya Ezine, Bayramiç üzerinden gidilebileceği gibi, Küçükkuyu’dan Adatepe’ye, Yeşilyurt’a, Edremit ve Zeytinli üzerinden Kazdağları Milli Parkı’na, Sutüven Şelalesi’ne, Hasanboğuldu Göleti’ne, Akçay’dan Güre’ye, Altınoluk’tan Şahinderesi Kanyonu’na kadar çok sayıda yol güzergâhı da vardır. Küçükkuyu, Yeşilyurt, Ayvacık üzerinden Behramkale’ye kadar gidip, sahil yolundan Küçükkuyu’ya dönmek de çok keyifli bir başka seçenek. Kazdağları’nın güneye bakan eteklerinde Ege iklimi, kuzeye bakan tepelerinde Marmara iklimi yaşanır. Bölgede, doğanın uyandığı ilkbahar günlerinde ve renklerin olgunlaştığı sonbahar aylarında tabiatın cömertliğine doyulmaz. Gölge dağlarına ismini veren kaz, Anadolu’ya yerleşen Türkmenler için hep kutsal kabul edilmiştir. Şamanizm’de; akıl, namus ve saflık simgesi olan kazın yeri önemli. Şamanizm törenlerinde kullanılan davulların üzerinde kaz ve kartal motifleri bulunurdu. Türkmenler, Müslümanlığı kabul ettikten sonra bile kendileri için önemli olan her yere, giysilerine, kilimlerine, mezar taşlarına kaz ayağı işlemeye devam etmişler, kaz Dünyanın saf bölgesi Sarıkız efsanesi, Kazdağları eteklerindeki Çamlıbel Köyü’nde yaşamış olan sarı saçlı dünyalar güzeli bir genç kızın çok bilinen hikayesidir. Akçay’la Edremit arasında Zeytinli işaretlerini izlerseniz ikiye ayrılacak olan yollar sizi Beyobası köyü üzerinden Sutüven Şelalesi’ne ve Kazdağı Milli Parkı’na götürür. Yaklaşık 21 bin 450 hektar büyüklüğündeki Milli Park çok zengin bir bitki örtüsü ve hayvan varlığına sahip. Kazdağı Milli Parkı’nda kızılçam, karaçam, köknar, sapsız meşesi ve macarmeşesi ormanları vardır. Meşe palamudu çok bereketlidir. Bu dağlarda 101 bitki ailesine ait 800 tür bitki ve 53 endemik bitki türü vardır. Parkın zengin faunasında 71 farklı hayvan türü barınır. İlkçağ tarihçisi Plinius’a göre milattan sonra I. yüzyıldan itibaren, boyu 39 metreye ulaşabilen, dar ve konik tepeli, piramit görünüşlü Kazdağları’nın kaliteli keresteleri gemi yapımında kullanılmıştır. Truva Atı’nın bu ağaçtan imal edildiği, Fatih Sultan Mehmet’in İstanbul’un fethinde gemilerini Haliç’in içine köknar kerestesinden yapılmış kızaklar üstünde kaydırdığı söylenir. Sutüven Şelalesi, Sarıkız Yaylası’ndan doğan Kızılkeçeli Çayı üzerindedir. Sutüven, kelime anlamı olarak tüvleyen yani sıçrayan su demektir. Şelalenin biraz ilerisinde de hüzünlü hikayesiyle Hasanboğuldu Göleti’ne varırsınız. Çamlıbel Köyü yaFotoğraflar: kınlarındaki TahtakuşLütfi Özgünaydın, Kamil Yılmaz lar Köyü Etnografya Adatepe Köyü Müzesi ve iki saat yürümeyi göze alırsanız İsmailoğlu Şelalesi de görülmeye değerdir. Ayrıca Güre kaplıcaları ve dünyanın oksijeni en bol ve saf bölgeleri arasında sayılan Şahinderesi Kanyonu, Adatepe ve Yeşilyurt köyleri unutulmamalıdır. Zeytin ağaçları ve zeytinyağı fabrikaları da Kazdağları’nın güncel simgeleridir. Efsaneye göre zeytin ağacı insanlığa, Tanrıça Athena’nın hediyesidir. Ancak zeytin ağacının her din kitabında farklı bir yeri vardır. Nuh Peygamber’in suların çekilip çekilmediğini anlamak için gönderdiği güvercin ağzında zeytin adlıyla geri döner. İlk İsrail Kralı tahta çıktığında zeytinyağı sürülerek kutsanır. Firavun Tutankamon’un, savaştan dönen Roma İmparatorları’nın, arenadan galip çıkan gladyatörlerin başlarında hep zeytin dalı vardır. İlk spor hekimi Galenos, sakatlanan sporcuları zeytinyağıyla tedavi eder. Mısır’da piramitlerin inşasında taşların hareketini kolaylaştırmak için zeytinyağı kullanılmıştır. Güzel Türkiye’miz, olağanüstü zenginlikte bir tarih ve eşsiz güzellikte bir coğrafyanın üzerinde bulunuyor. Ancak bu muh teşem toprakların ne yazık ki değerini bilemiyoruz. Kazdağları, anıt ağaçlarıyla, endemik bitki ve otlarıyla, bin yaşındaki zeytin ağacı ormanlarıyla, altın sarısı zeytinyağıyla, zengin faunasıyla, tarihi, mitolojisi, efsane ve destanlarıyla kaybedersek gelecekte çocuklarımıza hesabını veremeyeceğimiz kadar büyük değere, öneme ve zenginliğe sahiptir. Kaz Dağları geniş bir alana yayıldığı için kalınacak yer seçimi kişilere göre değişir ve herkesin ekonomisine göre yer bulmak mümkün. Zeytinyağı üreten fabrikaları örneğin Hüseyin Meral Zeytinyağ Evi’ni mutlaka geziniz. www.bdemirdurak.com.tr Burası Muş‘tur yemekleri hoştur M uş, tipik Doğu Anadolu iklimini yaşayan ve bu iklim özerliklerine göre mutfağını şekillendirmiş bir yöremiz. Kış mevsimi çok uzun olduğundan sonbahar gelmeden hazırlıklar yapılır. Çorbalar, makarnalar pişirilir, kurutulur. Sebze yemekleri her Doğu Anadolu yöresi gibi yerini Muşta’da et ve baklagillere bırakmıştır. Kışın kavurmalar yapılır, tenekelere konarak saklanır. Muş köftesi, hazüt dolması, cavbelek, helimaşi, kırçikli keyem dolması, teter helvası, keşkek, uçkun çeşitli yöresel yemekler. Uçkun bir çeşit ot. Sağlığa çeşitli hastalıklara iyi geldiği söyleniyor. Helimaşi, nohut ile yarmadan yapılıyor. Muş‘ta bağcılık gelişmiş. adece Türkiye’nin değil Avrupa’nın da en büyük Aquaparklı oteli olan Aqua Fantasy Waterpark Hotel&SPA, eğlencenin dinlence ile birlikte yaşandığı çocuklu aile konsepti ile turizmimizde önemli bir yer tutuyor. KuşadasıSelçuk arasındaki Pamucak Oteller Bölgesi’nde yer alan Aqua Fantasy, su parkı ve oteli, Efes Antik kehrine beş, İzmir Adnan Menderes hava alanına ise 80 kilometre mesafede. Deniz ile çam ormanlarının birleştiği mükemmel bir doğa ortamında, eğlenceli bir tatil düşleyenler, tercihlerini Aqua Fantasy’den yana kullanıyor. Aqua Fantasy Hotel, konaklayanlara birçok etkinliği bir arada sunuyor. Bu etkinliklerin içerisinde en önemli payı, dört bin kişilik dev su parkı alıyor. Otelde konaklayanların ücretsiz kullanabildiği su parkında, yedi ayrı dalganın yaratılabildiği bin kişi alabilen dev dalga havuzu, suyun tembel aktığı 400 metre uzunluğunda doğa içerisindeki macera nehri, her yaşa uygun kişilerin kullanabileceği çok sayıda kaydırağın yanı sıra, adrenalin tutkunları için hız kaydırakları ve eğlenceli çocuk havuzu yer alıyor. 50’ye yakın üniversiteli cankurtaranın görev yaptığı su parkının, günü birlik gelenlerin kullanabileceği ayrı restoranları ve özel bir otoparkı da bulunuyor. Su dünyası Aqua Fantasy S FOTOĞRAFIN DİLİ Lütfi Özgünaydın Hem tatil köyü hem otel Tatil köyü ve otel olarak iki konseptin olduğu konaklama bölümünde, dileyenler ağaçlar arasındaki beş yıldızlı tatil köyü odalarını, dileyenler ise yine beş yıldızlı ana bina odalarını tercih edebiliyor. Otelde, çok büyük olarak değerlendirilebilecek 4 açık yüzme havuzu ile ısıtmalı iki kapalı yüzme havuzu bulunuyor. Açık havuzlardan birisi, sadece kitap okumak ve dinlenmek isteyen çocuksuz aileler tarafından kullanılıyor ve sessiz havuz olarak adlandırılıyor. Kapalı havuz ise içerisinde mini bir aqua park barındırıyor. Ayrıca, özellikle çocukların ve gençlerin kullanabileceği çok sayıda irili ufaklı aktivite havuzu da otel içerisinde yer alıyor. Her şey dahil sistemiyle çalışan otelde, iki adet bin kişilik restoranın yanı sıra, farklı damak lezzetlerine hitap eden beş a la carte restoran bulunuyor. Otelde tam donanımlı bir SPA merkezi, dört bantlı bir bowling salonu ve deniz sporlarının tamamının yapılabildiği su sporları merkezi de yer alıyor. Aqua Fantasy Genel Koordinatörü Aşkın Altıparmak, Ege’de değişik bir cazibe merkezi yaratmayı hedefleyerek yola çıktıklarını ve bunda da eğlenme ile dinlenmeyi bir araya getirerek başarılı olduklarını belirterek, “Yatırımımıza, Amerika Birleşik Devletleri’nde bu işin öncülerinden olan NBGS firmasının projelendirdiği ve ürettiği su parkını yaparak başladık. Su parkımız, Dünya’nın en keyifli işini yapan kişi olarak gazetelerde lanse edilen ve büyük yabancı acenteler için su parklarını denetleyen İngiliz turizm denetçisi tarafından, dünyanın en başarılı parkları arasında gösterildi. Konaklamamızı tamamladıktan sonra şu anda özellikle çocuklu ailelerin bir numaralı tercihiyiz. Yurt içinden ve yurt dışından yoğun talep alıyoruz”dedi. Pamucak Oteller Bölgesi, Selçuk/İzmir Tel: (0.232. 893 11 11), Faks (0.232. 893 14 10) HAYDİ DOĞAYA Y enilenmeyi çok severim. İlkbahar en güzel örnektir. Toprak ısınır, ağaçlar tomurcuklanır çiçekler açar. İnsanlar coşkuludur. Kış boyu ahırlarda kalan hayvanlar, doğaya çıkınca heyecanlarını saçarlar çevrelerine. Güneşin doğuşu da batışı da başkadır. Denizin rengi bile başkadır. Deniz kıyısına oturup saatlerce suya bakabilir insan. Artık herkesin elinden fotoğraf makinesi var. Bütün bu olup bitenlere kayıtsız kalınamaz. Doğadaki değişimi yenilenmeyi fotoğraflarımızla saptayabiliriz. Bu coşkunun peşine fotoğrafik bir düşünce ile düşersek, iyi fotoğraflar çekeriz. Asos’ta denizin kıyısında bir iki saat balıkçıyı izledim. Eşiyle bir likte denize ağ atıyorlardı. Doğrusu beklememe değdi. Ağ sıralar oluşturdu denizin üstünde. Arasında balıkçının sandalı vardı. Ben yakınlaşarak bu fotoğrafı elde ettim. Elinizde kompakt makinelerde bu aygıt var. Karşınızdaki konunun durumuna göre kadrajınızı yaparsınız. Bu olayın içine çevreyi katmadım. Fotoğrafı sadeleştirdim sadece. Bu ağın sıra halinde dökülmesini ve sandalı ele aldım. Siz de kadrajınızı yaparken kendi kendinize düşünce geliştirin. Bundan sonra, hem gezeceğiz hemde fotoğrafları yorumlayacağız. Yeni bir başlangıç, ilkbaharın coşkusu ile geldi. Yeni yerlerde buluşmak üzere. lutfi@lutfiozgunaydin.com www.aquafantasy.com MUŞ KÖFTESİ Malzemeler: Bir kilogram yağsız kıyma, bir su bardağı ince bulgur, iki adet kuru soğan, bir su bardağı ceviz içi, üç yemek kaşığı pirinç. Tuz, karabiber, pul biber. Yapılışı: Yağsız kıyma (kıymadan bir avuç kadar ayırın), köftelik bulgurla iyice yoğrulur. Yoğrulan bu malzemeden bir tutam avuç içine alınır ve iyice sıkılır, top haline getirilir, ortasından oyulur. Ayrılan, kıyma, küçük küçük doğranmış soğan, ceviziçi ve pirinç harç haline getirilir. Hazırlanmış topların içine konularak tekrar kapatılır. Tuzlu suda 2030 dakika pişirildikten sonra tabaklara konur, üzerine tereyağı dökülerek servis yapılır. C MY B C MY B